Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
PALEO X. Dinozorların kıtalararası tuı Gobi çölünde bulunan fosiller, Kuzey Amerika ile Asya dinozorlarının aynı olduğunu gösterdi. Alaska ile Sibirya arasında 10 bin yıl önceki karayolu, dinozorların kıtadan kıtaya yolculuklarını mümkün kılmıştı. Yazan: Don Lessern Çeviri: Gülşat Aygen : "SOVYETLER BİRLİĞİ Gobi çölünün sırları G eçen yıl temmuz ayında Gobi Ç6lü'nde kazı yapan paleontolog Philip Currie bir an önce işini bitirip kampa dönebilmek için acele ediyordu. 12 saat içinde ısı 52 derecenin üzerine çıkacaktı. Bu ısıda kumlara dokunmak olanaksızlaşacaktı. Currie kampa yaklaşırken, arkadaşı Brian Noble ona doğru koşarak o sabah bulduğu birkaç diş fosilini gösterdi. Currie dişlerin on milyonlarca yıl önce Moğolistan'ın bu bölgesinde yaşamış olan obur dinozor Plnacosaurus Grangerl'ye ait olduğunu anlamakta gecıkmedi. Yalnız bu dişlerin boyutu olması gerekenden çok daha küçük, sadece bir kibrit kutusu kadardı. Kumlar serinledikten sonra arâştırmayı sürdüren Currie, kumları temizledikçe küçük bir kafatası kemiği buldu. Devam edince kuyruğa varacağını sanırken, başka bir kafatası çıktı karşısına. Derken bir tane, bir tane daha... Sonuç olarak bir koyun büyüklüğün de 5 adet küçük P'nacosaurus iskeleti ele geçirdi. Bunlar bulunan en genç dinozorlar olmalarının yanı sıra Pinacosaurus'un küçükken ve belki yaşamı boyunca da sürü halinde yaşadığının ilk kanıtıydı. Iskeletlerin birbırlerine sokulmuş halde bulunmalarından hareketle araştırmacılar, milyonlarca yıl önce bir gün hayvanların beslenirken ani bir kum fırtınası veya kum çökmesiyle bulundukları yere gömüldükleri sonucuna vardılar. Pinacosaurus daha önce sadece Asya'da bulunmuş bir hayvandı, ama ona çok benzeyen, 4 tonluk, 10 metrelik, zırhlı Ankylosaurus Kuzey Amerika'da da yaşamıştı. Bu iki hayvanın yuvaları arasındaki uzaklığa (ıklim, okyanus ve binlerce mılle ayrılmış iki kıta) rağmen benzerlikleri uzun süredir paleontologları düşündürüyordu. Araştırmacı Currie tam bu sorunu çözebilmek için Alberta Tyrell Müzesl'ndeki rahatını bırakıp Gobi Çölü'nün kızgın kumlarına gelmişti. Sorular uyandıran ilk fosil bu değildi. On yıllardır Asya ve Kuzey Amerika'da neredeyse tıpatıp aynı dinozor fosilleri bulunuyordu. Paleontologlar bu benzerliği değişik senaryolarla açıklamaya çalıştılar. Bazılarına göre bu bulgular bir zamanlar Sıbirya'yla Alaska arasında hayvanların doğuya göç etmesini sağlayan karadan bir köprü bulunduğunu gösteriyor. Diğerleri köprünün iki yönlü bir bağlantı anlamına gelebileceğini düşünüyorlar: Binlerce yıl içinde dinozorlar her iki yönde göç etmış, evrım geçirdikten sonra tekrar dönüp genetik zenginliklerini eskı akrabalarıyla paylaşmış olabilirler. Bir başka grup araştırmacıya gore ıse, belki Gorbi bir zamanlar göllerle kaplı, yeşilllkler içinde bir bölgeydi. Oyleyse Kuzey Amerika'dakı canlılarınki gibi bir ortam mevcuttu. Son 1020 yıl içinde Gobi Çölü Batılı araştırmacılar tarafından incelendi, ancak bu doğrultuda kanıtlar bulunamadı. 1985'te Currie ve Noble Kanada ve Çin'den gerekli araştırma izni, para, vize ve kazmak için "5 yaz" süre alabildiler. Artık ÇinKanada ekibi çalışmalarının son aylarındalar. Kamyonlann, modern jıplerin bulunmadığı zamanlarda Moğolistan paleontologlar için hiç cazıp bir bölge değıldı Ancak 1920lerde bu yolculuğu develerle, binbır tehlikeyi göze alacak kadar maceracı bir bilimeri ortaya çık Bu koyun büyüklüğündeki Plnacosauru* gn tepealnln yıkılmasıyla gömüldükten sonra 80 tı: New York'taki Doğa Tarihi Müzesı'nden doğabilimci Roy Chapman Andreus. Andreus Moğolistan'da evrim konusundakı görüşlerine ilişkın kanıtlar bulmayı umuyordu. Daha o yıllarda pek çok paleontolog ınsan ve hayvan yaşamının Afrika'da başlayıp Ortadoğu, Avrupa ve Asya'ya yayıldığına inanıyordu. Oysa Andreus yaşamın Asya'da başladığına ilişkin eski kuramı savunuyordu. Aslında düşünceleri bılımden çok şovenizme dayanıyordu: Asya ve Avrupa'nın endüstri toplumlarının, "ılkel" Alrikalıların torunları olduğunu kabul etmek istemiyordu. Bllim kervanı 1921 yılında Çın'de bir dükkânda tarih öncesi humanoid kemikleri bulunduğu söylentilerini duyar duymaz 75 deve, 3 Dodge araba, 2 Futton kamyon ve onlarca asistanla yola çıktı. 8 yıl boyunca defalarca yınelediği kazılarından eski insanlara aıt bir tek kemik bu^,, lamadı. Çok eski memelı fosilleri, kamyonlar dolusu dinozor kemiği ve bugüne kadar bulunan ilk dinozor yumurtalarını (25 adet, her biri 15 cm. uzunluğunda) ele geçirdi. Gobi kesinlikle yaşamın beşıği olmuştu, ama insan yaşamının değil. Andreus, en değerli bulgusu 90 cm.270 cm boyutlarında zırhlı başı olan Protoceatops ANdrevvsi adını verdiği birotoburdu. Boyulları ve pek çok özelliyle bu hayvanın 65 mll Kuzey Amerika ve Asya'da bulunan foslller, dinozorların şimdi su altında kalmış olan kuzeydekl bağlantılarla kıtatar arasında göç ettiklerini düşündü rüyor. Vblculuğu yapan dinozorlar arasında. (Soldan sağa doğru) insan büyüklüğündeki veloclraptor, Aublysodon, Troödon ve Ornithomlmus vardı.