23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 3 28 ŞUBAT 2021 PAZAR 110/5 0 200/6 0 120/5 0 120/7 0 110/5 0 90/ 7 0 40/ 9 0 80/3 0 200/6 0 170/4 0 140/1 0 180/9 0 120/3 0 210/1 1 0 120/2 0 50/3 0 100/4 0 170/4 0 120/1 0 160/5 0 90/5 0 100/4 0 TARİHTE BUGÜN 1856: Islahat Fermanı ilan edildi. 1923: Mustafa Kemal Atatürk, İstanbul Belediyesi’nce “fahri hemşeri” ilan edildi. 1958: İstiklal Marşı’nın bestecisi Osman Zeki Üngör (78) yaşamını yitirdi. 1986: İsveç Başbakanı Olof Palme, silahlı saldırıda öldürüldü. 2015: Yazar Yaşar Kemal’in (92) ölüm yıldönümü. YÜZ YÜZE EĞİTİMDE BELİRSİZLİK: 1 GÜN ERTELENDİ Gözler kabine toplantısında İçişleri Bakanlığı’nın yeni genelgesine göre 1 Mart’ta şehirlerde başlaması planlanan yüz yüze eğitim ve sınavlar için 1 gün erteleme kararı alındı. İl valilikleri, yüz yüze eğitim kararı için yarın yapılacak kabine toplantısından çıkacak kararları ve toplantıda açıklanması beklenen illerin risk haritalarını bekleyecek. Köy okullarındaki tüm kademelerde 15 Şubat tarihinde yüz yüze eğitim başlatılmıştı. Kentlerde de ilkokul, ortaokul, lise son sınıf ve meslek liselerinde uygulama derslerinin yüz yüze eğitime başlaması için 1 Mart tarihi belirlenmişti. Kabine toplantısı sonrasında 2 Mart Salı gününden itibaren riskin az olduğu kentlerde yüz yüze eğitimin başlatılması planlanıyor. Konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı bir genelge yayımladı. Başta İstanbul ve Ankara valilikleri olmak üzere valilikler de peş peşe yaptıkları açıklamalarla bu konuda son kararın 1 Mart’ta yapılacak bakanlar kurulu toplantısı sonrasında alınacağını duyurdu. Milli Eğitim Bakanlığı da yüz yüze eğitim ve sınavlara ilişkin, “Cumhurbaşkanlığı kabine toplantısında yapılacak değerlendirmeler neticesinde valilik il hıfzıssıhha kurullarınca ‘yerinde karar’ uygulamasına bağlı olarak eğitimöğretim faaliyetlerine devam edilecektir” açıklamasını yaptı l Haber Merkezi ‘YÜZ YÜZE SINAV IÇIN ORTAM MÜSAIT’ Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, salgınla mücadele kapsamında “yerinde karar” uygulamasına ilişkin, “Her hafta Sağlık Bakanlığı, şehir bazında son 7 günde 100 binde görülen vaka sayısını açıklayacak ve risk gruplarının hangisinde hangi şehirlerin bulunduğu belirlenmiş olacak ve buna göre o şehrin valisi ve il hıfzıssıhha kurulu, o ilde okulları açmak ya da kapatmak üzerine bir karar alabilecek” dedi. Katıldığı bir televizyon programında konuşan Selçuk, liselerde yüz yüze sınavlarla ilgili kararın net olduğunu ifade etti. Selçuk, “Bu sınavların yapılması için ortam müsait” dedi. 8 Mart’tan itibaren AA’nın haberine göre, birinci dönem liselerde yapılamayan yüz yüze sınavlar için okullar 8 Mart’tan itibaren planlama yapacak. Yerinde karara bağlı olarak, okulların açılmayacağı yüksek risk içeren illerde liselerdeki yüz yüze sınavlar da ertelenecek. l Haber Merkezi DOKTORA ŞİDDET Önce darp sonra tehdit İzmir Menemen Devlet Hastanesi’nde görevli psikiyatri uzmanı Dr. Hakan Köse, bir hasta tarafından bıçakla tehdit edildikten sonra darp edildi. Tabipler Odası, sağlıkta şiddetin bir an önce durması çağrısını yineledi. Yazılı açıklama yapan İzmir Tabipler Odası tarafından “Sağlıkta şiddet, pandemi döneminde de hiç durmadan devam etmektedir. Sağlık kuruluşları, hasta veya hasta yakınlarının yanlarında bıçak ve silahlarla elini kolunu sallayarak dolaştığı, sürekli risk barındıran işyerleri haline gelmiştir. Güvenlik önlemlerinin hiç olmadığı veya esnek olduğu sağlık kuruluşlarında, sağlık çalışanları hayati risk altında çalışmaktadır. Sağlıkta şiddetin önlenmesi konusunda caydırıcı önlemler almaktan kaçınan yöneticiler, şiddeti doğuran nedenleri ortadan kaldırmak yerine gerçekleri örtmeye çalışmaktadır” ifadeleri kullanıldı. l İZMİR / Cumhuriyet 27 ŞUBAT CUMARTESI 125 BİN 716 Çarpışantürk Musa Bulut Fatih Toykuyu Türkiye offroad şampiyonlarından Çarpışantürk’ün cansız bedenine ulaşıldı. Kayıp Musa Bulut ile Fatih Toykuyu’nun arama çalışmaları sürüyor. Gökçeada’da tekne battı: 1 ölü, 2 kayıp Laz koyu açıklarında batan fiber teknenin kıyıya 200 metre mesafede olduğu saptandı. K uzey Ege Denizi’ndeki Gökçeada ilçesinde, offroad Türkiye şampiyonlarından Kenan Çarpışantürk, önceki akşam beraberinde Gökçeada İlçe Jandarma Komutanı Teğmen Musa Bulut, Gökçeada Trafik Tim Komutanı Kıdemli Başçavuş Fatih Toykuyu, uzman erbaşlar Şener Altay ve Mehmet Çelik ile birlikte balık avlamak için denize açıldı. Çarpışantürk’e ait fiber tekne 18.37’de Laz Koyu önlerinde alabora oldu. Teknedeki 5 kişiden uzman erbaşlar Şener Altay ile Mehmet Çelik, 1 kilometre yüzerek karaya çıkmayı başardı. Diğerleri ise suda kayboldu. Bölgeye 1 Sahil Güvenlik helikopteri, 4 Sahil Güvenlik botu ve 1 Sahil Güvenlik dalış timi, deniz polisi ve jandarma komandolar sevk edildi. Çanakkale Valisi İlhami Aktaş da arama kurtarma çalışmalarını koordine etti. Sahil Güvenlik botları ile Gökçeadalı balıkçılar, kayıp 2 komutanı bulmak için dün de denizde arama çalışmalarını sürdürdü. l DHA 9 BİN 193 621 71 8 BİN 938 KAŞ’TA AKP’LILER ORMANI TALAN ETMEKTEN YARGILANIYOR Kamyon kamyon satış 33 MİLYON 2 MILYON 65 BİN 377 693 BIN 164 28 BIN 503 1187 %4,2 2 MILYON 565 BIN 723 BÜLENT ECEVİT Kaş’ın Ova Mahallesi yakınlarında bulunan orman alanında tahribat neden olarak toprak ve kum hırsızlığı yaptıkları gerekçesiyle aralarında 4 AKP’linin bulunduğu 6 kişi hakkında dava açıldı. AKP’li büyükşehir meclis üyesi Tevfik Taner, Kaş Belediye Meclisi üyesi Nihat Uçar, mahalle temsilcisi Osman Deniz Karataç ve Mustafa Bahar, orman arazisinden çıkardıkları kumları kamyon başına 250750 TL arası bedelle satmakla suçlanıyor. CHP Antalya İl Başkanı Nusret Bayar, “ ‘Ne götürebilirsek kârdır’ mantığıyla hareket edip her yeri talan ediyorlar” dedi. 6 kişinin temmuz ayından itibaren toplamda 3 bin ile 5 bin kamyon (60 bin ile 100 bin metreküp) kumu çeşitli yollarla kendi menfaatları için kullandıkları öne sürülüyor. CHP’li Bayar, “Ne doğa ne tabiat ne kamu yararı. Hiçbir şey umurlarında değil! Tek düşündükleri kendi menfaatları” diye tepki gösterdi. l ANTALYA Atatürk diyor ki 4 (*) Baylar, yeni parti, adındaki “İleri” ve “Cumhuriyet” sözcüklerinin karşıt anlamlarıyla gelişmiştir. Bu partinin ileri gelenleri, gerçekten gericilere umut ve güç vermiştir. Buna örnek vereyim: Ergani’de, ayaklananların valiliğini kabul eden ve sonradan asılan Kadri, Şeyh Sait’e yazdığı bir mektupta, “Millet Meclisi’nde, Kâzım Karabekir Paşa’nın partisi, din kurallarına saygılı ve dinseverdir. Bize yardım edeceklerine kuşkum yoktur. Dahası, Şeyh Eyüb’ün yanında bulunan parti sorumlu yazmanı, partinin tüzüğünü getirmiştir...” diyor. Şeyh Eyüb de yargılanması sırasında, “Dini kurtaracak biricik partinin, Kâzım Karabekir Paşa’nın kurduğu parti olduğunu; din kurallarına uyulacağının, parti tüzüğünde bildirildiğini” söylemiştir. Baylar, “İlerici” ve “Cumhuriyet” sözcüklerini kullanarak bizden ve ulus aydınlarından din bayrağını gizlemeye çalışanların, ülkede genel bir gerilemeye ve ayaklanmaya yol açmak ve başkaldırmak için içeride ve dışarıda, türlü düzenlerle ve kışkırtmalarla uğraşanların varlığını bilmedikleri düşünülebilir mi? Yeni partiye girenlerin tümü değilse bile dinsel konularda verilen sözleri başarı için, çok etkili bir etmen sayan ve bununla ilgili hükmü tüzüklerine koyan kimselerin, yurda karşı, bize karşı hazırlanan cana kıyıcı düzenlerden habersiz oldukları kabul edilemez! Tutalım ki bunlar, ayaklanmanın başlamasından aylarca önce, yurdun şurasında burasında yapılan gizli toplantılardan; “Gizli İslam Derneği” örgütünden; İstanbul’da Nakşibendi şeyhlerinin yaptığı toplantıda, hazırlanacak ayaklanmaya yardım için verilen sözden; son olarak ulusal sınırlarımızın dışında bulunup doğu ayaklanmasını kışkırtanların bildirilerinde Kâzım Karabekir Paşa’nın partisine umut bağlandığının belirtilmesinden haberli değillerdir. Ama bunların, Fethi Bey hükümeti zamanında, partilerinin, ayaklanmaya ve geriliğe kışkırtıcı durum ve nitelikte olduğunu ve yurda dokunca (zarar) verdiğini Fethi Bey’in kendilerine bildirmesinden sonra olsun, gerçeği görüp anlamaları gerekmez miydi? Hükümetin ve benim, çok temiz yürekle yaptığımız bu uyarmalardan sonra olsun, gerçeği anlamaları ve ona göre davranmaları gerekirdi. Onlar, tersine, bu kez de “Dinsel düşünce ve inançlara saygılıyız” sözlerini büsbütün karşıt anlamda yorumlamaya kalkıştılar. Sanki bu sözlerle, her dinin ve türlü dinden olan kişilerin düşünce ve inançlarına saygılı olduklarını söylemek; geniş ölçüde özgürlüksever olduklarını anlatmak istiyorlarmış... Baylar, böyle bir tutuma, doğru ve içtenlikli denemez! Siyasa alanında birçok oyunlar görülür. Ama kutsal bir ülkünün belirtisi olan Cumhuriyet yönetimine karşı, çağdaşlaşmaya karşı, bilisizlik (cahil), bağnazlık ve her türlü düşmanlık ayağa kalktığı zaman; özellikle ilerici ve cumhuriyetçi olanların yeri, gerçek ilerici ve cumhuriyetçi olanların yanıdır; yoksa gericilerin umut ve çalışma kaynağı olan yer değil... Ne oldu baylar? Hükümet ve Meclis, olağanüstü önlemler almayı gerekli gördü. Takriri Sükun Yasası’nı çıkardı. İstiklal Mahkemeleri’ni kurdu. Ordunun savaşa hazır sekiz, dokuz tümenini, ayaklananları yola getirmek için uzun süre görevlendirdi. “Terakkiperver Cumhuriyet Partisi” denilen dokuncalı (zararlı) siyasal kuruluşu kapattı. Sonunda, doğallıkla Cumhuriyet başarı kazandı. Ayaklananlar yok edildi. Ama Cumhuriyet düşmanları, büyük komplonun bittiğini kabul etmediler. Alçakça, son bir girişim yaptılar. Bu da İzmir’de düzenlenen cana kıyma girişimidir. Cumhuriyet mahkemelerinin ezici eli, bu kez de Cumhuriyeti, cana kıyıcıların elinden kurtarmayı başardı. HHH Sayın baylar, durumun ağırlaşması üzerine hükümetçe olağanüstü önlemler alınması gerektiği yolundaki görüşümüzü ilk belirttiğimiz zaman, bunu iyi karşılamayanlar vardı. Takriri Sükun Yasası’nı ve İstiklal Mahkemeleri’ni, zorbalık aracı olarak kullanacağımız düşüncesini ortaya atanlar ve bu düşünceyi aşılamaya çalışanlar oldu. Kuşkusuz, zaman ve olaylar, bu tiksinti verici düşünceyi aşılamaya çalışanları, utanacak duruma düşürmüştür. Biz, alınan olağanüstü ama yasaya uygun önlemleri, hiçbir zaman ve hiçbir biçimde, yasadışına çıkmak için araç olarak kullanmadık, tersine, yurtta dirlik ve düzenliği kurmak için uyguladık; devletin yaşamasını ve bağımsızlığını sağlamak için kullandık. Biz, o önlemleri, ulusun uygarlaşmasına ve toplumsal gelişmesine yararlı kıldık. (*) M. K. Atatürk, Söylev (Cilt 2), TDK Yayını, 1978, s. 651653 2500 YILLIK GIZLI GEÇIT BIR KADIN DAHA KATLEDILDI Safranbolu Kalesi kalıntıları arasında, 30 metre derinliğinde gizli geçide rastlandı. Kaledeki geçitten Gümüş Kanyonu’na kadar iniliyor. Kayalar oyularak yapılan ve içerisinde merdivenlerin yer aldığı geçit, ilçe tarihine ışık tutacak. 2500 yıllık olduğu düşünülen gizli geçit, suya kadar iniyor. l AA Nevşehir’de bir otelde konaklayan Halis Onur D. ve sevgilisi olduğu iddia edilen Pınar Can arasında tartışma çıkPınar Can tı. Halis Onur D., genç kadını boğazından ve başından bıçaklayarak öldürdü. Halis Onur D. olay yerine gelen polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Pınar Can’ın eşinin ise yaklaşık 2 ay önce öldüğü öğrenildi. l İHA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle