Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Katsayı Eşitliği Mesleki Eğitimin Önünü Açtı mı? Geçtiğimiz yıl üniversiteye hazırlanan gençlerimizi en çok meşgul eden konulardan biri katsayı tartışmaları olmuştu. Tartışma, Aralık 2007’de göreve başlayan yeni YÖK yönetiminin 1999’dan beri uygulanan katsayı sistemini Temmuz 2009’daki toplantısında kaldırmasıyla başlamıştı. Danıştay YÖK’ün bu kararının yürütmesini iki kez durdurmuşsa da, üçüncüsünde “eşitliğe yakın” bir farkı öneren karar uygulamaya sokulmuştur. Prof. Dr. İsa Eşme temel sorun öne çıkarılmaktadır. Bunlardan birincisi, mesleki eğitimde yaşanan kalite sorunu, ikincisi ise ortaöğretimde mesleki eğitim oranının, dünyanın belli başlı ülke ortalamasına göre düşük olduğu iddiası. Bu iki görüşten birincisi, iş dünyası ve eğitimcilerin paylaştığı bir tespittir. Türkiye’de mesleki eğitimde öğrenci başına yapılan harcama, genel eğitimin iki katı olmasına karşılık, izlenen eğitim politikaları nedeniyle mesleki eğitimde kalite sorunu bir türlü aşılamamış, iş dünyasının taleplerine atsayıya ilişkin kararın kamuoyuna açıklauygun nitelikte meslek elemanı yetiştirilmesi sağnan gerekçesi, “mesleki eğitimin önünü açlanamamıştır. Bunun nedenlerini bir başka yazımak ve üniversiteye girişte eşitliği sağlamak” ya bırakarak biz daha çok ikinci sorun üzerinde durolarak ifade edilmiştir. Bu görüş, yıllardır hükümet maya çalışacağız. sözcüleri hatta meslek örgütleri ve bazı basın orTürkiye’de ne zaman mesleki eğitim gündeme ganlarınca dillendirilen bir görüştür. Sınav sistegelse siyasiler ve mesleki eğitimle ilgilenenler tamini bilenler, bu görüşün gerçekçi olmadığını, katrafından 65’e 35 oranı dillendirilmektedir. Gelişsayı eşitliği getirilse de mevcut sistemin soru kapmiş ülkelerde her 100 öğrencinin 35’i genel eğisamı nedeniyle meslek liselilerin bundan yararlatimde okurken mesleki eğitimde okuyanların 65 namayacağı, burada asıl amacın meslek liseleri adı olduğu, bizde ise tam tersi durumun bulunduğu öne kullanılarak imam hatip liselerinin canlandırılması sürülür. Önce bu tespitin ne kadar gerçekçi olduğu olduğunu ifade etmişlerdir. (Cumhuriyet, Grafik 1: 2009 ve 2010’da, Meslek Lisesi Türlerine Göre Lisans üzerinde duralım. 21.07.2009) Programlarına Yerleşme Sayıları OECD eğitim raporlarına göre mesleki ortaAğustos 2010’da üniversiteye yerleşme sonuçöğretimdeki öğrenci oranları bakımından ülkeler ları açıklandığında her nedense bu kararın dayandığı arasında büyük farklılıklar bulunmaktadır. Tablo gerekçeye uygun sonucu verip vermediği konusu hiç 2’de görüldüğü gibi, Almanya’da mesleki ortaöğgündeme getirilmedi. Konu güncelliğini yitirretimde okuyan öğrenci oranı yüzde 57.4 iken bu mekle birlikte Cumhuriyet okurlarına derli toplu oran bir başka OECD ülkesi Japonya’da yüzde bilgi verebilmek için yazıda, katsayı kararının 14.8’dir. OECD ortalamasının yüzde 43.8 olduğu mesleki eğitim açısından yol açtığı sonuçları ele aldikkate alınırsa çoğu kişi ve kurum tarafından dimada yarar gördük. le getirilen 65’e 35 oranının hiç de gerçekçi olYeni uygulamanın yansımaları hakkında daha madığı görülür. Tabloda, bu oranın Türkiye için gerçekçi bir değerlendirme yapabilmek için katsayı yüzde 36.7 olduğu görülüyor. Bu değer OECD oruygulamasının son yılı olan ÖSYS 2009 ile yeni sistalamasının altında olmakla birlikte birçok ülketemin uygulandığı 2010 sonuçlarını bir arada innin de üzerindedir. 2009’da Türkiye’de mesleki eğicelemek gerekir. En çok öğrencisi olan meslek litimde okuyan öğrenci oranının yüzde 42.9’ye sesi türleri için bu karşılaştırmanın yapıldığı Tab Grafik 2. Yıllara göre imam hatip liselerine kaydolan öğrenci sayısı ulaştığı, öte lo 1’deki verilerden şu sonuçlar dikkati çekmektedir. Kaynak: İmam Hatip Liseleri, Efsaneler ve Gerçekler. R.Çakır Vd, yandan mesleki eğitiTESEV, s:112 ve MEB İstatistikleri 20092010’dan derlenmiştir. min tüm dünyada gileki eğitimin önünü açmadığını, sadece derek ortaöğretimden imam hatip liselerinin önünü açmaya baş yükseköğretime kaydıladığını göstermektedir. Bugün gelinen ğı dikkate alınırsa bunoktada, böyle bir sonucun ortaöğretim ya rada asıl sorunun, orpılanmasına yansımaları üzerinde durmak taöğretimdeki meslek lisesi öğrenci oranı ile gerekir. Siyasi iktidarın her fırsatta bu okul tü ilgili olmadığı görülür. rüne olan yakın ilgisi ve bunun yol açtığı Konu hakkında görüş beklentiler, 2002’den bu yana bu okulla beyan edenler, yanlış ra olan ilgiyi yeniden arttırmıştır. Yıllara veriye dayanan “65’e göre, imam hatip liselerine kaydolan öğ 35” ezberinden vazgerenci sayılarının gösterildiği Grafik 2’de çerek sorunun gerçek ki veriler, bu hedefe yönelik politikanın ba yönlerini ele almalışarılı olduğunu göstermektedir. 2002’de dır. 2009’da lisans programlarına yerleşen meslek lisesi çıMesleki eğitimi iyikışlıların sayısı 20.876 iken 2010’da bu sayı 5.166 artışla 64.503 olan imam hatip lisesi öğrenci sayısı, yüzde 208 ar26.042’ye yükselmiştir. Buna göre meslek lisesi çıkışlıların tışla 2009’da 198.581’e ulaşarak 1997’deki rekoru (187.191) leştirmek ve ortaöğre1 lisans programlarına yerleşme oranı yüzde 5.0’dan yüzde 5.1’e aşmıştır . 20101011 dönemi için bu sayının 200 binin üze tim kademesinde mesyükselmiştir. Bu artış, kontenjanların artış oranı olan rinde olduğu umulmaktadır. Böyle bir gelişmenin önü lek liselerine giden öğmüzdeki yıllarda imam hatip liselerini genel liselere alter renci niteliğini arttıryüzde 13’ün bile bir hayli altındadır. mak için ne yapılabilir? Lisans programlarına yerleşenlerin sayıları, lise türü natif okullar haline getirmesi kaçınılmazdır. 3 Mart 1924’de çıkarılan Öğretim Birliği Yasası’nın 4. Katsayı sorunu, imam ne göre incelendiğinde bize göre hiç de sürpriz olmayan bir durumla karşılaşılmaktadır. Bir bölümü Grafik 1’de veri Maddesi ile: “Din hizmetlerini yürütmekle yükümlü me hatip liseleri lehine çölen rakamlara göre, yeni sistemden en çok yararlanan lise murların yetişmesi için” kurulan imam hatip okulları, özel zümlendiğine göre türü, imam hatip liseleridir. Bu lise türünü bitirenlerin li likle 1970’’li yıllardan itibaren izlenen politikalarla kuru bundan sonraki süreçsansa yerleşme oranları yüzde 12.5’den yüzde 15.9’a yük luş amaçlarından uzaklaştırılarak bugün bilinen noktaya ge te mesleki eğitim eskiselirken yerleşen öğrenci sayılarında 3.718 artış olmuştur. linmiştir. Israrla sürdürülen bu politika, ortaöğretimi ve bir si gibi gündeme gelBuna karşılık, en çok öğrenci payı olan endüstri meslek li bütün olarak Türk eğitim sistemini nereye götürür? Bu so meyecektir. Kasım 2010’da toplanan 18. Milli Eğitim Şusesi ve kız meslek lisesi çıkışlıların lisansa yerleşme sayı ve ruya cevap ararken imam hatip okullarını başka ülkelere rası’nda konunun gündeme bile getirilmemesi bu tespitin örnek model olarak gösterenlerle bizim aynı kaygıları bir kanıtıdır. Ancak eğitimciler ısrarla mesleki eğitim sooranları düşmüştür. rununu gündemde tutmalı, uygulanabilir çözüm önerileri Müfredatları lise düzeyinde olan teknik liselerde ise paylaşmamız elbette mümkün değildir. geliştirmelidir. yerleşen öğrenci sayısında küçük bir artış (536) olmakla bir1 Cumhuriyet Döneminde Türk Milli Eğitim Sistelikte, yerleşme oranı yüzde 11.5’den yüzde 9.4’e düşmüştür. MESLEKİ EĞİTİM NE OLACAK? Türkiye’de mesleki eğitim gündeme getirildiğinde iki mindeki Gelişmeler, 19202010, MEB Yayınları, 2010 Bu sonuçlar, katsayı eşitliğinin, öne sürüldüğü gibi mes K CBT 1247/8 11 Şubat 2011