02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Fırsatlar hazır olanlar için dogar Metin Durgut Caıılı genlerinde veya yazuı metinlerde, doğa veya insan yapısı organizasyonun hangi kurallara ve ilişkilere göre kuıgulanıp işleyecegini betimleyen bilginin sürekli olarak gelişip zenginleştiğine bakarak, biyolojik veya beşerî sistemlerin evriminin yeni bilgi üretimine bağlı oldugunu söyleyebiliriz. Enformasyon ile semboller arasındaki karşılıklan içeren bu sayısal veri tabanları, sembollerin büyük sayıda kombinasyonuna izin vererek çeşitliligi, taşıdıgı açık direktifler sayesinde de istikran sağlıyor. Bununla beraber, yaşamın kritik süreçlerine aracılık yapan bilginin her zaman sembolik temsillere indirgenebileceginden (kodlanabileceğinden), ömeğin, genom kayıtlarına bakaıak bir canlının tüm davranışını çıkarabileceğimizden emin olamayız, Metinletdeki sembollerin temsil ettigi anlam için ayrıca yorumcu gerektirmeyen kodlanmış (açık) bügiden farklı olarak, baglama özgü olan örtük (kapalı) bilgi bireyde ve organizasyonda gömülüdür. Bu global niteligi (sistemin tümüne aidiyeti) yüzünden örtük bilgiye ancak etkileşerek erişilebilir. Milyarlarca yü önce prebiyotik çamurun ilkel sistemleri etraflarına ördükleri duvarların içinde kendilerini dış çevreden farklılaştırarak yeni kimliklerini ilan ettiklerinde, içinde evrilecekleri "zamanları" ile birlikte kodlanmış ve gömük hıicresel bilginin de serüvenini de başlatmış oldular. Duvann dışından bakan gözlemci için onlar artık haklanndaki bilginin, özellikle de gömük bilginin, kaçınılmaz biçimde belirsizliklerle sınırlandıgı ayrı birer tekillikdirler. Zaman içinde işlevsel yeteneğe sahip düzenler ortaya çıktı, elemanlarına ait özelliklere ek olarak sistem bağlamında yaratılmış özelliklere sahip, başka bir deyişle, parçalarının toplamından "daha fazla" (daha zengin) olan karmaşık düzenler doğdu, Parçalara ait biİgi bu "dogan" sistemik özellikleri açıklamaya yetmediği için, sistem davranışını anlamaya çalışan gözlemci gene bir dizi belirsizlikle karşılaştı. Belirsizligi azaltmak amacıyla sistem ile etkileşime girdiginde bu kez önüne başka bir belirsizlik, gözlemci ile obje arasındaki etkileşmenin neden oldugu Heisenberg etkisi çıktı. Görüldügü gibi sistemler tahmin, gözlem ve analiz gücüne sınırlar koyan "indirgenmeyen belirsizlikleri" ile birlikte organize oluyorlar. Karmaşıklıgın sunduğu olasılıklar arasında tercih yapmaya gelince, bu işin ustaları "kendiliğinden organize olan sistemler"dir. Nedenler oluştuğunda, elemanlan arasındaki etkileşmeden doğan karmaşıklıgı gene bu etkileşmeler sayesinde indirgeyerek belirsizligi etkin biçimde yönetebiliyor, bir anlamda dalgalı bir denizin düzen adacıklarma ulaşabiliyorlar. Fırsatlar hazır olanlar için dogar, Hazır olanlar ise sınırlarda durarak sistem ve çevresi arasındaki akımları (akş verişi) izleyen, karmaşıklıktaki seçenekleri farkederek belirsizligi bir müzakere ve tasarım ortamına dönüştürebilenlerdir. Öngörü ufku denen sahnede sezgilerimiz ve beklentileı imizle birlikte rol alınz. Bireysel silahsızlanmada toplumsal bilinç Türkiye'de silah talebinde bulunanların %75.3'ü korunmak amacını gerekçe gösteriyor. Bu oran bile Türkiye'deki durumun ne kadar ciddi boyutlarda olduğunu göstermektedir. ı19 Ocak 2002 taıihlerinde Isktanbul Dedeman Hotel'de yapı'lan Uluslararası Bıreysel Silahsızlanma Sempozyumu'nda "bireysel silahlann kontrolü" çalışmalarında toplum sağlıgı boyutunun ne kadar onemli oldugu bir kez daha vurgulandr Bu tartışmalarda; eger yaşadıgınız toplumu silahlardan tamamen arındıramıyorsanız, en azından süahlara karşı toplumu koruyacak tedbirler geliştırebiliısiniz, duşuncesı on plana çıktı. Kanada, Yeni Zelanda, Brezüya.. gibi ulkelerdeki bu tür uygulamalar anlatıldı. Bunlar, bireysel silahların suç aleti olarak kullanıknasını en gellemeye ve tüm ulkede kontrolune yonelik tedbirler olarak ikiye aynlabilir Öncelüde silahla işlenen suç verileri anlatılarak toplumsal bilinçlendirme hedeflenmelıdiı Koruma amacıyla silah almanın ne kadar saçma bir duşunce oldugu vurgulanmalıdır. BAPAM verilerıne göre Türkiyede silah talebinde bulunanların %75.3'ü korumak için silah almaktadır (kaynakl). Bu oran bile Türkiye'deki durumun ne kadar ciddi boyutlarda olduğunu göstermektedir. Silah ınsanı korumaz. Silah potansiyel suç aletidir. Şiddet olan, öfke olan her yerde kullanılabüır. Öfke, dec/işik duzeyde hepi mizde vardır. Yaşamımızda öfkemizi kontrol edemedığimiz anlarımız mutlaka olur. Bu kendimizi koruma içgudumuzun en uç ifade şeklidir, Koruma amaçlı alınan silahlar maalesef böyle durumlarda ya da suç aleti olarak kullanılır. Ve karşımıza süahla işlenmiş suç verileri olarak karşımıza çıkar. Silah toplumda ne kadar yaygınsa silahla cinayet, 18 yaralama, intihar, eş öldurme gibi suçlar da o kadar yaygındır Dunyada en fazla silahla ilgili suçlar ABD'de en az suçlar da Japonya'dadır. Çünku Dunyada şu anda 500 000 000 silah oldugu ve bu silahların 200 000 OOO'u ABD'dedir Neredeyse her Amerıkalı'da bir silah vardır. Turkiye'de silahla ilgili suçlar ABD verilerıne benzer düzeydedir. Çurıku ABD ve Türkiye'de isteyen herkes silah sahibi olabilir. Kanunen belli şartları yerine getirmek kaydıyla. Federal Soı uştur ma Burosu (FBI) tarafından yayınlanan rakamlara göre buyuk metropollerdeki cinayet sayılan şunlardır TURKlYE'de boyle bu çalışma yok. Fakat yüz binde 2 004.00 aıasında olabilecegı tahmın edılmektedır. Japonya'da kışilerin silah sahibi olması kanunen yasaktır. 2000 yılmda Japonya'nın nufusu 126 900 000 dur (kaynak4). 2000 yüında silahla ilgili toplam olay sayısf 173'dür Bu olayların sadece 36'sı silahla cinayet ve 22 adeti silahla yaralamadır. Geri kalan 115 olay silahlı kuvvetlerle ilgili hadiselerdir (kaynakö) Anlaşıldığı gibi bu rakamları belirleyen tek parametre, ulkedeki bıreysel silahların yaygınlıgıdır Sonuçta öncelikle bu sayüarla topluma, silahla ilgili suçlar açıkça anlatılmalıdır Bilınmelidir kı siyasi iradeye baskı ancak, toplumun bu konuda bilınçlenmesiyle mümkundur. Biz henuz işin başındayız, bunu çok ıyı bılıyoruz. Herkesı destek olmaya ve aktif olarak sorumluluga davet ediyoruz. Dr Ayhan Akcan BAPAMlstanbul KAYNAKIAR 1 Akcan AEngın Akcan TSamancı A.Balcıoglu IRuhsatlı SUah Bulunduran veya Taşıyan 2518 Kişının Sosyodemografık Ozellıklen,36 Ulusul Psüayatrı Kongresı büdırısı,Antdlya,2000 2. Prom Krug E G. Povvell K E , Dahlberg L.L. Fıredrmrelated Deaths uı the Unıted Stales and 35 Other Hıgh Lınd Upper mıddleıncomfi Countrıes Internatıonal Jovırnal of Epıdemıology 1990; 27214^1 3. Ageadjusted data for 1994 or most recent year avaüable Dıvısıon of Vıolence Itevention. Natıonal Genter for Injury Prevyrılıurı and Control, Centers for Disease Control and Preven lıon, Atlanta. GA 4 Statıstıcal Handbook of Japan 2001 Statistics Bumau, Mınıslry of Publıc Management, Home Affairs, Posts and Telecommunications, japan Sehiıler 2001 cinavet savılan New York 673 Los Angeles 550 Philadelphia 319 VVashington 239 231 Dallas Houston 230 Ankara 90110arası 300450 arası Istanbul Silahla adam öldürme oranlan ise şu şckildedir (kaynak2,3) 100 000 kişide silahla Ülkeler adam öldürme oranı 14 24 ABD BREZİLYA 12.95 ARJENTİN 8.93 YUNANISTAN 1.29 TAYVAN 0.37 OOfi JAPONYA Çanakkale'de medüz türleri ^ | anakkale Boğazı, Turk Bogazlar Sis^ t e m i ' n d e Karadeniz'i Marmara, Ak^ d e n ı z ' ı ise Ege'ye baglayan, ekosıs tem için onemli bir su yoludur Kendine özgü ikı yönlü ait ve üst akrntı sıstemı ile, mevsimlere bazen gunlere gore meteorolojik degişimler gösterir Karadenız kokenlı yuzeydeki su kutlesi, beraberinde getirdiği kirlilik yükü ile bir yandan Batı'ya dogıu akarken, dıgeı yandcm kuzey ve guncye uzanarak Akderaz kokenlı özellikli derin su kutlesine kanşmaktadır. Akdeniz sularını ait akıntıyla Karadenız'e, Karadeniz sularını da ust akıntı üe Marmara ve Akdeniz'e taşıması deniz canlılan için biyo Ç lojık koridor gorevi goruı. Aynca yogun denız trafigı üe birlikte bolgenin en rıskli dogal ve tek su yoludur. Turkıye denizlerinde yapılmakta olan sistematik çalışmalara paralel olarak denizlerımiz ve Türk Bogazlar Sistemi'nde sekonder prodüksiyon organizmalanndan olarak bilinen medüz turlerı, denız ekosısteminde giderek bashnlıklan artmaktadır. Deniz kirliliği ve kitlesel ölüm Özellikle Ege'yı Marmara'ya baglayan bogaz sularında yapılan gozlemler sırasında sayıları ve türleri artan medüzlerden büımsel adı Rluzostoma pulmo ve Aurclia aurita olan türlerin giderek yaygınlaştıgı ve kitlesel olarak kıyılanmızda öldükleri görülmektedir. Bazı kaynaklarda bu turlerin dermotoksik olduklan ve artan denız kırlıligi üe birlikte baskınlıklannın arttıgı belirtümektedir. Bogazın akıntüarıyla taşınan bu turlere son zamanlarda Chrysaora hysoscella eklendi. Ti uva Müli Parkı sınırları içerisinde yer alan sahüden olu olarak elde edüen bireyin Chrysaora mediterranea olmadıgı ancak aynı cinse dahil olan, Chıysaorj hysoscella oldu gu vc bu türün Izmir Körfezi'nde rastlanan 5 meduz turunderı biri oldugu arüaşüdı. Bu tür, Kuzey Ege Denizi üe Çanakkale Boğazı'nın birleştigi Kumkale'ye çok yakın olan çalışma bolgemızde görülmuştur. Ele geçirüen örnek, Chrysaora hysoscella çana benzeyen 20 cm çapında, govdesi yarım küre biçiminde ve düz olması üe diger türlerden kolayca aynlır Rengi, koyu kahverengi ve tonlarmda ve uzerindeki duzenli koyu bantlan yakından giderek incelmekte ve sivri olarak sonlanmaktadır Yaygın olarak görü len Aurelia aunta turu ile karşüaştırüdıgında nadir olan bu türle ügüi biyolojik ve ekolojik verüer bulunmuyor. Kıyı şerıdınde yer alan evsel atıkların denize açıldıgı atık noktalannda bile yaşaya ^. büen bu türlerin çoğu kez ölü olarak sahillerimize vurdukları ve günlerce kaldıkları, özellikle Kumkale, Güzelyalı ve Çanakkale sahülerınde goıulmuştur. Bu turler yaz ve sonbahar dönemlerınde kırlüık indıkatotu olarak da kuüanüabilir. Prof Dr Sezginer Tunçer Arş Gör Çiğdem ErdemirÇanakkale Onsekiz Maı t Üniversitesi stuncer@corııu.edu,tı , ölü Rhlzostoma pulmo ömekleri 790/11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle