29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TARTIŞMA Kuramsal yeya deneysel kanıtlar, kişilerden önemli Marmara'da kirliliğin önemini yadsıyacak bir sava yer verilmedi. Bilimle uğraşanlar, ulaştıkları sonuçların her an yeni bilgilerle gellştirileblleceği iyimserliğini saklı tutarlar. İki yıldır, bine yakın hidrografik istasyonlarda, kimyasal ve biyolojik parametrelere ek olarak, 1000 m. derinllğe kadar 25 cm. aralıklarla sıcaklık, tuzluluk ve oksijen ölçümleri yapıyoruz. Doç. Dr. Emin özsoylu (1) ve Prof. Dr. Ümit Ünlüata (2) denız suyunun nasıl orneklenebıleceğıdır 1950'lerde yapılan araştırmalardakı gıbı za manın koşullarının gerektırdlğı örnekleme yöntemlerının sağlıklı sonuçlar vermeyeceğı açıktır Bu nedenle, araştırmalarımız sırasında R/V bılım araştırma gemısının DoğuBatı yönundekı kesıtlerı uzerınde en derın noktalarda yapılan ek ömeklemelerle Akdenız suları aranmıştır 2. Boğazlar Marmara sistemınde başlattığımız araştırmalarla bu denızlenmızde ılk kez buyuk bulgu yoğunlukları elde edılmıştır ikı yıldır Çanakkale Boğazı, Marmara Denızı, Istanbul Boğazı ve Istanbul Boğazı'nın, Karadenız çıkışında yapılan hidrografik ıstasyonların sayısı blne yakındır Her bır ıstasyonda kimyasal ve biyolojik parametrelere ek olarak, sıcaklık, tuzluluk ve oksıjen ölçumlerınden oluşan hidrografik bulgular 1000 m derınlığe kadar 25 cm aralıklarla ve en mcdern teknolojı ve cıhazlar kullanılarak alınmışlardır 1940'larda yapılan gözlemlerın sayısını veya ortalama hata varyansını buradakı ıstatıstığe oranlarsak varılacak sonuç eskı gözlemlerden bazılarının savunulmasına olanak bırakmayacaktır Ayrıca anılan raporumuzda eskı bulgu bazı en Ince detayına dek değerlendırılmış, kalıte kontrollerı yapılmıştır Tarıhı bulgu bazı ıçerısınde hangı bulguların ne derecede güvenırlığının bulunduğunu öğrenmek ısteyen herkes bu yapıtımıza başvurabılır Denizlerimiz dosyası tartışması üzerine geçırılerek elde edılen bu tur hesaplamalar daha önce anılan İSKİ raporlarında verılmış tlr Bilım Teknık yazımızda da asıl karışımın sanıldığı gıbı Karadenız eşığınde olmayıp Marmara çıkışında çok daha belırgın oldu ğu söylenmış ve bu durumun bolgedekı de şarjlara ılışkın önemı aynı sonuçlara dayanılarak vurgulanmıştır Yanıt bekleyen sorular Görulduğu gıbı bu konularda kesın sonuçlar verecek değışık araştırma ekollerı bulunmamakta, yalnızca yapabıleceklerı yanlışları duzeltmek uğrunda araştırmacılara ömurlerinı harcatabılecek çetın bılımsel problemler, denızlerımızle ılgılı bılımsel sorunlar arasında yer almaktadır Bu bağlamda, aşağıdakı şu problemlerı. çözerek blzl aydınlatmaları ıçın özellıkle Sayın Artuz'e bırer eksersız olarak bırakıyoruz (1) Akdenız suları sureklı olarak Karadenız'e ulaşmıyorsa Karadenız yuzeyden bınde 1617 ıle başlayıp dlpte bınde 22'ye ulaşan tuzluluğunu sureklı olarak nasıl korumaktadır? Istanbul Boğazı dip akımının dıbe çökmesıyle ılgılı karışım mekanızmalanndan yoksun olduğunu varsayacağımız Karadenlz'de yuzey suları neden tumuyle tatlı su halınde olmayıp bınde 17 gıbı bır değere ulaşmaktadır? Istanbul Boğazı'nda bınde 38 tuzluluğa sahıp alt akımın yuzde 80ı ust sulara karışarak gerı dönuyorsa Karadenız'den bınde 1718 tuzlulukla gıren ust sular Boğaz'ın guney ucunda hangı nedenlerle an cak bınde 1923 değerlerlne ulaşabılmekte'dir? (2) Marmara Denızı'nde haloklının altındakı oksıjen gıderek tukenıyorsa bu denız neden anoksık sulara sahıp Karadenız'ın bır benzerıne dönuşmemektedır? (Ek bılgı olarak verelım Marmara haloklın altı sulannda oksıjenın doyma oranı yuzde 1030 arasındadır Karadenız yuzey suları ıle Ege'de bu oran yuzde 100 duzeyındedlr) Marmara Denızı'ne gerek Istanbul Boğazı ust akımı, gerekse Çanakkale Boğazı alt akımı ıle gıren suların oksıjence doymuş olmalarına karşın, neden yıne de Marmara alt sulannda oksıjen azdır? özellıkle, neden kırlenmeden et kılenmedığını varsayacağımız tarıhı gözlemlerde de aynı durum saptanmaktadır? (3) Neredeyse 7000 vıldan bu yana Karadenız'ın alt sulannda oksıjen bulunmamasının nedenlerı nelerdır? Kırlenmenın bu nedenlerle herhangı bır ılışkısı saptanabılır mı 9 (4) Marmara ve Karadenız'de belırlı balık turlerının azalması aşağıdakı nedenlerden hangısıyle daha çok ılışkı halındedır a) Kırlenme, b) Balık avcılığının 1960 yıllarından sonra hızla ve bır patlama gosterecek şekılde artmış olması (overfıshıng) c) Kuzey komşumuzun son yıllarda nehır deşarjlarını azaltan projelerı uygulamava sok ması, d) Iklımsel değışımler Daha da çoğaltılab'lecek bu etkenlerden hangılerının en etkın olduğunu kanıtlayacak bulgular elde edılebılmış mıdır? Jacques Cousteau gıbı populer bır kışılığe atfedllen ve Boğazların dınamığı konusunda ulkemızde geçmış yıllarda pek revaçta olan bazı sözlerı (gerçekte Cousteau bu soz lerı yalanlamıştır) burada okuyuculara anımsatmak ısterız Yıne kamuoyunun anımsayacağı gıbı, 197O'lı yıllarda Karadenız'de zengın ve ekonomık öneme sahıp uranyum ve altın madenlerının bulunduğu gazete haberlerı arasında sık sık yer almış, daha sonra bu haberler dayandıkları varsayımlar gıbı bırden ortadan yok olmuşlardır Bu ikı olay kamuoyunda nasıl yanlış ızlenımler bırakılabıleceğıne lyı bırer örnektır Bılım Teknlk'te uzerınde çeşıtlı spekulasyonlar yapılmış olan ve yazılarımızda yeter II açıklığa kavuşturulduğu umulan konular ancak yukarıda ortaya koyduğumuz problemler çözulduğunde yenıden tartışılabılır Aksı halde. toplum olarak fizıksel olaylara metafızık açıklamalar getırmeyı surdureceğız demektıri U (1) Flziksel Oşlnografi Anablllm Oalı öğretim Uyesi (2) Flzlkael Oşinografl Anablllm Dalı öğretlm Uyesi ve OOTU Oeniz Billmlerl Enstitüsü Müdürü. M armara ve Boğazlar sıstemının bazı yapısal özellıklerı ıle ılgılı bır tartışma Bılım Teknık'ın sayfalarında öncekı haftalarda yer almıştır Sayın llham Artuz'ün "populer" yazılarındakı bazı yanlışları ortaya çıkarmak ıçın bılımsel sonuçlara dayalı yanıtımıza kendılerınden bılımsel olmayan bır yanıt daha gelmış bulunuyor öyle anlaşılıyor kı yaptığımız eleştınler belırlı ıddıalarla ortaya çıkanlar tarafından tam bır şaşkınlıkla karşılanmıştır Sayın Artuz'ün "Dosya"sını ve "gazete kupurlerı arşıvı"nl daha fazla kabartmamak nıyetınde olduğumuzdan, temelsız ıddıalarla kamuoyunu etkılemek ısteyenlerın her zaman karşısında olacağımızı ve kendı sonuçlarımızı bilımsel ortamlarda en lyı şekılde savunacak durumda olduğumuzu belırtmekle yetinlyoruz Sonuçlarımızın detayları raporlar halınde yayımlanmış ve yenılerı dc yıllık raporlar halınde sunulmaktadır Ayrıca bu yenı sonuçların bılımsel aergılerde yer almak uzere yayına hazırlandıklarını da belırtmek ısterız Sayın Artuz'ün erışemedığını bildırdığı raporlarımız daha önce çeşıtlı bırımlere dağıtılmıştır ve Istanbul Unıversitesı'nın Denız Bılımlerı ve Coğrafya Enstıtusu Kutuphanesı'nde de kopyelerı bulunmaktadır Sayın Artüz'ün öncelıkle ayrımına varması gereken gerçek şudur Bılımle uğraşanlar perspektıflerını çetın sınavlardan geçerek elde ettıklerınden, ulaştıkları sonuçlar asla "zaman ve zemıne göre" mutedavıl değıldır Bununla bırlıkte, bu sonuçların her an yenı bilgilerle gellştirileblleceği gıbl blr lylmserlığı de saklı tutarlar Böyle bır lyımserlıkten uzak olarak, bır kuruluştan elde edılebılecek proje çalışması yapma ayrıcalığı karşılığında, ulaşılan sonuçların ısteğe veya zaman zemıne göre değıştırılebıleceğı savı hıçbır bılımcıye yakışmayacak ve ağza dahı alınmaması gereken çlrkın bır sözdur Öte yandan, zorla yaratılmak istenebılecek kamuoyu baskısının somut sonuçlarımızı etkılemeyeceğı açıktır Yukarıda soyledıklerımız doğrultusunda Sayın Artuz ve Sayın Baykut'un kendı bılımsel göruşlerını kanıtlamak yerıne, 1983'tekı bır yayınla yanıtlarımız arasında buldukları görunuştekı bazı çelışkılen sergıleme gırışımlerı de dıkkat çekıcıdır Unluata ve Oğuz (1983) yayını, bız Boğazlar Marmara sıstemı uzerındekı deneysel çalışmalarımıza başlamadan önce yapılan tum çalışmaların bır değerlendırılmesı nıtel ığındedır ve 1940'lardan bugune dek ortaya atılan göruşler çeşıtlı yönlerıyle tartışılmıştır Ayrıca, bu rnakalede Boğaz alt akımının tıkanması savının doğrulanabılmesı ıçın, (Artuz'ün aslı Ing'lızce olan bu metınden tercu mesının, ya da makaleden çıkarsadıklarının aksıne) sıstemın tumuyle butunleştırılmış uzun donemlı olçumlere gerek bulunduğu ve bunun beklenmesinın uygun olacağı belırtılmıştır Bu makalenın sonuç paragralında da çok yerınde bır öngöruyle şöyle denmıştır "Boğazlar Marmara sıstemının çeşıtlı bıleşenlerı, sıstemın tümunu bır butun olarak anlamayı amaçlayan, ılerıde surdurulecek oşınografık çalışmalarla bır araya getırılmelıdır Aksı halde, Boğaz'a ılışkın hem tarıhten gelen hem de bugunden kaynaklanan mıtoslar açıklanmamış kalmayı surdurecek ve bunlardan ıkincılerının sayısı gıderek artacaktır " llham Artuz'ün yazıları bu konuda ılerıyı görduğumuzu doğrulamıştır Ulusal izleme programı var Burada belırtmekte yarar göruyoruz Sayın Artuz yazılarında Akdenız'de yapılan MEDPOL çalışmalarının Karadenız ve Marmara denızierını kapsamasının buyuk bır eksıklık olduğunu belırterek ulkemlzdekı oşınografık gelışmelerı ne kadar yakından ız ledığını kanıtlamaktadır Burada da bır yanılgı söz konusudur Çunku, Akdenız'de MEDPOL çalışmalarına ek olarak bır Ulusal izleme Programı surdurulduğu gıbı, Marmara ve Karadenız'de de Ulusal izleme Programlarımız İkı yıldır surdurulmektedlr Marmara Ulusal İzleme Programı' nı ODTU Denız Bılımlerı Enstıtusu Istanbul Unıversıtesı Denız Bılımlerı ve Coğrafya Enstıtusu bırlıkte surdurmektedırler 3. Daha öncekı çalışmalarımızın ya da Bılım Teknık'tekı yazımızın hiçbir yerlnde Marmara'da ve özelllkle kıyılar ve körfezlerdekı kirliliğin herkesçe bllinen önemini yadsıyacak bir sava yer verilmemiştir. Sayın okurlar da takdır ederler kı yurdumuzun ıncısı olan bır bolgenın korunması bızım de en ıçten dıleğımızdlr ve bu ıçten duygular ıçın Istanbul doğumlu olmaya gerek yoktur Ancak sorunun clddiyetini gosteren tezler savunulurken, bllim adamlarının yanlış varsayımlara dayanarak kendı tezlerlnln dayanaklarını çurutmemeleri gerekir. Çunku, boyle bır yaklaşım, ne yazık kı kırlenme sorunlarının uzenne bilınçle ve kararlılıkla gıdllmesını engellemekte, tanının yanlış konulması.hem sayrılığın boyutlarını gizlemekte hem de iyileştirme çalışmalarının etkinllğini azaltmaktadır. 4. Istanbul Boğazı boyunca akım katmanları arasında turbulanslı bır aklarımın olacağı bılımsel bır gerçektır Iş somut bır sayı vermeye gelınce, ilham Artuz kaynaklı haberlerden oğrendığımıze (!) göre, alt akımdan ust akım katmanına karışan debı mıktarının Marmara'dan Boğaz a gıren akıma oranı ıçın yuzde 10 ıle yuzde 80 arasında değışen çeşıtlı oranlar tedavuldedır (Bu yuzde 80 oranı daha once hıç duymadığımız ve Artuz'e aıt özgun bır sonuç olsa gerektır) Gerçekte ıse boyle hesaplamalarda Boğazın uc noktalarında uzun yıllara dayalı tuzluluk ortalamaları gerekmektedır Tum bulgular gözden Deneysel kanıtlar önemli Bılımın amaçları ve tanımlanması konusunda Sayın Artuz'le bellı ayrımlarımız bulunduğunu öncelıkle vurgulamak ısterız Kanımızca blllmsel tartışmada kuramsal veya deneysel kanıtlar kişilerden daha çok söz sahlbl olmalıdır. Dosya"yı yanıtlarken de amacımız yukarıdakı ıle sınırlıydı "Dosya" da "Turk bılım adamlarının çoğunlukla katıldıkları" savlanan bazı yanlış sonuçlar savunularak uyumsuz bır ctaklık yara tılmaya çalışılmış, buna karşılık, sureklı olarak bılım çevrelerının koordınasyonsuzluğu ve ıletişlmsızlığınden yakınılmıştır Sayın Artuz daha önce bır bıyolog olarak bıreyı olduğunu ılerı surduğu bır topluluğu hem vur dumduymazlıkla suçlayabilıyor hem de bu çevrelerın göruşlerını paylaştığından emın gozukme çelışkısıne duşuyor Bız sonuçlarımızı bıldırırken, ODTU Denız Bılımlerı Enstıtusu'nde bırçok kışının katıldığı kolektıf araştırmalara dayanıyoruz Ayrıca ulkemızde denız bılımlerınde araştırma yapan pek çok seçkın kuruluşun ve araştırmacının bulunduğunu ve bu grupların Sayın Artuz ve Baykut'un göruşlerını paylaştıkları konusun da bızım elımızde herhangı bır verının bulunmadığını belırtmek ısterız "Yanıtçı"lardan özsoy'un herhangı bır gazete kupurune "zengın arşıvnnde" rastlayamaması Sayın Artuz'u duş kırıklığına uğratmış olmalıdır Sayın Artuz'e "cıtatıon ındex''lere gırmış bulunan yayınlarımız aracılığıyla bızlerle tanışmasını salık verırız, zıra bır araştırmacının bılımsel nıtelığı öncelıkle uluslararası ve hakemlı dergılerde yaptığı yayınlarıyla ölçulebllır. Boğaz'da kanyon Oşınografık çalışmalarda deneysel tasarımın oneml bır populer" yazıda herhalde yeterınce vurgulanamaz Yıne de ılgı duyacakları aydınlatmak amacıyla bu konu uzerınde durmak ve önceden değınılen bazı bılgılere açıklık kazandırmak ıstıyoruz 1. Istanbul Boğazı Karadenız çıkışında bır kanyonun bulunabıleceğı çeşıtlı araştırma cılarca daha önce öngörulmuştur Nıtekım Seyır Hıdrografı ve Oşınogralı Daıresı'nce hazırlanan harıtalarda da derınlıkler dıkkatlıce konturlandığında bu kanal açıkça gorulmektedır Bızım ortaya çıkardığımız, bu kanalın genışlığı ve derınlığı ıle ılgılı detaylardır Ancak burada önemli olan konu, 5001000 m qenışlığındekı bu kanalın ıçınde çok az bır kalınlıkla akması beklenen Ak
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle