13 Haziran 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Gönülden Bilime Ahmet Inam Mühendise Ethik Mühendis, çağımız aydınlan arasında kendine özgü özellikleriyle kültürümüzü etkileyen önemli bir insan. Mühendis, tasarlayan, uygulayan, düzelten, geliştiren, çalıştıran, verim ve kâr artıran, problem çözen özellikleriyle çağımıza tam oturuyor: Çağımız mühendisler çağı. Mühendis, mesleği gereği dünyaya sorun çözücü olarak bakıyor. Önünde ahlak sorunları var. Mühendis, bu sorunların biraz geç farkına varmış. Teknotojilerinin geldiği son noktalarda kendine "ethik kodlar" arıyor. Kodlan saptayınca, sorunlarını çözeceğini düsünüyor. Ethik sorunlarına, alışkanlığı gereği mühedisce yanıt bulmaya çalışıyor. Elbette, ethik sorunlann, mühendisce bakılıp, anlaşılabilecek, belki de çözülebilecek özellikleri alabilir, Ama, mühendis bakışıyla anlaşılamayacak boyutlannın da olduğu unutulmamalıdır. (Bu söylediklerim, dar mühendis kafası taşıyan mühendis arkadaşlar içindir. Tuhaf olan şudur ki, bu arkadaşlar zaten bu söylediklehmi anlamayacaklar. Ufku geniş, kültürlü, dünyadaki yeri ve yaşamasının anlamı ustüne düşünmüş olanlannın ise belki de söyleyeceklerimi çok basit bulma olasıltğı vardır. Bütün bu tuhaflığa karşı, belki de tuhaflığa bir çözüm olur umuduyla konuşmaya devam edeceğim!) Ahlak, birtakım kurallardan mı oluşuyor? Diyelim ki öyle; kurallara uyunca ahlaklı mı oluyorum? 0 zaman kurallar ve kurallara uyma gibi iki temel öğesi oluyor bu anlamdaki ahlakın. Kurallardan başlayalım: Ahlak kuralları, ahlaktan bekiediklerimizi, yaşayışımıza verdiğimiz anlamları, yaşam biçimimizi karşılayabilen kurallar mı? Kuralları değiştirebilme gücümüz var mı? Diyelim ki, belli bir mühendislik alanı içinde ahlak kurallarının (kodlarının!) saptanması ile uğraşıyoruz. Kurallann o alanın ahlakına uygun olup olmadığmı nasıl anlayacağız? Yaşayışımız mı kurallara uyacak, yoksa kurallar mı yaşayışımıza? Çağımız mühen Kurallar hayatın üstünde midir? Kuralladisler çağı. Mü nn kaynağı nedir? Gelenekler mi, din mı, hendis, mesleği toplum mu, akıl mı, bedensel yapımız mı? Ahlak kurallarına uymak mıdır ahgereği dünyaya laklılık? Kurallara uyuyormus gibi yaptıÇÖZÜCÜ Oİa ğımda, ahlaklı mı olurum? Kurallara korkudan, çıkar amaayla, ileride yapacarak bakıyor. ğım sahtekârlıkları gerçekleştirmek için Önünde ahlak souyuyorsam, ahlaklı mıyım? runları var. Mü Mühendisin ahlak konularıyla ilgilenir oluşu, onun dönüşümünün işareti olabihendis, bu sorun mi? Kendine çalışma alanının kodlarılir ların biraz geç nı bulma ödevi vermişken, ahlak sorunlarıyla karşılasması, onu daha geniş farkına varmış. ufuklu, sorunlara daha farklı bakabilen, alıylmış mühendis tipinin dışında biri olmaya götürür mü? Mühendis, ahlakın yalnızca kodlarla çözülemeyeceğini anlayabilir mi acaba? Yoksa, ahlak kodlarının nasıl oluşturabileceği ile Hgili formüller geliştirip, kod yapımının akış diagramını çizip sorunu çözdüğünü mü iddia eder? Bu yüzyılın mühendisi geçen yüzyılın mühendisiyle aynı mı olacaktır? Mühendis nasıl dönüştürecektir kendini? Dönüstürebilecek midir? Ahlak, salt eylemlerimizin sonuçlarına bakarak, kurallara uygun olup olmadıklan açsından, anlaşılabilir, yaşanabilir mi? Ahlak, kim olduğumuzla da ilgili değil mi? "Ahlaklı" olan tek tek eylemlerim mi yoksa o eylemlerin "kaynağı" olan eyleyen kişi mi? Ahlak karakterine sahip, dürüst, cesur, adil, ölçülü, aklı başında erdemli insanlar hangi kodlara uydukları için öyle oldular? Kodlara uyularak ahlaklı olunurmu? Kodlara uysun yeter, adamın kafasının içindekilerden, ne idüğü belirsiz ahlak karakterinden (dürüstlük, sözünü tutma, yalan söylememe gibi özelliklerin oluşturduğu...), ben salt eylemlerine eylemlerinin sonuçlarına bakarım diyebilir misiniz? Bu insan neden kurallara uymaktadır? Kurallara uygun görünen eylemlerinin dayandığı ilkeler nelerdir? Ahlak kodlarıyla ilgilenen, "ethik kurullar" oluşturan mühendis, bir "sistem analiziyle" sorunu mühendisce çözüp, mühendislikle ilgili sorunlann mühendisce çözümcüsü olarak kalacak mıdır? Yoksa, bu sorunlarla uğraşırken, "İnsan nedir?" "Nasıl olmalıdır?", "Yaşanmaya değer bir dünyanın oluşması için ne yapmak gerekir?" gibi sorularla tarihe, toplumbilimlerine, sanata, edebiyata, felsefeye yönelerek, daha yetkin, ruhca daha zengin bir insan olmayı denemeye başlayacak mıdır? '. Hücre'de "Aşk şarkısı söyle komutunun yeri saptandı Böcek beyinlerinde nörolojik davranısların kayna elektrık akınııyla etkinleştırıldıgınde kaıındakı sinir bogumlanna (ganglığını arayan Alman zoolog Berthold Hedvvig, yonlar) bır uyarı gonderır ve bocek otmeye başlar. araştırmalan sırasında bir komut noronu buldu. Cam uç, beynin ıçmde kayar BDC3 olarak isimlendirilen beyin hücresi çekirge ken salınımolçerın (osıloskop) ekranında etkmüklerin motıflerı beliri ve arcır böceğine "aşk şarkısı söyle" komutunu yor. Igne biçimınde yansıyan uyartıveriyor. Okuyacağınız yazı bu ilginç araştırmanın laı, mıkro elektrotun çekirge beynındekı bir norona ulaştıgını göstekısa bir öyküsü. ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ rır. BCD3 bu smıfa dahü. Hucre, H edvvıg'm balmumuyla saydam bir plastık parçasma yapışrırdıgı çekırge mıkroskobun altında kocaman petekgozlerıyle bakaıken zoolog hayvanın alnını keserek beynın ıyıce ortaya çıkmasını sağlıyor. Beyaz renkh bocek beynı, beden smsındaki basınç nedenıyle hâlâ hareket halınde. Bocek tıpkı havalandıınıa cıhazına benzer bir şekılde, havayı solunuın kanallanndan (trake) bedene pompalaymca boceğin art kısmmdakı solunum hareketlen kıtın kabugunun hacrrnnı değıştırir ve buna bağb olarak da bedendekı basmç duşer, Bunun sonucunda da beyın aşağı yukarı hareket ederek yorgun bir kalp rmsalı atar, Hedwıg kendı geüştırdıgi mınık bir alet (mıkromanıpulatoı) sayesınde bir mıü~ metre boyutundakı bir kaşığı, aletı çevırerck beynın içmde saç teli kadar ınce bir halkaya yerleştüıyor. Bu şekılde alttan ve üstten sabıtlenen bocek beyrundekd hareket duruyor ve zoolog üa mılyon sırur hucresınden oluşan karmaşık do kudakı arayışına başlıyor Bır bocegın beynınde uç dort saat kadar çahşmak mümkun, ancak bu sureden sonra beyın etkınlıgı zayıfladıgından sınır hucrelerını saptamak ve uyarmak guçleşir Hedvvıg'ın çahşması tamamen boceklerdekı cırcır sesiyle ("strıdulation") ilgili. Yaz gecelcrınde duydugumuz bocek seslerı genelde cırcır böcegi ve çckırgelerın kızış rna şarkılarıdu. Cırcır bocegı kanatlarını birbırıne surterek, çekirge ıse arka bacaklannı on kanaüannın kenarlarında gezdırerek yaratır aşk melodilerını 1 ledwıg aleüyle minık bır cam elektrotunu beync ıhştırdıklen sonra cam uç yavaş yavaş hedeftekı yanı BCD3 hucresırun bulundugu bolgeye dogru kayıyor. Bocek beynındekı sinir hucrelerı de aslında ınsanın sinir hucrelerı gibi ışler, Ancak omurgalı hayvanlar da genelde aynı turde noıonlar, grup halınde komut gönderirken boceklerde uzmanlaşrnış hücre sayısı daha azdır. Eğer tek bır noron bellı bır davramşı kontrol ediyorsa bu durumda bır komut noronu soz konusudur. Bu tür komut hucrelerı salyangozlarda çığneme hareketlerini çalıştınrken, yengeç ve kırmızı süs bahgının beynı kaçış eylemine yöneük bir komut noronunu uya rıyor. "Herhalde zarar gormu^ bır hucre" dıyor Hedvvig ve bundan cmin olmak ıçm biraz daha uyanyor hucreyı. Henuz bır reaksıyon yok. Boceğııı ayakları gayet sakin. Demek ki aranan hücre bu degil. Zoolog arayışmı surdururken salımmolçerin üzerınde yıne zikzaklar gorunüyor. Ve Hedwıg kısa bu açıklamada bulunuyor: Sıvrüikler noronun etkınlik potansıyelıru gosterır, Boceklerin agrıyı duyumsamalan çok basıt bır yapıya dayanmakta. Bu tur uyanmlarm aslında çok daha karmaşık yapüara ıhtiyacı vardır. Ama bununla bırlıkte bocekler için ılkel carıb tanımlamasını kabul etmiyor araştırmacı. Sonuçta onlar da daha buyuk canlüar gibi aynı bıyolojik sorunların altından kalkmak zorundalar, Zoologun haklı oldugunu böceklerın evrım auıecınde kazarıdıklan beceı iler de gostermekte. Deney hayvanlaıının şarkı soylemesı sırasında, kesınlıkle yalnızca açmakapama gıbı basit apa:"atlar soz konusu degü. Cırcır bocegırun otuşu farklı hecelerden oluşan dızeler şeklındedır. Ve çetarge de dışisini cezp etmeye çalıstıgında veya duşmanını kovalamak istedıgınde farklı melodılere gore oter. Hedvvig bugune degın bu komut noktasına 200300 kez ulaşmaya denemıs ve iki deneyın bırinde kesınlıkle başanlı olmuş. İnsan, noronlardakı yetüer sayesınde bilincin yaraülabilcceğı duşuncesine alışmah dıyen araştırmacı, ınsanoglunurı gunun birinde sınır hucrelerındeki işletme mekanızmasını bügısayara aktararak yapay zekâ urcteceginden kesinlikle emin. "Bu ~ ıkıncı bu Kopernik devrmıı olacak "diyor Hedvvig. . " Zoolog tek bır noronu salınımolçer uzerindeki uyartı motıfinden tanıyacak kadar ıyı bilıyor çekirge beynini, Şu anda uyan gonderen yine aranan noron degıl. Lğer gerçekten de üginç bir ornek olsaydı o zaman onu fluoresanlı bır boya ile ışaretler ve beynı, ince dokulara ayırarak mıkroskop altında goruntulerdı. Bocegın beynınde birkaç mikrometre kadar üerledikten sonra yinc bır uyartı yansıyor ekrana. Hedvvig şımdı mikro elektrotla birkaç nanoamperlik elektrık akımı gönderıyor. Ve BCD3 noronu komut veriyor. Sınır hucreleri komutu gogüsteki sınır bogumlanna iletiyorlar. Ve "aşk şarkısı söyle" komutunu alan bocek arka ayaklannı kanatlanna surterek melodılerıne başlarken Hedwıg de bir denemesini daha başarıyla tamamlamarun verdıgı huzur içinde çekirgesini ızlıyor. (NÖD Kaynak:Die Zeit 33/2002) 831/2
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle