Katalog

HURKUŞ ekibi Kuvvetleri bünyesinde uçtuğumuz SF260, T37 ve T38 eğitim uçaklarının en beğendiğimiz özellikleri belirlenip HÜRKUŞ’ umuzu çok daha kullanışlı ve tercih edilir hale getirecek detaylar üzerinde çalışıldı. Bu detayların bir kısmı şu an uçurmakta olduğumuz (A) versiyonun da, bir kısmı da yakın zamanda onu takip edecek daha gelişmiş aviyonik/elektronik sistemlere sahip (B) ve silahlı (C) versiyonunda yer alacak. Tüm bu saydığım rakiplerinin kullandığı en güçlü motoru kullandığımızı da belirtmek isterim. En önemli özelliğini bir kez daha vurgulamak isterim ki HÜRKUŞ tasarım ve üretimiyle millidir, bize aittir; kimseye hesap vermeden dilediğimiz gibi değiştirir, kendi mühimmatımızı yükler, dilediğimiz yazılımla kontrol eder, Silahlı Kuvvetlerimizin ihtiyaçları doğrultusunda ne istersek onu yaparız. Proje ekibiniz ve heyecanları hakkında neler söyleyebilirsiniz HÜRKUŞ Proje ekibi, 2006 senesinden beri tanıdığım son derece zeki, hevesli, heyecanlı ve “kendi uçağımızı uçurmak” idealine aşkla bağlı çoğunluğu hayatının baharında arkadaşlarımızdan oluşmaktadır derim ancak yeterli olmaz. Ben HÜRKUŞ’un ilk uçuşuna onların arasından geçerek çıktım ve dönüşümde beni yine onlar karşıladılar; bana sımsıkı sarılırken gözlerindeki pırıltılı, içten gülen gözyaşlarını görebilmenizi ve mutluluklarını, inançlarını, coşkularını hissedebilmenizi isterdim. Yıllardır bilgisayar ekranında yoktan var ettikleri üç boyutlu çizimlerden ibaret olan uçağı nihayet gökyüzünde tasarlandığı işi layıkıyla yaparken, uçarken gördüklerinde hissettiklerini sanırım biraz olsun tahmin edebilirsiniz. Bu projeye girdiğiniz günden günümüze hiç umutlarınızın kırıldığı zamanlar oldu mu? Benim umutlarım kolay kolay kırılmaz. Bunaldığımız, zamanın yetersizliğinden daraldığımız, nasıl çözeceğiz diye günler, geceler uğraştığımız zorluklar, sıkıntılı zamanlar oldu elbette ama kendi uçağımızı uçurma umudumuzu hep diri ve canlı tuttuk. Bu boyutta ilk defa olarak kalkışılan bir iş olması sebebiyle tasarım, üretim, fonksiyon testleri ve sorun çözme süreçlerinin detaylarından haberdar olmayan kimselerden gelen olumsuz ve çoğu zaman yıpratıcı eleştiriler elbette özellikle gencecik tasarım mühendislerimizi oldukça incitmiştir. Çoğunun üniversite mezuniyetini takiben tasarımını yaptığı ilk makine olarak bir uçak hiç de küçümsenecek bir iş değil. Bu işin zorluklarını ve neden bunca zamana ihtiyaç bulunduğunu kamuoyuna anlatmak her daim en zorlandığımız şey oldu. Hangardan çıkış töreni sonrasında medyada hafiften alaycı yazılar çıkmıştı, hani “içinde motoru var mı bilmiyoruz” gibi, bu ve buna benzer nerede ise Türkler kim uçak yapmak kim? Diye özetlenebilecek yazı ve yorumlar, proje ekibinizin motivasyonunu olumsuz yönde etkiledi mi? Elbette etkiledi. Bu kadar aşkla bağlı olduğumuz ve ekip olarak yaklaşık yedi yıldır tüm gayretimizi sarf ettiğimiz proje hakkında yalan yanlış, eksik, taraflı, siyasi görüşlere kurban edilmiş haber ya da bilgilendirme niteliği taşımayan karalamalarla karşılaşmak her şeyden önce bizzat milletimize ait olan bunca samimi emeğe yapılmış büyük bir haksızlık olması sebebiyle öfkemizi uyandırmıştır. HURKUŞ kalkış Öyle yazılar yazıldı ki, projeyi gerçek anlamda takip eden (Türk olmayan) yabancı okurHURKUŞ iniş lar bile haksızlık edildiğine dair yorumlarda bulundular. Onun kopyasıymış, bunun tadil edilmiş biçimiymiş gibi eleştiri olmaktan çok uzak cümlelerle, sağdan soldan duyduklarıyla kendince “kendi uçağımızı” anlatmaya çalışan yazarlarımız bir arayıp sorsaydılar eğrisi, doğrusu, günahı, sevabıyla anlatırdık HÜRKUŞ’un gerçek hikâyesini. Gelin misafirimiz olun, hikâyeyi bir de gerçek sahiplerinden dinleyin dedik, ancak retine nihayet son verdim! maalesef bir elin parmaklarını geçmez ilgilenenlerin sayısı. HÜRKUŞ’un gökyüzüyle buluşması aslında bu millet için Yazarlarımız bu kadar ilgi alaka gösterirken halk ne yapsın? çok daha fazlasını, çok daha büyük bir özlemi, ideali, ihmal Neyi okuyup, neyle aydınlansın da hikâyenin aslına muha edilmiş yıllar içerisinde yükselen bir özgüven bariyerinin aşıltap olsun? Böylesine milli iftihar tablolarına ne çok ihtiya masını ifade ediyor ancak bunu da fırsat olursa bir başka zacımız var oysa. Milli duygularımız, ulus olma bilincimiz ve man özel olarak anlatmak isterim. üretime dayalı özgüvenimiz Cumhuriyet mirasını bir anlamda tüketerek geçirdiğimiz yıllar içerisinde öylesine örselenSayın Özpala, bundan sonraki süreç nasıl işleyecek? miş ki, adeta bu tür başarılardan heyecan ve gurur duyma yeŞu an HÜRKUŞ’un yaklaşık 650 sortilik uçuş test süreciteneklerimiz felç olmuş. Bizlerle gerçekte milletçe hepimize ne devam etmekteyiz. Bu süreçte HÜRKUŞ’un kendisinden ait olan bu milli heyecanı yakından takip eden ve yaşayan beklenen tüm manevraları, beklendiği gibi yaptığını görmehalkımızı ve sorumluluk sahibi sektör basını ve yazarlarımı miz ve göstermemiz gerekiyor. Aslında bir çeşit kendini iszı hariç tutarak söylüyorum bunları. patlama süreci diyebiliriz. İşte bu sürecin sonunda milli uçağımız HÜRKUŞ’un uluHÜRKUŞ’un hangar çıkışı sonrasındaki zorlu test sü sal gururumuz haline dönüşmesi en büyük umudumdur! O reçlerinde neler yaşandı? gün geldiğinde 30 Ağustoslarda, 29 Ekimlerde, 23 NisanlarHangardan yani üretimden çıkışımızı takiben yaklaşık da, 19 Mayıslarda nihayet ve ilk defa kendi uçağımızla hava bir yıl süren uçuş öncesi yer testleri süreci başladı. Bu süreç gösterileri yapabilmek ve halkımızla bu mutluluğu hak ettiği te uçağa ilk defa elektrik verilerek tüm sistemlerin fonksi coşkuyla paylaşabilmek ümidi, inancı ve azmiyle bu hayalin yon kontrolleri yapıldı ve sonra ilk defa motor çalıştırılarak gerçekleşmesinde maddi manevi katkısı bulunan, destekletüm bu sistemler motor çalışır haldeyken defalarca kontrol rini esirgemeyen herkese şükranlarımı sunuyorum. edildi, yüzlerce teste tabi tutuldu. Bu kontroller sırasında tespit edilen aksaklıklar düzeltildi ve sonra aylar süren titreşim testleri ve emniyet analizleri tamamlandı. Bu arada tüm bu testler ve analizler sürekli olarak Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı (EASA)’ya raporlandı ve hemen her adımda onayları alınarak devam edildi. Toplamda binlerce sayfa teknik raporun oluşturulması, incelenmesi ve onaylanmasından bahsediyorum. Sonra, HÜRKUŞ’u yavaş yavaş süratlendirerek yürütmeye ve koşturmaya başladık. Bu koşuların sonunda yerden kesilmek için yeterince yüksek sürate çıktığımızda ise artık ilk uçuşa hazırdık. Gerekli tüm belBozkurt Güvenç ge ve dokümanları sunup, EASA ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden ilk uçuş izinlerini aldıktan sonra ise benim İran Esat’ı destekliyor, Körfez ülkeleri Esat’a karşı. için yeşil ışık nihayet yanmıştı! Esat, Müslüman Kardeşlere karşı. Müslüman Kardeşler ve Obama General Sisi’ ye karşı. Ve ilk uçuş günü: Siz, HÜRKUŞ ve Gökyüzü. Sahi Oysa, Körfez ülkeleri Sisi’yi tutuyor. neler hissettiniz? Demek oluyor ki onlar Müslüman Kardeşlere karşı. O gün, benim için 2006 yılından beri büyük heyecan ve İran Hamas’tan yana ama Hamas Müslüman Kardeşleri giderek büyüyen bir aşkla kurduğum bir hayalin nihayet gerdestekliyor. çek olacağı gündü. Gece yarısı 03.56’da Şef Uçuş Test MüObama ise, ABD’ye karşı olan Müslüman Kardeşler’den hendisimiz Serdar ÇORA’nın telefonuyla uyandım. Bana neyana. şeli gülen sesiyle “Murat abi, HÜRKUŞ hazır ve seni bekliGolf ülkeleri de ABD’den yana. yor!” dedi. O andan itibaren tüm vücudumu saran heyecan Körfez ülkeleriyle birlikte Esat’a karşı olan Türkiye, saat 06.30 sularında uçağın son kontrollerini yaparken iyice General Sisi’ye karşı Müslüman Kardeşleri destekliyor. artmıştı. Motoru çalıştırıp HÜRKUŞ’u ortaya çıkaran ekiVe de, Körfez Ülkeleri General Sisi’ yi destekliyor. bin huzurundan geçerken yüzlerinden okuyabildiğim heyeGünleriniz aydın olsun! Ortadoğu hoş geldiniz. canları benimkinden kesinlikle fazlaydı. Kalkış için frenleri bıraktığımda 1600 beygirlik motorun çekişiyle pilot koltu*Rehberi yollayan kaynağın Mr. AlSabah’a ğuna adeta yapışarak HÜRKUŞ’un yıllar süren gökyüzü hasAydın günler dileği ve teşekkürler notuyla. Financial Times Editörü’ne Londra’lı K.N. AlSabah’tan Kısa Bir Ortadoğu Rehberi CBT 13829 / 13 Eylül 2013 HAVACILIKULUSAL ÜRETİM