24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bilim için 6 öneri Dinçer Fırat (*) 27.6.1998 tarıhli Cumhurıyet Bilim ve Teknik dergınizde, üniversitelerimizdeki yayınlara degmmıştmiz. Aynı tarihli Müliyet gazetesınde de, Sayın Meral Tamer unıversiteleri yayınları açısından sıralamış ve bunlarla ilgili yorumlar getirmişti. Genel olarak, devlet ve vakıf universitelerimizin bilimsel araştırma ve yayınlarının, yurtdışında, gelişnüş ülkelere kıyasla çok daha az oldugu inkâr edüemez. Birçok ülkede öğretim üyesi başına, yülık yayın adedı 1 'in üstündedır, Verdıgınız Tablo 1 ve 2'de, kötülerin ıyüerıni sıralamış durumdasınız. Ancak universitelerimizin tüm birimlerıni teıazinin aynı kefesıne koymamak gerekir. Elbette ki, universitelerimizin bilimsel araştırma ve yayınlara verdigi deger ve ayırdıgı kaynaklar bunda en büyuk rolü oynamaktadır. Vakıf üniversitelerinın bu faaliyetlere daha fazla kaynak ayırdıgı ve bu nedenle de daha on sıraları aldıgı yorumuna katılamıyorum. Lısteye bakıldıgında, bir devlet üniversitesi olan Bogaziçi Üniversitesi'nin ögretim uyesi başına yülık yayın sayısımn (0,77), Koç Üniversitesi'nden fazla (0,60) ve Bilkent Universitesı'ne (0,84) yakın oldugunu goruyoruz. Ayrıca, her üç üniversıtenın de 1997 yayın sayısında bir azal ma gozlenmektedir. Belkı de vakıf üniversitelerinın oğretırn uyesi alırken daha seçıcı olnıası ve bu ogretim uyelerinin daha önce yapmış oldugu araştırma sonuçlannı yeni universıtelerinde yayımlanabilir duruma getırmış olmaları burada bir faktor olabılır. Bazı vakıf universitelerimizin lıstede yer alamadıklarına da dikkatinızi çekerirn. Bu nedenle, universitelerimizin bilimsel çalışmalarını de [ gerlendirirken, bell bir yüdaki yayınları ^.~ • '• r= •. ' • yerine, bu yayınlarının duzenli bir şekü" *.." ~~de artışına da deger verılmelıdir. Hacet• ~ " ~. ~ tepe Üniversitesi'nm, her yıl % 2530 ora. T ".~ nında artan yayın sayısını buna örnek ve"* "" • rebılıriz. Karumca konuyu daha iyi degerlendirebümek ve gerekli teşvikleri yapabümek için, daha detaylı bir analize ıhtıyaç vardır. Şöyle ki, sosyal bılimlerde yurtdışı yayın yapabüme şansı (örnegin bir Fransız Düi ve Edebiyatı'ndan yurtdışında bu dille ilgili bir yayın yapma şansı oldukça azdır) ıle fen bilımlerinden az olabılır. Ogretim uyesi sayısı da eşit oranda olmayabilir. Hatta fen büimleri içinde de, sağlüc büimleri (tıp fakulteleri)nin yayın imkanı, jeoloji, fızik, matematüc gıbi bırimlerinden farklı olabilir. Bu verıler çıkarılırsa, ögretim uyelerinin nerelerde atıl kapasitede olduklarının saptanması ve çarelerinin aranması mümkün olabilir. Teşvık unsurlarının başında, şuphesız universitelerimıze ve akademik kariyere en ust düzeyde yetenekli og rencüeri çekebılmek gelir, Bu da şuphesız onlara ilerde verüebılecek maddi ve manevi imkanlarla yakından ilgüidır. Bu ödül çogu kez makalenin ayrı baskılannın satın alınmasında kullanılmaktadır. lyı bir araştırmanın 1 2 yıl surecegi ve yüda 1 veya en çok iki kaliteli yayın yapüabüecegı göz önüne alındıgında soz konusu maddi teşvikin bir motivasyon unsuru olamayacagı açıktır. Öyle iso ne yapmalı? Sorusuna ccvap olabüecek, ba zı önerılerde bulunmak mümkündür: Neler yapmalı? 1 Dış yayınlarımızı artırabilmek için en başta, yabancı bir lisana çok iyi bir duzeyde ihtiyaç oldugu duşunulurse, ögretim uyeligine, akademik kariyere daha başlarken (örnegin yardımcı doçent düzeyinde) lisan şartı ve yurtdışında belirli bir süre deneyım, uzmanlık veya masterdoktora gıbı bir egıtım aranmalı, veya adayın bu deneyımı daha sonra kazanabilecek yetenek ve motivasyonda olmasına bakılmalıdır. Hacettepe Tıp Fakultesi gıbi bazı univeısite kuruluşlarımızda, yardımcı doçentlik için yurtdışı yayın şartı getirilmıştir. Bu uygulamanın YÖK'ce, dığer ünıversıtelerımizde üyeleri zamanlarının büyuk bir kısmını (% 75) hizmete ayırıyor. Bu nedenle, ögretim uyelerinin. maddi süontıya duşmeden araştırmalara zaman ayırabılmelerıne ımkan tanımak gerekir. Esasen bu üç gorevi (araştırma, egıtım, hızmet) bir arada ve mükemmel yurutebılrnek de çok zor ve mesaı dışı zamanlarmdan büyuk feragat gerektiriyor. Nitekim, ABD'de birçok tıp fakultesınde araştırma ve klinik olmak üzere iki ayn unvan (Research Professor, Clinical Professor) ve görev tanımı yapüıyor. Belkı ülkemızde de, araştırmalara yonelecek, ogretim uyelerı ıçın ayn kadro ve en azından klinikteküerle eşdeger maddi imkanlannın temin edılmesi duşunulebüir. 6 Son olarak da, ögretimüyelerinin diğer görevleri yarunda. araştu'ma ve yayın faaliyetlerinın süreklüigini saglayabümek amacı üe, ogretim uyelerinin "tenure", yanı sureklı görevde kalabümelerıru bazı kurallara bağlamak gerekir. Bu kurallar ABD'de oldugu gıbı "Publısh or Perish, yanı yayın yap veya başka yere gıt" gibi katı olmasa büe, örnegin profesörluk unvanını aldıktan sonra da, gerçekçı duzeyde olmak şartı üe, oduüendirme (maddi veya kongrelere katılım imkanı) veya ıkaz mekanızmaları üe ögretim uyelerinin bilimsel çabalarının süreklilıgi saglanmalıdır. Vakıf unıversitelerınde sozleşmeli olarak görev yapan ogıetım uyelerinde, araştırma ve yayınlarm surekliligi koşulu, başanlı olmalannda kanımca en önemli unsuru oluşturmaktadır. (*) Prof. Dr; Hacettepe Üniversitesi Ek ders ücretleri Aytekin Aydemir (*) Cumhuriyet BılimTeknik ekinin 13 Hazıran 1998 tarüı li sayısında "Tarnşma, Editöre Mekiup" köşesmde Ek dera ücretlerine hayır başhklı ımzasız bir mektup yayırüanmıştır. Yazıda savunulan gorüşler her ne kadar bilimsel araştırmaya öncelik veriyor gibi görünse de bence biraz havada kalmaktadır Universitelerde, ya da hatta tüm okullarda ve giderek yaşamın tum alanında prım sıstemı bence kışılerı çalışmaya teşvık edebilecek en etküi yontemdır Sureklı yakınılan bir konu, devlet kurumlarında kişüerin çalışmadan maaş aldıklan yonundedjr. Gerçekte her kurumda kışüerin çalışmalannın yaptüdarı somut ışle degerlendirüebüecegı bir yontem bulunabılır. Örnegin universitelerde, ders verme ya da yayın yapma bu çalışmayı belirleyici yontemlerdendır. Ek ders ücretlerine hayır dernek yerine, büirnsel dergilerde yapüacak yayınlara doyurucu parasal destek saglanmasmı istemek bence daha saghklı ve mantıklıdır. Maaşlar belirli bir duzeyde tutulur. Ek ders ücretleri ve uluslararası bilimsel dergilerde yayımlanan çalışmalara yapılan katkı, oldukça yuksek tutularak gerçekten çalışan kişiler desteklerımiş olıır. Böylece kendisini kenara çekme, en az dersi vererek gunu geçirme dönemi kapatma gibi istekler herhangi bir zorlama olmadan önlenmiş olur. Fazla ucret istoyen, ya daha çok derse gırer ya da isterse ve kendısıne güveniyorsa araştırmaya agırlık vererek yayın yapar (makale yayımlar). Kaç yayının kaç saatlık derse karşüık gelecegı daha ınce araştırmalarla saptanabüir ve universıtelerin oncelikle araştırma yapması gereken kurumlar oldukları göz önune alınarak, destekleme yayın yapmayı ders vermeye yegletecek şeküde ayarlanabilir. Nitekim son 56 yüda Türkıye'nin uluslararası yayın sıralamasında görece ust sıralara yükselmesinin nedenlerınden birisı ve belki de en onemlisi TÜBITAK'ın ve bazı üniversitelerin yurtdışı yayınlara parasal destek sağlamalarıdır. (*) Ögretim Görevlisıı Tbrsus Meslek Yuksek Okulu 592ÂS TÜBİTAK teşviki yetersiz Ancak, akademik karıyerı seçmek isteyen mezunlarırı seçımmde titız davranmak, belirli kriterlere göre alınan genç ögretim uyelerinin de motivasyonlarını yuksek tutacak sıstemleri, yuksek ögretimde kurmak gerekir. TÜBiTAK'ın, yayın türü ve kategorisine göre yapmakta oldugu maddi ödüllendirme şüphesiz bir teşvık unsurudur ama tek başma yetersızdir. Nitekim bu ödüllendirme gunümüzde "Makale Başına Yarım Maaş Ödül" başlıgı üe bağdaşmıyor. Halen makalenin yayınlandıgı derginin nitelıgıne gore (A.B.C. grubu) odenen para 2040 müyon TL olup, genellikle çok sayüı yazarh olan üp yayınlannda, kişi başma yüda 45 milyon TL. seviyesınc düşmektedır. de yaygınlaştırılması gerekir. Bogaziçi Üniversitesi gibı bazı ünıversıtelerımizde, yurtdışında doktora yapmadan ögretim uyesi olunamamaktadır. 2 Doçentlik sınavlarında, orijinal nıtelıkte dış yayın şartı en azından fen büimleri ıçın konulmalıdır Halen doçentlik sınavlarmda, hiçbir dış yayın yapmamış adayların sınavı kazanabıldikleri de bir gerçektır. Hacettepe Üniversitesi'nde dış yaym sayüarının sureklı artış gostermesi, doçentlik ve profesorlüge yukseltümede, doçentlik unvanını almış olsa dahi, kadroya atanmakta), dış yayın agırlıklı bir taban puarüama sistemınin konulmuş olmasına baglıdır. 3 Doçentlik sınavlarınm, ünıversitelerce ılan edüecek bir kadroya başvurma (yani hariçten doçentlik sınavlarının kaldırılrnası ile) şeklinde olması, daha iyi bir unıversıtede gorev alabilme şansıra da getırecegınden, ögretim uyelerinin motıvasyonunu artırabilecektir. 4 Ogretim uyelerinin bilimsel araştırma ve yayınlarını özendirecek ve ımkan saglayacak, araştırma desteklerının proje bazında, universitelerde (ornegın doner sermayeler aracüıgı üe) ve unıversite dışında (TÜBİTAK, Devlet Planlama vs. gibı kuruluşlar bunyesinde) artınlması gerekmektedır. 5 Universitelerimizin bazı fakultelerinde (Tıp Fakülteleri, Muhendislık Fakülteleri gıbi) ogretim uyelerı egıtım, araştırma ve hızmetı birlikte yurutmek zorunlulugundadır. Özellüde gelır düzeylerını yükseltmek amacı üe yarım gün çalışan veya hastaneler için ozel hasta bakarak (veya muhendıslıkte aldıkları ozel projelerde çalışarak) döner sermayeden pay almak zorunlulugunda kalan ögretim
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle