Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BİLİM FELSEFESİ KISA KISA Sıfırdan sonra... Sırları hep erişilmez uzaklıkta varsaydık. Onların Kaf Dağı'nın arkasında olması çekiciliklerini arttırmıştır. Gerçek sırlara ulaşmak için ise nasılneden sorularıyla yanıt arayıp durmaktayız... Ruşen Dora* S ır ya da sırlar, hep merak edılmıştır Nıçtn ve nedenlere yanıtlar hem verılememış hem de onları sormaktan vazgeçılememıştır Öğrenılenler sır olma ozellıklerını yıtırken bıraz otede yenı sırlar belırmıştır Bız ınsanlar sırları hep erişilmez uzaklıklarda varsaymışızdır Onların Kaf dağlarının arkasında oluşları tatlarını çoğalmıştır Şan, şohret, mevkı peşınde koşanlarca her kalıba gırmek geçerlı olabılır Bu yapıdakı kışıler bağnaz tutkularını doyurmak ıçın her şeye saldıracaklardır Onlar, gorunmek, başa geçmek, "En buyuk benım En doğru benım dedığımdır" demek ıçın gerekırse mavı boncuklu sözler verıp bozabılırler Konumuz dışı sır oğrenmeye herkesten çok tutkulu bu tur kışıleri bırakalım Hangı amaçla olursa olsun ınsan yapısında bılınmezlere ulaşma, onları bılme arzuları buyuktur Gerçek sırların neler olduğuna ılışkın merak ve huylarımızdan kopamayız Bu yolda, neden nıçın nasıl'a yanıt aramaya şartlanmıştık belkı de ınsanlık bılıncının en onemlı öğesıdır Sonsuz boyutlu, sayılarla bıle anlatılamayacak bırımlı (bıt) bır akıl varsayalım Bu ıster metal, ıster proteın, ıster erg olsun Böyle sonsuz guçtekı ust bılınç bır zaman dılımınde kendını sınamayı ıstesın Acaba bu oluşumda rasgele bır başıboşluk veya eksıklık, yanılgı, gerı donulemez kesın bır yokluk olmaz mı ıdı? Yokluk ıse eş anlamlı gıbı sanılsa da sıfır bıle değıldır Bır öğrencının sınavında sıfır alması onun yok olduğu anlamına gelmeyecektır O halde "sıfır" nedır? Sıfırın kendısı hıçbır şey gıbı de olsa doğru konumda kullanıldığında evrenı bıle yerınden oynatabılecek duzenlı bır duruş yerı mıdır? "Yoktan Var'a" başlıklı göruşte (I) "ınsan olma bılıncıne" kesın yanıtların verılemedığıne değınılmekte ıdı Gene bu ırdelemede "Herhangı bır şeyın hıçlığe en yakın olduğu hallerdekı şeylenn temaları ıle 1988 yılı Nobel Fızık ödulu'nu kazanan uç fızık bılımcısının neyı bulduklarına değınılmış ıdı "Hem var, hem yok Şımdı burada ve aynı anda başka yerde Her yerde ve hıçbır yerde " gıbı davranan hıç gıbı şeyler ıdı buldukları Bu anlatımlarla acaba tanrısal guçler bılımsel olarak mı ıspatlanıyor ıdı? Bıîınçlerımızın, zamanın gerı ışledığı dılımlerınde bıle gerı gıdışlerı gelecek sanan şartlanışı ve gene hep pozıtıf cısım algılamasına donuk yapısı bılınmektedır Bu doğrultuda bız ınsanlar hep dedık kı " Bır şey varsa vardır Yoksa yoktur" Hıç negatıf resme bakmadık Cısım deylnce de sadece doluluğu anladık Boşluğun varlığı bızım ıçın belırleyıcı doluluk olarak bılınemedı Cısmı dellk ve çevresını cısım gıbı goremedık Aklımızın yargıları her konuda kesln yargılı oldu lyı kı arada bınlerı, hep ılerıyı geleceğe Boşluğun varlığı özdeşleştırmedı Onlar pozitif sanılan evrenın, negatıfı (arabı) karşısında ne olduğunu sormaya başladılar ve dedıler kı " Bır şey var olma ıle tanımlanmak yenne yokluğu ıle de belırlenebılır" Bunu gunluk yaşamdakı namuslular benzetmesı ıle boyle olmayanların çokluğu ıçınde eksıklığının anlaşılması bıçımınde de soyleyebılınz Gene bu doğrultuda (II) "Turk evınde orta mekân" felsefesınden soz eden anlatımda Turkler'de "orta"nın Tanrı yerı gıbı kutsal bır saygınlıkta varsayıldığına değınılmıştır Bu yerı anlatmada kullanılan sembollenn başında "nokta" var ıdı Bılıneceğı gıbı nokta ıkı doğrunun (90°) keslştığı enı boyu olmayan sıfır gıbı bır belırlemedlr Bu anlamda bır bakış ıle nokta ve sıfır benzerlığlnde bu kavramlar tek başlarına belırsızlık ıçınde yok gıbıdırler Benzerlerı ıle hem sonsuz sayıda, hem de sıfır gıbı olan noktanın çevresınde bırıkıuç halka çevrıldığınde saygınlığı belırlenır ve TanrıAllah deyışı olur Orta Asya'dan Anadolu ve Balkanlara Turk mezar taşları (Ahlat mezar taşları) uzennde bu rozetlerı görduk Gene Israıl bayrağından çok once Turk mezar taşlarındakı "ıkı ters uçgenın" ve ıçındekı altı köşelı mekânın ve gene ortasındakı nokta ve en dışta daıresel olarak kurulan sevgl zincıri halkalara rastladık Bu Turklerde Tanrı (Allah) motıfı ıdı Aynı dızilımde Turk evinln dıvanhanesı, savaşı, sofrası ve dlğer oturumları böyle oluşuyor ıdı Nokta, yerını havuzlara bırakmış da olsa amaç aynı ıdı Nokta da sıfır glbı yokluğunvartığa dönuşum yerı ıdı Bunun çevresınde saat yonunde rıtuelik geziler Asya geleneğınde ve Turk adetlerinde yıllık ulke dolaşımı şeklınde olmakta ıdı Ulke bır diyagram glbi ıdl Tanrı vekılı hukumdar bu saygınlığı vurguluyor ıdı Sıfır'ın tarafsızlığı Yokluğun varlığa donuştuğu duzenlı duruşların noktası otekı noktalarla bır arada çızgıyı belırlemekte ıdı Çızgı ıse "yok"tan "var"a, yanı boyutsuzdan yaşama geçış anındakı asıl "BıngBang" ıdl Bu geçış nasıl oldu? Basıtçe, uyanıklıktan uyku geçışınl bile saptayamayan kışıye bu anı kavramanın zoriugunu hatırlatmahyız En kolayı sıfın tanımlayamayana bır matematıkçi şöyle söy luyor (III) " gunluk yaşamda rahatlıkla kullandığımız kesınlık sımgesı sayıları tanımlamaya kalkınca ış ıçınden çıkılmaz bır bılınmeze dönuşuyor Turk Dıl Kurumu sözluğunde hayret ıle gorduğum bır tanım, uç ıçın ıkıden bır artık şeklınde ıdı Bır ıse "Sayı stfatlannın ılkı şeklınde ıdı Sıfır ıçın bu kolay yol ıle bırden bır eksık mı, sonsuzdan bır fazla mı dersınız (III)" Alışkanlıklarımıza çok doğal .bakarken ışler ters gıtmeye başlayınca mı duşunuyoruz " Insan ılk oluşundan berı sayı kavramını bılıyordu Bu bır pozıtıf gudu olarak hep toplama ya da buyukten kuçuk çıkarma şeklınde ıdı Oysa 16 yy'dan sonra yapay bır blçımde kuçukten buyuk çıkarıldı ve negatıf sayılar bulundu (III) Işte o zaman anlaşılamayan "Sıfır"ın ıkı yonlu sımetrının donuşumunde tarafsız (notr) konumdakı yerı sadece anlaşılır gıbı oldu örneğın sıfır derecede buz su olurken su da buz oluyordu Azar azarda dönuşum yoktu Her şey bır anda hal değıştırıyordu Bu "bır an" ne kadarlık zaman ıdı? Sıfır ne ıdı? Sıfırda ne oluyordu? Kavramı belırienemeyen sıfırdan bır anlık sonrakı devınımle nasıl oldu da gozumuzu açtık Ne zaman uyumuştuk da nasıl uyandık? Yoksa sıfır blr duşdu de bu kavramı bız mı uydurmuştuk? Başlangıçtan (sıfırdan), gerı donuşe (sona) kadar buyuk bılıncın parçaları mı ıdık? Eğer böyle ise, hırsızlar, namussuzlar, boş ınançlı bağnazlar, zalımler, katıller ve bır surusu de mı tanrısal parçacıklar ıdı? Pozitıfnegatlf evren anlamında tanrısal tarafsızlık yerı gıbı olan nokta veya sıfır kavramlarının dıngın eksenı zaten "yok" ıle eşdeğerlı varsayılamazdı Bılınç ve tanrısal erk bu duruştan hemen sonrasındakı davranışlarda mı ıdı? Matematıkte de her bırimde var olan ve sadece kendısı olan kavram yok gıbılıkten sonrakı "tek" bır sayısı şeklındedır Yuce gucu (ergı) anlatmada "bır" varlığın en ust tanımı olabılır mı? Bundan öturu bızler başlangıçtakı "sıfır" ve sonrakı "bır"ı tanımlayamıyoruz Ama sezınlıyoruz Olanca benhğımızle onlara en yakın ve onlar gıbı olan şeylerı dahası buiup kanıtlıyoruz Tum ınsancı değerlere nasıl mı yaklaşıyoruz Sıfır noktasındakı adaletlı, dengelı, tarafsız, saygılı ve her şeyden once ınsanca oluşmayı sağlayarak Ancak doğru yerdekı doğru başlangıçtan bıraz sonrakı doğru gerçeklere uyalım dıye Bılım, sanat ışte bunun peşınde koşuyor Bu özellıkler ile kendilerını yuceltıyorlar Cuce dongulerde ıse sadece bağnaz tukurukler kol gezıyor (IV) *Y. Mimar Prçf. Mimar Slnan Üniversitesi Öğretlm Uyesi I 'Yok tan Var a" Cumhurlyet Bılım Teknık Dergısı, 29 08 1992 R Dora II "Turk Kımlığı" Cumhuriyot, 14 07 1994 R Dora III "Bllim ve Teknık" TUBITAK Yayını, sayı 324, s 37 S Koçak IV "Oazıosmanpasa Ortaokulu" Cumhurlyet 29 09 1994 Sat 22 R Dora Akrep genli virüs deneniyor Akrep genı aktarı lan v ırus, haşereler ıçın ölumcul bır zehlr oluşturuyor Tırtılları oldurmek ıçın gelıştırılen vırus, etkıledığl tırtılları felç edip yere duşuruyor Bu vırus Oxford'da yaratıldı ve açık alanda camdan kapalı kutular ıçınde deneniyor Ancak akreplı vıruslerın çevre ve ınsan ıçın tehlıkelı olabıleceğı gerekçesıyle, deneylere karşı çıkanlar var Bunlar, vırusun çevredekı doğal ortamlara kaçmasından endışe edıyorlar Oxford ekıbı ıse bıyolojık haşere ılaçlarının kımyasal olanlara gore lyı bır alternatıf olduğu konusunda goruş bırlığı ıçınde (ns3 12,oy) 413 10 Teknolojık lıder olarak Japonya'nın konumu tehdıt altında Soğuk savaşın sona ermesıyle, çoğu hukumetler araştırma ve gelıştırme fonlarını askerı alandan sıvıl alana kaydırıyorlar Ancak Japonya hâlâ Kuzey Kore'yı ve Rusya'yı askerı bır tehllke olarak kabul edıyor ve askerl araştırmalar ıçın daha fazla yatınm yapmayı surduruyor Geçmışte Japonya, araştırmayı ılerı seramık ve lıkıt krıstallere ve tuketıcı elektronık urunlerine yöneltmıştı Ekonomıstler bunu daha çok, Amerıka gıbı dığer ülkelerın askerı projelere para kanallarını açarken, Japonya'nın sıvıl A+G'ye guçlü yatırımlar yapmasına bağlamakta 1987'de Amerıka'dakı savunmayla ılgıli sanayı, ulke muhendıslerının yuzde 16'sını ve bılım adamlannın yuzde 11'mı ıstıhdam etmış 1992'ye kadar bu rakamlar yuzde 13 ıle yüzde 8'e duşmuş ve duşmeye de devam etmekte Japonya 'da yayımlanan VVhıte Paper bılım dergısınde yer alan bu haberde şöyle denıyor, "Ulusal savunma araştırmalarını ıçeren, bellı başlı gelışmış ulkelenn araştırma ve gelıştirme bütçelerındekı buyumeye baktığımızda, Japonya görelı olarak yuksek bir büyume göstermış gıbi görunuyor Bununla bırlıkte, savunmayla ılgıli maddelerı bır kenara bırakırsak, bu ulkelenn yatmmlannı arttırdıklarını görüyoruz" Japon araştırma sektöru, yalnızca dlğer ulkelerle rekabetten değll, aynca bir çok şırketın A+G butçesını kısmaya yönelten ekonomık durgunluktan da oldukça etkılenmış Tum bunlara blr de J a p o n y a ' n ı n , malıyetı duşurmek ıçln araştırma geliştırme merkezlerinı Güney Kore ve Tayvan gıbı Asya ulkelerine kurması ve sonrasında gelışen bu ulkelenn teknolojık ılerleme sağlamış ulkelerle doğrudan rekabete girmesı, sonuç olarak Japonya'nın yuksek kalıtelı urunler gelıştırıp uretme çabalarını baltalıyor (oy) Japon mucîzesi sönüyor mu?