21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 13 TEMMUZ 2020 PAZARTESİ EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HABER Tayin üstüne tayin! Orman Genel Müdürlüğü’ndeki ‘zorunlu rotasyon’ emrine emekçiler tepki gösterdi Orman Genel Müdürlüğü (OGM) Personel Daire Başkanlığı, daha üç ay önce görev yerine atanan 213 orman mühendisi ve işletme şefinin tayin emrini yayımladı. Tarım Ormanİş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, “İşletme şefliklerinin atamalarındaki temel ilke ‘sürdürülebilirlik’ ilkesidir. Üç ay önce rotasyon kapsamında yeSENA ni atandıkları yerden tekYAŞAR rar tayin edilen personele yapılanlar yasal olmadığı gibi gayri insanidir. Özellikle orman yangınlarının başladığı mevsim olan bu dönemde, işletme şefliklerinde yapılan görev değişiklikleri kurum faaliyetlerini zarara uğratacaktır” dedi. OGM Personel Daire Başkanlığı’nın, 8 Temmuz tarihli “Münhal Şefliklere Atama Talepleri” konulu yazısında, genel müdürlüğün merkez kayıtlarının incelendiği ve bazı bölge müdürlüklerinde halen “münhal şefliklerin kayıt ‘YANGINLA MÜCADELEDE YIKICI SONUÇ’ Mevsim şartlarının orman yangınlarını artırdığına dikkat çeken Durmuş, “Yangınla mücadele şefliklerde başlar. Yangını sevk ve idare edecek işletme şefinin, bu mevsimde tayin ediliyor olması, olası yangınların daha yıkıcı sonuçlar doğuracağının açık göstergesidir. Orman Genel Müdürü Sayın Bekir Karacabey’e sesleniyoruz: Bırakın bu emekçiler işini yapsın. Kurumu ve ormancılığı bu daha fazla yıpratmaya hakkınız yok. Ayrıca, uygulamanın mimarının kendileri ve yandaş sendika olduğunu da çok iyi biliyoruz. Bir gün emekçiler, sizden yapılanın hesabını soracak” dedi. larının bulunduğu” belirtildi. Bir ilde birden fazla faaliyet gösteren ağaçlandırma ve toprak muhafaza şefliğinin il merkezlerinde olacak şekilde planlama yapılacağı kaydedilen yazının ekli listesinde belirtilen 213 orman mühendisi, işletme şefi ile ağaçlandırma ve toprak muhafaza şefliğinde çalışan 34 personel de “tercih yapacak personel” olarak gösterildi. Yazının ekleri arasında da “tercih edilecek yerler” liste olarak verildi. Listelerde adı bulunan personelin tercih yapmasının zorunluluğu olduğu, tercih yapmayanla rın ise re’sen atanacağı belirtildi. Tercih sonrasında ilana çıkılan birimlerde boşluk kalması halinde, listede ismi bulunup tercih yapmayan ve tercihine yerleşemeyen personelin atama işlemi de re’sen gerçekleştirilecek. ‘Faaliyetleri sekteye uğratır’ Tarım Ormanİş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, rotasyona ilişkin Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, “Orman Genel Müdürlüğü’nün hukuksuz uygulamalarına bir yenisini daha eklediğini” ifade ederek, şunları kaydetti: “Türkiye ormancılığının en temel hizmet alanı orman işletme şeflikleridir. Ormanların korunması, fidan dikimi ve bakımı, yangın, kaçakçılık ve orman zararlıları ile mücadele orman işletme şefliklerinde yapılır. Şefliklerin atamaları zaman zaman yönetmelikle değişse de temel ilke sürdürülebilirlik ilkesini gözetmektir. Son yıllarda ülkemizi yöneten siyasi irade ve izlediği ormancılık politikaları, ormanların gelişmesine yönelik değil, ranta devşirilmesine yönelik olduğu gibi, personel işlendirilmesi de yandaşlık üzerinden yürütülüyor. Bu atama talepli emir ise personelde adeta yıkım etkisi yaratmıştır. Bu arkadaşlarımızın bir bölümünün daha üç ay önce rotasyon kapsamında yeni atandıkları yerden tekrar tayin edilmeleri, yasal olmadığı gibi gayri insanidir. Bu uygulama, çalışanların moral motivasyonunu bozacağı, aile bütünlüklerini zedeleyeceği gibi, kurum faaliyetlerini de sekteye uğratacaktır.” l ANKARA AKP döneminden kalma borç nedeniyle yapılan işlemin hukuka aykırı olduğu belirtildi İBB’nin metro kredisine haciz! İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), metro inşaatında kullanmak için yurtdışından aldığı döviz kredisi, AKP’li dönemden kalma borç nedeniyle METGÜN İnşaat tarafından haczedildi. İBB’nin itiraz etmesine karşın, para şirketin hesabına geçti. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın geçmiş dönemden kalma borç gerekçesiyle makam odasının haczedilmesinin ardından İBB’ye de AKP’li dönemin borcu nedeniyle haciz geldi. Geçmiş dönemde İBB’nin asfalt işlerini yapan METGÜN İnşaat Taahhüt ve Tic. AŞ., AKP’li dönemden kalan borcunu almak için haciz yoluna gitti. AKP döneminde İBB’nin birçok asfalt ihalesini alan firma, İBB’nin yeni dönemde metro inşaatlarını tamamlamak için yurtdışından aldığı kredi ile sağlanan 565 milyon lirasına haciz uyguladı. Belediyenin döviz hesabındaki kredi, TL’ye çevrilerek, şirketin hesabına geçirildi. İBB, haciz işleminin hukuksuz yapıldığı iddiasıyla itiraz etti ancak itiraz reddedildi. ‘Haciz hukuka aykırı’ Konuya ilişkin İBB’den yapılan açıklamada ise “İstanbul geneli asfalt yapım işine dair METGÜN yüklenici firma tarafından tamamı Ocak 2018 ile Mart 2019 döneminde yapılan asfalt işlerine ait önceki dönemde ödenmeyen borç bakiyeleri sebebiyle 2020 yılı içerisinde belediyemiz aleyhine ilamsız icra takipleri başlatılmıştır. Başlatılan icra takiplerine işlemiş faizler yönünden itiraz edilmiş olup anapara borcu yönünden takipler kesinleşmiş ve alacaklı şirketler tarafından üç ayrı icra dosyasından İcra İflas Kanunu’nun 89/1. maddesi uyarınca haciz ihbarnameleri gönderilmiştir. Birinci haciz ihbarnamesi gönderilen banka tarafından bu yöndeki tüm bilgilendirme ve uyarılarımıza rağmen Belediye Kanunu’nun 15. maddesi ile açıkça yasaklanmış olan 530 milyon TL’si proje karşılığı alınan döviz cinsinden paralarımızın bulunduğu hesaplarımızdan olmak üzere gene haczedilemez olan vergi, resim, harç gelirlerimizin ve şartlı bağışların da yer aldığı tüm hesaplarımıza haciz ve bloke işlemi uygulanmıştır” denildi. Haciz işleminin hukuksuz yapıldığı öne sürülen İBB’nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Tedbir taleplerimiz mahkemelerce reddedilmiş ve böylece tümüyle haksız ve hukuka aykırı olarak sabah başlayan haciz işlemi kanun ile yasaklanmış paralarımız alacaklıya akşam ödenmiştir. Mahkemeler nezdinde açılan haczedilmezlik şikâyetlerimize ilişkin davalar devam etmekte olup duruşmaları eylül ve ekim aylarına bırakılmıştır.” ASFALT VURGUNUNU CUMHURIYET DUYURMUŞTU Cumhuriyet, eski İBB yönetimi tarafından AKP’ye yakınlığıyla bilinen METGÜN inşaata verilen milyarlık ihaleleri 18 Kasım 2019 tarihinde “Asfalt vurgun hattı” haberiyle duyurmuştu. Haberde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çağrısının ardından görevinden istifa eden Çağatay Kalkancı’nın asfalt ihalelerini METGÜN şirketine nasıl verdiği detaylarıyla anlatılmıştı. MET GÜN şirketine günlük elli ton asfalt döken robotların bir günde 150 ton asfalt dökmüş gibi gösterilerek peşin ödemeler yapıldığı, şirketin üstlendiği işleri dörte bir fiyatına alt yüklenicilere yaptığı iddiaları da haberimizde yer almıştı. İMAMOĞLU’NDAN KOOPERATİF PAZARINA ZİYARET Üretim seferberliği ilan etti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, dün Kadıköy’deki “Üretici Kooperatifi Pazarı”nın açılışına, annesi Hava İmamoğlu ve küçük oğlu Semih İmamoğlu ile katıldı. İmamoğlu’na pazar ziyaretinde İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ve İstanbul Yönetim Yenileme A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Günaydın eşlik etti. Pazar girişinde alkışlarla karşılanan İmamoğlu ve annesi Hava İmamoğlu, üretici kadınlarla sohbet etti. Sohbetin ardından pazarı gezen İmamoğlu, pandemiden dolayı önümüzdeki günlerin ekonomik anlamda sıkıntılı geçeceğini söyleyerek, “Birçok sektörün iş yapamamasından dolayı, hep birlikte bir seferberliğin içinde olacağız. İşte bu seferberlikte, iç ekonomi sisteminde üretimi yukarıya çıkarmak, zorunluluktur. Dolayısıyla, maliyetleri düşürmek, insanlarımızın ucuz gıdaya erişimini sağlamak da zorunluluktur. İşte bu ekonomik gerçekler üzerinden hareket edip bir an önce refaha çıkabilmek adına da hep birlikte mücadele edeceğiz” dedi. l İç Politika CHP, yeni İBB Meclis yönetimini belirledi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) CHP’li Meclis üyeleri dün Şişli Kültür Merkezi’nde meclisin CHP’li yeni yönetimini belirledi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun katıldığı toplantıda belirlenen İBB Meclisi’ndeki yeni yönetimin görev dağılımının temmuz ayındaki İBB Meclisi toplantısı öncesi yapılacağı ifade edildi. Toplantıda İBB Meclisi’nin yeni CHP yönetimi şu isimlerden oluştu: Tarık Balyalı, Doğan Subaşı, Gülsüm Polat, Ülkü Şakalar, Doğan Tekel, Gencay Özcan, İnan Güney, Mesut Kösedağı. l İç Politika İYİ PARTİ ISTANBUL IL BAŞKANI BUĞRA KAVUNCU: Akşener’i cumhurbaşkanı yapmak için çalışacağız 26Temmuz’da yapılacak kongrede İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı’na yeniden aday olacağını açıklayan mevcut İl Başkanı Buğra Kavuncu, delege, ilçe yönetimleri ve divanları ile buluşmalarına devam ediyor. İstanbul 3. bölgedeki ilçelerin yönetimleriyle yemek programında buluşan Kavuncu, “Ayasofya hadisesiy le erken seçim konusu tekrar gündeme geldi. EkimKasım ayı için bile bir erken seçim duyarsak hiç şaşırmayalım” dedi. Genel seçimlerde Meral Akşener’in cumhurbaşkanı olması için çalışacaklarını kaydeden Kavuncu, İstanbul’daki milletvekili sayısını dört katına çıkarmanın hedefleri arasında olduğunu söyledi. l İç Politika AKP’LI GENÇLİK KOLLARI BAŞKANI Jakuzili paylaşım istifa getirdi Jakuzide çektiği görüntü ile arkadaşlarına seslenerek, “Fakirler! Beni rahatsız etmeyin” diyen Şanlıurfa AKP İl Gençlik Kolları Başkanı Mehmet Salih Saraç, dün görevinden istifa etti. Videoyu 2 yıl önce WhatsApp’taki arkadaş grubunda şaka olsun diye paylaştığını söyleyen Saraç, görüntüyü yayanlar hakkında suç duyurusu yaptı. l İç Politika İÇIŞLERI BAKANI SOYLU Kayınpederi hayatını kaybetti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kayınpederi Metin Dinç, 81 yaşında vefat etti. Dinç, dün Samsun’un Bafra ilçesindeki Beyazıt Camii’nde ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından defnedildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Soylu’ya telefonla başsağlığı diledi. l İç Politika CHP KURULTAYI KILIÇDAROĞLU’NA DOĞUDAN DESTEK CHP’nin Doğu ve Güneydoğu il başkanları, Kurultay öncesi CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na destek açıklaması yaptı. Başkanlar “CHP yeni bir yolun, yeni bir dilin, yeni bir ortak gelecek hayalinin temsilcisidir. Delegelere çağrımız, Kılıçdaroğlu’nun arkasında güçlü bir şekilde durmaları, onlara omuz vermeleridir” dedi. l İç Politika MUHTARLARDAN YAVAŞ’A TEŞEKKÜR Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Polatlı, Beypazarı ve Gölbaşı ilçelerinin mahalle muhtarlarıyla bir araya geldi. Muhtarlar, Polatlı’nın içme suyu sorununu çözüme kavuşturacak kredi talebinin Meclis’te kabul edilmesi için uzun süredir çaba gösteren Başkan Yavaş’a teşekkür etti. l ANKARA / Cumhuriyet Ayasofya’ya sığınmak... Zor zamanlarda çare kalmayınca tapınaklara sığınmak eski bir gelenektir. Ayasofya’nın müze statüsünden camiye çevrilip ibadete açılması da böyle bir durumu düşündürtüyor. Dışarıda ve içeride sıkışan Erdoğan iktidarı, gerçek çözümleri aramak yerine dinsel duygulara yaslanıp sorunların üstünü örtmek yöntemine başvuruyor. Ayasofya’nın ibadete açılması kararı da bu. Daha önce aynı Erdoğan’ın şimdi unutmuş göründüğü sözleriyle bu taleplere karşı olduğu kayıtlarda duruyor. Ama değişen iç ve dış koşulların zorlaması artık son çareleri de uygulamaya sokma zorunluluğu yaratıyor. Dışarıdaki Irak, Suriye, Libya girişimleri Müslüman Kardeşler siyasetinin gölgesinde zorlanıyor. Amerika ile Rusya arasındaki pandül siyaseti de beklenen süreçten uzak seyrediyor. İçeride de sorunlar büyüyor. Çözüm yerine “iktidarda kalabilme” zorluğunun yarattığı korku egemen olunca başka çare kalmıyor. Elde olan olmayan her koz masaya sürülecek. Ayasofya, yeniden İstanbul’u fethetme rüyasının yeniden görülme simgesi. O İstanbul ki AKP iktidarında, 1453 yılında uğramadığı bir yağmaya kurban edilmiş, bizzat Erdoğan tarafından “Biz İstanbul’a ihanet ettik” itirafıyla da kayda geçmiş. Çalışkan gazetecimiz Hazal Ocak, bu konuda “İhanet” başlıklı bir kitap yazmış. Şimdi yeniden bir “fetih miti” yaratılarak dışarıda ve içeride çekilen sıkıntılar unutturulmaya çalışılıyor. Bu nedenle “Ayasofya’ya sığınılıyor”. Cemaatin toplu duasıyla sorunların çözümü için Tanrı’ya yakarılacak. HHH Anekdot şöyle: “Başmelek Tanrı’ya gider; ‘Yüce Tanrım’ der, ‘İngiliz kulların yardımını bekliyor’. Tanrı oralı olmaz, ‘Söyle onlara, başlarının çaresine baksınlar’ der. Başmelek gene gelir, ‘Yüce Tanrım’ der, ‘Alman kulların sana sığındı, inayetini bekliyor.’ Tanrı gene aldırmaz, ‘Söyle onlara’ der, ‘onlar çalışkan kullarımdır, işlerini halletsinler.’ Başmelek gene gelir, ‘Yüce Tanrım’ der, ‘Türk kulların sana sığınıyor.’ Tanrı yerinden doğrulur, ‘Gene iş bana düştü’ der, ‘Türkler bensiz yapamaz’.” Şimdi de “işimiz gene Allah’a kaldı” demek yanlış olmuyor. Türk kulları kendi başlarına dert açmakta hiç gecikmiyor. Yaşanan sorunlara baktığınız zaman bunu görüyorsunuz. Şimdi şu “çoklu baro” konusu nereden çıkıyor? Çünkü, barolar iktidarın destekçisi olmuyor. “Barolar neden iktidarın destekçisi olsun ki?” diye düşünmeyen bir siyasal iktidar var bu ülkede. İktidar, yargının temeli olan savcıları, yargıçları kendi egemenliği altına sokmuş. Yargı kararları siyasal odaklarda veriliyor. Yargı bağımsızlığı ortadan kaldırılmış. Yargının savunma dayanağı olan avukatlar adaletten yana tavır alıyorlar. İşte, iktidarın kabul edemediği de bu. Şimdi “çoklu baro” sistemiyle avukatların birliğini parçalamayı hedefliyor. Amaç kendi yandaş barolarını kurmak. Gene de olmayacak, gene de avukatların “bağımsız adaletten yana” seslerini susturamayacaklar. Şu Sakarya Hendek’teki havai fişek fabrikasındaki patlama rezaletini nasıl unutturacaklar? Fabrika sahibini Cumhurbaşkanı Erdoğan patlamadan sonra arıyor, MÜSİAD başkanı olan fabrika sahibine “geçmiş olsun” diyor. Bu dileklerin asıl sahipleri ise ölen işçilerin aileleri. Yaralanan işçiler ve aileleri. İşsizlik, yoksulluk, çaresizlik bu 18 yıllık AKP iktidarında tavana vurmuş. Uydurma istatistik rakamlarıyla örtülemeyen genç işsizliği, üniversite bitirmiş gençlerin işsizliği ürkütücü boyutlarda. Çarşı pazar fiyatları el yakacak rakamlara ulaşmış. İnsanlar, pazarlar toplandıktan sonra kalanları arıyor. Ayasofya’da hangi dualarla bu sorunlara çare bulacaksınız? Ekonominiz çökmüş, kasada kalmış her parayı harcamışsınız. Ulusun satmadığınız değeri kalmamış, gene de çözüm bulamıyorsunuz. Ülkenin kendine yeten tarımı sizin ithal politikalarınızla yerle bir olmuş, her şeyi dünyanın bir tarafından getirip ülkeyi dışa muhtaç kılmışsınız. Bu ülkenin gençleri, geleceklerini dış ülkelere gidip orada eğitim görmekte, orada çalışmakta arar duruma gelmiş. Siz, bu ülkenin gençlerini “dindar ve kindar” yapmanın peşindesiniz. Ama bu ülkenin gençleri bu hedeflere yönelmiyor. “Z kuşağı”, “sana oy moy yok” diye tweet atınca sosyal medyayı düşman ilan ediyorsunuz. Neden Ayasofya’ya sığınmak?.. Bizanslılar, son günlerinde Ayasofya’ya doluşup kurtuluşlarını Tanrı’dan beklemişlerdi. Beklentileri boşa çıktı. Fatih Sultan Mehmet, beyaz atının üstünde İstanbul’u fethetti. Ondan bize kalan miras, “sorunları akılla, bilimle, bilenlerle çözmektir”. Fatih Sultan Mehmet böyle yapmıştır. Aklı, bilimi, bileni reddedip sorunların üstünü örterek çözüm arayanları hiçbir şey kurtaramaz. Çare Ayasofya’ya sığınmak değil, aklın, bilimin, bilenin yolunda gitmektir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle