Katalog

Penaltı kurtarmanın püf noktası Kalccılerin dikkatlenni şut atan kişinin kalçalan üzerine odaklamalan durumunda, penalü aüşını kurtarma olasüıgı çok daha yüksek olabilir ve oyunun akışını degiştirebilir. Kuala Lumpur'da gerçekleştirilen billm ve futbol konulu bir konferansta sunulan bır araşürma sonuçlarına gore, penaltı aüşını yapan futbolcunun topa vurmasından bir saniye önceki duruşu topun hangi yone gidecegi ko nusunda bir ipucu veriyor. Bu ipuçlanndan yararlanan kaleci top kaleye ulaşmadan hangi yöne dogrulacagına ve kalenin hangi yönünü koruması gerektiğine karar verebiliyor Araştırmayı gerçekleştirilen Lıverpool, John Moores Ünıversıtesı Bilim ve Futbol Bölümü Başkanı Mark Wüliams a gore, penaltı atışını sag ayagıyla yapan bir futbolcunun kalçası ile kaleci arasmda dik bir açı oluşuyorsa, top buyuk bir olasüıkla kalecinin sağına doğru yol alacak, yok, şutu atanın kalçası ile kaleci arasında çok daha genış bir açı oluşursa, o zaman top kalecının soluna gıdecektir. VVilliams penaltı kurtarmanın ınceliklerıni kalenin tam ortasmda duran kalecinin bakış açısmdan kaydedilmiş olan video kayıtlarını izlemek suretiyle araşürdı. Kayıtlan izlerken bandı, şuttan 120 müisaniye önce, şuttan 40 saniye önce, vuruş anında ve şuttan 40 milisaniye sonra olmak üzere, dört kez durduran VVilliams yan profesyonel kalecüerin topun nereye ısabet edecegıni kestirme konusunda bu dort aşamada da deneyimsiz amatör kalecilerden çok daha başanlı olduklanna tanık oldu. Vuruştan 120 milisaniye önce yanprofesyonel kalecüerin yuzde 50'si dogru kestirimde bulunurken, 40 milisaniye öncesınde başan oranı % 62'ye, vuruş anında ıse % 82 ye çıkü. Kalecüerin golu engellemeye çalışırlarken en çok nelere dikkat ettikleri konusunda yapüan bir anket golun kurtarümasmda kalçanm durumunun ve başka birtakım ipuçlannın ne denli önemli oldugunu ortaya koydu. Buna göre, şutu atanın kalça durumu dışında, vuruş yap mayan bacagın konumu, bacagın dizın altında kalan bölumunun durumu ve govdenin egimi de topun gidecegi yönün önceden kestirilmesinde etküi oluyor. (ns/10.6) Anne ve babanızla birlikte yaşlanın Anneniz ve babanız üeri bır yaşa dek yaşamlannı surdurebüırlerse, sızm ıçın de aynı durum, buyük bır olasıhkla, geçerii olacakür. Claude Bemard Unıversitesi'nden Amandin* Cournil ve ekıbı dogum ve olum kayıtlan 1745 yüına dek ızlenebüen 643 aüeyi inceledi, Bu aüelerin 55 yaşındakı çocuklannın ortalama ömürleri arasmda bır kıyaslama yapan ekip, çok uzun yaşayan anababalann çocuklannın da uzun bır yaşam beklenüsi içine girebüeceklerine tanık oldu. Bu etkı çagdaşlanndan 3,6 yü daha uzun yaşayan kadınlarda çok dahâ belirgin bir biçimde ortaya çüayor. Dört yüın altında olan bu süre insana pek de uzun İÇKİYİ KAÇIRANLAR lçhye düşkünlük, sonınlu bır çocukluk döneminin sonucunda ortaya çıkan birsorun olabilir. Maymunlar üzerınde gerçekleştirilen sehz yıllık bır araşürmayı tamamlayan btiun adamlan çocukluklan gergın geçen hşüerin enşhnlıklennde alkole çok daha duşkün olduklanna dikkat çekıyorlar. Kandakı stres hormonlannın olçülmesı suretiyle gelecekte ortaya çıkabilecek alkol sonmlannm önceden kestirilebıleceği behrhliyor. Daha önce yapüan araşürmalar fırtmak biryaşam sürenlerin alkole çok daha düşkün olduklannı ortaya koydu, Ancak ABD Ulusal Alkol Bağımlılığı Ensütüsü'nden Dee Higley erişkinhk döhemmde yaşanan alkolbağımhhğmm çocukluk donemınden kaynaklanan bır eğılım olup olmadığını öğrenmek istedı. Bu amaçla 97 rhesus maymununu, forhm doğumdan itibaren annelerinden ayn tutmanın dışmda, eşit koşullarda tuttu. Araştırmanın altıncı ayında, anneiennden ayn tutulan maymunlann gerilimh durumlarda kanlanndaki koruzol adıyla bılınen stres hormonu mıktannın, ötehlere hyasla, % 26 daha fazla olduğu gönıldü. Koruzol mıktarlannın maymunlann yapüanna göre her iki grubun içinde de farkhlıklar gösterdiğine tanık olundu. Maymunlar üç ile beş yaşlanndayken gruplara aynlarak, onlara 96 8.5 oranmda alkol ıçeren tatü bir bıleşımden ıstedıkleri miktarda venldi. Sonuçta, bu maymunlardan çoğunun sosyal ıçicüer olduklan, ıki üç kadehe denk mıktarda alkol tükettikleri, beşte birinin, ya hiç alkol tuketmedikleh, ya da çok az miktarda tükettikleri, öteki beşte birinin ise, yoğun miktarda alkol tukettildehne tanık olundu. Alkole düşkün olanlann yular önce yüksek düzeyde kortizol üretenler olduklan görüldü. Higley elde eduen bulgulann insanlarda da geçerii olduğuna ınanıyor ve yüksek düzeyde koruzol üreten çocuklann genlimle baş etmeyı ögrenerek alkolden uzakdurabileceklerine dikkat çeMyor. Ne varki, alkolizm konusunda uzman olan Robert Cloninger alkolle kortizol arasmdaki ılintinin bu denli basit olmadığını, kaygıya eğüimli kişilerin mutlaka alkolizme eğilimîi olmadıklannı, bu eğilimin daha çok yenılik peşmde koşanlar arasmda yaygm olduğunu belirtıyor ve "Görünüşe baküırsa, koruzol sorunun yalnızca birparçasını otusturuyor. Anababalar çocuJdanndaki koruzol düzeylerinden yola çıkarakonlann ileride alkol bagımlısı olup ohnayacaklan yönünde biryargıya varabüeceMeri gibi bir düşünceye sakm kapılmasınlar," diyor. (ns/3.6) gelmeyebilır, ama görünüşe baküırsa en azından bu bulgular yülardır suregelen uzun bir ömrun kahtımsal bır ozellık olup olmadıgı tartışmasına bır son venyor Kimı araştırmalar bu ozellıgın kalıton yoluyla anababadan çocuga geçtiğıni ortaya koyarken, kımılerı bu goruşe karşı çıkıyor Ancak Cournil bunun uzun omrun nasü olçuldugune baglı olarak degışecegıne düdcat çekiyor, 55 yaşına gelen deneklerin yalnızca ortalama ömurlerine goz atmak suretıyle, Cournü yaşam ortalamasını olumsuz etküeyen kimı etmenlen araşürma kapsamı dışında tuttu Soz gelimi, dogum sırasında olumler aüenın ortalama yaşam suresini azaltan bir etmendi Ancak ozellıkle kadınlar 55 yaşına geldüderinde, başka risk etmenlerı devreye giriyordu. Araştırmadan elde edüen sonuçmar bu tür rısk etmenlerıne karşı dırencın kasıtlı oldugunu ortaya koyuyor Cournil boylesı bir araştırmada çok dückalli olmak gerektiğine, çunku her zaman çevresel bir açıklama bulunabüecegine parmak basıyor. gelgelelim, Cournil'in araşürma kapsamına giren donemde nüfusun % 9O'ı çiftçi oldugundan, aralannda çok az bir çevresel ve ekonomık fark oldugu belirtüiyor Amandine Cournü'e göre, uzun yaşam eger gerderden kaynaklanan bir ozellik ise, o zaman bu genlerin anababadan çocuklara geçebüecegıne inanıyor. (ns/3.6) Unutma beni! Çok yakın oldugumuz kışüere büe kimı zaman bir yabancıymış gibi davranabüecegımız, insana inarulması guç bir şeymiş güDİ gelebüir. Ne var ki, ABD'li genbilimcüer yalnızca tanıma ışlevınden yoksun, sosyal açıdan gekşmemış kemirgenler urettüer. Soz konusu kemırgenler halk arasında "aşk hormonu" adıyla bıünen bir molekulün memelüerde üişküeri nasü ypnlendirdıgini açücça ortaya koyuyor. Fare, tarla faresi, maymun ve insan güDİ farklı me 704/6