Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
T ARTI ŞM A Bİ L İM UZAYl Bilimsel araştırma üzerine Prof. Dr. Bahattin Baysal'ın yazısına yanıt. Prof. Dr. Kasım C.Guven ürkiye'de son 20 yılda yapılan çalışmaların SCI'deki durumuna ait ınceleme Sayın Baysal'ın elestırisine cevabım aşağıdadır Ben değışik bölumlerden oluşan SCI'nın Osogratlk MUlmünü taradım Bu bölum, ancak SCI'nin aldığı mecmualarda yayımlanan her ülkenin araştırma ünttelerınde yapılan yayını ve araştırıcının adını belırler Tekrar açık blr deyimle vurgulamak gerekırse dış yayınların hepsını değıl, SCI, yalnız kendısınln seçıp lıstesıne aldığı mecmualardakı yayınları alır Burada SCI mecmua'arı seçerken o mecmuanın belll bir sitasyon kapaaiteslne sahip olmasını (Şöyle kı sitasyon sayısında %80'ın Ostunde gibı) ıster Böylece SCI'nin •Imcdığı yabancı mecmualarda yayını olup da hazırladığım lıstede adı olmayanlara cevap vermlş bulunuyorum Bız bu arada Geografık bölumün Türklye kısmında adı geçen Türk araştırıcıların 19701989 (20 senelik) sitasyon sayılarını topladık Bunları verirken de SCI'nin aldığı mecmualarda, gelışmış ünlversltelerımızde 10, gelışmemışlerde 5 yayını olanları lısteledık Aynca bundan az yayını olanları da yani SCInln aldığı mecmuada 1 yayını olan araştırıcıların dahı sıtasyon sayısını taradık Fakat tabiidlr kl bunların hepsını bır dergınln sahifelerıne sığdıramazdık Böylece ele alınan Türk öğretlm üyesl sayısı takriben 2500 civarındadır Yanı 2500 kışının SCI'deki yayını ile sltasyon sayısına aıt lısteler elımızdedlr Bu çalışma 4 aene süren bır mcelemenın sonucudur Yani üstünkorü bir derteme değlldlr Sayın Baysal'a gelınce 20 senede SCI'nin aldığı mecmuadaki yayın sayısı 5 (bu sayı 10'un altında olduğundan bızim lıstemıze gırememiştır), sitasyon sayısı ıse 290 (tablomuzda belirtilen yıllar dışında 19551989 arası kendısını özel taramamızda ıse yekun 526)'dır 1990 yılına kadar bu alandakı rekorun kendısıne ait olduğu beyanı ve övunmesi gerçeğe uymamaktadır Bu vesıle ıle tartışmalara sebep olan yazıma bazı eklemeler yapmak ıstorım 1 Blr bilimsel arastırmanın değerlendirilmesinde esas, onun SCI'nin aldığı bir mecmuada yayınlanmasıdır Zlra ülkelerin bilimsel sıralamasında buna uyulmaktadır 2 Tek bır araştırmaya düsen sitasyon sayeı önemlidir 3Yayının yabancı kitaplarda site edllme sayısı yayının değerını arttırır Bütün ayrıntıların saptanması ise ayrı bir araştırma konusudur SCI'nln Gaognrflk MMümUmte Türkiye^ nin dünya ulkelerı ve komsuları ile durumu şoyledir Bu bötümün yalnız 3 aylık dönemine ait bır cıldınde, Amerika 476, Japonya 101, Almanya 90, inglltere 81, Yugoslavya 5, Yunanlstan 45, Mısır 3, Tayvan 3, Bulgarıstan 3, Türkiye ıse 2 sutun ışgal eder > Bu tabkj bize hiçblr ekleme yapmadan du, rumun vehametını gosterır Son olarak şunu belırtmek ısterim ki ben yazılanmda kimseyı küçümsemeyi düşünmedlm Son 4 yıkjır değışlk yayın organlarında çıkan yazılanmda amacım Onıversıtelerin IIseden farklı olarak yalnız eğitım yapan kurumlar olmaktan çıkarılması ve dunya ulkelerı arasında bellı bır yeri alabllmesi Içın acil önlemler alınması gereklılığıni ılgilllerin dikkatıne sunmaktadır • T John Bardeen nasıl yaşardı? Transistör ve üstüniletkenllk konusunda Iki Nobelli tek fizikçi olan John Bardeen, çok sade yaşamıyla tanınırdı. M.Ali Alpar G eçenlerde Amerika'da bır fızıkçı meslektaşımın bılgisayar ağıyla gonderdığı mesajdan John Bardeen'ın olduğunu oğrendım Bardeen, Nobel Fızık Odulu'nu ikl kez alan tek kışıydı (1956 ve 1972'de) Bu ödullerden bırıncısını Shockley ve Brattaın ıle bırlıkte transistör ıçın ıkıncısını de ustun ıletkenlık ol gusunun anlaşılmasını sağlayan Bardeen Cooper, Schrieffer teorısıyle almıştı Transistör Transıstörun gunluk hayatımıza neler getırdığıne hepımız tanıklık edebiliriz Işlevıne bakarsak transistör, uç kutbundan ıkısı, dıyelım a ve b arasında uygulanan bır voltajla b ve c arasındakı ıletkenlığı kontrol edebıldığımız kuçuk bır aygıt Bu tur aygıtlar elektronık teknolojısının kalbını oluşturuyor Bardeen'ın ölum haberını taşıyan bılgisayar ağları da transıstörle gelışen teknolo|iye dahıl Transıstörun kendısı parçalardan oluşmuş bıleşık bır devre değıl Tek bır yarı ıletken parçasının özellıklerının amaçlanan ışleve gore değış tırılmesıyle oluşuyor Bunun ıçın de yarı ıletken maddelerın temel fızık açısından anlaşılması gerekıyordu Bardeen ve ar kadaşları çağdaş fızığın temel prensıplerını uygulayarak yarı ıletken maddelerde elektrık yüku taşıyan parçacıkların dağılımını ve elektrık ıletkenlığının dış etkenlerle nasıl kontrol edılebıleceğını anladılar Bu rada derın bır teorık anlayışla doğrudan gereç uretımıne dönuk deneyler ıç ıçe ıdı Transıstörun bulunması temel araştırma ıle uygulama, teorı ıle deneyın nasıl bırbırını besledığı konusunda en lyı örneklerden bı rıdır Bardeen deneye yakın, deneyı lyı anlayan türden bır teorık flzıkçı ıdı sıcaklıklarda elektrık akımını hıç dırenç ve enerjı kaybı olmadan ıletırler BCS teorısı ne göre krıstal ıçınde elektronlar arasında çekıcı etkıleşmeler bellı bır sıcaklığın altında tum elektronların çıfter çıfter bırbırıne bağlandıklarj ve bu çıftlerın tumunun kolektıf bır davranış oluşturdukları, toplu elektron akımının çiftlerı bozmadan durdurulamadığı super ıletken duruma yol açıyor Bardeen'ın transistör Nobel'ını paylaştığı 1956 yılında gelıştırılen BCS teorısı teorık fızığın önemlı bır problemını çözerken başka problemler ıçın de bır model oluşturdu Benım kuşağımın unıversıte öğrencisı olduğu altmışların sonlarında her ıkı konu ders kıtaplarına gırmıştı John Bardeen nasıl yaşardı? 19831985 ve 198889'da llhnois Universıtesı Fızık Bölumu'nde mısafır öğretım uyesı olarak bulunduğum sıralarda Bar \ tırma ımkânları buldukları ıçın, bu arada birbırlerını buldukları ıçın Bu bırıkımı Bardeen ın kuşağı ve ondan öncekı kuşak başlatmış Bardeen Bell Telefon Şırketı'nın araştırma laboratuvarlarındakı pozısyonunu bıraktığında transıstör dahıl bırçok katkısıyla bılım dunyasında yerını almış durumdaymış, ıstedıği unıversıteyı seçebılırmış, patentlerıyle de herhalde epeyce zengınmış Urbana'yı seçmesınde önemlı bır faktor çocuklarının tyı yetışeceğı bır okulun (unıversıtenın yönettığl ve akademık bakımdan kuvvetlı bır lısenın) ve sakin bır kuçuk sehır ortamının bulunması ımış Bell laboratuvarından tanıdığı o zamanların genç ve parlak fızıkçısı Phil Anderaon'un (1978'de Nobel ödulunu aldı) Urbana şehrınde ve buradakı unıversıte lısesınde yetışmış olması Bardeen Aılesı'nın bu şehrı seçmesınde etken olmuş Transıstöru bulmuş ve elınde her turlu maddı olanak bulunan bır bılım adamının kendısı ve aılesı ıçın çevre seçerken akademık krıterlere ve eğitım olanaklarına oncelik verdığını gözluyoruz Tabıı bu lllınoıs Unıversıtesi'nın Bardeen'e az para verdığı anlamına da gelmıyor Kendı ıç huzuru ve mutluluğunu herhalde çok aktıf bır duşunce dunyası ıle sakın bır aıle hayatı arasında kuruyordu 1951'den ıtıbaren aynı unıversıtede çalışmıştı Çocukları yetışmışler, ıkı oğlu kendı dallarında başarılı fızıkçiler olmuşlardı Eşı akıllı bakışlı, sevecen yuzlu bır buyukanne ıdı Mütevazi bir yaşam Bardeen'ın fızık dışında söz ettığı konu ailesı, torunları ıdı Az ve kısa konuşurdu Kendı kullandığı sıradan bır arabası vardı Uzerınde eskı bır pardösu, sade bır takım elbıse ve spor gömlekle dolaşan, soğuk havalarda başına yün külahını gıyen bır emeklı görunumundeydı, ama hıçbır zaman gerçekten emeklı olmadı Fızık bölümundekı çok sade mutevazı ofısıne gelir, kıtap ve dergı yuklu çelık rafların önunde hesaplarını yapar, kendısıne danışmaya gelen fızıkçılerle çalışır, yuklu gunluk postasını ızlerdı Başlıca eğlencesı yerel kulupte oynadığı ve çok ustası olduğu söylenen golftu Çok zor bır matematık bulmacası olan ve populer bır oyuncakla dunyaya yayılan Rubık kubunu de çözmuştu öte yandan başka bır dunyayla da yakın ve herhalde etkın teması olmuştu Uzun yıllar ABD Başkanının Bilim Danışma Komitesi'nde ve dev Xerax şırketının yönetım kurulunda bulunmuştu Ama yaşayışıyla (bunların tıpık ımajları olabıldığı Ölçude) ne danışmana ne yönetım kurulu uyesıne benzerdı Tabıı butun bılım adamları da bırbırlerıne benzemezler, aynı şekılde yaşamazlar Bardeen'ın sade tarzı bilım hayatının en vazgeçılmez ortak unsuru olan çok çalışmayı, yaptığı seçım de bılım adamlarının bu ışı yapmak ıçın toplumdan istediklerı temel gereksınımı, takdır edılmenın en somut bıçımını sergılıyor, rahat çalışabılme imkânı I l Üstün iletkenlik teorisi Bardeen'ın dığer Nobel'ını aldığı üstün İletkenlik konusu da teknolojıde devrım yaratabılecek bır temel araştırma alanı Bardeen'ın katkısı bu kez deneysel olarak bılınen bır olgunun kuramsal olarak da anlaşılması ustun ıletkenlığın nıçırı ortaya çıktığının kavranması yönunde ıdı Bardeen'ın doktoralı asıstanı Cooper ve doktora oğrencısı Schrieffer ıle bırlıkte gelıştırdığı BCS teorısı, doğru kuramlar ıçın çoğu kez görulduğu gıbı kavramsal ve matematık açıdan çok guzel, "şık" bır ustun iletkenlik kuramdır Bu kuram deneylerle doğrulanmaya devam edıyor Transistör gıbı BCS teorısı de bır krıstal ıçındekı çok sayıda elektronun oluşturduğu, elektron gazının kuvantum mekanığı ıle ele alınmasından yola çıkar Ustun lletkenler duşuk John Bardeen deen'le tanıştım Bu tarıhlerde çoktan emeklı olmuş bır emerıtus profesordu, ama her gun çalışmaya gelırdı özel bır yakınlığımız yoktu, sadece etrafta rastladığı genç fızıkçılerden bırıydım Beraber çalıştığım David Pines'la odaları yan yanaydı, bazen yemekte beraber otururduk lllınoıs Unıversıtesı ABD'de hem fızıkte hem de muhendıslikte önde gelen unıversıtelerden bırıdır Unıversıte Chıcogo'ya arabayla uç saat uzaklıkta, çevresınde mısır tarlaları ve çıftlıklerle kaplı ovaların kılometrelerce ve dumduz uzandığı bır orta batı şehrı olan ChampaıgnUrbana'da bulunur Unıversıtenın Amerıka'nın ve dunyanın her yanından gelmış mensupları nıye bu taşra şehrınde bulunduklarını sorup dururlar Cevabım da bılırler Orada prestıjlı bir ünıversite bulunduğu ıçın lyı araş 2064