Katalog

Konferans Gündem Türkiye Rilimler Akademisi Foruıııu çerçevesinde Aralık 2004 ayı içinde yapılacak İstanbul Konferanslarının porgramı belli oldu. Konferanslar 18.30'da TÜBA İstanbul Ofisi'nde yapılacak. (İTÜ Eski Maden Fakültesi, Yabancı Diller Yüksek Okulu Maçka, İstanbul) 1) 6 Arahk 2004: Türkiye, Avrupa Birliği Bilim ve Teknoloji Platformunda Prof.Dr. Namık Kemal Pak, TÜBA Asli Üyesi, ODTÜ Fizik Bölümü 2) 13 Aralık 2004: Cumhuriyet Dönemi Bilim Tarihi, Osman Bahadır, Bilim Tarihçisi: 3) 20 Aralık 2004: Avrupa Birliği ile İlişkilerimiz Üzerine, Prof.Dr. Selçuk Erez, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi TUBA konferansları Bilim ve iktidar Ketin Konferansı İ.T.Ü. Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü Müdürlü£ü ve Maden Fakültesi Dekanlığı Prof. Dr. İhsan Ketin'i anma etkinliği çerçevesinde, 21 Aralık 2004, Salı, Saat 15.00 İTÜ Maden Fakültesi Konferans Salonunda "Explosive Volcanic Eruptions: From Pumice Samples To LargeScale Atmospheric Columns" konulu konferans düzenledi. Konuşmacı Prof. Dr. Claude JAUPART, Laboratoire de Dynamique des Systemes Geologiques Institut de Physique du Globe de Paris Geçen hafta verilen bir demeç ve onun üzerine yapılan biryorum üzerinde duracağım bu hafta: Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı Engin Bermek, Milliyet Gazetesine verdiği demeçte bir durum saptaması yapmış ve "Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başbakanlığa bılimsel konularda danışmanlık yapmak amacıyla kuruldu. Ancak, 1993'ten beri TÜBA'yahiçbir başbakan danışmadı, Akademi Başkanı ile Başbakanlar arasında doğrudan bir görüş alışverişi olmadı" demiş. TÜBA internet sitesinde görüşmenin tam metni var, onu da okudum. Bermek, ayrıca, "Bilim ve siyaset arasında konulara yaklaşım ve görüş farklılıklarının olması doğaldır. Ancak, bu farklılıkları aşarak kurulacak bir diyaloğun ülkemiz için hayırlı sonuçlar vereceğ'i kesindir" demiş.. Yazı işlerinde gazetelere göz gezdirirken, islamcı gazetelerden birinde, üniversitelerde vaktiyle akademisyenlik de yaptığıııı öğrendiğim bir köşeyazarının bu demeç üzerine yazısı gözüme çarpîı Bu yazı sayesinde "dinselakademisyenliğin", o cenahtan birinin bilime, bilimdevlet ve bilimtoplum ilişkilerıne nasılbaktığı konusunda "derin" bilgisahibi oldum1 Ve umarım iıepsi böyle değildir, diye düşündüm. Yorumcu diyor ki, "bilim ve devlet kâğıt üzerinde birbirine çokyakın iki kavram gibi durur, çünkü hepimiz. resmi eğilim esnasında iptidai biri pozitivist yaklaşımla şerbetlenmişizdir. Ûzetle 'bilim en doğruyu arar, bulur ve cesaretle orîaya koyar, devletin görevi de onu uygulamaktır'. Peşinen belirtmeli ki cümledeki bütün hükümler ve illiyetleryanlış, en azından fecişekilde şüphelidir.. doğru ve tartışılmazzannedilen efsanevi aksiyomlar bunlar".. Yorumun devamında da ele gelir, ciddiye alıııır, en azından bilimin bugün dünyadaki rolü ve fonksiyonu konusunda dişe dokunur hiç bir görüş yok. siyaset sezgiye dayanırmış... bilim sezgiyi hiç bilgi olarak görmezmiş.. bilimin sicili hele Türkiye'de şaibeliymiş... itibarsızmış.. Yazıyı okuyunca, Türkiye üniversitelerinde akademik unvan verilmiş ne evlallar var diye düşünmeden edemedim. Bu olgunun bilinmeyen hiç biryanı olmamasına rağmen.. Fakatyine de öğrenmek isterim; kafayı geçmişin karanlık dehlizlerinden bugünün ışığına çıkartamamışlık, acaba bu kesimin hepsinde böylesine yaygın mı? Umarım değildir.. Bilim dünyasında (tabii ki doğa bilimlerinde) bazı karikatür düşünceler vardır, siyasilerin görevinin bilimin bulgularını uygulamak olduğunu sanan. Tıpkı, siyaseti bir "bilim" olarakgöremeyip de (nerede siyasal bilimler?), siyaseti sadece "sezgiye dayanan" bir meslek olarak görenler olduğu gibi! Yazar, bilimin, bilim politikalarının, gelişmiş dünyanın hükümet politikalarında, ekonomik ve teknolojik olarak da, sahip olduğu büyükyerden bibaber.. Üstatlarının oturduğu Amerika'da, başkanların bilim danışmanları, devlet bilim konseyi, ulusal bilim akademilerinin sahip olduğu itibar, bunların ekonomi ve ülke yararı için vazgeçilmez danışmanlık hizmetleri, ABD'nin gücünün bilim ve teknolojidekipolitikalara dayandığı.. konularındazırcahii. Biryandan bilimin en doğruyu bulup bunu politikacılara uygulama için dayattığından dem vururkeıı öte yandan da bilimin herşeye yanlışlanabilir yaklaşması nedeniyle de, uygulanabilir politik gerçekleri olamayacağı çelişkisini yaşıyor. Bilimin "gerçekleri" uygulamak için politikacılara dayattığı tevatürünü biryana bırakalını. Ama bilim, yapılması gereken seçenekleri, bilimsel tahlile ve verilere dayanarakpolitikacının önüne koyar. Kafası olanpolitikacı, bırakın ülke çıkarını, en azından kendi politik kariyeri ve gelecek başarısı için bu seçeneklere kafa yorar, onlar değerlendirir ve eğer varsa ve uzak görüşlülüğü de içeriyorsa kendi "sezgileri"yle yoğurarak, uygulamak ister.. Veya uygulamaz ve bilimi takmaz... Bu sonuncu, bir Türkiye klasiğidir.. Yani neredeyse bütün iktidarlar böyle davranır! Yazı sahibi, bulaştığı akademisyenlikten, anlaşılan yangın görmüş gibi kaçmayı sürdürdüğü için olsa gerek, politikacısına, "geleneğe berdevam" tavsiyesinde bulunuyor! Engin Bermek'in, siyaset ile bilim arasında hiç olmayan veya kopuk olan halkayı onarma çabasının, siyasetin, siyaseten sorumsuz bu aşağı düzeyinden böyle olumsuzyankı bulması doğaldır. Ama ben, yumurta küfesini sırtında taşıyanların, bu kadar sorumsuz duyguya ve düşünceye sahip olabileceklerini, hiç mi hiç düşünmek istemiyorum.. Gelecek Cumartesi yeniden buluşmak umuduyla, hoşçakalın.. obursalı@cunıhuı ıyet com tı CBT Inteınet adıesı www cumhuriyet com tr Cumhuriyet BİLİMTEKNİK • No: 925 11 Aralık 2004* lmtıyaz sahibi: Yedı Mayıs Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. adına Ilhan Selçuk . Genel Yayın Muduru: ibrahimYıldız Yayın Danışmaru: Orhan Bursalı • Sorumlu Mudur. Mehmet Sucu Gorsel Yonetmen: Tüles Hasdemir • Baskı: Ihlas Gazetecılık A.Ş. 29 Ekım Cad. No:23 Yerubosnatst. Idare Merkezi ve Yazışma adresi: Türk Ocağı Cad. No: 39/41 Cağaloğlu, 34334 tstanbul. Tel: (212) 512 06 05 • Faks: 0212513 85 95. Cumhuriyet Reklam 925/311 Aralık 2004 Serhat Özyar Yılın Genç bilim Insanı Ödülü Bilim ve Ütopya Kooperatifi, TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası ve Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği tarafından, 2002 yıIında yitirdiğimiz bilim adamı Doç.Dr.Serhat Özyar'ın anısını yaşatmak üzere oluşturulan "Serhat Özyar Yılın Genç Bilim İnsanı Ödülü" 2005 yılında da alan kısıtlaması olmaksızın doktorasını Türkiye'de bir üniversitede tamamlamış, bu çalışmasıyla ülkemizin bilim gündemindeki temel sorunlardan birinin çözümüne yönelik sonuçlar elde etmiş ve daha önce bu ödüle aday olmamış genç araştırmacılara verilecektir. Ödül için son başvuru tarihi 28 Ocak 2004, ödülün parasal tutarı 2 milyar TL. olarak belirlenmiştir. Adayın doktora tez yöneticisi, bağlı bulunduğu kurum, ya da adayın kendisi ödüle doğrudan başvurabilir. Ödül kazanan çalışma, niteliğine göre, bütünüyle ya da geniş özet biçiminde Türkçe olarak yayımlanacaktır. Ödül töreni, 25 Nisan 2005'te düzenlenecektir. Ödül ve başvuru koşullarıyla ilgili ayrıntıh bilgi Tel / Faks : (312) 210 42 25; Adres : ODTÜ Güneşevi 06531 ODTÜ ANKARA Eposta : [email protected]; ...... • Web : www.metu.edu.tr/homVwwwoed. adresinden alınabilmektedir. J • •