22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Zümrüt'ten akisler ABD'de neden hâlâ simit yok? ureselleşmenın hayranlığını bitirmeli yerli özellik lardd bozuk Tuıkneden tek yonlu çe kullanüıyor leri ön plana çıkarmalı! oldugunu duşu Turkçesı varken nurum hep Mesela ^^^ım, yazılışını bıle mm ABD'de neden sımıt yok, Turkçeye uyarlayarla yapılan haberleşme ıvme mternette Turkçe harfler neden madan sokulan bır dolu Ingılızkd7andı Ama 199798'de Asya kolaycd kulldnılamaz, vb Hhan ce kelıme de cabası (Ornegın, ve Rusyadakı sıcak para bunalı Selçuk'un deyımıyle Yeru Dunya kılıbık varken lıght, gosterı varmından sonıa uluslaıarası yatı Duzcru veya dığer adıyla kureken show, vb) Ydzımızın bu bo rımcılar yogurdu ufleyerek ye selleşme hep tek yonlu (ome lumunde hıç olmazsa Turkçe meye başladılar ve kuresel yatıgın ABD'den Turkıye ye oluyor yazım kurallarını hatırlatalım rımlarını azalttılar 1999 da 1) Dahı anldmma gelen ABDrnnSeattle kentınde kure de/da ayrı yazılır Içınde anlamıÇaptan düşen selleşme kaı şıtlaı ı ılk buyuk na gelen de/da bırleşık yazılır küremiz gosterılermı yaptılar 2000 2) Soıu ekı olan Dıger ulkelerdekı mal ve Mart'ında ABD de ekonomık bumı/mu/mısın vb ayrı yazılır hızmetler, kultur anlayışlan, nalım başgosterdı Bırçok ırüı 3) Bızımkıler derkenkı gıddvranışldr dış etkenleıe kapısı ufaklı ınternet fııması bdttı Sabı "kı" ekı bırleşık yazılır Ben kı sımsıkı kapalı ülan ABD'ye gırenal dunyadakı mılyonerlerın sa senı severım, cumlesındekı "kı" mıyor ya da ancak ABD kulturu yısı ayn yazılır ne gore pazarlandıktan sonra 4) Kesme ışaretı ozel ısım gırebüıyor Ornegm ABDdeyalerle kullanüır Ama her zaşayan herhangı bır Uzakdogulu'ya sorsanız bınleıce mdn degıl Mesela Ankaralı Çın/Kore/Tay/Japon lokan ya dd Nernıınngım deı tası olmasına rağmen oz ken kullanılmaz Anka gun bır Uzakdogu ye u nın veya Ner meğı sunulmuyor, akumınden derken kul punktur gıbı Uzakdolanüır gu kokenlı tedavıler madselef etkılı degü Çözüm der Hmt lokantalann Çozum ınsanın bıda 1 10 olçegınde 10 lınçlenmesınden ge olan en an bıber hıç çıyor Kendı gele de dcı degü (çunku nekleıımızm alışkan Amerıkalılar acı yıye lıklarımızın oldurulmez) Bızden gıden yo mesıne karşıysak bır ğurt sade olarak degıl tatlı orta yol tutmdlı ve ne ko olarak pazarlanıyor Yemekle rukorune mübyetçı ne de bırlıkte asla ypnmez dondurdış etmenlere tamamen ba manın sdğlıkiısı olaıak vdnılyalı gımlı olmalıyız Bu yol buyuk ya da meyvelı olaıak satıhr Ataturk un gosterdıgı yoldur azaldı Hem yurtseverük hem çagdaşTurkıye'de ıse yabancı Daha sonra ınternete baglı olan lık Bunun olçusunu de her yurt olsun da çamurdan olsun veya olmayan bırçok buyuk fırtaş kendı kendme saptayacaktır anlayışı (belkı de Tanzımat'tan ma ıflas ettı (omegın, Enron) ve Belkı yol gosterıcı olarak uretı berı) hâkım Sadece tııketılen etmeye devam edıyor Bıll Galen mal ve hızmetlerın yerlılık mallarda degıl gunluk yaşarn bıtes ve Mıcrosof un ucuz ve kalı oranlan % olarak belırtılebüır çımmde de yabancılar ornek tesı duşuk yazüım pazarlama Ornegın bır pantolonun bır yıalınıyor Omegın ABD dızüerı yontemlerı alıcı bulmamaya yecegın, bır otehn, tasanmı, ışne çok benzeyen bol gülme başladı çılıgı, hammaddesı aramalı pa sesli Çocuklar Duymasın dızarlaması dahıl toplam uretımı Kureselleşme akımı ılk hızısındekı gıbı kdvgdların mutnın ne kadan Turkt ur ? zını ve cazıbesını kaybettıyse fakta yapılması, yavaş yavaş de bunu dogal bıı salınım ola Belkı ılerıde mal ve hızgenç çıftlerımızın ozendığı ve rak goıen ekunomıstler de var metlerın tanıtımlarmda sadece uyguladığı bıı davranış oluyor Her ınışm bır çüaşı vardır ve ku"Mdde In Turkey" yazısı degıl"% Bır sava gore 90 lı yülarda reselleşme yenıden ıvme kazaxx" Turk ıbdiesı de goıecek ve çok revaçta olan kureselleşme nacaktır denıyor Dıger taraftan ona gore tuketecegız Ornegın akımı 2OOO'lı yıllardd eskı cazıkureselleşmenın kulturel kımlıgı bır mayonun % 98 Turk bır otebesını yıtırdı (K Mıller News yokeden empeıyalıst yanının lın % 25 Turk oldugunu bılmek week2002) 90 lı yülarda komu dd torpulenmesı gerekıyor sızı daha bılınçlı ve bılgdı yap nızm kalktı, NAFTA ve AB gıbı Kureselleşeceğız derken maz mı' ulkelerarası tıcarı bırlık anlaşTurkçemızı unutmayalım BasınDoç Dt. Fusun F. Conul malan ımzalandı, ınternet fırmayayın organlarındd televızyonungonulı^hotmaıl com ları bırdenbıre çok arttı bügısa A. M. C Şengör Imrenilecek adam Murat Sertel Hoca'yı 31 Ocak 2003'un o yağmurlu ve soğuk Cuma'sında Bebek'ten uğurladık. Kendisini omrunun son on yılında tanıyabildim: Turkiye Bilimler Akademisinin kuruluş toplantılannda, Boğaziçi Unıversitesı'nın rektorluk binasında. Ilk dikkatimi iki ozelliği çekmişti: Adeta bir çocuk saflığı ile gulumseyen yuzu ve konuşurken kullandığı Osmanlıca kelımeler. Kim oldugunu Erdoğan Şuhubi Hoca'ya sordum. Erdoğan Bey, Murat Bey'in Boğaziçi Iktisat Hocalarından oldugunu, ama aslında bir uygulamalı matematikçı addedilebileceğıni soyledı. Hemen arkasından da son derece mahir bir matematikçi, pek değerli bir entelektuel oldugunu ekledi. Erdoğan Bey'in ne derece zor bilim insanı beğendiğini, hele hele matematikçileri methederken ne denli dikkatli davrandığını bildiğimden, bu neş'eli esmer adama içimden derhal bir sempati belirdı Toplantılarda Murat Bey'in bir ozelliği daha ortaya çıktı: karşımıza çıkan "akademisyen kıstası tayin etmek", on kişilik bir grupta sağlıklı oylama yapmak, konuları birbirinden tamamen bağımsız ve birbirine uzak bilımcilen pek çok bilimsel ve idâri konuda uzlaştırmak gibi çok çetrefil konulara bilimsel, her turlu kişilik takıntısından uzak ve âdeta hafifmeşrep intibaını veren guleryuzlu yaklaşımıydı. Zamanla, Murat Bey'in bu tur sorunlara ne denli hâkim ve insan doğasını ne kadar yakından tanıyan bir bılim adamı oldugunu gozlerımle gorme imkânını elde ettim. Bilgisini hemen onune geliveren sorunlara bu kadar doğal bir yaklaşımla uygulayabilen pek az bılım insanı gormuştum o zamana kadar. Murat Bey'e kanım kaynamıştı. Kısa zamanda dost olduk. Mutlu bır tesaduf, eşıyle benim eşımi de baska bır ortamda bir araya getırip arkadaş edince daha da yakınlaşma imkânını bulduk. llgilendiğimiz konular ıse bu kadar birbirine uzak olabılırdi: Benım ılgım insanı ıçermeyen doğa bılimlerinin matematik dille ifade gerektirmeyen taraflarınadır; Murat Bey'inkı ise insan davranışının matematik modellenmesıydı. Ozetle ben eskı tip bır tabıiyecıyim; Murat Bey ise yepyeni tip bir sosyal bilimciydi. Bu ayrılığa rağmen konuşacak çok şeyimız oldu. Herşeyden once Murat Bey maharetlı bır polıgloüu. Bildiğı pek çok dilı adam gibi bilir, guzel telâffuz ederdi. Osmanlıca kelime kullanmaktan çekinmemesi, insan dilinin ozelliklerıni bu kelımelerı kullanmamayı marifet sanan pek çok kişiden çok daha iyi bilmesindendi. Bıldiği dillerın hepsinde politik takıntısı olamayacak kadar berrak ve eleştirel duşunurdu. Bağnaz olamayacak kadar bılgiliydi. Herhangi bir kompleksı olamayacak kadar kendine guveni vardı. Bu guveni ne denli hak ettiğini arkasında bıraktığı muazzam uluslararası eser ve o aaklı 31 Ocak gunu eski Robert Kolej'in Albert Long Hall'unda hakkında yapılan pek çok konuşma gostermiştir. Bitıp tukenmeyen bir anlama iştahı vardı. Her sey onun için çozulmesi gereken problemlerle doluydu. llgilendiğı karmakarışık sorunları bunları daha once hıç duymamış kışilere bır lokantadakı hesap pusulasını anlatıyormuşçasına basit ve berrak bir şekilde anlatır ve anlamalarını sağlardı. Muthiş zekâsı, delik buyukluğu istediğı gibi ayarlanabilen bır suzgeçle mucehhez bir fikır fabrikası gibiydi. Murat Sertel hiç kuşkusuz yaşantımda tanımak bahtiyarlığına eriştiğim en zeki insanlardan birıydi. Onu yolcu ederken adının, çok sevdiği Istanbul'un binlerce yıldır urettiği buyuk bilim insanlarının arasına karışarak ebedîleştiğini duşündüm. Eski Istanbul'un sokaklarında, puslu kıs gecelerinde, gruplar halinde cubbeleriyle bitmeyen bir sohbete kapılmış olarak dolaştıkları duşuncesinin beni mutlu ettiği aziz hayaletlerden bırinın de artık Murat Sertel olacağını biliyorum. Murat Sertel, bundan boyle Caesar Bardasların, Selânikli Leoların, Pselluslann, Italyan Yohanneslerin, Maxımos Planudeslerın, Emanuel Chrysoloraslann, bilgin Imparator II. Manuel'in, Kâtip Çelebi'nin, Fuad Koprulu'nun, Cahit Arf'ın, Ihsan Ketin'in ve daha nicelerinin doldurduğu ve bilimsel manfet dışında hıçbır dostluğun, hiçbir torpilin, hiçbir himmetin seçtiremeyeceği Istanbul'un Semâvi Akademisinin uyesi olmuş, insanlığın yaşı olmayan ortak hazinesine karışmıştır. Bayrağa sarılı mutevazı tabutu oğrenci ve meslekdaşlarının omuzlarında Bebek Camiini terkederken sevgili dostuma bu hisler ıçinde ımrenerek, şımdilık umidiyle, Istanbul'un Semâvi Akademisinin ileriki bir toplantısına katılmaya çalışacağımı vaat ederek, veda ettim. 829/5 Körü körüne yabancı mal K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle