Katalog

B İ L İ M İ N ÖNCÜLERİ SAĞLIK Durdurulamayan virüs: Esrarengiz canlı parçası 1968 Temmuzunda Hong Kong'da çıkan grip salgını sırasında binlerce insan hastalandı; çoğunda hastalık kısa sürdü ve dikkat çekmedi... Bu vırusun bugun en bulaşıcı virüslorden biri olduğu ve dünyanın her tarafına yayıldığı biliniyor. •"A2Hong Kong" virüsü olarak tanımlanan bu viAncak bu salgın, sıradan bır rüs, mikroskopla dahi gösalgın değildi; yeni ve yayılma rülemeyecek ufaklıktadır; eğılımı gösteren bir vırüsün çapı 2 5 cm'nin milyonda habercisiydi... birinden de kücüktür Avrupa'da ise durum daha kötü... ellerinde 1 milyon dozluk aşı olmasına rağmen İngiliz ilaç firmaları, haftada 140 bin doz tüketilecek şekilde üretim yapmaktalar... Sovyetler Birliği, başlıca kentlerdeki nüfusun % 80'ını aşılamak üzere yoğun bir kampanya başlattı... Şirketterin, güneşyağı, krem ve sütlerinde kullandıkları maddeleri açıklamaya yanaşmamaları, tedaviyi zorlaştırıyor. Şimdi tıp uzmanlan, insanlığın önemli hastalık etmenlerinden biri olan bu "durdurulamayan virüs" ile ilgili çalışmaları hızlandırmışlardır Güneşten koruyucu maddeler vealerji G jABD de bu Hong Kong vır den etkilendi; Atlanta'daki Ulu sal Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi'nin verilerine göre söz konusu grip, bütün Amerikan eyaletlerinde görüldü. "A2Hong Kong" virüsünün yol açtığı grip, birçok kişıde sadece ateş, eklem ve baş ağrısı, halsizllk belirtileri vermekte... Son on yıllarda tıp gelışmış, özellikle de antibiyotiklerin keçfı ile bakteriyel hastalıklara karşı şayunmajnjlan bulunmuştur. L' le ki yaşlılık, aşırı sıgara ıçme ve başka hastalıklar nedeniyle zayıf düşmüş kişilerde başka birtakım hastalıklara, özellikle de zatürreeye zemin hazırlıyor. Bütün Öteki virüsler gibi "A2Hong Kong 68" virü. sü de esrarengiz bir canlı parçasıdır... canlı bir organızma ile cansız bir kımyasal molekül arası bir, lir. Bir virüs kendi kendine çoğalamaz... çogalabilmesi için bir hücreyi kendi rnenfaati doğrultusunda çalıştırmak zorundadır... Virüsün istilasına uğrayan hücre, kendisi için yararh olan maddeleri yapacak yerde, yeni yeni virüslerin' üremesine yarayacak molekülleri yapar... binlerce ıvirüs imal ettikten sonra Ama viral hastalıklara karşı in ^sanlar hâlâ çaresızdirler... in~ san vücudundan 500'den faz • la virüs ayrılmıştır... hatta bunların kanserde de rol oynadıkları kanıtlanmıştır. üneşten koruyucu maddeler, zararlı ultraviyole ışınlarının deri içine sızmasını engelleyen çeşitli filtre maddeleri içeriyor. Ancak tam da bu maddeler pek çok insanda alerjik reaksiyonlara yol açıyor. Stugart Bad Cannstatt'taki cilt kliniğinden D. Kleinhaus'a göre bu tür alerjilere iki yıldan bu yana daha sık rastlanıyor. Alerjilerin çoğalmasının, güneşten koruyucu maddelerin giderek artan tüketiminden kaynaklanıp, kaynaklanmadığı henüz bilinmiyor. Çoğu durumda güneşten koruyucu maddenin cilde sürülmesiyle reaksiyon meydana geliyor. Burada bir alerjik "ilişki egzaması" söz konusu. Bazı hastalarda ise ciltteki kızarıklık ancak güneş banyosundan sonra ortaya çıkıyor. Bu durumda güneş ışınları alerjiye neden oluyor. Söz konusu kızarıklık, güneş banyosundan sonra cildin pembeleşmesine çok benzediğinden genelinde "hata" kullanılan güneşten koruyucu maddeye yükleniyor. Ancak eve dönüp, cilde herhangi bir krem ya da ruj sürülüp, aynı reaksiyon başgösterdiğinde doktora gidiliyor ve teşhis konuyor. Çünkü ışık filtreleri yalnızca güneşten koruyucu maddelerde değil, günlük kullanılan pek çok kozmetlk üriinde de bulunuyor. Cilt doktoru alerjik bir reaksiyondan kuşkulandığında, basit bir testle ciltteki değişiklikten, hangi maddenin sorumlu olduğunu saptayabilir. Filtre görevini yerine getiren hemen hemen tüm maddelerde böylesine rahatsızlıklara rastlandı. En uygun güneş koruyucusu Bazı ülkelerde kozmetik ürün imal eden firmalar, ürünlerinin üzerine kullandıkları maddeleri belirtmek zorunda değiller. Hatta bazı üreticiler, bu konuda sorulan sorulara da ısrarla yanıt vermekten kaçınıyorlar. Bu durum, kişinin kendisi için en uygun güneşten koruyucu maddeyi seçmesini bir hayli zorlaştırıyor. Tüm bu zorluklara rağmen, Göttingen Üniversitesi Cilt Kliniği'nden S.Schauder ve H.lppen, çeşitli güneşten koruyucu maddelerin ve kozmetik ürünlerinin içerdikleri filtre maddeleri konusunda ayrıntılı bir liste hazırlamayı başardılar. Bu listede zaman zaman ciltte alerjik reaksiyonlara yol açan konserve maddelerin de isimleri geçiyor. Hollanda'dan A.C. de Groot ve Londra'dan A.Henchefmer ise yaptıkları araştırmada, yaygın olarak kullanılan Kathon CG adlı konserve maddeslnin çok sık alerjik reaksiyonlara yol açtığından, yasaklanması gerektiği sonucuna vardılar. Bu konuda Göttingenli bilim adamları ile aynı görüşleri paylaşan iki uzman, kozmetik sanayisi için, ürettikleri tüm ürünlerde kullandıkları konserve ve filtre maddeleri hakkında açıklama zorunluluğunun getirllmesinl istiyorlar. Amerlka Blrleşik Devletlerl'nde 1978 yılından bu yana böylesine bir hüküm yürürlükte. Bu yükümlülük cilt doktorlarının hastalarının tedavisini önemli ölçüde kolaylaştırdı. Güneşten koruyucu maddelerden tümüyle vazgeçmek ise, aksi takdirde cilt kanseri yaygınlaşabileceğinden bir çozüm değil. (s n) imyasal moleküir Ida ölür. Bu yeni virüsler yeni hücrelere girerler ve süreç sürüp gider... kişi hastalanır... bilinen hiçbir ilaç, bu zincirieme reaksıyonu durduramaz... Aynı antıkorlar aşılamayla da oluşur ve neredeyse ömür vucutta bulunarak vücu\du o belirli virüse bağlı hastahktan korur... Ama ne yazık ki, grip virüsü gibi virüsler değişime uğrayarak yeni suşlar meydana gelir ve antikoriar bunlara karşı etkisiz kalır... Viral hastalıklar iıaçıarıa aurauruıamaz... vücudun kendi savunma mekanizması virüslerin diğer hücrelere yayılmasını engelleyene kadar, haatalık seyrtni gosterir. Vırusun proteın kılıtında bulunan bazı maddeler vücutta antikor oluşumunu uyarır, bu antikoriar virüsün yeni hücrelere girmeslne enget olur...