17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÜNDEM Okurlardan Mektuplar, Hepsine Teşekkür ‘Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır!’ “Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır... Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkâr etmek olur... Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.” Mustafa Kemal Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in sorusuna Mustafa Kemal’in yanıtı. Kaynak: smet Giritli, Kemalist Devrim ve deoloji, .Ü. Yayınları Bu hafta, genellikle sadece yanıt verdiğimiz ve ayıp olur diye yayınlamadığımız, dergimiz üzerine yazılardan bir bölümüne yer vereceğim. Kimse kusura bakmasın, belki hepimiz için bir enerji kaynağı olur... “Bizim size öğrettiklerimizin yarısı muhtemelen yanlıştır, ama maalesef hangi yarısı olduğunu bilmiyoruz.” ‘Nükte de içeren bu söz, bilimde bugün doğru gözüken bazı bilgilerin yarın yanlış olabileceğini ve bilimin sonsuzluğunu vurguluyor bir bakıma..’ Sevgili Arkadaşlarım, bu soruyu tekrar önünüze getiriyorum: Cumhuriyet’in Bilim ve Teknoloji Eki’ni (parasız) kendiniz, çocuklarınız, yeğenleriniz, diğer yakınlarınız için edinebildiniz mi? İnsanın yaşamını bilgili, bilinçli, anlamlı yaşaması ve düşüncelerini, duygularını sürekli geliştirme zorunluluğunda olduğunu düşündüğümüzde, bu olanak Türkiye koşullarında gerçekten çok önemli.. Arzulanan siyasal ve ekonomik çıkarlar için arzulanan düşünce kalıplarının, ideolojilerin etki alanından kurtulabilmemiz, bireysel ve toplumsal temelde daha özgür daha eşit dolayısıyla daha mutlu dünyalar kurabilmemiz için çok önemli.. Dergi’yi yıllardır titiz çabalarıyla ve sıra dışı üretkenliği ile bu düzeye taşıyan yönetmeni Orhan Bursalı.. Güzel günler, sevgiler... Not: Ünsal Aysun’un kendi çevresine yaptığı duyurudan.. Cumhuriyet’teki yazında bahsettiğin gibi, bence de TÜBA üyelerinin çoğu istifa edecek ve yeni bir derneğin peşinde koşacağız. Paranın çok önemli bir sorun olmayacağına ben de katılıyorum yeter ki bizlerin solukları tükenmesin… Ben ODTÜ’den mezun olup Amerika’ya gittim ve hep ülkeye dönüp orada çalışacağım günleri düşledim. Almanya macerasından sonra 1980’de Türkiye’ye kesin dönüş yaptım. O günden beri bu kararımdan hiç pişman olmadım, ta ki 34 yıl öncesine kadar. Bilim insanlarının toplumda özel bir yerleri olduğunu düşünen, kendine ayrıcalıklar arayan biri de değilim. Ama bilginin bu kadar aşağılandığı bir ortamı da hak etmiyoruz (Bu sadece TÜBA konusu değil doğal olarak, üniversitelerin yönetimlerine de bakabilirsin, TÜBİTAK’ın defalarca altüst edilen durumuna da). Kızım bu sene oldukça iyi bir üniversiteye doktoraya gitti, O da hep geri gelmek düşüncesinde. Ama ben daha ona bir kere bile “Geri gel” diyemedim. Bu bana TÜBA’nın durumundan da daha acı geliyor.” Not: Ne olur ne olmaz, dostumuzun adı bizde.. “Sayın Bursalı, öncelikle yazılarınızı zevkle (ve üzülerek) okuduğumu belirtmek isterim. Son günlerde de TUBA ile ilgili haberleri kaçırmamaya çalışıyorum. Hiçbir şekilde geri dönüşü olacağına inanmıyorum, ayrı bir akademi kurulsa da onu yaşatırlar mı? Çok yazık, Türkiye'ye çok yazık oluyor. Derginin 9 Eylül sayısında Sn. Doğan Kuban'ın yazısı çok güzel her zamanki gibi. Ancak ikinci sütunda "Köprüleri mühendisler yapar" diye başlayan paragrafta "İlaçları kimyagerler....yapar" kısmına takıldım. Hayır, ilacı eczacılar yapar! Kimyacı ilaç yapmaya kalkarsa dincilerin bilim yapmasına benzer bu. Burada ayrıntıya girmeyeceğim, ilaçla ilgili her türlü konuyu ayrıntısı ile veren eğitimin eczacılık eğitimi olduğunu biliyoruz zaten. Sanırım Sayın Kuban, İngilizler eczacıya "chemist" dedikleri için burada eczacı yerine kimyacı tabirini kullandı. Türkçede kimyacı denince kimyager veya kimya mühendisleri anlaşılmaktadır ki onların eğitimi bizimkinden oldukça farklı ve sağlıkla, biyoloji ile ilgili hiçbir konuyu öğrenmiyorlar. Burada bir kasıt olduğuna inanmıyorum ama maalesef son zamanlarda mesleğimiz de ciddi tehlike altında olup elimizden alınmaya çalışılıyor, o nedenle de yılların öğretim üyeleri olarak konuya çok duyarlıyız.” Prof.Dr. Gül Dülger Şimdilik bu kadar… Gelecek Cuma yeniden buluşmak umuduyla.. Not: 17 Ekim 2011 tarihli Cumhuriyet’teki köşemde “Çıkmayan Can.. Akademi Meselesi” yazısını yayımladım. Okumayanlar, Blog’umdan ulaşabilirler.. [email protected] http://orhanbursali.blogspot.com Cumhuriyet BİLİM VE TEKNOLOJİ Türkiye’nin Haftalık Bilim Haberleri ve Kültürü Dergisi Sayı: 1283 21 Ekim 2011 İMTİYAZ SAHİBİ Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç GENEL YAYIN YÖNETMENİ İbrahim Yıldız YAYIN YÖNETMENİ Orhan Bursalı SORUMLU MÜDÜR Miyase İlknur GÖRSEL YÖNETMEN Tüles Hasdemir “Sağlık” sayfası VKV Amerikan Hastanesi’nin, “Bilim Kültür ve Eğitim” sayfası İstanbul Kültür Üniversitesi’nin ve arka sayfa konuları ‘Atılım Üniversitesi’nin katkıları ile hazırlanmıştır. YAYIMLAYAN Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. İDARE MERKEZİ VE YAZIŞMA ADRESİ Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No: 2 34382 Şişli İstanbul Tel: 0212 343 72 74 Faks: 0212 343 72 64 CUMHURİYET REKLAM Tel: 0212.2519874/3437274 Yerel Süreli Yayın BASKI DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul “... İstanbul Teknik Üniversitesi'nde Araştırma Görevlisiyim. Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji'nin, Ayhan Sicimoğlu'nun güzel deyişiyle “hastasıyım”. Her cuma alıp okuyup bitirmek zorunda hissediyorum. Aynı durum NTV Bilim için de geçerli idi. Haziran ayında kapatılana kadar reklam alamadıkları için kapatıldıkları söyleniyor. Ben buna inanmıyorum. Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji de reklam almıyor son sayılarında... Bu derginin başına da böyle bir kapatılma durumu gelmesi beni çok üzer. Bu dergi sonsuza kadar yayınlanmalı... Çünkü Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji eleştirel bakabilmemi sağlayan birkaç dergiden biri, bir türlü “gelişemeyen” ülkemizde... İyi Çalışmalar dilerim Orhan Bey.” Not: Teşekkür ederiz, adını vermiyorum, üniversiteler bir alem oldu çünkü! Sevgiler sana... “Sayın Bursalı, 40 yıllık Bilim Teknik okuru iken bu iktidarın bu kuruma burnunu sokması üzerine 8 yıldır bu dergiyi almıyorum. Buradan oluşan boşluğu C.B.T. ile dolduruyorum. Bunun için bir teşekkür.. Doyurucu bir dergi çıkarıyorsunuz, bir de bunun için teşekkür.. Kuban ve Şengör gibi üstadlar damardan yazıyorlar; bir de bunun için ve bütün teşekkürler Cumhuriyet’in olsun... AKP, siyasi tahlillerin tam bilimsel ve gözlemsel... ” Mehmet Şavlug “Sevgili Orhan, TÜBA için verdiğin desteğe teşekkür. TÜBA olarak bilim insanına yakışır şekilde çözüm aramamızın doğru olduğunu düşünüyorum. Bu çözümlerin gelmeyeceğini bile bile. CBT 1283/ 3 21 Ekim 2011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle