27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OOOF OFF LINE Tanol Türkoğlu (tanolturkoglu@gmail.com) Platon ve Atatürk Eski Yunan ve Roma Tarihi Müderrisi Fazıl Nazmi Bey, Birinci Türk Tarih Kongresi’nde (1932) yaptığı konuşmada, Platon’un idealinin Atatürk ile gerçekleştiğini söylüyordu. Osman Bahadır bahadirosman@hotmail.com Bireysel ya da bölgesel olarak dijital kültürün sunduğu imkânlara erişme farkını ifade eden dijital uçurum, bugün her toplumda ekonomik uçurum kadar önemli bir kavram haline gelmiştir. Internet Haftası gibi etkinliklerin gerek kamu gerekse de özel sektör tarafından desteklenmesiyle bu uçurumun kapatılmasına katkı sağlanmış olur. B CBT 1307/ 12 6 Nisan 2012 Nisan ayı Türkiye’de internet için özel bir anlam ifade ediyor. 12 Nisan 1993’te Türkiye ilk kez internete bağlanmıştı. Bu vesile ile Bilişim STK Platform’u koordinasyonunda ülkemizde her yıl Nisan ayında Internet Haftası düzenleniyor. Bu yılki program 922 Nisan 2012 tarihleri arasında. Ücretsiz olan etkinlikler tek bir merkezde gerçekleştirilmiyor. Kendi şehir ya da ilçesinde bir etkinlik düzenlemek isteyen kurum ve kuruluşlar Platform ile temasa geçerek programa dahil olabiliyorlar. Internet gönüllüsü uzmanlar ülkenin her noktasına giderek, bu etkinliklerde konuşmacı, panelist vb. olarak internet deneyimlerini internet meraklısı vatandaşlarla paylaşabiliyor (geçtiğimiz yıllarda bu kapsamda Van ve Hakkari’ye gitmiş birisi olarak bu etkileşimin çok faydalı olduğuna bizzat şahit oldum). Internetin gelişimi ülkemizde ağır aksak ve yara bere içinde gerçekleşiyor. Yasaklar, site karartmalar, filtrelemeler internetin ulusal düzeyde bir fırsat olduğu mesajının vatandaşa ulaşmasını engelliyor. Onun yerine zihinlerde internetin kötü bir şey olduğu imajı oturmuş durumda. Bilişim STK Platformu da hafta ile ilgili olarak yayımlamış olduğu bildirgede bu hususların altını çiziyor. Geçen yıl 50 ilde gerçekleştirilen etkinliklerin bu yıl 81 ilin tamamına götürülmesi hedefi var. Bu etkinlikler kapsamında özellikle şu konular hakkında etkileşim kurmak, tartışmak ve medyanın ilgi odağı olmak amaçlanmış: • Interneti, olanakları, sorunları, projeleri, eTürkiye ve eDevlet kavramlarını anlatmak • Sosyal ağlar, ifade özgürlüğü, Fatih Projesi, bilgi güvenliği, mahremiyet gibi konularda vatandaşı bilgilendirmek • Kamu kurumlarının kendileriyle ilgili edevlet projelerini kendi web sitelerinden anlatmasını sağlamak • Kamu/özel kurum ve kuruluşların web sitelerinin, etkileşimli web denilebilecek web 2.0 mimarisi ile donatılmasının sağlanması (böylece vatandaş ile kurum arasında aktif bir etkileşimin tesis edilmesi) • Kurumların kurumsal miraslarını webe taşımaları • Bireylerin kendilerine ait bir web sitesi ya da bloga sahip olmaları ve uzmanlıklarını, hobilerini, dijital kültüre katkılarını internete taşımaları (bugün dileyen herkes birkaç dakika içinde, ücretsiz imkânlardan istifade ederek, kendisine ait bir blog sitesi açabilir) • Avukatların av.tr, doktorların dr.tr alanadları kapsamında çalışmalarının sağlanması • Internet cafe ya da internet evi gibi internete erişim imkânı sağlayan mekânların kamu ya da özel sektör marifetiyle çoğaltılması • Internet ile ilgili tanıtıcı broşürler hazırlaması ve vatandaşa ücretsiz olarak dağıtılması Hedefler sıralamakla bitmiyor. Ancak her sene bunlardan bir kısmını hayata geçirmek dijital uçurumun kapanması, ülkemizin her bir köşesinden internete erişim imkânlarının belli bir asgari müşterekte buluşturulması açısından önemlidir.Bireysel ya da bölgesel olarak dijital kültürün sunduğu imkânlara erişme farkını ifade eden dijital uçurum, bugün her toplumda ekonomik uçurum kadar önemli bir kavram haline gelmiştir. Internet Haftası gibi etkinliklerin gerek kamu gerekse de özel sektör tarafından desteklenmesiyle bu uçurumun kapatılmasına katkı sağlanmış olur. Türkiye’de İnternet 20 Yaşına Giriyor! irinci Türk Tarih Kongresi (1932), ülkemizin çok önemli tarihi aşamalarından birini oluşturmaktadır. Bu kongre, her şeyden önce yeni doğmakta olan bir ulusun temsilcilerinin, kendi ulusal varlıkları üzerine geliştirdikleri düşüncelerin ve yaptıkları araştırmaların bir bilanço toplantısı olması bakımından önemlidir. Bu son derecede özgün kongreye, genç bir ulusun kendi kimliğini dile getirme ve kendine güven duygusuna ulaşma çabasının bir ifadesi olarak da bakabiliriz. Bu kongrede sunulan bildirilerde dile getirilen gerçekler, bugünkü bilgilerimizle ve bakış açımızla belki yeterli düzeyde görülmeyebilir. Fakat bütün katılımcıların analizlerinde bilimsel davranmaya büyük önem verdikleri çok açık bir gerçektir. Kongre zabıtları incelendiğinde, genel olarak bilimsel prensiplere bağlı kalma yaklaşımının ve eleştirel tutumun, ulusal heyecanla birlikte kongre atmosferine hakim olduğu görülebilmektedir. İstanbul Darülfünunu Eski Yunan ve Roma Tarihi Müderrisi Fazıl Nazmi Bey, kongrenin 4 Temmuz 1932 tarihli toplantısının ikinci oturumunda, “Yer isimlerinin yazılışını ve tarih kitaplarının diğer noktaları hakkındaki eleştirilerini” kapsayan konuşmasının son bölümünde Platon’un ideal devlet fikriyle, Atatürk önderliğindeki cumhuriyeti karşılaştırmakta ve şunları söylemektedir: (Büyük ölçüde bugünkü dilimize dönüştürülmüş olarak) “ ...Yunan bilginlerinden Eflatun ki, dilinin açıklığı ve hakimane fikirlerinin yüksekliği dolayısıyla Eflatuni İlahi gurur verici unvanını almıştır. Doğu irfan aleminde Cumhuriyet ismi altında ünlü olan eserinde, memleketin maddi ve manevi gelişmesine ve ilerlemesine hizmet edebileceğine emin bulunduğu araçlardan ve kabulünü zorunlu gördüğü önlemlerden bah refah ve settikten sonra, ‘r saadetin; başkanları bilgin zümresine mensup veya bilginlerin arkasından giden memleketlere has bir özel ayrıcalık olduğunu’ (altını çizen OB) ilaveten söylüyor. Bu hakikatin en bariz, en parlak, en mükemmel olarak gerçekleşmesini, Gazi Mustafa Kemal gibi hakim ve düşünceli bir muhterem başkanın idaresi altında bulunmak şerefine malik olan aziz ve mukaddes vatanımızda görüyorum. Akıllara hayret veren doğru icraatıyla eski ve yeni dünyanın imrenme ve kıskançlık hisleriyle karışmış takdirlerini toplayan bu büyük adam, memleketimizin refah ve saadetini sağlamaya aracı olan şeylerin tümüne eğildikten sonra, milletin düzelmesinde en büyük ve en etkili faktör olacağı açık olan milli tarihi övüncümüzün, bilimin ve fennin yeni keşiflerinin esas kabul edilmesi suretiyle düzeltileceği gibi büyük bir gayrette bulundular. Bu gayretten beklenen büyük faydalardan ve güzel sonuçlardan bahsetmeme zemin ve zaman uygun değildir. Bu nedenle yüce ve muhterem kurtarıcımızın ve ıslahatçımızın huzurunda, büyük bir saygı ile sonsuz bağlılığımı bir kere daha arz ile yetineceğim. Yaşasın Gazi Mustafa Kemal. Yaşasın Millet ve Memleket. Yaşasın İlim ve İrfan hademesi. (Alkışlar).” Yararlanılan kaynak: Birinci Türk Tarih Kongresi, Ankara: 211 Temmuz 1932 Konferanslar, Müzakere Zabıtları Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, IX. DiziSayı 1a. Birinci Baskı İstanbul 1932, 2. Baskı (Tıpkıbasım), Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 2010. II. Evrimsel Biyoloji Öğrenci Kongresi Hacettepe Üniversitesi biyoloji öğrencileri geçen yıl yapılan kongreden farklı olarak bu yıl evrim konusunu daha da genişletiyor. Öğrenciler ve uzmanlar katılımcılara daha İnsan Evrimi’ni anlatacak. Hacettepe geniş bir yelpazede ‘İ Üniversitesi Beytepe Kampüsü K Salonu’nda, 23 Mayıs 2012 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan kongrede yedi oturum yapılacak. Kongrede öğrenci sunumlarının yanı sıra “Akdeniz, İnsan Hareketleri ve Vektör Evrimi” konusunda Prof. Dr. Bülent Alten, “Sosyobiyolojinin Kritiği” panelinde ise Prof. Dr. Suavi Aydın, Prof. Dr. Hüseyin Özel ve Doç. Dr. Ergi D. Özsoy ev sahipliği yapacak. Poster sunumlarıyla katılmak isteyen katılımcıların en geç 20 Nisan 2012, saat 23:59’a kadar evrimselbiyoloji@gmail.com adresine hazırladıkları poster sunumlarının özetini göndermeleri gerekiyor. II. Evrimsel Biyoloji Öğrenci Kongresi “İnsan Evrimi” hakkında ayrıntılı bilgi almak ve katılımcı olmak için adres: www.hubito.com <http://www.hubito.com/> Uluslararası “Barış için bilim” konferansı Dünyada İtalya’dan sonra ilk defa Türkiye’de gerçekleşecek olan ve Kansersiz Yaşam Derneği tarafından ülkemize kazandırılan; Uluslararası Barış İçin Bilim Konferansı İstanbul 1. Edition 34 Ekim 2012 tarihleri arasında Haliç Kongre Merkezi’nde yapılacak. Etkinlik, Nobel adayı, eski İtalya Sağlık Bakanı, İtalya Umberto Veronesi Vakfı Başkanı ve Uluslararası Barış için Bilim Konferansı proje yaratıcısı Prof. Dr. Umberto Veronesi ve Türkiye’ye bu organizasyonu getiren Kansersiz Yaşam Derneği Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda İtalya Umberto Veronesi Vakfı (FUV) Türkiye Temsilcisi Dida Kaymaz’ın başkanlığında gerçekleştirilecek. Etkinlikte, ulusal ve uluslararası bilim adamları, akademisyenler, ilgili kamu kurumlarının katılımları ile ”Barış” ve “Bilim”e dair tüm toplumsal, ekonomik, siyasi, sağlık ve medya sorunları tartışılacak, çözüm önerileri ve deneyimler paylaşılacak.. Konferansın ana başlıkları şöyle: Su ve Yiyecek Kaynaklarına Erişim Önem Taşıyan Hastalıkların Önlenmesi ve Bakımı Terörizm Bilim ve İnsan Hakları Ayrımcılık Barış için Bilim ve Medya Uluslararası Kampanya Sunumları ( Save the Children / Voice of Women Organization, Afganistan v.b.) Arap Baharı Konulu Kısa Film Yarışması
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle