Katalog

Denizlerin doğal eczanesi D JeanMichel Cousteau Midye, sünger ve mercanların kendilerini savunmak için ürettikleri kimyasal madde insanlarda birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor. 43 yıllık dalgıçlık yaşamında, JeanMlchel Cousteau, bir deniz ejderhası ile karşılaşmanın mutluluğunu anlatıyor. Minik deniz ejderhası D enizkızı egzamada hangi ilacı kullanır. Yanıt: Mercan esansından hazırlanan cilt merhemi sürer. Yine denizkızları artrite karşı deniz süngerinden çıkarılan bir özütü kullanır. Bu satırları, Anderssen'in masallarından alınma cümleler sanmayın: Denizlerin "eczanesi" biz ölümlüler için bugün gerçekçi bir seçenek. Deniz canlılarından elde edilen doğal ilaçların sayısı gün geçtikçe artıyor: Santa Barbara'da yapılan bir toplantıda 50 bilim adamı AIDS'ten astıma kadar çeşitli hastalıklarda denizden elde edilen tıbbi preparatların kullanımını tartıştılar. Amerikan haber dergisi Newsweek'in bildirdi algıcın vücudu, sualtında rahat ilerleyebilmesi için gevşek olmalıdır. Fakat gözler ve akıl alarm halinde kalmalıdır; yalnızca tehlikeleri görmek için değil, sihiri de görmek için. Dalgıç, her an bir sürprizle karşılaşmaya hazır olmalıdır. Güney Avustralya'daki çalışmalarım sırasında, şu iki duyguyu yaşadım: Sakinleştirici bir banyoda düş kurar gibi denizde dolaşma ısteği ve beklenmeyenle karşılaşınca aniden gerçeğe dönmenin verdiği canlılık. Şimdiye kadar görmediğim bir yaratık suyun içinde kayarak ilerliyordu. Deniz ejderhası, onu iztediğim süre içinde gerçekdışı gözüktü. Yaklaşık 30 cm uzunluğundaki yaratık, çoğunlukla kuyruktan oluşuyordu ince ve kemikli olan vücudu bir denizaltınınkine benziyordu, fakat yassılaştırılmış ve şeker gibi gerilmiş bir denizaltına. Hayvan, aralıksız açılıp kapanan yüzgeçleriyle ileriye doğru yavaş yavaş hareket ediyordu; aynı, balık gibi ilerleyen bir at gibi. Eğer ejderhanın çıkardığı ses duyulabılseydi, yüzgeçlerinin orta şiddetli bir rüzgârda uğuldayan fırıldaklar gibi ses çıkardığı ışıtılebılirdı. Deniz ejderhası, gümüşı şeritleri ve ucu kahverengi olan parlak pembeportakal rengi vücuduyla, avlanırken bir kostüm giymiş gibi gözüküyor. Bununla birlikte, garıp görünüşü öteki türlerle karşılaştırıldığında hiçbir şey değil; örneğin yapraklı deniz ejderhası, kahverengi alglerle örtülmüş canlı bir ota benzer. Bu yaratıkların ıkisinin de yalnızca Güney Avustralya sulannda yaşadığını ve bu çalışmalarım sırasında, ikisiyle de ilk kez karşılaşabileceğimi biliyordum. Bununla birlikte, ön araştırmalarıma ve beklentilerıme karşın, umutlarım gerçek olunca, kıtaplarda betımlenen çarpıcı özellikler, yerinde gözlerimin önüne serilince, bu benim için hoş bir sürpriz oldu. ğine göre denizlerin eczacılık hazinesi şimdiye kadar tahmin edilenin çok üzerinde potansiyele sahip: Midyeler, süngerler ve beyaz mercanların kendilerini savunmak amacıyla ürettikleri kimyasal maddeler insanlarda birçok hastalığın tedavisinde kullanılabilir. Bunun ilk somut örneği ise uzun zamandır kullanılan Asiklovir adlı antiviral preparat: Asiklovir, 1982 yılında birer golf topu büyüklüğündeki Karaib mercanlarından sentezlenmiş. Bugün herpes ve viral ensefalit tedavisinde asiklovir başarıyla kullanılıyor. Ender bulunan başka bir sünger türünden elde edilen maddeler iltihap ve ağrıyı kolaylaştıran enzimleri bloke ediyor. Denizlerin doğal kaynaklarından sentezlenebilen antitümör preparatlara ilişkin çalışmalar da sürüyor. Deniz kaynaklarını değerlendirirken dikkat edilmesi gereken bir nokta, bu farmakolojik deniz canlılarının soyunun tüketilmemesi... (l.m.) D 20616 JeanMichel Cousteau, Tasmanıa kıyılannda bir aenizkızım incellyor Saldırıdan korunuyor Örneğin, deniz ejderhalarımn öteki canlılar tarafından yendiğini, garip renklerinin kamuflaj ışlevı gördüğünü ve saldırılardan koruduğunu biliyordum. Fakat onları gördükten sonra, bir avcı hayvanın bu kağıt inceliğindeki yaratıkları nıçin yediği sorusu aklıma takıldı. Bana, deniz ejderhası hiçbir besin sağlayamayacak bir canlı gibi gözüktü. Yapraklı türlerinden ayırdedilmek ıçın sıradan deniz ejderhası olarak adlandırılan bu deniz ejderhalarımn kuyrukları, dinlenmek için bitkilere ya da resiflere tutunmalarını sağlayacak kadar sağlam gözüküyor. Buna karşın, dınlenen ya da tutunan hiçbir deniz ejderhası görmedim; atlıkarınca daki atlar gibi suda sabit hızda ilerlıyorlardı. Kuyruğun, tamamıyla farklı bir amacı var: Yumurtaları kuluçkaya yatırmak için bir tünek ışlevi görüyor Bir dişi ve erkek deniz ejderhası bir araya geldiği zaman, çiftleşinceye kadar birlikte kalıyor Dişi, erkeğin kuyruğuna 150200 yumurta bırakıyor. Sonra, çift ayrılıyor. Yaklaşık 8 hafta boyunca, erkek yumurtaları kuluçkaya yatırıyor; anababalarının mükemmel mınyatürleri olan yaklaşık 2.5 cm boyundakı yavrular ortaya çıkıncaya kadar bunları taşıyor. Dahşımdan sonra, deniz ejderhaları konusunda uzman olan Dr. Rudie H. Kuiterden bu muhtesem hayvanlar hakkında çok şey öğrendim. Dr. Kuiter'e göre yavrular bilim tarafından ancak kısa bir süre incelenmişti. Doğumdan sonra, yavrular bir arada toplanarak denizotlarının arasına gizlenirler. Boyları, altı ay sonra 15 cm'ye, bir yıl sonra 25 cm'ye ulaşır Azami 40 cm uzuııluğa eriştikleri bilinmektedir, fakat bu boyda hiçbir deniz ejderhasıyla karşılaşmadım. Serin Avustralya denizinde deniz ejderhasıyla karşılaşmam, bilim için yeni bir şey olmayabilir Fakat benim içinyeniydi. Hiçbir keşif yapmamama karşın, hâlâ yapılabılecek birçok keşif oldugu düşüncesinden haz aldım. Bu kadar okyanus gördükten sonra, aklımın ve gözlerimin tamamıyla yeni bir şeyden zevk almasından mutluyum. 43 yıllık dalgıçlıktan sonra, denizde bir çocuğun ürpertısini hissedebildiğim için mutluyum. (m.« LATS)