02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sağlık Modern radyoterapi Radyasyon bir enerji şeklidir ve genel hatlarıyla farklı dalga boyları ve hızları ile iyonizan ve iyonizan olmayan radyasyon olarak ikiye ayrılır. Yaşamımız boyunca güneş ışınları, radyo dalgaları, mikrodalga ve televizyon yayınları gibi çeşitlilik gösteren, düşük enerjileri nedeniyle kalıcı ve zararlı etkilerinin sınırlı olduğu bilinen bir çok doğal ya da yapay iyonizan olmayan radyasyona maruz kalırız. Doç. Dr. Uğur Selek, Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi MD Anderson Radyasyon Onkolojisi Merkezi Şefi, Teksas Üniversitesi MD Anderson Kanser Merkezi Radyasyon Onkolojisi Bölümü Öğretim Üyesi İ yonizan radyasyon yüksek enerjilidir, hücre DNA’sında sarmalda doğrudan kırığa yol açarak ya da su moleküllerinde oluşan iyonizasyonla ortaya çıkan serbest radikallerin elektron kopartmasıyla, dolaylı etkiler oluşturmaktadır. İyonlaştırıcı ışınların planlı, kontrollü, bölgesel ve belirlenen dozlarda kullanılması ile, uygulanan tedaviye verilen genel isim radyoterapidir. Bu tedavinin prensipleri Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı altında değerlendirilir. Modern radyoterapinin amacı, uygulama bölgesindeki hastalıklı dokunun etkisizleştirilerek ortadan kaldırılması ve sağlıklı dokuların zarar görebileceği radyasyon eşik değerleri aşılmadan fonksiyonlarının devamının sağlanmasıdır. Aslında modern radyoterapi, teknolojinin gelişmesine ve ilerlemesine paralel olarak, iki boyutludan dört boyutlu radyoterapiye teknik yeteneklerimizin bir evrimidir. İki boyutlu radyoterapi (2BRT) genellikle tedavi alanını direkt grafilerde ayırt edebildiğimiz kemik yapılara, havayollarına ve kontrast maddelere göre şekillendirdiğimiz en basit tekniktir. Bu teknikte organ hacimlerine göre doz dağılımını öğrenmenin yolu bulunmadığı için sağlıklı dokular ve kritik organları optimal oranda korumak mümkün olmamaktadır. Bir sonraki basamak bilgisayarlı tomografi (BT)’nin katkısı ile üç boyutlu konformal radyoterapi (3BKRT)’dir. BT’de elde edilen kesitlerde tedavi edilecek bölgedeki organlar ve tümörlü bölge ayrı ayrı tanımlanabilmekte, radyoterapi uygulanacak alan hedef bölge görülerek belirlenebilmektedir. 3BKRT’de tedavi etmek istediğimiz hedef hacim üzerine istediğimiz açılarla yerleştireceğimiz alanları ayarlayabilir ve bilgisayar destekli bir izodoz dağılımı ile organ dozlarını üç boyutlu olarak değerlendirebiliriz. Doz toksisite ilişkisini kurabilir, tedavi açılarını değiştirerek yeni alternatifler deneyebiliriz. İleriye dönük planlama olarak tanımlayabileceğimiz 3BKRT, seçeneklerimizin tedavi alan açılarını ya da alan sayısını değiştirmekle sınırlı olması nedeniyle ideal değildir. Basit bir benzetme ile ileriye dönük planlama önümüzdeki yemeği yedikten sonra kalorisini hesaplamaya benzer bir yaklaşımdır. İdeal olan ise kalori ihtiyacına göre yiyebilmek, geriye dönük planlama yapabilmektir. sı için hangi kombinasyonun en iyi olduğuna karar verdiğinde, YART, tedavi cihazında yine bilgisayar desteği ile tamamen otomatik olarak uygulanmaktadır. Bu sayede 3BKRT’yle elde edilemeyecek organ ve tümör uzanımlarına daha duyarlı ve esnek bir doz dağılımı elde edilirken, kritik organların eşik radyasyon dozlarının altında tutulmasıyla birlikte, hedef alan içinde birden fazla doz yoğunluğu aynı anda sağlanabilmektedir. Bilinmesi gereken, her YART planı için bir toksisite riski olduğu ve en iyi planın kâr/zarar dengesini gözeterek, en düşük biyolojik bedel ve en düşük olası toksisite riskiyle sağlanması gerektiğidir. En iyi planı bulma garantisi yoktur ve bilgisayarın bize verdiği seçenekler arasından en ideal olduğu düşünüleni seçmek, ilgili radyasyon onkoloğuna düşer. Keskin sınırlarla tedavi uygulaması gerektiren doz dağılımlarını sağladığımızda, önümüze gelen bir sonraki basamak her gün doğru hedefi aynı tekrarlanabilirlikle ışınlayabildiğimizden emin olmaktır. Hedefin her gün aynı tekrarlanabilirlikle ışınlanması, görüntü kılavuzluğunda radyoterapi (GKRT) ile sağlanır. Burada önemli olan, modern radyoterapinin aslında görüntü tabanlı bir radyoterapi olduğu, görüntülemeyi tedavi planlamasında hedef ve normal dokuları tanımlamak için kullandığımızdır. GKRT’de ise görüntüleme, radyoterapi sürecini izlemek ve modifiye etmek için kullanılır. Tümörler ve organlar sabit değildir, GKRT ile tümörün gerçek zamanlı yerleşiminin ve koordinatlarının doğru olarak belirlenmesi sağlanmaktadır. Aslında günümüzde etkin ve güvenli bir YART uygulaması için de geçerli bir GKRT desteği esastır. GKRT’de esas olan, tedavi planlaması sırasında elde edilen görüntülemelerle eşleştirilebilecek görüntüleri günlük olarak elde edebilmektir; tedavi cihazının kilovoltaj ya da megavoltaj görüntülemeleriyle planar, cihaz odasındaki ya da üzerindeki tomografi cihazı ile elde edilen tomografi görüntülemeleriyle hacimsel GKRT gerçek leştirilir. Planar GKRT organ hareketinin çok sınırlı olduğu bölgelerde kemik yapıları baz alırken, prostat gibi hareketli organlarda altın ya da karbonfiber belirteçleri kullanmak üzerine kurgulanmıştır. Hacimsel GKRT ise belirteçe ihtiyaç duymamakta, çekilen tomografi görüntüleriyle planlama tomografisindeki organların birebir eşleştirilmesi Doç. Dr. Uğur Selek yoluyla koordinatların doğruluğunu sağlamaktadır. GÜNÜMÜZDE 4 BOYUTLU Günümüzde gelinen son nokta ise zaman boyutunu entegre eden dört boyutlu radyoterapi (4BRT)’dir. Solunuma bağlı hareketi planlama kapsamında değerlendirmek ve organ ile tümör hareketini izlemek, 4BRT’nin temelini oluşturur. Solunum hareketi özel bir blok, kemer ya da yelek üzerine yerleştirilen kızıl ötesi belirteçler ve özel kameralarla izlenebilmektedir. Bunu özel bir tomografi ile birleştirerek solunumu fazlara ayırmak ve her fazda organ ve tümörün nerede olduğunu belirleyerek, üç boyutlu olarak rekonstrüksiyonunu da değerlendirerek, planlama yapılabilmektedir. Bu doğrultuda iki temel uygulama olasıdır; tümörü izleyerek solunum fazına karar vermek veya her solunum fazında tümörü kovalamak. Solunum kontrolü ve dört boyutlu tomografi ile planlama bize iki alternatif sunmaktadır; yalnızca nefes alırken, verirken veya tutarken radyoterapi uygulayabilmek ya da küçük ve az hareketli tümörlerde tüm solunum fazlarında hareketi kapsayan entegre tümör hacmini tedavi edebilmek. Bu doğrultuda solunum kontrolü ve dört boyutlu planlamayı her türlü günlük GKRT için kullanabilir, bu teknolojiyi radyocerrahi olarak adlandırdığımız yüksek doz radyoterapinin istenilen hedefe bir ya da bir kaç seferde yoğunlaştırılması için de uygulayabiliriz. Diğer tarafta ağırlıklı olarak robotik radyocerrahi için kullanılan ve tümörü her fazda kovalayabilen planar GKRT tabanlı bir teknoloji de kullanılabiliyor. Günümüzde radyasyon onkologları olarak hedefi daha iyi belirlediğimizi, etkin ve daha güvenli şekilde ışınladığımızı ve kritik dokuları koruduğumuzdan emin olabildiğimizi söyleyebiliriz. IBM’den bilgi almak istiyor. Teknik bilgi ve yazılımların paylaşılması şeklindeki yaklaşımımız; patent ve fikri mülkiyet alanında koordinasyon ve işbirliğine dayalı bir ortamın geliştirilmesini sağlamak üzere, bu alandaki diğer aktörlerle birlikte çalışma taahhüdümüzle tutarlılık gösteriyor.” dedi. IBM’in 2009’de aldığı 4.914 patent, Microsoft, HewlettPackard, Oracle, Apple, Accenture ve Google’ın aldığı patentlerin toplamının da üzerine çıktı. 2009 ABD Patent Lideri 1 IBM 4.914 2 Samsung 3.611 3 Microsoft 2.906 4 Canon 2.206 5 Panasonic 1.829 6 Toshiba 1.696 7 Sony 1.680 8 Intel 1.537 9 Seiko Epson 1.330 10 HP 1.273 Kaynak: IFI Patent Intelligence . IBM patent şampiyonu Teknoloji devi IBM, 2009 yılında Amerika’da aldığı 4.914 adet patentle, dünyanın en fazla buluş yapan şirketleri sıralamasında 17. kez üst üste 1. oldu. IBM, buluş ve patent yönetimine ilişkin teknik bilgi ve yazılımlarını, inovasyon tabanlı büyüme stratejilerini desteklemek üzere fikri mülkiyet haklarını yönetmeye çalışan müşterileriyle ilk defa paylaşacağını duyurdu. Patent koruması talebinde bulunmayan IBM, piyasaya sürdüğü buluşların, daha önce geliştirilen ürünlerin de yer aldığı bir veritabanından müşterileri tarafından serbestçe kullanılabilmesini sağlıyor. IBM, müşterilerine gelişmiş buluş ve patent portföyü yönetim yazılımlarına ve teknik bilgilere erişmesini sağlıyor. Yüksek değerli patent portföylerinin desteklenmesiyle, büyümenin de hız kazanması öngörülüyor. IBM Türk Ülke Teknoloji Lideri Suat Kızıltaş, “Patent ve fikri mülkiyet yönetimine ilişkin teknik bilgi ve yazılımları müşterilerimizin kullanımına sunuyoruz, çünkü, giderek daha fazla müşteri buluşuna patent almak, fikri mülkiyet haklarını korumak ve yönetmek konusunda YOĞUNLUK AYARLI RADYOTERAPİ Radyoterapi tedavi ve planlama cihazlarındaki ilerleme ile geriye dönük planlama olanağı sunan yoğunluk ayarlı radyoterapi (YART) kullanımımıza girmiştir. Özellikle düzensiz hedeflerde 2BRT ve 3BKRT ile normal dokuları optimal koruyarak tümör ve tümör taşıması olasılığı olan dokulara maksimum dozu vermek çok zordur. YART ile foton ışın profillerinin akışı ayarlanarak oldukça karmaşık bir tedavi planlaması oluşturulabilmekte ve bilgisayar destekli bir algoritma ile düzensiz biçimli yapıların ışınlanması önceden belirlediğimiz önceliklere göre uygun biçimde gerçekleştirilebilmektedir. Hedef ve kritik organlar için istenen doz dağılımı tedavi planlama bilgisayarına tariflenmekte ve bu doğrultuda bilgisayar tarafından sunulan sınırsız çeşitlilikte demet kombinasyonları ile istenen optimal doz dağılımı elde edilmeye çalışılmaktadır. Radyasyon onkoloğu hasta CBT 1193 / 13 29 Ocak 2010
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle