01 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Astronomi 29 Mart’ta Tam Güneş Tutulması’nı izlemeye hazırlanın! Yurdumuzda 11 Ağustos 1999 tarihindeki tam güneş tutulmasından sonra izlenecek ilk tam tutulma 29 Mart 2006’da gerçekleşecek. Genişliği yaklaşık olarak 190 kilometreye ulaşacak olan tam tutulma hattı, dünyada milyonlarca kişi tarafından izlenebilecek. Tam tutulma süresi bazı yerlerde 4 dakikaya kadar çıkacak. Bu tarihte Ay, Dünya ile Güneş arasına girerek, Güneş’i tamamen örtecek. Bu tutulma Brezilya’nın Doğu kıyısında am tutulma hattı üzerinde bulunan Antalya bölgesinin, dünyada tutulmanın izlenebileceği bölgelere göre mevsim, ulaşım, konaklama vb gibi çok sayıda avantaja sahip olması nedeniyle pek çok bilim heyetinin ve tutulmayı izlemek isteyen yabancı ve yerli grupların ilgi odağı olacağı tahmin ediliyor. Bu tutulma, ayrıca Antalya, Saklıkent’teki 2550 m yükseklikteki Bakırlıtepe zirvesinde kurulu olan TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi (TUG) yerleşkesinden de yaklaşık 2 dakika süre ile görülebilecek ve hava koşulları izin verdiği takdirde bazı bilimsel gözlemler yapılacak. güneşin doğuşu ile başlayacak ve Atlas Okyanusu boyunca ilerleyerek Gana’dan Afrika kıtasına çıkacak. Daha sonra Nijerya ve Libya boyunca Sahra Çölü’nü geçerek Akdeniz’e ulaşacak. Tam tutulma 13:54’ten itibaren Türkiye’den izlenmeye başlanacak. Ülkemizde tam tutulma hattının dışında kalan yerlerde tutulma parçalı olarak izlenecek. Tam tutulma önce hattın üzerinde yer alan Akdeniz kıyısındaki Kaş, Antalya, ve çevresinde görülecek. Ardından sırasıyla Karaman, Konya, Aksaray, Nevşehir, Kırşehir, Yozgat, Sivas, Tokat ve Amasya ile çevrelerinden izlendikten sonra son olarak Ordu ve Giresun’da görülecek. Tutulma gölgesi saatte yaklaşık 3250 km hızla yol alacak. Ay’ın gölgesi 14:10’da Karadeniz’e düşecek. Gölgenin Dünya üzerindeki yolculuğu Gürcistan, Rusya ve Kazakistan üzerinde sürdürdükten sonra 14:46’da bitecek. Tam tutulma son kez Moğolistan sınırında güneş batarken izlenecek. Tam Tutulma meydana gelir. Aksi takdirde Güneş diskinin tamamı örülmez; diskin sadece iç kısmı örtülür ve Halkalı Tutulma oluşur. Bazen de Ay ve Güneş’in konumları öyledir ki, Ay, Güneş diskinin ancak bir kısmını örter. Bu durumda Parçalı Tutulma meydana gelir. Tam ve halkalı tutulmaların maksimum örtülme evresinden önceki ve sonraki dönemlerinde de doğal olarak parçalı tutulma evresi bulunur hibrit tutulma.. Normal olarak Güneş tutulmaları yılda iki veya üç olmasına karşılık, nadir olarak daha fazla sayıda olabilir. 1935'te Güneş beş kere tutulmuştur. Ay’ın yarıçapı Dünya’nınki ile karşılaştırıldığında çok küçük olduğu için Dünya’nın tamamı Güneş ve Ay diskinin dış teğetlerinin oluşturduğu gölge konisinin içine girmez. Bu nedenle bir Güneş tutulması Dünya üzerinde ancak belirli bölgelerden izlenebilir. Oysa Ay tutulmasında durum böyle değildir. Ay tutulması o anda gece olan yerlerin tümünde gözlenebilir. Ay tutulmalarında Dünya, Ay ile Güneş’in arasına girer ve Dünya’nın gölgesi Ay’ın tamamını perdeleyebilecek kadar büyük olur. Tam güneş tutulmaları astronomlar için iyi bir fırsattır. Bu sırada Güneş'in kromosfer katmanı ile koronası incelenebilir. Güneş koronası koronograf çevresi, Güneş çapının iki katı uzaklığa kadar incelenebilir. Güneş tutulması sırasında ise bu imkan 6 katına çıkar. T Depremler ile güneş tutulmaları arasında bir ilişki var mıdır? İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü’nden Yard.Doç.Dr.Tansel Ak, TÜBİTAK’ın konuyla ilgili internet sayfasında (www.tug.tubitak.gov.tr) bu soruyu şöyle dile getiriyor: Güneş tutulması olduğunda yeryüzündeki depremlerde bir artış olmakta mıdır? Bu soruyu yanıtlamak için gerçekleştirilen çalışma sadece Türkiye'de değil, tüm yeryüzü genelinde Güneş tutulmaları ile depremler arasında bir ilişki olup olmadığını istatistik bakımdan araştırmak amacıyla yapılmıştır. Daha geniş bir okuyucu kitlesince anlaşılabilir olma çabasıyla, bu araştırma ciddi bir bilimsel makale tarzında yazılmamış, böyle çalışmaların sunumunda gerekli görülen pek çok teknik ayrıntı atlanmıştır. Soru1. Son 105 yılda meydana gelen Güneş tutulmaları civarında depremler oldu mu? Cevap: Güneş tutulmalarının yaklaşık %85'inde, tutulmadan önceki veya sonraki 10 günlük dönemde, yeryüzünün herhangi bir yerinde 6.0 veya üzerinde büyüklüğe sahip en az bir deprem olmuştur Soru2. Yukarıda bulunan tutulmadeprem ilişkisi, her yıl meydana gelen deprem ve tutulma sayıları bakımından mantıklı görünmekte midir? Cevap: Hayır. Depremler yeryüzünün hemen her yerinde ve yılın değişik zamanlarına yayılmış olarak çok sayıda olurlarken, bir yılda en fazla 5 adet Güneş Tutulması olmakta, bunlar da çok az yerden gözlenebilmektedir. Bu sayılar birbiri ile tutarlı görünmüyor. Soru3. Yukarıda bulunan tutulmadeprem ilişkisi tesadüfi olarak elde edilebilir mi? Cevap: Evet. Söz konusu ilişki rastgele belirlenen tarihler için bile çıkmaktadır. Yani tesadüfi bir ilişki olabilir. Soru4. Tutulma sırasındaki koşullara yakın başka bir gökbilimsel olay var mıdır? Varsa, bu olay tutulmadeprem ilişkisi için ortaya atılan iddiayı doğrulamakta mıdır? Cevap: Evet, eğer Güneş TutulmasıDeprem ilişkisi varsa, Ay'ın uzanımının 0 derece olduğu dönemlerde deprem sayıları artmalıdır. Ancak elimizdeki veriler bu yönde bir bulguyu işaret etmemektedir. SONUÇ: Tek cümle ile sonucu vermek uygun olacaktır: "Yapılan istatistiksel araştırma sorucunda gerek Güneş gerekse Ay tutulmaları arasında doğrudan bir ilişki olmadığı görülmüştür." Ancak konunun kuramsal açıdan da araştırılması gerektiği açıktır.. Ayrıca, bilindiği gibi bir süre önce merkezi tutulma hattı üzerinde olması da gerekçe gösterilerek, Niksar/Tokat'ta 29 Mart 2006 Tam Güneş Tutulması'ndan sonra şiddetli bir deprem olacağı iddiası ortaya atılmıştır. Bu iddia üzerine biz de elimizdeki verileri yeniden inceledik ve aşağıdaki sonucu bulduk. GÜNEŞ TUTULMALARI Tutulmalar çok eskiden beri bilinen gök olaylarıdır. Yer, Ay ile birlikte Güneş çevresinde yörüngesel hareketlerini yaparken Güneş’e dönük yüzleri aydınlık, öbür yüzleri karanlıktır ve karanlık tarafta uzayda birer gölge konisi oluştururlar. Ay’ın gölge konisinin yer üzerine düşmesi, yani Ay’ın Dünya ile Güneş arasına girmesiyle güneş tutulması olayı meydana gelir. Güneş, ay ve dünyanın bir çizgide üzerinde sıralanmasıyla bu olay ortaya çıkar. Eğer Ay’ın Dünya etrafındaki yörüngesi ile, Dünya’nın Güneş etrafındaki yörüngesi aynı düzlem üzerinde olsa idi, her ay Güneş ve Ay tutulmaları ortaya çıkardı. Ancak Ay’ın yörünge düzlemi Dünya’nınkine göre 5 derece 8’ eğimli olduğu için Ay her bir dönümde aşağı inerken bir, yukarı çıkarken yine bir defa olmak üzere toplam iki kez Dünya’nın güneş tarafındaki yörünge düzlemini keser. Ancak bu durumlarda tam Güneş tutulması olur. Bu noktalara yerine göre inme düğüm noktası ve çıkma düğüm noktası denir. Sonuçta bir yılda en az iki, en çok beş Güneş tutulması yaşanabilir. Güneş tutulması sırasında, güneş ışınlarının meydana getirdiği Ay’ın gölgesi Dünya’ya düşer. Bu gölge iki kısımdan oluşur. Merkezi olan tabanın çapı Ay’ın çapına eşit bir konidir. Bu kısım, Güneş ile Ay arası mesafeye bağlı olarak 377.600365.280 km arasında değişen bir uzunluğa sahiptir. Şubat tarihinde Xerxes’in Yunanlıları karşı savaş açtığı dönemde bir halkalı güneş tutulmasından bahseder. Bir yıl sonra İsparta’da MÖ 477 yılının 1 Ağustos tarihinde başka bir güneş tutulması daha yaşandığını yazan Herodot, bu tutulmada günün tam ortasında havanın birdenbire karardığını, insanların korku içinde kaçıştığını anlatıyor. GÜNEŞ TUTULMALARI SIRASINDA GÖZ SAĞLIĞI Güneş gözlemleri özel önlemler alınmazsa tehlikeli olabilir. Güneş ışınımı, yerkabuğuna morötesi (UV) ile 290 nm'den başlayarak daha büyük (metrik dizideki; radyo dalgaları) dalgaboylarına kadar uzanan geniş bir ölçekte ulaşır. Göz dokuları 3801400 nm arasındaki ışınımı göz arkasındaki ışığa duyarlı retinaya geçirir. Biz çevremizdeki cisimleri görebiliriz. Bu sırada gözümüz yere ulaşan UV ışınımına yüksek oranda maruz kalırsa, gözümüzün retinası ve dış tabakaları bundan hızla etkilenir. Sonuçta Güneş'i yanlış gözlemek, tutulma sırasında katarağın gelişmesine, tutulma körlükleri ya da retinal yırtıkların ortaya çıkmasına yol açar. Retinanın şiddetli görsel ışığa maruz kalması da ışığa duyarlı kanallar ve hücrelerde tahribata neden olur. Işığın bu bölgelerde kimyasal tepkimeye girmesi sonucu geçici ya da kalıcı olabilen görme fonksiyonu kayıpları da belirir. Kişi özel önlemler almaksızın Güneş'e aralıklı ya da uzun bir süre bakarsa Daha az karanlık olan ikinci konu de birinci bölgeyi çevreler. Bu kısım Ay’dan uzaklaştıkça genişler. GÜNEŞ TUTULMA TİPLERİ Dünya’nın Ay’a ortalama uzaklığı yaklaşık 380.800 km olduğuna göre pek çok Güneş tutulmasında birinci gölge konisinin tepesi Dünya’ya ulaşamaz. Ancak Ay’ın Dünya’ya en yakın olduğu durumda koninin ucu Dünya yüzeyi üzerinde 266 km genişliğinde bir leke meydana getirir. TAM bir GÜNEŞ tutulmasını ancak bu lekede bulunan bir gözleyici görebilir. Dünya ve Ay’ın hareketleri bu lekenin dünya yüzeyinde saatte 1600 kilometreden daha fazla bir hızla hareket etmesine neden olur. Bu sebepten lekenin herhangi bir noktasındaki kalma süresi çok kısadır. Bazen 7 dakikayı biraz geçmesine rağmen, genel olarak iki veya üç dakikadan daha fazla değildir. 11 Temmuz 1990’da olan güneş tutulması 7 dakika sürmüş ve 1973'ten beri gerçekleşen en uzun Güneş tutulması olmuştur. Bir Güneş tutulmasının tam veya halkalı oluşu Ay’ın Dünya’ya uzaklığı ile belirlenirken, parçalı oluşu Ay, gözlem yeri ve Güneş arasındaki açıyla, bir başka deyişle, her üçünün tam olarak aynı doğrultuda bulunup bulunmaması ile ilgilidir. Bilindiği gibi Ay, Dünya çevresinde basıklığı az da olsa elips şeklindeki bir yörüngede dolanır. Bundan dolayı Dünya’ya olan uzaklığı her an değişir. Eğer tutulma anında Ay Dünya’ya yeteri kadar yakınsa, görünen çapı Güneş’in görünen çapından büyük olur; Güneş diskinin tamamı örtülür ve GEÇMİŞTEKİ ÖNEMLİ GÜNEŞ TUTULMALARI Asurluların yazıtlarında bahsi geçen MÖ. 763 yılının 15 Haziran tarihinde meydana gelen bir güneş tutulma olayı Ortadoğu tarihine ışık tutacak kadar ayrıntı içeriyor. Bu, tarihi tam olarak tespit edilebilen ilk güneş tutulmasıdır. Babil ve Çin’in tarihi belgeleri incelendiği zaman daha eski tutulmalara yer verildiği görülüyor, ancak bunların tam tarihleri tartışmalıdır ve doğruluğu kuşkuludur. Herodot, Miletli Thales’in Medlerle Lidyalılar arasındaki bir savaş sırasında meydana gelmiş bir tutulma olayından bahsettiğini yazar. Tutulma sırasında askerler, tutulmanın Tanrı’nın bir işareti olduğuna inandıkları için silahlarını bırakmışlar. Burada hangi tutulmanın söz konusu olduğu tam olarak bilinmemekle birlikte bu olay yüzlerce yeni ve eski uzman tarafından ele alınıp incelenmiştir. Bu tutulmanın MÖ 585 yılının 28 Mayıs tarihinde modern Türkiye’deki Kızılırmak Nehri civarında meydana geldiği iddia ediliyor. Herodot, ayrıca MÖ 478 yılının 17 bu fotokimyasal olay görme bölgesinde ufak kör bir alan meydana getirebilir. Retinal bölgenin herhangi bir acı hissi vermemesi nedeniyle tehlike daha da büyüktür. En azından olaydan sonraki bir kaç saat görme fonksiyonu yerine gelemez. Güneş sadece tam tutulma sürecinde Ay'ın Güneş diskini bütünüyle kapattığı bir kaç saniyelik anda çıplak gözle izlenebilir. Yine de tam tutulma anını çıplak gözle izlemek tümüyle güvenli değildir. Özel aygıt ve teknikler kullanmaksızın parçalı ve halkalı tutulmalara ya da tam tutulmanın parçalı aşamalarında kesinlikle Güneş’e bakmamak gerekir. Öyle ki, bir tutulmanın parçalı safhalarında Güneş'in yüzeyi % 99 örtüldüğünde bile (aydınlanma düzeyi yaklaşık alaca karanlık kadardır), geriye kalan Güneş hilali retinal yanığa yol açacak kadar yeterli ışık şiddetindedir. Kısacası özel gözlem yöntemlerinin ihmali kalıcı göz hasarları ya da ciddi görüş kusurları doğurur. Güneş, gözü koruyan ve yalnızca özel olarak geliştirilen filtrelerle izlenebilir.. Böyle filtrelerin çoğunun yüzeyi alüminyumdan ince bir tabakayla kaplıdır ya da krom alaşımdan yapılmıştır. Hem görsel hem de yakın kırmızı ötesi (mikro dalga) ışınımı azaltarak geçirirler. Güvenli bir Güneş filtresi, görünen ışığın % 0.003'ünden daha azını geçirir ve yakın kırmızı ötesi ışınımın % 0.5'inden daha fazlasını geçirmez. Özel olarak alüminyumdan güneş gözlemleri için yapılmış Yazının devamı arka sayfada 990/1211 Mart 2006 990/13 11 Mart 2006
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle