24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

' T •» <#• • Jrt 11*1 " ZümrüttenAkisler A.M. CelalŞengör yüzünde adeta ışıldayacak. Dürbün veya teleskopu olan okuyucular gezegeni ilkdördün evrede görecekler. Tarihi 8 Haziran 2004 Venüs geçişine ait görüntülere bu sayfada verilen internet adreslerinden bakılabilir... Mars, ay boyunca akşam saatlerinde yaklaşık yarım saat süreliğine batı tarafta sırasıyla Yengeç ve Aslan takımyıldızlarında ufuktan en fazla 15 derece yükseklikte gittikçe alçalacak şekilde görülecek. Dolunaya yakın evrede bulunacak olan Mars'ın parlaklığı +1.8 kadir olacak. Jüpiter, ay boyunca Güneş'e yaklaşmakta olduğundan ilk iki hafta süresince akşamları erken saatlerde yaklaşık yarım saat süreliğine Aslan takım yıldızında 1.7 kadir değişmeyen parlaklığı ile güneybatıda görülecek. Jüpiter ufuktan en fazla 17 derece yüksekte olacak. Satum, Ağustos ayı boyunca sabah saatlerinde yaklaşık birbuçuk saat süreliğine doğu tarafta İkizler takımyıldızında (yıl boyunca bu takım yıldızda kalmak üzere) ufuktan en fazla 35 ( derece yükseklikte 0.2 kadir değişmeyen parlaklığı ile görülecek. Cassini uydıısunun bu halkalı gezegenin ve en buyük ayı Titan'ın en yakınından çekilmiş resimlerine ve bilgilendirmelere "http://saturn.jpl.nasa.gov/index.cfm" internet adresinden bakılabilir. Hangi gezegen ne zaınan görülür aşağıdaki tabloda görülüyor. da bulunacaklar. Her iki cisim bu yakınlaşma sırasında doğu tarafta ufuktan yaklaşık 23 derece kadar yükseklikte İkizler takımyıldızında görülecek. AyUranüs buluşması 29 Ağustos gece saat 23 civarından itibaren sabah saatlerine kadar +5.7 kadir parlaklığındaki Uranüs, dolunay evredeki Ay'ın 4 derece kıızeyinde yer alacak. Her iki cisim bu yakınlaşma sırasında güney tarafta ufuktan yaklaşık 32 derece yükseklikte Kova (Aquarius) takım yıldızında sabah Güneş doğuncaya kadar görülecek. Bu yakınlaşmanın, dolunay evresindeki Ay'ın gökyüzünü parlatıyor olumsuzluğuna rağmen sönük gezegenin uzayda yerini gösteriyor olması Uranüs'ün kolay bulunmasını sağlayacağı düşünülebilir. 2004 Temmuz ayı sonunda istanbul Teknik Ünivcrsitesi'nin son sekiz yılda geçirdiği önemli bir atılım dönemi, bu dönemi yaratmış olan rektör Prof. Dr. Gülsün Sağlamer'in iki dönemdir yaptığı rektörlük görevinden ayrılmasıyla son bulacak Bu sekiz yıl içerisinde Gülsün Hanım, çeyrek bin yıllık İTÜ'ye çok değişik alanlarda çok önemli hamleler yaptırdı, üniversitenin çehresini pek çok alanda değiştirmeyi başardı. Sağlamer rektörlüğünden önceki dönemde bir süre bir önceki rektör Prof. Dr. Reşat Baykal'ın yardımcılığını yapmıştı. Daha o zamandan, İTÜ'nün çözülmesi gereken sorunları kafasında şekillenmişti. Bunlardan en önemlisi, her İTÜ'lü gibi Sağlamer'in de canını sıkan öğrenci profilinin iyileştirilmesiydi. Sağlamer'in İTÜ'nün öğrenci profilinin kalitesinin düşmesi konusundaki nedensel teşhisi iki ana sorunda odaklanmıştı: öitin 'lyacın şılamıyordu. ingilizce öğrenmek isteyen öğrenci bu nedenle Boğaziçi Ûniversitesi veya ODTÜ gibi okullara kaçıyordu. 2) İTÜ eski günlerin geleneğini sürdürerek öğrencinin maddî durumuyla yeterince ılgilenmiyordu. Bu sonuncunun içinde burs ve yurt imkânlan, yüksek puanla gelenlere verilen hediyeler vb. şeyler var. Sağlamer önce bu sorunlara el attı. Her şeyden önce İTÜ'nün eğitiminin %30'u ingilizceleştirildi. Sağlamer daha önce hiçbir rektörün yapamadığı ölçekle İTÜ'nün mezunlarına seslenerek üniversitenin mâli durumunu düzeltti, aldığı bağışlarla burs ve yurt programlarını hızla devreye soktu ve İTÜ tüm ünversitelere parmak ısırtacak güzellikle "boğaz manzaralı" internet bağlantılı yurtlara kavuştu. Bunlarla paralel olarak Sağlamer üniversitenin yalnız Türkiye içinde değil, dünya çapında akredite olması gerektiğini düşünerek akreditasyon programlarına hız verdi ve pck çok bölüm ABET çerçevesinde akredite edildi. Bu akreditasyon programı hâlen sürmektedir. İTÜ'nün önemli eksiklerinden biri de biyolojik ve sosyal bilimlerin üniversite çatısı altında temsil edilmemesiydi Bu eksikler giderildi ve İTÜ hem biyoloji hem de "insan bilimleri"adı altında sosyal bilim bölümlerine kavuştu. 21. yüıyılda biyolojinin kazandığı büyük önem gözönünde bulundurulursa Sağlamer'in üniversiteye attırdığı adımın yaşamsallığı daha iyi anlaşılır. Bu öneme paralel olarak Ayazağa kampüsüne yeni biı biyoloji binası eklcndi. İTÜ'nün YÖK yasasından tevarüs ettiği konservatuar geliştirilmekle kalmadı, yepyeni bir ileri müzik etüdleri okulu açıldı. Buraya Sağlamer bulabildiği en kıymetli hocaları ceıbetmeyi başardı. Gülsün Hanım'ın sekiz yıllık rektörlüğünde yaptığı en önemli iş ise kanımca İTÜ kütüphanesinin ıslahıdır. Eskiden alelade bir kitaplıktan başka birşey olmayan "Mustafa inan Kütüphanesi" taşıdığı büyük insanın ismiyle orantılı bir kişiliğe büründürüldü. öncelikle kütüphanenin başına Ayhan Kaygusuz'un kişiliğinde birinci sınıf bir kütüphaneci atandı. Arkadan İTÜ tarihinde görülmemiş ölçüde bütçe sağlandı. 0 derece ki, eskiden kitap ve dergi almakta zorlanan İTÜ, neredeyse bütçesini harcayamaz hale geldi. Kütüphane "kütüphanelerarası ödünç alma" ağına entegre edildi ve pek çok online yayına abone olundu. Artık İTÜ'de literatüre ulaşılamadığı için araştırma yapamama özrü bulunmamaktadır. (Gerçi 59. hükumet bu güzel gelişmenin de dibinc darı ekmek üzeredir). Kampüs ise tam anlamıyla usta bir mimarın hele kadın bir usta mimarın elinin değdiğini göstermeye başladı; güzelliği ve temizliği arttı. Yeniyapılan binalar (benim 19. yüzyılda kalmış olan zevkime hitap etmeseler bile) hem estetik hem de işlevsellik açısından dikkatle planlanarak yapıldı. İTÜ çalışanlan da düşünüldü: Entes yuva ve kreşler devreye sokuidu. İTÜ ilkokulu oluşturuldu ve pek modem bir şekilde donatıldı. İTÜ lisesinin ön çalışmaları yapıldı. Araştırmaya önceden hiç olmadığınca destek sağlandı; yuıtdışında tebliğ vereceklere verilen destek arttırıldı. Gülsün Sağlamer gerçekten çeyrek bin yıllık İTÜ'yü ileriye doğru sıçrattı. Temmuz sonunda dizginleri, Faruk Karadoğan'a devredecek. Faruk Beyin büyük talihsizliği yüksek öğretim ve araştırma konusunda en küçük bir kavramı olmayan 59. hükümetle çalışmak zorunda olmasıdır. Ancak güzel bir İTÜ geleneğini izleyerek başta Gülsün Hanım olmak üzere hepimız yenı rektörümüzün arkasındayız Kendisinin Gülsün Hanım'dan da başarılı olabılmesi ve üniversitemizin kurucusu Sultan III. Mustafa'nın gönlünde yataıı ülkeye bilim ve teknolojide liderlik edebilmesi için hep birlikte elimizden geleni yapacağız. İTÜ'de Sekiz Yıllık Bir Atılım Dönemj YÜZDE30 İNGİLİZCE GEZEGENLER NEREDE? Dürbün veya tekskopu olan okuyucular Uranüs u (parlaklığı '5.7 kadir) ay boyunca tüm gece boyunca yaklaşık yedi saat süreliğine güneydoğudan itibaren güneybatıya doğru yaklaşık 120 derecelik geniş bir aralıkta Kova takım yıldızında (yıl boyunca bu takım yıldızda kalmak üzere) görebilecekler. Yüksekliği ufuktan en fazla 39 derece olacak. Neptun'ün de (parlaklığı +7.8 kadir) ağustos ayı boyunca Uranüs'e benzer şekilde akşam saatlerinden itibaren sabah erken saatlere kadar yaklaşık altı saat süreliğine güneydoğudan güneybatıya doğru yaklaşık 110 derecelik geniş bir aralıkta Oğlak takımyıldızında (yıl boyunca da bu takım yıldızda kalmak üzere) görülebilir. Neptün ufuktan en fazla 32 derece yükseklikte olacak. Ağustos ayında çıplak gözle kolay go'rülebilecek parlak gezegenlerin konumları aşağıda. Merkür, bilindiği gibi sadece ufka yakın olarak ya Güneş doğmadan önce doğuda yada Güneş battıktan sonra batıda görülebilir. Merkür ay boyunca önce Güneş'e yaklaşıyor olacağından sadece ayın ilk haftasında akşamları erken saatlerde Güneş battıktan hemen sonra çok kısa süreliğine tam batıda sırasıyla Aslan ve Altılık (Sextans) takınıyıldızlarında +0.7 ile +1.1 kadir parlaklık aralığında görülecek. Ufuktan en fazla 10 derece yükselecek. Dürbün veya teleskopu olan okuyucular gezegeni yaklaşık son dördün evrede gorebilecekler. Merkür ufka yakın bulunacağından görülmesi kolay olmayacak. Venüs, Ağustos ayı boyunca sabah saatlerinde yaklaşık 1.5 saat süreliğine sırasıyla Boğa (Taurus) ve İkizler takım yıldızlarında doğuda ufuktan en fazla 36 derece yükseklikte görülecek. Venüs yaklaşık 4.3 kadir parlaklığı ile gök GÖKTAŞI YAĞMURU Perse (Perseus) takımyıldızı civarından yağan Perseidler isimli göktaşı yağmuru 17 Temmuz ile 24 Ağustos tarihleri arasında görülebilir. En yüksek sayıya ise 12 Ağustos'ta ulaşır: saatte yaklaşık 110 Akşam Gece Sabah kadar göktaşı Uranüs Uranüs Uranüs görülebilir. BiNeptün lindiği Neptün Neptün gibi. Merkür Venüs yağmurlar dıSatürn (17) şında gece boJüpiter yunca ancak (118) 67 kadar göktaşı görülebilmekte. Perseidlerin hızları saniyede 59 kilometreye kadar ulaşır. Bu göktaşı yağmurunu izlemek isteyen okuyucular, özellikle 1112 Ağustos'ta gece yarısından itibaren sabah saatlerine kadar kuzeydoğu yönünde ve ufuktan yaklaşık 50 derece yüksekteki Perse takım yıldızı bölgesine bakabilirler. Perse takım yıldızı bu sayfadaki gök atlasında belirtildi. Perseidler ve diger göktaşı yağmurları ve gözlemlcri hakkında ayrıntılı bilgi Uluslararası Göktaşı Kuruluşu'nun http://www.imo.net adresinden öğrenilebilir. KÜTÜPHANENİNISLAHI Duyuru: Erciyes Üniversitesi Feıı Edebiyat Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümu'nün düzenleyeceği XIV. Ulusal Astronomi Toplantısı 31 Ağustos 4 Ey lül 2004 tarihleri arasında Kayseri'de gerçeklenecek. Bu toplantı aynı zamanda III. Ulusal Astronomi Öğrenci Kongresini de içermektedir. Toplantı. ülkemizde gökhilimle ilgili çalışma yapaıı lıerkese açıktır. Meraklı okuyucular ayrıntılı bilgiye "http://fef.erciyes.edu.tr/astronomi/ulusa.st.html" internet adrısin den ulaşabilirler. Astronom Dr.. İstanbul Üniv. Fcn Fak. Astrnnomi ve Uzay Bilimleri Bölümü 906/5 31 Temmuz 2004
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle