Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HAYVAN LAR VE SANAT Hayvanlar da sanat severi... Insanı diğer canlılardan ayıran en mükemmel etkinlik sanat olarak bilinir. Peki, hayvanlar da sanatla uğraşıyorlarsa? Fil "şiir gibi" resim yapıyor, şempanzelerin resimleri yüksek fiyatlarla satılıyorsa? Yazan: Jared Diamond Çeviren: özgür Ulusoy U nlü ressam VVıllem de Kooning, Siri'nin çizgılerinın duygu yüklü olduğunu düşünüyor. Dışavurumcu VVİtkin ise "şllr glbl," diye tanımlıyor aynı çizgileri. VVİtkin, ressamın kadın olduğunu ve Asya kaligrafisiyle ilgilendiğini hemen anladı, ne ki Siri'nin boyu 2.5 metre ve kilosu 4 ton blr fll olduğunu tahmin edemedi. Siri, hortumuyla kavradığı kalemlerle çizmişti resmi Aslında çoğu fil yere bir şeyler çiziktirmek için hortumunu kullamr. Sanat, ınsanı diğer hayvanlardan ayıran en mükemmel ınsan etkinliğidir... Öyle düşünülür. Pekl ya hayvanlar da sanatla uğraşablllyorsa? Siri'nin resimleri pek çok şekilde yorumlanabilir: Fil, sonuçta elde ettiği ürün bizim ürünlerimize yüzeysel olarak benzeyen, doğal bir eylem içersindeydi. Ancak ne vahşi doğanın tek sanatçıları filler ne de vahşi hayvanların uğraştığı tek sanat resim. Kuşlar, kendiliklerinden şakırlar, çoğu hayvan kur yaparken dans eder. Peki insan etkinliğl sanatı, hayvanların yüzeysel olarak benzeyen çalışmalarından ayıran nedir? Üç ayrımdan söz edilebilir: insan etkinliği olarak sanat faydacıl değildir; estetik kaygılar taşır; kalıtsal yollarla geçmez. Şımdi bu iddiaları gözden geçirelim. Sanat, hayatta kalmamızı sağlamaz. İns sanlarda faydacıl olarak görülebilecek tek tarafı, iletişim aracı olmasıdır. Ancak duygunun, düşüncelerin aktarılması, genlerin aktarılmasına benzemez. Oysa kuşlar açıkça yuvalarını korumak, karşı cinse kur yapmak için şakırlar. Bu açıdan iki tür etkinlik arasında bir fark var gibi görünüyor. Kuşlara, ötüşürken estetik kaygılar taşıyıp taşımadıklarını soramayız, ama örnegin ardıç kuşları çoğunluk üreme mevsiminde öterler. Bu açıdan da arada bir fark var gibi. Hemen bütün kuş türleri, hiç duymamış bile olsalar, kendi türlerine özgü bir şekilde şakıyabilir. Japon bir aile tarafından evlat edinilen bir Fransızırı kendilığınden "La Marseilaıse"i söylemeye başladığını düşünün bir de. Geçmiş yüzyıllardan bugüne hızla değişen biçimler, sanatın insanlar için öğrenilmiş bir edim olduğunu gösterir. Oysa kazlar, iki bin yıldır aynı şe doğal materyal dışında ortalıkta çerçöp yok. Renk uyumuna oldukça dikkat edilmiş; kırmızı yapraklarla kırmızı meyveler bir arada. Kapının hemen karşısında sıyah mantarlardan oluşan bir yığın. Bütün mavıler kulübenin içinde toplanmış, kırmızılar dışarıda; sarı, mor, siyah ve yeşiller de farklı yerlere dağıtılmış. Kimileri ezik yapraklarla boyanmış, kimilerinde mavi, diğerlerinde kırmızı, ötekilerinde de yeşil hâkim. Ve tüm bu yerel biçemler kalıtsal yollarla geçmiyor. Küçük kuşlar buyüklenne bakarak öğrenıyorlar kulübelerı örmeyı. Kulübeler eş seçimı açısından önemli. Erkekler dişilerin gözüne girmek için kulübe örer, dişiler de dolaşıp kulübeleri inceleyerek eşlerıni seçer Hayır, bu blr miem de Koonlng değil, şempanze June'un bir çalışma&ı. Bakıcısı, June'un babasının da "doğuştan ressam" olduğunu styluyor. ilkbakıştasaçmagıbı görünen bu eşleşme dızgesı, aslında oldukça yararlı. Böylece dişiler hangı erkeğın yaşam savaşında daha becerikli davranabileceğini görüyor. Kötü Ruby, resmi bitirmlş olduğuna karar vererek hortumunu sallıyor örülmüş bir kulübe, yuvasını koruyamayacak bir erkek demek kilde tıslıyor. tir. Aslında çoğu kuş türünde erkekler, şa Gelelim Congo'yla Betsi'nin resimlekıyarak dişilere ne kadar güçlü oldukları rine! Kabaca soyutdışavurumcu olarak tanı göstermeye çalışır. Rengârenk bir göv nımlanabilirler. Congo bir günde 33 resim de daha iyi genlerin simgesidir. Avustral yapmış (kuşkusuz kendi keyfi için) kaleya'daki cennet kuşları da yerleri temizle mi elinden alınınca da fena halde sinirlenyip yuva yapmaya uygun süslerle dona miş Bu iki şempanzenın çalışmaları tarak dişilerının dikkatini çekiyor. 1957'de Londra'da sergilenmiş ve resimlerin çoğu yüksek fiyatlarla alıcı bulmuş. Şimdi başta söyledığimiz üç ölçütü göz June, sonraları ikisinin de pabucunu daden geçırelım. Bırıncısı, Yeni Gıne'dekı ma atmış. kuşlar da bu davranışları öğreniyor. So ramadığımız için estetığın ne ölçüde En yakın akrabalarımızın bu çalışmaları önemli olduğunu bilemiyoruz. Fayda amaaradaki farkı yine bulanıklaştırıyor Maycına gelince, kulübe yapımının cinsel işmunlar da tıpkı insanlar gibi herhangi bir levi var, bu reddedilemez. iyi ama süslenfayda gözetmeksizin resim yapabiliyor. me CroMagnon insanından bu yana Bu kez de insanlann iletişim boyutunu da önemli bir kur yapma aracı olmamış mıön plana çıkardıklarını söyleyebilirsiniz. dır? Oysa maymunlar iletişim karşısında öyle kayıtsızlar ki kendi resimlerini bile yok Üstelik sanatın günümüzde bile önemedebiliyorlar Ancak bu o kadar da ölümli cinsel çağrışımları vardır ve ticari olarak cül bir fark değil. Franz Kafka da romanda üreticisine bir takım faydalar sağlar. larının basılmasını engellememiş miydi? Richard Strauss operalarından kazandığı paralarla inşa ettirmişti villasını. Yine de daha ciddi bir gerekçeyle karşı çıkılabilir maymunlarla insanlar arasınSanat ve faydacılık da kurulan paralelliğel Resim yapmak doŞimdiye dek sanatın bireysel boyutunğadaki maymunlara özgü bir edim değildan söz edildi sadece, oysa bütün tarihidir, oysa böylesi bir etkinliği tamamen domiz grup etkinlikleriyle yüklüdür, toprakğal ortamlarında gerçekleştirenler de var. lar kazanılıp topraklar kaybedilir, toplu katKuşların kulübesl liamlar yaşanır. Bir grubu ötekilerinden ayıran da kültürüdür; özellikle dili, dini ve Yeni Gine'de yaşayan bir tür kuşun orsanatı (öyküler ve dans dahil). Yani sanat, manlarda yaptığı kulübelerden söz edegrubun hayatta kalmasının ardında yatan lim şimdi de: Çapı 2.5 m. yüksekliği 1 m önemli bir dürtüdür olan kulübelerln girişleri bir çocuğun geçebileceği büyüklükte. Sanatı hep faydacıl yönüyle ele aldık buraya kadar Ya sanatı sırf sanat olduKapının önü yeşıl otlarla kaplı. Süsleme ğu için sevenler? Sanatımızda kişisel tatamacıyla yerleştırıldıği bellı olan yüzlerce 2768