02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Açık köşe TEKNOLOJİYAŞAM Edip Emil Öymen [email protected] Kadın girişimcilere teşvik; engellerle mücadele Yazımızda kadın işgücünün inovasyon yeteneğinin artması alanına odaklanacağız. Bu çerçevede Avrupa Birliği tarafından finanse edilen AB İş Geliştirme Merkezleri’nin (ABİGEM) kadın işgücü hakkında hazırladığı bir rapora dikkat çekmek yerinde olacak. Selçuk Karaata Eposta: [email protected], URL: www.ref.sabanciuniv.edu SORU: Her şeyi ne zaman robotlar yapacak? YANIT: Robota dehçüş diyecek biri her zaman şart. İnsansız Bilişim Olamaz İngiliz Havayolları (BA) ve Devlet Havaalanları Kurumu, teknolojiyle övünmekten insanı unuttu. Londra’nın en büyük havaalanı Heathrow’da 5.Terminal’in yolcu trafiğine açıldığı 27 Mart’tan beri yoğun sorunlar yaşana yaşana bitemedi. İnsan, bilişimi iyi kullanamadı, her şeyi berbat etti. Oysa 5.Terminal (T5) her bakımdan saygı uyandıran bir yapıydı: *Şahane bir mimari tasarım (uluslararası mimarlık ve tasarım dergilerinde sonsuz muhabbet). *Her eseri anıtlaşan marka bir mimarın imzası (Richard Rogers). *60 bin kişinin 100 milyon insan/saat çalışarak yarattığı bir mekân. *Maliyet: 8.6 milyar dolar. *Saatte 12 bin bagaj taşıyacak süper bilişimsel bir iletim sistemi. BA genel müdürü, açılıştan önce gazetelere verdiği mülakatlarda sistemi anlata anlata bitiremiyordu. 13 kilometrelik öyle bir bagaj yürütme sistemi yapmışlardı ki, şimdiye kadarki bütün bu tür sorunları tarihe gömecekti bu süper sistem. R apora göre; uluslararası işgücü politikalarının ve özellikle Avrupa İstihdam Stratejisi’nin, ekonomik yaşamda kadınerkek eşitliğini sağlamaya öncelik verdiği görülür. Bu öncelik; istidamda kadın–erkek eşitsizliğini giderecek önlemleri alarak, bugün Avrupa Birliği’nde % 51 oranında olan kadın işgücü istidam oranı ortalamasını 2010 yılına kadar % 60’ın üstüne çıkarmak gibi nicel hedefleri içermekte. Girişimcilik ve ekonomik refah arasındaki doğrudan ilişki bilindiğinden, Avrupa Birliği’nde erkek girişimcilere kıyasla daha düşük olan kadın girişimci oranını yükseltme ihtiyacını gören Avrupa Birliği ve ulusal hükümetler, kadın girişimciliği yüreklendirecek politika ve teşviklerle ilgili bir çerçeve hazırlama gereği duydu. Ülkemizdeki kadın işgücü konusuna gelince; Türk kadınlarının mevcut sosyoekonomik durumuna bakıldığında ise, Avrupa Birliği üye ülkelerine kıyasla, kadınlar ve erkekler arasında gerek eğitim, gerekse istihdam olanakları açısından ciddi farklılıklar var. Türkiye’de ilkokul eğitimi 1927 yılından bu yana zorunlu. Buna karşın okumayazma düzeyi açısından kadın ve erkek nüfus arasındaki fark önemli boyutlarda. Genel istihdam rakamları içinde de dağılım benzer bir tablo ortaya koyuyor: İstihdamın % 70’ini erkek nüfus oluştururken, kadınlar sadece %30 oranında bir paya sahip. OECD ülkeleriyle ilgili resmi istatistiklere göre Türkiye kadın işgücü istihdamı açısından 116 ülke arasında 98’inci ülke olarak çok alt sıralarda. İşyerlerinde sahiplik konusuna gelince; Avrupa Birliği ülkelerinde % 1640 arasında yer alan iş sahibi kadınların oranı Türkiye’de yalnızca % 4. Türk kadınlarının ekonomik yaşamda ilerleyememesinin başlıca nedenleri incelendiğinde; aile içinde cinsiyeti nedeniyle yüklendiği sorumluluklar, toplumsal baskılar, eğitim düzeylerinin düşük, becerilerinin farklı alanlara yoğunlaşmış olması gibi unsurlar ön plana çıkıyor. İlaveten, kadın girişimcilik açısından bir değerlendirme yapıldığında, ABİGEM raporu aşağıdaki engellerle karşı karşıya kalındığını belirtmekte: 1) Örnek alınabilecek kadın girişimci modelleri veya öncülerin çok az olması, 2) Finansman sağlamada erkek girişimcilere göre daha büyük zorluklarla karşılaşılması, 3) İşletme mülkiyeti açısından, geleneksel miras uygulamalarının sonucunda işletme ve yönetim rollerinin erkeklerin üzerinde olması şeklinde bir sıralama karşımıza çıkmakta. Girişimciliğin önünde var olan söz konusu engeller, bölgesel (doğu/batı), kentsel ve kırsal yapı ve buna bağlı özellikler dikkate alındığında daha da yoğunlaştığı vurgulanmakta. Bu durum bizleri, girişimcilik potansiyeli taşıyan kadın işgücünün ülke coğrafyasına denkhomojen dağılmadığı sonucunu taşıyor. ramının gereği hissedilirken, çok sayıda sivil toplum kuruluşunun KAGİDER–Kadın Girişimcileri Destekleme Derneği ve Avrupa Birliği dahil olmak üzere bazı bağış ve hibe sağlayan uluslarası ve ulusal organizasyonların (ABTESK işbirliği, AB UNDPGAP GİDEM gibi) tamamen kadın girişimcilerle ilgili programları gündemdedir. Bu girişimler; gerek yeni, gerekse de mevcut kadın işletmeleri için çeşitli disiplinlerde eğitim, danışmanlık ve rehberlik desteği sağlamaktadır. Dikkat çekici girişimler arasında TÜRKONFEDTürkiye İş Dünyası Konfederasyonu’nun kadın ve işgücü konusunda hazırladığı rapor bulunmakta. ABİGEM’ler için hazırlanan rapor kadın girişimciliğin güçlü bir biçimde ekonomide varlığının hissedilebilmesi için aşağıda yer alan ihtiyaçların altını çizmektedir: 1) Kadın rehber, eğitici ve danışmanların geliştirilmesi, 2) Modüler bir yaklaşımla eğitim programlarının sunulmasına dair önlemlerinin sağlanması, 3) İşletme açmak ve yönetebilmek için ihtiyaç duyulan doğru tutum ve davranış modelinin geliştirilmesi, 4) İşletmelerin açılmasının ardından desteğin yine rehberlik yoluyla sürdürülmesi), 5) Kredi kaynaklarının oluşturulması ( bu konuda BDDKBankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun Mikrofinansman tebliğinin önemine dikkat çekilmelidir), 6) Profesyonel organizasyonlar arasında ağ network oluşturulması. 7) Ulusal politikalarla birlikte bağış/hibe gibi mali politikalarla etkileşim içinde olunması. REZALETİN DİK ÂLÂSI Bütün bu üstün teknolojiye uygun süper bir rezalet... Çünkü, hizmete açılış sabahı saat 4’te bagaj görevlileri terminale ulaşamadı. Çünkü, kendilerine yeterli bilgi verilmemişti. Çünkü süper sistem, süper çıkmadı. Hatta düpedüz çalışmadı. Terminali esas kullanacak olan İngiliz Havayolları ile İngiliz Devlet Havaalanları Kurumu arasında iletişim kopuktu. BA halkla ilişkiler görevlileri açılış sabahı terminalde değildi (“Bize bir şey olmaz abi”). Rezalet koptuğunda, her şeye geç kalınmıştı. Onca sofistike teknolojiye rağmen tam bir kaos yaşandı. SÜPER KARGAŞA *Açılış sabahından bugüne sorunları çözülemeyen terminalden iptal edilen uçuş sayısı yüzleri kaç kere aştı (Büyük başın derdi büyük olur). *2030 bin bagaj, uçaklara yüklenemedi. 15 bini Milano’ya (evet..İtalya!) gönderildi ki, Avrupalı yolcuların bagajları oradan dağıtılsın bari. Ama Milano yolcusu bavulların bir kısmı yine geri yollandı. Çünkü sahipleri, evlerine geri dönmeye başlamıştı. *Sadece ilk gün T5 zararı 50 milyon doları aştı. Buna daha açılacak davalar ve istenecek tazminatlar eklenecek. Milyonlar konuşuyor. Dolar bile değil. Sterlin! *T5 yangın alarm sistemine ait planlar her nedense alana 30 km. ötede çöplükte bulundu. Eğer terör meraklılarının eline geçseydi, bütün T5 alarm sistemi tehlikeye girecekti. *Bütün bunlar yetmez gibi, bir protestocu grup gelip, açılış sabahı “Alanın daha genişlemesini istemiyoruz” diye gösteri yaptı. *Medyaya gün doğdu: Mükemmel bir haber olayı! Londra Heathrow için berbatötesi bir imaj kaybı. Zaten dünyanın en berbat alanı diye adı çıktı. *BA, 40 bin çalışanı için hazırlattığı renkli kutlama kataloglarını dağıtamadı ve yok etti. *Olimpiyat meşalesi T5’ten geçecekti. Geçemedi. *Süper model Naomi “bile” bagaj mağduru oldu. Açılış haftası kaosu ardından bir de “Nisan karı” bastırdı. Memlekete bahar gelmişken kar yağıverdi. *CNN başta, uluslararası medya “olay yeri”nden yayın yaptı. Bagajsız uçağa binemeyenler... Uçağı iptal edilip alan civarında otel odası bulamayıp sefil olanlar... Hem uçağı iptal edilen hem bagajı kaybolan yeni evli bir çift... Türkiye’den Londra’ya giden magazinciler bile “T5 felaketi”ne yakalanıp, çok saatlerine mal olan seyahatlerinin nasıl burunlarından geldiğini bizim gazetelerde anlattılar. Hepsi çok basit bir nedenden: Teknolojiyi, her bir şeyi çözen sihirli bir şey sanmaktan. O teknolojiye dehçüş diyenin yine de insan olduğunu unutmaktan. FIRSAT EŞİTLİĞİ Ulusal İnovasyon Girişimi İnovasyon Çerçeve Raporu, Türkiye’nin bilgiye dayalı bir ekonomi olabilmesi ve özellikle bilgi toplumu olmanın gereği kapsamında toplam 66 adet hayata geçirilebilir proje önerisi geliştirdi. Bu proje önerilerinin 7 adedi bilgi toplumu ve bilgiye dayalı ekonomi için ana unsurlar arasında gösterildi. Ana unsurlar arasında Türk kadınlarının nasıl bir göreve sahip olduğuna dair yaklaşımı şöyle vurgulanmıştı: Gelir dağılımındaki eşitsizliğin azaltılması, toplum kesimleri arasında var olan bilgi uçurumunun kısa vadede azaltılması, 2013 yılına kadar da tamamen azaltılması. Özellikle kadınların karşı karşıya kaldığı fırsat eşitsizliğinin aynı dönem içinde ortadan kaldırılarak rekabet avantajına dönüştürülebilmesi için gerekli yaklaşımın benimsenmesi ve hayata geçirilmesi, inovasyona dayalı kalkınma ve büyüme içinde kadın işgücünün aktif bir unsur olarak dikkate alınması, ilk aşamada istihdam oranlarının artması için gerekli yapısal önlemlerin alınması, kadın istihdamın teşvik edilmesi. Kadınların gerek eşitlik, gerek gelişmeye katkıları açısından konumlarının Türkiye’nin hedeflediği AB düzeyi ve ötesine ulaştırılması. Çocuk yetiştirmede birinci derecede etkinliğe sahip olan anaların inovasyon konusunda öncelikle bilinçlendirilmesi; özetle tüm bu ve benzer eylemlerle kadın işgücünün inovasyon potansiyelinin harekete geçirilmesi.. KADINLARA YÖNELİK TEŞVİK Bu bağlamda, Türk kadınlarını ve özellikle kadın girişimcileri yüreklendirecek politika ve teşviklerin bölgesel ve yerel özellikleri/gerçekleri yansıtabilecek kapsamda olması gerektiği açık. Türkiye’de kadın girişimcileri desteklemek amacına yönelik çok güçlü bir biçimde desteklenen ve uygulamaya alınan bir hükümet prog CBT 1104/ 7 16 Mayıs 2008
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle