24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Soğuk karanlık madde nedir? Karanlık madde, yıldızları oluşturan maddenin tersine, ışınım üretmediğl için saptanamayan ve Dünya'da göremediğimiz bir maddedir. ozmik elmanm orta yerıni bır kurt kerrurıyor. Bu kurt; göreme dıgımız ve olçmekte zorlandıgımız bir şeyin varlıgını anlayabümek ve kabul etmek için gelıştirdigımız bır benzetmedir. Bu şeye "karanlık madde" adı veriliyor: Evren "kritik yogunlugunu" koruyabümek için, yeterli miktarda rnadde içer melidır. Kritik yogunluk, Evren'in genışleme hızını yavaşlatarak sonsuza kadar gerıişlemesini onleyen ama, ters yöne dönerek kendı ıçine çökmesıni engellemeye yetecek madde mıkiarıdır. Sorun, görebıldigimız yıldız ve ga laksilerm, bu maddenin yalnızca onda bırini oluşturmasından çıkmaktadır. Pekı ya geri kalan madde nerededır? Işte "karanlık madde", yıldızları oluşturan maddenin tersine, ışınım uretmedigi için saptanamayan ve Dunya'da göremedıgı miz maddedir. Ancak karanlık maddenin varhgı gorebildiğimız madde üstündeki yerçekimi etkısiyle saptanabılmelıdır. Galaksılerdekı yıldızların merkezleri çevresındekı dönuş hızlarının olçumü, galaksüerın gorulebilen bolumlerinın toplam kütlesinm yalnızca onda biri oldugu sonucunu verir. Kalan bölüm gezegenler, kara delikler. Kahverengi cüceler, gaz, toz ve kayalardan oluşur. Bu "karanlık madde"nın saptanması oldukça zordur. Astronom Malcolm Longair ın hesabına göre, kritik yogunluğu saglamak için bir kenarı 500 mılyon kılometre uzunluğunda ve yaklaşık olarak Güneş Sistemımızm boyutlarındaki bir uzay parçasının her küpu için bir küogramlık adi tuğla kullanüdıgını varsayar. Biz, tek bır tuglayı bile gorememekteyız. öğrenım Özgür Düşünce Forumu Muda Kolejı', ülkemizin eğıtım alarunda yapmak zorunda oldugu hamlelerm çehrdeğindc 'ozgur duşünce'nm ve 'özgür düşünceye dayah nğrenvı udakh ezbersız eğıüm'm bulunduğunu vurgula mak için ' 'Özgür Düşünce Haltası'' düzenledıler. 2 Mayıs 1998 Cumartesi günü yapıiacak olan forumda da 'Ozgur Duçu/ıcemn Oluşumunda Poziüf Büimler ile Dogmatik Düşüncenın Çatışması' konusu tarüşılacakür 199711998 eğıüm yılında yapılan 'Öğrencı Forumlari ile de öğrencılenn kendi seçtiklerı konulan özgurce ışlemelerı, duşüncelennı demokratık bır platbrmda ortaya koymalan olumlu değerlendirmelerm yapılabılmesını sağlamıştı Aküfbır eğiümin zorunlu olduğunu kabul eden Moda Kolejı, eğıüm pianlamalannı 'öğrencı odakiı' aküf eğiüm yöntemıyle uygulamaktadır Bu yontem, öğrencinin 'bilmesmden' çok 'düşıınmesme ve bılgıyı bulup ışlemesme' dayahdır. Bu yöntemle 'bilgıyi arayıp bulan, benımseyerek ışleyen öğrencı', elbette ki 'ezberleyen öğrenci'den çok daha guçlu eğıtılrnış olacaktır Karşısma çıkan guçluklerı yenrne konusunda da aküf yöntemle oğrenırn goren öğrencı datıa donanımlı olacaktır Bu planda öğrencı velılerme de aküfbır ışlev düştuğu dıkkate alınarak bu yıl hem ilköğretim okulunda hem de kolej düzeymde dinıebabalara yonelık ayhk 'Velı Semınerlen' düzenlenmışür Vehler taralmdan ılgıyle karşılanan bu semınerler de 'eğiümde bütünlük' ılkesınm ve "Ibplam Kalıte Yoneümı'run gerçekleşmesını sağlamaktadır Yapüacak 'Ozgur Duşunce Forumu'nun amacı; insanlığm aydmlanma /eiselesıne dayah ozgur duşuııcesmın olıışumunda poziüf bıhmlenn nasıl bır rol oynadığınm alünm çızılmesıdir lnsanhğın bılımsel gclişımımn önünu ükayan 'doğmatık duşunce'. yuzyıllar boyunca bılımsel duşüncenm önünü tıkamış, msanlann gerçeklerı anlaınalannı engelkmışür Ama birçok bılımsel alanda, astronomı,fizık,felsefe, psıkoloji gibi hıhm dallannda düriist ve yureklı bılım ınsaıılan dogmaük duşuncehrle mucadele ederek bugünku bılımsel düşüncenın oluşumunu sağlamışlardır. Cunumuzde asıl vurgulanması gereken gerçek budur Bunu dıkkate alan Moda Kolejı yonetıcilerı ve eğıticilerı, bu gerçeği bırkez daha ortaya çıkarmanm güncel bir gorev olduğunu düşunerek bu çahşmayı topluma açık olarak düzenledıler. K siyle elde edıldı. Bu radyasyon, Big Bang'dan yaklaşık 300.000 yıl sonra, Evren'in boyutlan, günumuzdekı boyutlannm 1/1500'ü kadarken oluştu. Ve bu radyasyon bulutu içinden yıldız ve galaksi gıbi yapılann oluşumuna yetecek derecede madde, enerjiden kopup bıçımlendı. Şaşırtıcı olan, COBE'nin bu temel radyasyon yogunlugunda, 100.000'de 1 gıbı kuçuk bir oranda çok hafıf degişimler saptamasıdır, Degişım çok kuçuk olmakla birlikte çok büyük bir teknik başa bugüne kadar yapılrruş herhangi bir tane cik hızlandırıcıda gözlenemeyecek kadar kutleli bır tanecik turünün olması gerektıgim belirtiyor. Halihazırda varsayımsal olan bu taneciklere Zayıf Etkıleşimli Kutleli Tanecıkler (WIMP) adı veriliyor. Yaradüışın orijinal reçetesinde WIM: sayısının çok fazla olması olası. Sıradan madde, yapı oluşrurmak için enerji ile etkileşime girmekle meşgulken, VVlMP'ler, sıradan madde ile etkileşim yetenekleri zayıf oldugu için, kendi hallerinde kalmışlardj. Kendı çekım guçlerı etkisiyle birleşerek yapılann "tohumlarını" oluşturmaları ve madde enerjiden kendisini ayırdıgmda bu tohumlarla çökerek bır ıskelet oluşturmaları mümkün olabilirdi, ancak VVlMP'ler yeterli degıldı. Gunumüzde Evren, yıldızlar ve galaksilerde başka, aralarında devasa boşluklar bulunan engin tabakalar ve füamanlar biçiminde büyük galaksi duzenlemelerini de kapsar. Bilgisayar simülasyonları, VVÎMP'lerın bile bu yapılan oluşturmada yetersiz kaldıgını ortaya koyar, Bu sorunun yaıutı ise nötrino gibi taneciklerden kurulu "sıcak" karanlık maddede aranıyor. VVlMP'lerden farklı olarak nötrinoların varlıgı, madde ile etkileşıme gırmemelerıne ve zor saptanabilirlıklerine ragmen, kesirı olarak beürlenmiştır. Genelde kutlesiz olduklan kabul edümekle birlikte çok kuçuk belırli bır kutleye sahıp olduklarına ilışkm ıddıalar da vardır. Notrmoların, çok buyuk sayıda oldukları için, çok küçük bır kutleye sahip olsalar da, Evren'in kritik yogunlugunu kolayca oluşturabıldıkleri duşunuluyor. Yapılan oluşturmak için, madde ve enerjımn etkıleştıklen doneme geri dönersek, nötrinoların varlıkları nedeniyle birkaç yapının oluşmuş olacagı düşünülebilir. Ancak nötrinoların madde ile etkileşiınınin çok zayıf oluşu, çok buyuk boyutlular ±şmda, bu yapılardan günumuze hıçbır ız kalmamasına yol açar. Sıcak karanlık madde bazlı bir model kullanarak uzay ile ilgıli gerçekleştirilen simulasyonlar, gözlemsel astronominin sagladıgına oranla daha geniş olçekli yapüar ortaya koymaktadır. Çözüm, belkı de, "sıcak" ve "soguk" karanlık maddelerin bir kanşımında yatıyor. Feza Akça Kaynak: Narure 11.12.97 web Işte bu "soğuk karanlık madde"dır. Bu halde bile, görülen madde ustundekı yerçekimi etkısını ölçerek varlıgına inandıgımız tüm madde, Evren'in sonsuza kadar geraşlemesıni durdurmak için gerekli olan kritik yogunlugun yalnızca % 20'sıni oluşturur.. Tabii kı, galaksüer arası boşlukta saçılmış ve gozükebılen maddenin konsantrasyonuyla karşılaştırılamayacak yogunlukta kuçuk madde taneciklerini de hesaba katmak gerekır, Bu durumda bile, görülen ve nerede oldugu bilinmeyen madde miktarları arasındaki fark, çok büyüktur. O halde maddenin geri kalanı nerededir? rıya denktır Ancak, bu bir bılmeceyı de beraberınde getırmektedir. Standart kozmoloji modellerinin dogru oldugu kabul edilirse, gunumüzde Evren'de gozlemledigimiz yıldızlar ve galaksüer gıbi "yapılar" için geçerlı olan ve COBE sonuçlannın ortaya koydugu yogunluk dalgalanmalannın çok daha buyuk oranlarda olması gerekır. Bu "yapdar" nereden kaynaklanmıştır? Evrenin yapılanışında temel sorun Yaratüıştan yaklaşık 300.000 yıl sonra madde ve enerjı herhangi bir yapının var olabilmesi için etkileşimle fazlasıyla meşgulduler. Eğer Evren sıradan maddeden oluşmuş olsaydı, COBE sonuçlarından pek fazla yapı çıkmasını bekleyemezdık. Ama bugün, Evren'in sahip oldugu yapı, ınkar edılerneyecek beluginlikte. O halde tüm bu yapı nereden kaynaklandı? Işte burada "karanlık madde"nm en ilginç biçimiyle karşılaşıyoruz. Tanecık fizigi, sıradan madde ile fazla sık etkıleşmedıgi için saptanması çok zor olan ve COBE ölçümleri Bu soruya yarut verebilmek için bırkaç yıl gerıye donup Cosmic Background Explorer (COBE) uydusunun ölçüm ve ınceleme sonuçlarına bakmalıyız. Bu sonuçlar, zaman içinde geriye gıderek, Big Bang'ın yankılarmın tüm gokyuzundeki kısa dalga radyasyonlar halinde olçulme579/20 Forumun yöneticisi: Dr Erdal Atabek Foruma katüanlar: (Soyadı alfabeük sırasıyla) Prof. Dr Toktamış Ateş (Istanbul ÜnL), Prol. Dr Siiheyl Batum (Galatasaray Üni), Prof. Dr. Nükhet Güz (tstanbul Unı), Erdoğan Karakoyvnlu (MESS Başkanı), Prol. Dr Dursun Koçer (Istanbul Üııi.), Prof. Dr. Ali Nesin (Bılgi Üni), Avukat Selami Öztürk (Kadıkoy Beledıye Başk), Dı. Ozkan Pektaş (Psiki yatnst). Tmaı Titiı (Beyaz Nokta Vakh Başkanı), Prol. Dr. Şa{ak t/raJ (Istanbııl Üni.), Prof. Dr. Sıddık Yarman (Işık Unı.) Forumun sonucunda bır 'sonuç bıldırgesi' yayımlanacaktır. Moda Koleji
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle