Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
B İ L İ M S E L A R A Ş T I R M A H AFTAN I N G Ü N D E M İ 4Tıp Bilimleri Oğrenci Kongresi İstanbul Tıp Fakültesi Öğrenci Bilimsel Araştırma Kolu'nun düzenlediğl kongreye 7 ülkeden yüzlerce öğrenci katıldı. Dr. TUncay Altuğ Ist. "np. Fak. öğrenci Bilimleri Araştırma Kolu Yöneticlsl ıp ve bıyolojı alanında hocalarının önderlığınde araştırmalar yapan öğrencıler bu toplantılarda bıldırılerını sunmakta VG tartışmaktadırlar 1985 yılında yapılan ılk kongrede 16 bıldırı sunulmuş ve bır panel yapılmıştır Sonrakı yıllarda kongremız hızla gelıştı ve Prof Dr Cem Demıroğlu'nun hımayesınde yapılan bu yılın kongresınde, yedı ulkeden yüzlerce öğrenci katılmış, 80 bıldırı sunulmuş ve ıkı panel yapılmıştır Kongre, istanbul Universıtes Rektör Yardımcısı Prof Dr Sevlm Buyukdevrim'ın İstanbul Tıp Fakultesı Dekanı Prof Dr Korkmaz Altuğ'un, istanbul Tıp Fakultesı Kultur ve Sanat Kolları Başkanı Doç Dr Reflk Yiğit'ın, öğretım uyelerının, öğrencılenn ve mısafırlerın katıldığı bır torenle açıldı 4 mayıs sabahı yapılan "Tıpta Son 5 Yılın Gellşmeleri • Onkoloji, immunoloji, Kardiyovaskuler Sıstem, Transplantasyon ve Koruyucu Hekimllk" panelı, hem 1980 lı yılların zengın bır panoraması olması hem de önleme, teşhıs ve tedavı ıle ılgılı bırçok umudun bır arada sunulması sebebıyle buyuk ılgı gordu Konuşmacılardan Cem Akın ımmunoterapının, yanı bağışıklık sıstemının ışleyışını kanser dokusunu yok edecek şekılde yonlendırme tedavısının, apayrı bır tedavı çeşıdı olarak ortaya çıktığını ve halrycell losemi gibı bazı kanser tiplerinde çok başarılı klınik sonuçlar alındığını anlattı Ece Tasalı, ımmunolojının, yanı bağışıklık sıstemı bılımının, dev adımlarla ılerledığını, bu sıstemın ışleyişı hakkında elde edılen bılgıler sayesınde bır yandan kanser ımmunoterapısı ve yenı transplantasyon metodları gıbı uygulama alanları doğarken, dığer yandan yuz yılın hastalığı olarak bılınen AIDS'ın önlenmesı ve tedavısı yonunde önemlı gelışmeler kaydedıldığını bıldırdı T Hipertanslyon tedavisinde umut Oğuz Acar ıse, transplantasyon alanındakı gelışmelerı özetlerken, kemık ılığı naklının lösemı (kan kanserı) tedavisinde artık kabyl edılen bır metot halıne geldlğını, hastanın kemık ılığı tamamen yok edıldıkten sonra hastaya normal ılık verılmesının başarılı sonuçlar verdığını anlattı Umur Hatipoglu, kalbın artık sadece kan pompalayan bır organ olarak gorulmedığını, kalbın atrıal natrıuretık faktör adı verılen bır hormon salgıladığının ortaya çıkarıldığını ve bu hormonun hı pertansıyon tedavisinde yenı bır umut olduğunu anlattı Koruyucu hekımlık konusunda konuşan ilgın Özden ıse 198O'lı yıllarda bu sahada hâkım olan temanın Dr. Foege'nın Journal of the Amerıcan Medical Assoclation'da (25 Ekım 1985) belırtığı, Gelecektekı on yıllarda kışının sağlığında ve ömrunun uzunluğundakı başlıca belırleyıcı faktörler, kışının kendı şahsı seçimleri olacaktır" göruşu olduğunu soyledı Ertesı gun Cem Akın başkanlığında yapılan ve Mustafa Araz, Betul Mardınli ve Hulya Bılgen'ın katıldığı "Stres ve Immun Sıstem" panelınde ıse öncelerı bütun vucudu yoneten sınır sıstemının bağışıklık sıstemının ışleyişı uzerınde etkısının olmadığının sanıldığı, halbukı son yıllardakı çalışmalara göre bu ıkı sıstemın sıkı bır ıletışım ıçınde olduğu belırtıldı Özellıkle kışının ruh halının bağışıklık sıstemını etkıleme mekanızmalannın ortaya çıkarılmaya başlanıdğı anlatıldı Kongrede sunulan 80 serbest bıldırının sadece ana konularını saymak bıle bır parag rafı dolduracağından, bazı örnekler vermek ıstıyorum istanbul Tıp Fakultesf nden Cem Akın ve Gürkan Kaya sırasıyla "Bestatın'ın mıtomycın C tarafından oluşturulan mıyele supresyon uzerıne etkısı" ve "5 FluorourasıT'ın yarattığı kemık ılığı hasarının gerı döndurulmesinde ısoprınoslne'ın ımmunorestoratıf etkısı" adlı bıldırılerı sundular Klasık kanser ılaçlarının en önemlı yan etkılerınden bınnın kemık ıliğı hasarı olduğunu, bu hasar sebebıyle bır yandan tedavıye ara vermek gerekebıldiğını bır yandan da hastaların akyuvar sayılarının çok duşmesı sebebıyle ölumle sonuçlanabllen enfeksıyonların ortaya çıktığını anlatan araştırmacılar, bu probleme bır çözum aramak ıçın araştırmalar yaptıklarını belırttıler Araştırmalarında kanser ımmunoterapısınde de kullanılan ıkı ımmunomodulatorun (bestatın ve ızoprınozın) ıkl klasık kanser ılacı (sırasıyla mıtomycınC ve 5 florourasıl) ıle oluşturulan kemık ılığı hasarındakı etkılerını ınceledıklerını ve ımmunomodulatörlerın guçlu koruyucu etkıler gösterdığıni anlattılar Boğazıçı Unlversıtesı'nden Emlne Sporel (bulunmadığı ıçın hocası Phlllppa Edvvards sundu) 'Akrılamıd noropatısınde ACTH'la ılgılı peptıd'ın etkısı" adlı bıldlrı ıle katıldı Araştırmacı, hıpofız bezınden salgılananın ACTH (adrenocortıcot'opın) hormonuna benzer yapıda bır peptıdin, slnırlerde akrılamıd ıle oluşturulan hasarın lamın ve fonksiyonların normale dönmesinde çok olumlu etkılerı olduğunu söyledı Ercıyes Unıversıtesı'nden Ertan Kara, "Kolınden fakır etyonınden zengın dıyetle farelerde oluşturulan akut pankreatıtte çınko sulfat öntedavısının etkısı" adlı bıldırıyı sundu Anadolu'dakı unıversıtelerden gelen başarılı çalışmaların guzel bır örneğıydı bu araştırma Ertan Kara, hastanın en lyı şartlarda bıle cıddı ölum tehlıkesı yaşadığı bu hastalığın hayvan modelınde, çlnko sulfat ontedavısı ıle çok başarılı sonuçlar aldıkla rını anlattı Yugoslavya'nın Skopje Tıp Fakultesı'nden Dzon Navmovski,' Yenı doğum yapmış kadınlarda HLA antıkorlarının varlığı" adlı bıldırısını sundu (HLA antıjenlerı veya dığer adı ıle doku uyuşması antıjenlerının pek çok organ naklınde buyuk önemı vardır Verıcının organının alıcıda tutması ıçın hucreierın yuzeyınde bulunan doku uyuşması antıjenlerının aynı veya çok benzer olması gereklıdır, yoksa doku yabancı olarak tanınır ve yok edılır Bır kışının HLA antıjenlerı anne ve baba sından geçer Bu sebeple, bebeğın bazı an tıjenlerı (babada olup annede olmayanlar) anne ıçın yabancıdır Araştırmacı, çeşıtlı nedenlerle, annenın bağışıklık sıstemı çocuğun dokuları ıle karşı karşıya gelırse antıkor adı verılen savunma maddelerının yapıldığını, özellıkle annelerın yaptığı doğum sayısı arttıkça kanında antı HLA antıkoru taşıyan anne sayısının çok arttığını bulduklarını söyledı Bu antıkorların tıpkı kan uyuşmazlığı gı bı bır mekanızma ıle çocukta çok çeşıtlı bozukluklara sebep olabıleceğını bu sebeple ıncelemelerı ve mumkunse onlemler alınması gerektığını belırttı Boyle ust duzeyde bilimsel araştırmaların ve panellerın gerçekleştırılmesı, oğrenci ar kadaşlarımızın geleceğın bılım adamları olarak buyuk umutlar verdığın .ı en buyuk gostergesıdır oprakla, hava, su, nehir ve ormanla, dahası, vahsi hayvanla bütünleşmiş, bunlarsız bır yaşamı bile düşleyemeyen bir topluluğun bilgece seslenişini duyarsınız,Büyük Reis Seattle'ın ABD Başkanı'na yazdığı mektubu okurken: "Toprağımızı satarsak, çiçeklerin hoş kokusunu taşıyan havanın kutsal değerini bilecek, hayvanlara kardeş gibi davranacak mısınız?" Seattle "Kokular, çiçekler kızkardeşimiz, geyikler erkek kardeşimizdir" diyor ve bu temel düşüncesini "hayvanlar olmasaydı, insan, ruhunun o büyuk yalnızlığı içinde ölüp giderdi" saptamasıyla derinleştiriyor. Kızılderili reisi, asiında, ABD Başkanı'ndan da öte, bizlere ve gelecek kuşaklara sesleniyor. Toprağın, suyun, havanın yazgısının, insanlann da yazgısını belirleyeceği gerçeğinin altını çizerek... Sonraki kuşaklar, yani bizler, gökdelenlerde, apartmanlarda doğan, büyüyen, yaşayan, çalışan ve ölen, taş yığınları arasında sıkışıp kalan kentliler, çevreden ölüm kokuları gelmeye başlayınca eyvah ağaçlarımız, nehirlerimiz, göllerimiz, denizlerimiz, yeşilliklerimiz, havamız elden gidıyor,dıye çığlıklar atmaya başladık. Seattle'dan 100120 yıl sonra ve ancak ölüm burnumuzun dibine dayanınca... Kızılderili reısin çevresine bakış felsefesini anlattığı mektubunu, günümüzün çevre \e çevrebılimsel görüşlerın ve ıdeolojilerin bir manifestosu olarak rahatlıkla nitelendirebilirsiniz Bugün çevre politikası, çevreci grup ve görüşlerın ısrarlı mücadeleleri sayesınde, sıyası partilerin, iküdarların ve devletlerın ana polıtıkalarından biri olmuştur. 56 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle, artık gelenek haline gelen Çevre Sempozyumu bu yıl tzmir'de yapılacak ve çevre konuları tartışılacak. • • • özellikle iktidardan, çevrenin bize geçmişten miras değil,gelecek nesillerin emaneti olduğu ilkesine uygun davranmayı istemek ve beklemek herkesin en doğal hakkıdır... Çocuklarımızın geleceği ve Kızılderili büyük reisin ruhu için... • • • Haftaya buluşmak umuduyla, hoşçakalın... T. O K U R D A N BİZE Su bebekleri ile ilgili birkaç soru 7 Mayıs 88 Cumhuriyef Bil'ım Teknik ekınde 'Bebekler yurumeye baslamadan yuzuyor' başlıklı yazıyı buyuk bır ılgiyle okudum Konuyla ılgılı sorularımı çevaplarsanız çok memnun olacağım 1 Bebeklerın, doğum sırasında veya doğumdan sonra ıçınde bulunduklart suyun bıleşımı nedır? Örneğın terkos suyu olabılır mı? 2 Suyun ısı derecesı ne o/mo/ıdır? Arzu DEMİRER rnerakta bırakan bır durum o/du Şöyle kı, Igor Tcharkovsky'nın bu uygulamayı ılk olarak kendı çocuğu Vefa'ya uygu/odığını ve Vefa'nın doğum farını J962 yılı olarak anlatıldığı ha/de, daha sonrakı paragraflarda su bebeklerının en yaslısının 20 yaşında olduğu belırrı/ıyor Ister ıstemez aklıma, 'acaba mınık Veta öldu mu' gıbı bır soru ısaretı takıldı ve çok merakta kaldım Bu konuda beni aydınlatmanızı rıca ederım." Faysal ÇATAK "Su bebekleri" hakkında bilgi KONYA Blllm Teknik'In notu: "Su bebekleri" yazısını, Sovyet "Sputnik" ve "Flgaro Magazin" dergllerinden derledik Elımızde henuz daha fazla bilgi ve kaynak maalesef yok Yazılardan anlaşıldığı kadarıyla, özel bir su kullanılmıyor. Sovyet arastırmacının çocuğu da yaşıyor. Konuyu biz de yenlden araştırıyoruz. Ancak okurlarımıza olayın teknik yönlerınl bılmeden, boyle bir denemeye kalkışmamalannı tavsıye ederlz. Cumhurlytt Blllm Teknik • Sahıbı Cumhunyet Matbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırketı adına Nadlr Nadl • Genel Yayın Muduru Hasan Cemal • Muessese Muduru Emlne Uaaklıgll • Yazı işlerı Muduru Okay Gönensln • Yayjn Yonetmenı Orhan BurMlı. Grafık Yönetmen Tüle« Hasdemir Aı/ece Cumhunyet gazetesinin abonesıyız, dolayısıyla her hafta çıkan Bılım ve Jeknık dergısını zevkle okuyuruz Bundan 2 hafta once çıkan Bılım ve Teknik dergısınde, Sovyetler Bırlığı'nde bır arastırmacının hamıle kadınların sudo doğum yapması ve doğan bebeğın yaşamını su ile ozaeşlestirmesi adlı arastırmayı ılg,i ıle okudum Bu konuda daha bı/gı nasıl edınebılırım^ Kemal BOZDAĞ Su bebeği yaşıyor mu? "Bılım Jeknık" ekının 62 soyısındo su bebekleri ıle ılgılı yazıda benı