15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR [email protected] avro sterlin FAİZ TASARIM: SERPİL ÜNAY BORSA 9 16 NİSAN 2020 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 6.8980 9.8 kuruş 7.5110 5.1 kuruş 8.6380 5.4 kuruş 12.50 Sabit 95.855 2695 puan 2573.68 11.7 lira 381.86 1.44 lira Koronavirüs salgınının Türkiye bütçesine ilk etkilerini gösteren mart ayı verileri açıklandı Bütçe tepetaklak Ocak ayında Merkez Bankası’ndan yapılan 40.5 milyar liralık aktarmaya karşın mart ayında bütçe, yüzde 78.6 artışla 43.7 milyar lira açık verdi. Vergi gelirleri yüzde 10.1 azaldı. Koronavirüs salgınının Türkiye’yi etkilemeye başladığı mart ayına iliş kin bütçe sonuçları, önümüz deki aylarda yaşanacak ve bü yüyecek sorunları dikkat çekici şekil de ortaya koydu. Hazine ve Mali mustafa çakır ye Bakanlığı’nın dün açıkladığı merkezi yönetim bütçesinin detayları şöyle: 4 Martta, geçen yılın aynı ayı na göre bütçe giderleri yüzde 15.6 artarak 91.2 milyar TL, gelirler yüzde 12.7 düşerek 47.4 milyar TL oldu. 2019 Mart ayında 24.4 milyar lira olan bütçe açığı bu yıl 43.7 milyar TL’ye çıktı. Faiz dı şı bütçe giderleri yüzde 18.3 ar tarak 79.8 milyar TL ve faiz dışı açık ise 13.1 milyar TL’den 32.4 milyar TL’ye yükseldi. 4 Geçen yıl martta bütçe ge lirleri 54. 3 milyar TL iken bu yıl yüzde 12.7 azalarak 47.4 milyar TL’ye geriledi. 4 Bütçe giderleri içerisindeki en büyük payı yüzde 43.3 ile cari transferler aldı. İkinci sırada yüz de 26 ile personel giderleri geldi. 4 Yine martta vergi gelir leri yüzde 10.1 azalarak 36.9 milyar TL oldu. Vergi gelirlerinin bütçe tahminine göre gerçekleşme oranı 2019 Martı’nda yüzde 5.4 iken bu yıl yüzde 4.7 oldu. Vergi gelirleri içerisinde en büyük payı yüzde 36.2 ile ÖTV aldı. 3 ayda 29.6 milyar 4 Yılın ilk üç ayında ise bütçe giderleri yüzde 12.1 artarak 285.3 milyar TL, gelirler yüzde 17.2 artarak 255.7 milyar TL oldu. 2019’un ilk üç ayında 36.2 milyar lira olan açık ise ocak ayında Merkez Bankası’ndan yapılan tek seferlik 40.5 milyar liralık aktarma nedeniyle 29.6 milyar TL olarak gerçekleşti. Faiz dışı giderler 247.1 milyar TL ve faiz dışı fazla ise 8.7 milyar TL oldu. 4 Martta 11.3 milyar TL olan faiz giderleri, ilk üç ayda 38.2 milyar liraya ulaştı. Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıklamasında, “20202022 program döneminde bütçe açığının GSYH’ye oranının yüzde 3’ün altında kalması”nın hedeflendiği hatırlatıldı. l ANKARA Örtülü ödenek 565 milyon TL n Cumhurbaşkanlığı’nın kullanımında bulunan “örtülü ödenekten” yapılan harcamalar şubatta 121.6 milyon lira iken, martta 222.7 milyon liraya yükseldi. Örtülü ödenekten 3 ayda yapılan harcamaların toplamı ise 565.1 milyon liraya çıktı. n Hizmet alımları için martta 2.5 milyar lira harcandı. Temizlik hizmet alım giderleri için 5.1 milyon lira harcama yapıldı. n Devlet kiralar için martta 123.7 milyon lira harcadı. Bütçeden taşıt kiralaması giderleri için 46.4 milyon lira, hizmet binası kiraları için de 37.6 milyon lira çıktı. n Temsil ve tanıtma giderleri için martta 8.7 milyon lira harcandı. n Güvenlik ve savunmaya yönelik malzeme ve hizmet alımları martta 564.7 milyon lira oldu. SGK’nİn görev zararı 16.6 milyar TL n Cari transfer harcamaları martta 39.6 milyar lira, üç ayda 122.8 milyar lira oldu. n Görev zararları kapsamında SGK’ye martta 5.9 milyar li ra aktarıldı. Üç aylık aktarım 16.6 milyar TL. Ayrıca SGK’ye, martta 7.3 milyar lira, üç ayda 28.5 milyar lira Hazine yardımı yapıldı. n Hane halkına yapılan transfer ler martta 7.4 milyar lira, üç ayda 21.7 milyar liraya ulaştı. “Diğer” kaleminden yapılan sosyal amaçlı transferler ise martta 1.8 milyar lira oldu. Koronavirüsün etkileri, dış finansman belirsizliği ve bütçe sonuçları TL’yi eritiyor Doların gözü 7 Tofaş üretim molasını uzattı Tofaş Türk Otomobil Fabrikası AŞ, yurtdışından gerçekleşen tedarik ve teslimat süreçlerindeki aksamalar nedeniyle daha önce 20 Nisan olarak duyurdukları üretime başlama süresini 4 Mayıs’a uzattı. Tofaş’ın, “Faaliyetlerin kısmen veya tamamen durdurulması ya da imkânsız hale gelmesi” başlığı altında, üretime ara verilmesine ilişkin açıklaması KAP’ta yayımlandı. Öte yandan Sanifoam Sünger ise siparişlerin başladığını duyurarak 16 Nisan’da yeniden üretime başlıyor. l Ekonomi Servisi YÜZDE 55 Küresel yolcu gelirlerinde yıllık düşüş öngörüsü 3.3 MİLYON YOLCU THY’nin OcakMart 2020’de kaybettiği yolcu sayısı DeFacto’dan tedarikçiye destek DeFacto, hazırgiyim sektöründeki tedarikçilerin iş yapamaz hale gelmemesi için tedarikçilere toplam 900 milyon liralık destek verecek. DeFacto Üst Yöneticisi (CEO) İhsan Ateş, “Yaz sezonu için ürettirdiğimiz yaklaşık 19 milyon parça ürünün bedeli olan 400 milyon lirayı bir ay içinde ödeyeceğiz. Ayrıca 20202021 kış sezonu için de şimdiden 500 milyon liralık sipariş vereceğiz. Böylece toplamda 900 milyon lira ile sektöre can suyu olacağız” dedi. Havadan 314 milyarlık zarar Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), koronavirüs nedeniyle havayolu şirketlerinin 314 milyar dolar zarar edeceği tahmininde bulunarak devletlerin yardım etmemesi durumunda birçok şirketin batacağı uyarısını yaptı. Kuruluş, 24 Mart’taki açıklamasında zararın 252 milyar dolar civarında seyredeceğini ön görmüştü. Tahmindeki yükselişe gerekçe olarak, salgının getirdiği ekonomik krizin ulaştığı boyut ve uluslararası seferlere yeniden başlanması sürecinin tahmin edilenden daha yavaş seyretmesi gösterildi. Öte yandan Türk Hava Yolları’nın (THY) Mart 2019 döneminde 5.9 milyon olan toplam yolcu sayı sı, 2020’nin aynı döneminde yüzde 53’lük azalışla 2.8 milyona geriledi. Yolcu sayısı iç hatlarda yüzde 45, dış hatlarda ise yüzde 59 azaldı. Pegasus’un yolcu sayısı ise martta bir önceki yıl aynı döneme göre yüzde 44.1 azalarak 1.34 milyona indi. Yolcu doluluk oranı martta geçen yıla göre 7.5 puan düştü. l Ekonomi Servisi lirada Tüm mali piyasalarda özellikle koronavirüsün etkileri nedeniyle yaşanan dalgalanma, risk iştahındaki azalma ve veri akışı nedeniyle dün yeniden sertleşti. Bu kapsamda Türkiye’de döviz kurlarındaki yukarı yönlü eğilim sürüyor. Güne 6.80 lira seviyelerinden başlayan dolar, gün içinde 6.9070 lirayı görerek Ağustos 2018’den sonraki en yüksek seviyelerinde bulunuyor. Dolar, günü 6.90 seviyesinde kapattı. Reuters’e konuşan analistler, gelişen ülke paraları arasında en zayıflardan biri olan TL’deki satış baskısının henüz Fed, IMF veya başka bir uluslararası kurum ile swap hattının açılmamış olmasına bağlıyor. Dış finansman tarafında TL’nin istediği desteği henüz bulamamış olması doların güçlendiriyor. Mart ayı bütçe sonuçları da belirsizliği artırıyor. Borsa İstanbul da küresel piyasalara paralel olarak geriledi. Gün içinde 94 bin 677 puana kadar çekilen BİST 100 Endeksi, günü yüzde 2.73 düşüşle kapattı. Öte yandan kısıntı yeniden başlayacak olmasına rağmen petrol fiyatı, azalan talep tahminleri nedeniyle düşüşe geçti. l Ekonomi Servisi BÜYÜK ÜZÜNTÜMÜZ İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli öğretim üyelerinden, Siyasal Bilgiler Fakültesi eski dekanlarından, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Yönetim Kurulu eski üyesi, Akademik özgürlük ve özerk üniversite misyoneri, hocamız, dostumuz, ağabeyimiz Prof. Dr. ÜLKÜ AZRAK’I çok kısa bir süre önce yitirdiği sevgili eşi Hannelore AZRAK’ın ardından sonsuzluğa uğurladık. Derin üzüntü içindeyiz, ailesinin, dostlarının, sevenlerinin ve üniversite dünyasının başı sağ olsun. Her zaman saygı ve özlemle anacağız. YOL ARKADAŞLARI, DOSTLARI Ekim sürmezse fiyatlar artar Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, “Gerekli tedbirler alınmazsa üreticiyle tüketici arasındaki bağ kopabilir. Ege, Akdeniz, Çukurova gibi Türkiye’nin tarımın merkez üssü olan bölgelerde ekim ve dikim devam etmeli. 2030 yaşlarındaki işsiz gençlerimizi tarıma çekebilmeliyiz. Tarım gerçekleşmezse fiyatlar çok yükselecek” dedi. Çerçioğlu, üreticileri doğal tarıma yönlendirmek amacıyla geçen yıl ata tohumlarından üretip ücretsiz dağıttığı 3 milyon fideyi bu yıl da dağıtacağını duyurdu. l Ekonomi Servisi Migros Sanal Market’e talep 4 kat arttı. Meyve ve sebzede kritik dönem Vodafone Business ana sponsorluğunda düzenlenen CEO Club toplantıları online platforma taşınarak “CEO Club Online Summit” olarak düzenlendi. Burada konuşan Migros Üst Yöneticisi (CEO) Özgür Tort, “İhracat pazarları süratle kapandı. Böyle dönemlerde bir anda arz fazlalığı oluşabiliyor. Bu arz fazlalığının doğru yönetilmesi çok kritik. Çünkü fiyat düşüşleri ile karşılaşıyoruz. Bunun olumsuzluğu şu: Çiftçi ürü nü çok düşük bir fiyattan satarsa üretmeye devam etmekten imtina edebiliyor. Nisanmayıs döneminde fidan dikmeme riskini yönetmemiz gerek” dedi. Öte yandan Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Başkanı Ömer Düzgün ise mart ayından bu yana yurttaşın tüketim alışkanlıklarının değiştiğini, son bir ayda en çok makarna, un, bakliyat ve C vitaminli besinlerin satın alındığını belirtti. l Ekonomi Servisi Bir virüs olarak köşe yazarı Küresel bir krizin, ülkedeki kaosun ortasında herkesin yerini bilmesi, “krizle ve kaosla mücadeleyi sabote edenlerin” artık susması isteniyor. Özgürlük, eşitlik, hukuk, insan hakları adına “demokrasiyi istismar edenlerden”, Twitter, YouTube ve Facebook gibi sosyal medya platformları ve “siyaset virüsünden”, “virüsten beter köşe yazarlarından kurtulmadan düze çıkılamayacağına” inanılıyor. Büyük kriz içinde Durum gerçekten çok ciddi! Önce “küreselleşme” vardı, onu mali krizler izledi, sonra küresel pandemi. Şimdi de küresel büyük depresyon. Dünya ekonomisinin merkezlerinde bir “üç aylık dönemde” yüzde 30 dolayında gerilemelerden, işsizliğin yüzde 10’un üzerine tırmanmasından, kitleselleşmesinden söz ediliyor. 2007 finans krizinden bu yana düşük büyüme, finansal spekülasyon, gelir dağılımındaki bozulmayı müstehcen düzeylere yükseltmişti. Yerel savaşlar, büyük güçler arası rekabet, göçmen dalgaları, canlanan toplumsal muhalefet (meydan olayları) ve “Yeni faşizm” de bu resmin içinde. Bu resim hiç yabancı gelmiyor. İnsanlık, sanki buraya daha önce de gelmişti. Ancak bu kez süreç çok daha hızlı. 191820 İspanyol gribi salgınının (pandemi) ardından büyük depresyon gelene kadar yaklaşık 10 yıl geçti. Büyüme hızı yüzde 2.5 olduğunda resesyona girdiği varsayılan dünya ekonomisi, bu kez pandeminin ortasında yüzde 3 daralıyor. Financial Times’ın küresel ekonomik editörü Martin Wolf’a göre “dünya ekonomisi çöküyor.” Mckinsey araştırma grubunun bir raporuna bakılırsa ekonomide “yok olduğu düşünülen mesafe”, devlet müdahalesi geri geliyor. Kısacası neoliberal küreselleşme bitti! ‘Bir’leşme zamanı Böyle bir kriz içinde ayakta kalabilmek için, ülkelerin liderleriyle, liderlerinin milliyetçi ya da dinci ideolojileriyle “bir”leşmesi, tek vücut, “total bir kütle” olarak hareket etmesi isteniyor. Liderin projeleriyle uyumlu olmayan düşüncelerin, demokrasi adına ortaya atılan itirazların, sınıf çıkarından, işçi haklarından söz edenlerin, bu total kütle içindeki bireylerin kafasını karıştırdığına, kütlenin bütünselliğini bozduğuna inanılıyor. Bu nedenledir ki böyle bir dönemde, virüs salgını içinde, aykırı düşünceleri yayanların, hele bunu her gün gazete köşelerinde, TV ekranlarında, sosyal medya platformlarında yapanların “virüsten daha tehlikeli” olduğu, kaçınılmaz olarak “beka sorunu” yarattığı ileri sürülüyor. Öyleyse ayıklanmaları, kısacası susturulmaları gerekiyor. Bugün kriz içinde lideri ve milletin liderle bütünlüğünü korumak için devlet son derecede önemlidir. Toplumun bütünlüğü için, virüs tehlikesi düşünülerek hapishanelerdeki adli suçlular, kader kurbanları serbest bırakılabilir ama devlete karşı suç işleyen, bilinçli suçluların içerde kalması, yenilerinin içeri alınarak susturulması, gerekiyorsa hapishane kapasitesinin artırılması, bu sürecin doğal gidişine uygundur. Lideri ve milletin liderle bütünlüğünü korumak için devlet son derecede önemliyse yerel yönetimler, bunların “liderleri” kendi başlarına davranamazlar, kaynaklar üzerinde hak iddia edemezler. Bütün kaynakların tek elde toplanması gerekir. 150 yıllık miras Eski IMF Başekonomisti, (satranç “Grand Master”) Prof. Kenneth Rogoff, yukarıda betimlediğim bugünkü resmin kapsamını daha da genişleterek “150 yılın en büyük resesyonudur” diyor. O zaman resim 187388 dönemine, kapitalizme “Büyük Depresyon” kavramını hediye eden olaya kadar gidiyor, gerçek anlamda küresel kapitalizminemperyalizmin (“sermayenin imparatorluğunun”) başladığı dönemi içine alıyor. Bu resim başka şeyleri de kapsıyor: İki büyük savaşı ve liderleriyle bütünleşmiş rejimleri, soykırımları, devrimleri, karşıdevrimleri, hızlı teknolojik gelişmeleri, üretim araçlarının hızla yok etme araçlarına dönüşmesini… Bugün, kapitalizmin tarihinin, pandemi, depresyon, yeni faşizm, küresel iklim krizi, baskı, denetim ve imha aracına dönüşmeye başlayan teknoloji gibi kötülüklerinin birleşmeye başladığı bir “durum” oluşuyor. Boşuna mı John Gray gibi tarihçiler, “tarihsel bir dönüm noktasına” geldiğimizi düşünüyorlar. Bu dönüm noktasında bir aktör, “tarihsel özne” olmaya, tarih sahnesine çıkmaya, gelişmeleri yönlendirmeye çalışmak gerekmez mi?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle