23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 19 OCAK 2021 SALI HABER TBMM Başkanı Şentop, partili cumhurbaşkanının tarafsız olamayacağını söyledi Trump teselli mi? 1979’da ABD’de New York ve Dallas’ta olmak üzere üç ay kaldım. 1988’de iki ay süresince ülkenin dört bir yanını, yetkili kişilerle görüşerek hapishanelerine varıncaya dek gezdim. Gözlem ve izlenimlerimi aktardığım yazılarımdan birinde şunları yazmışım: “Bayrağında eyaletlerini temsil eden elli yıldız bulunan ABD’nin birbiriyle çelişen elli de yüzü vardır ve bunların hepsi de birbirleri kadar gerçektir.” Dünyanın dört bir yanından gelmiş, ayrı dilden, ayrı dinden, ayrı renkten insanlardan bir ulus oluşturmuş olan ABD, ırkçılığa karşı en iyi cevap olduğu kadar aynı zamanda tarihin en köklü, en kapsamlı soykırımının (zencileri değil, beyaz adamların dörtte üçünden fazlasını yok ettikleri, hâlâ kamplarda varlıklarını sürdürmek durumunda olan Kızılderilileri kastediyorum) yaşandığı ülkedir. Amerikalılar dünyanın önde gelen doğaseverleri arasında yer almalarının yanı sıra gezegenimizin kirlenmesinde en büyük sorumluluk payının da sahibidirler. Amerika’nın, denge ve denetleme mekanizmaları iyi çalışan, kurumları diğer ülkelerde ders diye okutulan büyük bir demokrasi olduğu ne denli gerçek ise aynı Amerika’nın karaderili insanların renkleri yüzünden polis tarafından öldürüldükleri bir polis ülkesi olduğu da o denli gerçektir. HHH Kısacası, çelişkiler diyarı ABD’de hiçbir şeye olduğu gibi, “Deli Trump”ın başkanlık koltuğuna oturmasına ve sergilediği acayipliklere de şaşmamalı. Bir kere bir gerçeği vurgulayalım: Hiç de deli olmayan Trump’ın yadırganan davranış biçimi, deliliğinin değil, faşizan eğilimli siyasetçilerin ortak noktaları olan küstah üsluplarının ürünüdür. Uzmanların belirttiklerine göre Trump, siyasete soyunmaya karar verdiğinde, ABD’de işsizliğin ve ekonomik krizin çarptığı kesimin uğradığı büyük düş kırıklığını fırsat olarak görmüş ve kurnaz bir seçim ile stratejisini o kitlelere dayandırmaya karar vermişti. Amerikan toplumunun en safra kesimine seslenmek açısından egosu şişkin, özgüveni yüksek, saldırgan, Trump’ın imajı izlenilecek bir örnek oluşturmak açısından fevkalade elverişliydi. Son zamanlarda bütün Batı dünyasında çok yerde, popülist söylemleriyle kapitalizmin krizinden etkilenen toplumun en safra kesimini peşine takan, ırkçı faşizan liderler boy göstermeye başlamıştı ve ırkçı, saldırgan, geçmişin gölgesine sığınmış kitleleri etkileyecek üslup, ister Avrupa’da olsun ister Amerika’da, hemen her yerde bu yeni sağın ortak dili haline gelmişti. HHH Trump, böyle bir ortamda siyasete atılınca, sözcüsü olduğu kesimlerin, “Amerika’yı yeniden büyük kılmak” adına, tüm toplumsal değerleri bir yana iterek kaba, saldırgan, her yerde düşman arayan, kendinde her şeye hak gören, eğitimi ve yeteneğiyle ters orantılı yüksek bir özgüvene sahip, paranoyak, megaloman tip ile ortak noktayı çoktan bulmuştu bile. Bu, Uğur Mumcu’nun çok güzel tarif ettiği bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan “keriz”in söylemiydi. “Keriz”e Amerikalılar kaybeden anlamına, “loser” diyorlar. Ezilmiş, horlanmış, bir köşeye atılmış ama yeteneğine bakmadan kendinde her hakkı gören loser ya da Türkçe adıyla keriz, kendi görüşlerini ve davranışlarını yansıtan siyasetçiyi buldu mu, bütün ezikliğinden sıyrılıp hayat bulmakta ve onun peşine düşmektedir. Kimi siyasetçilerin sahip oldukları bu tür kitleleri peşine takma yeteneğine de “kerizma” deniyor. Bu olguyu saptarken bir gerçeği de atlamamak gerek: Kerizması olan kişi keriz değildir. İşte Trump, bunlardan biridir. Geriye kalıyor tek bir soru: ABD gibi bir ülkede Trump’ların ortaya çıkması kerizma sultasında inleyen diğer toplumlar için bir teselli midir? Ne dersiniz? Hıdır Hokka, Vatan Partisi’nden istifa etti Ergenekon ve Balyoz davaları sırasında Silivri Cezaevi önündeki “Nöbet Çadırı”nın öne çıkan isimlerinden Vatan Partili Hıdır Hokka, Vatan Partisi Beylikdüzü İlçe Başkanı Erol Öztürk’ün, kendisine ve eşine ettiği küfürlere sessiz kalındığını belirterek partisinden istifa etti. Hokka, sosyal medya hesabından bir açıklama yayımlayarak tüm girişimlerine karşın Öztürk’ün partiden ihraç edilmediğini belirtti. Vatan Partisi’nin kendisine yönelik tutumuna tepki gösteren Hokka, istifa açıklamasında, “42 yıllık partimden istifa ediyorum, sizlerin yolu açık olsun. Birbirinin yüzüne bakamayacak insanların bir arada olması zulümdür. Bu zulme son veriyorum” ifadelerini kullandı. l İç Politika TARAFLILIK ITIRAFI TBMM Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “sözde Cumhurbaşkanı” ifadeleri ile başlayan “tarafsızlık” tartışmalarına ilişkin Türkiye’de şu an uygulanan sistemin “Başkanlık Sistemi” olduğunu ve sistemde tarafsız cumhurbaşkanı olmadığını belirterek “Cumhurbaşkanı taraflıdır, siyasi parti üyesidir. Bir siyasi parti üyesiyse, bir siyasi partinin genel başkanıysa, yetkilisiyse şüphesiz taraflı birisidir” dedi. Şentop, katıldığı bir televizyon programında, Boğaziçi Üniversitesi’ne Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanması ile başlayan üniversitelerin özerkliği tartışmasına, “üniversitelerin finansmanı” ile yanıt verdi. ABD’de rektör atamalarına ilişkin farklı yöntemler bulunduğunu ancak üniversitelerin finansmanın da farklılık gösterdiğini söyleyen Şentop, “Kamu üniversiteleri tamamen Hazine’den, devAKP’Lİ ÜNAL KEMALİZMİ HEDEF ALDI: Kemalizm vesayet rejimi AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, önceki akşam katıldığı bir televizyon programında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “sözde cumhurbaşkanı” ifadeleri ile başlayan “Cumhurbaşkanlığının tarafsızlığı” tartışmalarına ilişkin konuştu. Kemalizmin vesayet rejimi, CHP’nin vesayet partisi, devletin de vesayetçi devlet olduğunu savunan Ünal, “Vesayetçi rejimin değerlerine uygun davranmayan cumhurbaşkanı, onlara göre sözde cumhurbaşkanıdır. Millet tarafından seçilmiş olmasının bir kıymeti yoktur. Kemal Kılıçdaroğlu bunu geçen gün açıkladı, dedi ki ‘Cumhurbaşkanı olmak için seçilmiş olmak yeterli değil’” ifadelerini kullandı. ‘Hatırlamak lazım’ Ünal, MHP’nin, HDP’nin kapatılmasına yönelik açıklamalarına ilişkin ise “AKP’nin parti kapatmaları kaldırmaya yönelik çağrılarını” anımsatarak “Onları da bir hatırlamak lazım. Bu konuda AK Parti önümüzdeki süreçte siyasi gelişmelere, sürece bakarak kendi pozisyonunu açıklayacaktır” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet let tarafından, vatandaşların vergisiyle finanse edilen üniversitelerdir. Finansmanını bütünüyle devletin yaptığı kurumların, kendi kendilerini tam olarak yönetmesi düşünülemez” dedi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini “Başkanlık Sistemi” olarak nitelendiren ve muhalefete tepki gösteren Şentop, sistemin “Başkanlık Sistemi” olduğunu itiraf etti. Cumhurbaşkanı yeminindeki “tarafsızlık” vurgusuna işaret eden Şentop, “O yeminde bir tarafsızlık ifadesi geçiyor. Bu ifadeye dayanarak tamamen paradigması bambaşka bir sistemi, sadece yemindeki bir kelimeye dayanarak kurgulamaya çalışmak, diğer bütün anayasa maddelerini, hükümlerini görmezlikten gelmektir” dedi. Sistemde “tarafsız cumhurbaşkanı olmadığını” kaydeden Şentop, “Cumhurbaşkanı taraflıdır, siyasi parti üyesidir. Siyasi parti genel başkanı olabilir, olmayabilir, bir mecburiyet yok ama bir siyasi parti üyesiyse, bir siyasi partinin genel başkanıysa, yetkilisiyse şüphesiz taraflı birisidir. Anayasa buna engel değil. Oradaki tarafsızlıkla ilgili yemin, hukuki işlem anlamında bir tarafsızlıktır” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN DIŞİŞLERİ, YUNAN BAŞPİSKOPOSU’NU KINADI AMA... Yurttaşlar laiklik ilkesini hatırlattı Dışişleri Bakanlığı’nın, Yunanistan Başpiskoposu İeronimos’un sözlerinin şiddetle kınandığı Dışişleri Baİeronimos’un “İslamın din olkanlığı bildirisinde ise “Tüm madığı” ve “Müslümanladünyanın içinden geçmekte olrın savaş yanlısı insanlar olduğu küresel salgın koşulladuğu” şeklindeki sözlerirında, herkesin karşılıklı sayne “Atina ve tüm Yunanistan gı ve hoşgörü ortamının gelişBaşpiskoposu’nun dinimize yötirilmesi yönünde çaba harcanelik ifadeleri hakkında” başlıması gerekirken kutsal dinimiğıyla yanıt vermesi sosyal medze dil uzatılması esef vericidir” yada tepkiye neden oldu. Türki Mevlüt Çavuşoğlu denildi. İeronimos’un kışkırtıye Cumhuriyeti’nin laik bir devcı ifadelerinin, aynı zamanda let olduğuna dikkat çeken ve resmi açık İslamofobinin ulaştığı korkutucu seviyelamada kullanılan “dinimiz” ifadesine yi de gösterdiği kaydedilen açıklamada, tepki gösteren çok sayıda sosyal medya “İstikşafi görüşmelerin ön hazırlıklarıkullanıcısı, mesajlarında anayasanın la nın yapıldığı bir dönemde böyle bir açıkiklikle ilgili maddesini anımsattı. Kulla lamanın yapılmış olması da ayrıca maninıcılar, “dinimiz” ifadesinin, Türkiye’de dardır ve süreci baltalamaya yönelik tayaşayan başka dine mensup yurttaşları lihsiz bir adım mahiyetindedir” ifadeleri ötekileştirebileceğine işaret etti. kullanıldı. l ANKARA/Cumhuriyet DEMİRTAŞ’IN AVUKATINDAN ‘KOBANİ İDDİANAMESİ’ İDDİASI: Erdoğan gizli sanık yapıldı Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu 108 sanık hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı 3 bin 530 sayfalık Kobani iddianamesiyle ilgili dikkat çekici bir iddiada bulunuldu. Demirtaş’ın avukatlarından Mahsuni Karaman, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, iddianamede AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “gizli sanık” yapıldığını ileri sürdü. Karaman, paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “3 bin 530 sayfalık yeni iddianamenin asıl sürprizi ‘gizli tanık’ değil, ‘gizli sanık’ galiba. Ankara Başsavcılığı, yeni Kobani iddianamesinde çözüm sürecini suç sayarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve arkadaşlarını da ‘gizli sanık’ yapmış. Çözüm sürecinde bizzat devletin talimatı ile gerçekleştirilen Kandil’e gidişlerin suç sayılması, Erdoğan ve arkadaşlarını da şimdilik ‘gizli sanık’ yapar. AKP’liler farkında mı? Gelecekte, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çözüm sürecinden dolayı yargılanmasının altyapısı mı hazırlanıyor?” l Haber Merkezi SOSYAL MEDYA HESABINDAN YAZDI Bahçeli, Davutoğlu ve Karar’ı hedef aldı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sosyal medyadan son dönemde siyasilere ve gazetecilere yapılan saldırılara ilişkin açıklama yaptı. Saldırılarla MHP’nin ilişkisi olduğu iddiasına yanıt veren Bahçeli, “MHP; sokağı, hasmı, haini, tuzak ve tertipleri bilir ve tanır. Ancak Milliyetçiülkücü hareketi tarafı olmadığı saldırılarla ilişkilendirmeye ve yargılamaya cüret etmek terörizmin lügatinden beslenenlerin harcıdır. Aynı zamanda bühtandır, komplodur” dedi. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na tepki gösteren Bahçeli, “Serok Ahmet boşuna uğraşmasın, pis oyunları, birilerinin gözüne girme sinsilikleri maya tutmaz. Karar gazetesinin kiralık köşe yazarları, mesela Elif Çakır, mesela Yıldıray Oğur, mesela Taha Akyol ve diğer köşesiz sözde yazarlar MHP’yi hafife almasınlar, MHP’ye kara çalmasınlar. Çünkü kazdıkları kuyuya çoktan düşmüşler, kızarmayan yüzleriyle yakayı ele vermişlerdir. Bilhassa Taha Akyol MHP’yi bilir, tavsiyem mezkur sipariş üzerine yazan isimlerle birlikte Serok Ahmet’e bizi acilen anlatmasıdır” dedi. “Milliyetçi Hareket Partisi’nin sokakta işi yoktur” diSAVCIYA TEHDIT Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’ın uğradığı silahlı ve sopalı saldırının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturmayı yürüten savcı Alparslan Tufan, dün MHP ve Ülkü Ocakları tarafından tehdit edildi. Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer Şanlı, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Alparslan Tufan neyi amaçlamaktadır? Savcı Tufan’a bizim öncelikli tavsiyemiz hukuka riayet etmesi, devamında da el âleme erkeklik göstereceğim diye boğulacağı suda kulaç atmamasıdır. Serok Ahmet ve avanelerinin ülkücüler üzerinden popülerlik çalışmasına müsaade edilmeyecektir” diyerek savcıyı tehdit etti. l Haber Merkezi yen Bahçeli, “Hiç kimse sabrımızı yanlışa yormamalı, kutlu davamızın emanetlerini çiğnemeye kalkışmamalı. Önemle altını çiziyorum ki eleştirilere saygı duymamız için ahlaki, meşru ve hukuki olması şarttır” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet BAHÇELİ’NİN BAŞDANIŞMANI ÇİÇEK: Üç yumruk için ortalığı ayağa kaldırdılar MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin başdanışmanı Yıldıray Çiçek, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ ile Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu’nun saldırıya uğramasıyla ilgili gelen tepkiler üzerine dikkat çeken bir açıklama yaptı. MHP’nin yayın organı Türkgün’deki “Bu muhalefetin aklı ve karakteriyle hukuk aranmaz!” başlıklı yazısında, muhalefet liderlerini Selahattin Demirtaş’la ilgili çağrıları üzerinden hedef alıp “Bugün Selçuk Özdağ ve diğerleri üç yumruk yedi diye ortalığı ayağa kaldıran Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Davutoğlu, Temel Karamollaoğlu ve Ali Babacan 846 kişinin azmettirici katilini hemen serbest bırakın demiyor mu” dedi. Çiçek, “CHP’yi terör örgütlerinin avukatı haline getiren Kılıçdaroğlu’na hiçbir şey demiyorum. Allah bize onun terör örgütlerine yardım ve yataklık suçu yüzünden yargılandığı günleri gösterir inşallah diyorum sadece... Ben Kılıçdaroğlu’nun ihanetler peşinde koşmaktan ruh sağlığını da yitirdiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. l İç Politika ERDOĞAN’IN GÜNDEMİ YİNE CHP’YDİ ‘Kokuşmuşluk’ ithamı! AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin Manisa, Aydın, Mardin, Adıyaman, Kilis, Bingöl, Bitlis, Elazığ ve Muş’ta düzenlenen 7. olağan il kongrelerine video konferansla bağlandı. Salonlarda sosyal mesafe kurullarına uyulmadığı ve bazı partililerinin maske takmadığı görüldü. Erdoğan, şubat ayında kongreleri tamamlamayı hedeflediklerini belirterek “Önümüzde 2023 seçimleri var. 2023 seçimleri ülkemiz için tarihi bir dönüm noktasında yaşanacaktır” dedi. CHP’yi hedef alan Erdoğan, “Hala eski Türkiye özlemi ile yanıp tutuşanlar, vesayetin, darbenin, terörün, sefaletin hâkim olduğu o günleri bu ülkeye getirmek isteyenler, var güçleriyle çalışıyor” diye konuştu. Milletin CHP’ye itibar etmediğini söyleyen Erdoğan, “Kendi partilerinin bünyesini örümcek ağı gibi saran taciz, tecavüz, hırsızlık, ahlaksızlık işlerinin üzerini örterek güçlerini korumanın peşinde olanları milletimiz çok iyi görüyor. CHP’nin başındaki zat, partisindeki taciz ve tecavüz olaylarına tam 56 gündür sessiz. Niye konuşmuyor? Şahsımıza ve partimize yönelik saldırıların artmasının gerisindeki sebeplerden biri de bu kokuşmuşluğu gizleme gayretidir” diye konuştu. l İç Politika
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle