11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 7 OCAK 2020 SALI EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ HABER Teslimiyet, maceracılık İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ile Haşdi Şabi Genel Komutan Vekili Ebu Mehdi el Mühendis’in ABD’nin insansız hava saldırısı sonucunda Irak’ta öldürülmeleri, genişlemiş Ortadoğu’da durumun daha da gerginleşmesine yol açtığı için Türkiye’yi de yakından ilgilendiriyor. Uzmanlar olayların, doğrudan bir Amerikan İran silahlı çatışmasına yol açmasına fazla ihtimal vermeseler de kimin elinin kimin cebinde olduğunun bilinmediği bir bölgede, yine de en beklenmedik gelişmelere karşı bile hazırlıklı olunması gerektiğini söylüyorlar. İran’ın dini lideri Ali Hamaney’e doğrudan bağlı olan ve ülkesinde bir halk kahramanı konumuna gelmiş bulunan Süleymani’nin ölümünden sonra, bölgede hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını her olasılığa karşı hazırlıklı bulunmanın gerekliliğini Amerikan basını da dile getiriyor. Yine Amerikan basını, öldürme emrini şahsen verdiğini söyleyen Trump’ın Demokratlar’a danışmadan böyle bir emri vermesinin yanlış olduğunu ileri sürmekte ve “Ortadoğu’da ne işimiz var? Çekileceğiz!” diyen Trump döneminde ABD’nin bölgedeki varlığının daha da arttığını vurgulamaktadır. HHH Trump’ın, kendine özgü üslubuyla müzakere masasına çağırdığı İran’dan gelen tepkiler ise intikamın sert olacağı yönündedir. İş, sıcak çatışmaya kadar varsa da varmasa da, gerginliğin büyük boyutta tırmanacağı bölgedeki güçlerin daha da dikkatli olmaları gerekiyor. Bunlar arasında Suriye ve Libya batağına askeriyle de saplanmış olan Türkiye de var. Bakalım Türkiye ne yapacak? Eskiden olsaydı her şey daha kolaydı. Soğuk Savaş’ın, iki kutuplu siyah beyaz dünyasında, bir doğru olan bizim taraf vardı, bir de, yanlış olan karşı taraf. Ama artık saflar öylesine net değil, kim, nerede, ne zaman, kimden yana kestirmek kolay olmuyor. Acaba böyle bir ortamda Türkiye’deki iktidar, bölgede tırmanan gerilim karşısında, soğukkanlılığını koruyarak, ulusun yararları açısından en yararlı politikayı izleyebilecek mi? Doğrusu bu soruya olumlu yanıt vermek pek kolay görünmüyor. AKP ulusal bir dış politika izleyebilmekten uzaktır. İçeride iktidarını ulus birimine dayandırmaya karşı olan, ulus biriminin yerine, ümmet kavramını ikame eden AKP, buna koşut olarak dış politikasını İhvan tutkusuyla oluşturmakta ve Suriye’den Libya’ya bütün genişletilmiş Ortadoğu bölgesinde, Müslüman Kardeşler görüşüne ipotekli bu politikayı yürütmektedir. Müslüman Kardeşler endeksli politika da, AKP’yi her türlü mezhep ve tarikat çatışmasının içine çekerek yalnızlaştırmaktadır. HHH Bu politika, Suriye’de yanlışlar yaptırmış, Mısır ile ilişkileri tehlikeli biçimde aksatmış, Türkiye’yi Doğu Akdeniz’de yalnızlık çemberiyle kuşatmış, en sonunda da Libya’ya asker gönderme macerasına itmiştir. Türkiye’nin, BM’nin de resmen kabul ettiği Trablus’taki Resmi Libya Yönetimi ile karşılıklı münhasır ekonomik bölgelerle ilgili olarak anlaşma imzalaması ne kadar doğru ise, bu anlaşmayı bahane ederek bu ülkenin iç çatışmalarına taraf olacak şekilde davranması da o kadar yanlıştır. Deniz hukuku uzmanları, münhasır ekonomik bölgelerle ilgili anlaşmaların Mısır, Suriye ve hatta İsrail ile de imzalanması ve Türkiye’nin diplomatik açılımlarının çoğaltılıp çeşitlendirilmesini salık vermekteler. Türkiye son zamanlarda, Rusya’dan S400 füzeleri alıp, Suriye konusunda İran ve Rusya ile birlikte Astana sürecinin sacayağını oluşturarak tek kutuplu bir dış politika yürütme görüntüsünden uzaklaşır gibi olurken, bu kez de boyunu da aşan militarist girişimleriyle maceracı bir çizgiye doğru sürüklenmektedir. İhvancı tutku, maceracı tutuma yöneltiyor. Unutmamak gerekir ki dış politikada maceracı savrulmalar da teslimiyetçi bağlantılar kadar zararlıdır. Emekli Albay Erdal Sarızeybek, İYİ Parti’de Güvenlik uzmanı ve emekli Albay Erdal Sarızeybek, İYİ Parti’ye katıldı. İYİ Parti’den yapılan açıklamaya ile güvenlik uzmanı ve emekli Albay Erdal Sarızeybek’in, İYİ Parti’ye katıldığı açıklandı. Sarızeybek’in rozetini ise İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener taktı. ANKARA/Cumhuriyet MİT’i, Abdülhamit’inCumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatın ‘Kale’ adı verilen merkezinin açılışını yaptı jurnalcileriyle bir tuttu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) yeni binası Kale’nin açılışında yaptığı konuşmada “Teşkilatımız Libya’da üzerine düşen görevi yerine getiriyor” dedi. Erdoğan’ın, MİT’le ilgili konuşmasında Osmanlı padişahı 2. Abdülhamit’in “jurnal teşkilatı”nı örnek göstermesi dikkat çekti. MİT Başkanlığı’nın Ankara’nın Etimesgut ilçesinde inşa edilen yeni binası “Kale” için dün tören düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açılış konuşmasının ardından Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş dua ettirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle: n ABDÜLHAMIT’IN EHEMMIYETI KAYDA DEĞER: Mirasçısı olduğumuz Osmanlı, daha kuruluş yıllarından itibaren güçlü bir istihbarat sistemi tesis etmiştir. Bugünkü MİT’in yaptığı görevleri yürüten bir veya birden fazla yapı daima olagelmiştir. Esasen Osmanlı’nın gerilemeye başlamasında istihbarat zafiyetinin de önemli payı vardır. Son dönemde istihbarata önem verilmeye başlanmışsa da maalesef kötü gidişin önü kesilememiştir. Sultan Abdülhamit Han’ın bu konuya verdiği ehemmiyet ve başarılar kayda değerdir. n İSTIHBARAT BARIŞTA DA GEREKLI: Zaman zaman tartışmaların Erdoğan, Erbaş ve Oktay merkezin açılışını birlikte yaptı. merkezine yerleştirilmiş olsa da milletimizin istihbarat teşkilatına olan inancı hiçbir zaman azalmamıştır. İstihbarat bilgileri sadece savaş değil barış dönemlerinde de devletin bekası için vazgeçilmezdir. n TEHDITLER ARTIYOR: Ülkemizin ve dünyanın kritik bir dönemden geçtiği şu günlerde MİT’in desteğine her zamankinden daha çok ihtiyaç bulunuyor. Açılışını yaptığımız yeni hizmet binasıyla teşkilatımızın gücü ve imkânı artmıştır. Dünyanın yeniden yapılandırıldığı günlerden geçiyoruz. Karşı karşıya olduğumuz tehditler artıyor. n LIBYA’DA ÜZERINE DÜŞEN GÖREVI YAPIYOR: En önemli tehdit şüphesiz terördür. PKK, YPG, DEAŞ, FETÖ gibi terör örgütleri ülkemize karşı savaş ilan etmiş durumda. Bir başka önemli tehdit de bölgemizdeki ülkelerin yaşadığı iç karışıklıklar ve bunların yol açtığı krizlerdir. Suriye’den kaynaklı her gelişme, hem terör boyutu, hem göç meselesi itibarıyla ülkemizi doğrudan ilgilendiriyor. Irak’ta yaşanan her hadisenin de ülkemize yansımaları oluyor. Doğu Akdeniz’de oluşturulan bölgesel ittifakları ve güç mücadelesinin sonucu yakın geleceğimiz için hayati öneme sahiptir. Ken di oyun planımızı geliştirmeye ve hayata geçirmeye mecburuz. Teşkilatımız Libya’da üzerine düşen görevi yerine getiriyor. n KANIN ÜZERIMIZE SIÇRAMASINI ENGELLEDI: Cemal Kaşıkçı cinayetinde olayın başından sonuna kadar her düğümü çözerek hem bu kanın üzerimize sıçramasını engellemiş hem de muhataplara Türkiye’nin ağırlığını hissettirmiştir. Teşkilatımız güvenlik güçleri sahaya inmeden önce zemini hazırlamaktadır. MİT, artık uluslararası alanda hatırı sayılır güçlü istihbarat kuruluşları arasında yer alıyor. Pek çok ülke bakımından teşkilatımızın faaliyetlerinden sitayişle bahsedildiğini görüyorum. Türkiye teşkilatımızın başarılı çalışmaları sayesinde hiçbir ülkenin icazetine ihtiyaç duymadan kendi çıkarları doğrultusunda hareket etme imkânına kavuşmuştur. n KOORDINASYON KURULU OLUŞTURULDU: Başkanlık edeceğimiz Milli İstihbarat Koordinasyon Kurulu’nu oluşturduk. Faaliyete geçmesiyle koordinasyon meselesi çözülmüş olacaktır. İstihbarat teşkilatımız topladığı verileri TSK, Dışişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kurumlarla paylaşacaktır. Böylece istihbarat dağınıklığı ve koordinasyon sorunu ortadan kalkacaktır. l ANKARA/Cumhuriyet ‘Sahada olmamız gerek’AKP Sözcüsü Çelik, Türkiye’nin Akdeniz’deki egemenlik haklarının ortadan kaldırılmak istendiğine işaret etti AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Libya’nın toprak bütün lı General Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi örgütünün Baş lüğünün korunması ve siya kan Yardımcısı Ebu Mehdi el si bütünlüğünün sağlanması Mühendis’in öldürülmesinin nın Türkiye için elzem oldu uluslararası denklemi doğ ğunu belirterek, “Bu, ‘Bura rudan etkileyecek sonuçlar sı çok uzak bir yer’ gibisinden doğurduğunu söyleyen Çe bir yaklaşımla ele alınacak bir lik, “Birisinin aşırı bir şekil konu değil. Bizi neredeyse An de atacağı bir adım, herkesi talya Limanı’na hapseden, Ak Ömer Çelik peşinden sürükleyerek isten deniz’deki bütün egemenlik meyen gelişmelerin doğma haklarımızı ortadan kaldırmaya çalı sına yol açabilir. Belli devletler belli şan bir hareketlilik var. Kâğıt üzerin mezhepler üzerinden, rakipleri başka de hak ve menfaatlerini koruduğumuz mezhepler üzerinden siyasi fay hatla bir dünyada değiliz. Diplomatik çaba rını tetikleyebilmektedir” dedi. larımızı sürdürüyoruz. Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla tereddütsüz bi ‘Montrö ile çelişmez’ çimde sahadaki gücümüz bir irade ola Çelik, Kanal İstanbul’dan savaş ge rak ortaya çıkmaktadır” diye konuştu. milerinin geçip geçemeyeceğine, ge Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tay çecekse Montrö Sözleşmesine aykı yip Erdoğan başkanlığında toplanan rı bir durum oluşup oluşmayacağına partisinin Merkez Karar ve Yöne ilişkin “Kanal İstanbul Montrö Söz tim kurulu ile merkez yürütme kuru leşmesi ile çelişmiyor. Proje tamam lu toplantılarının ardından açıklama landıktan sonra boğazlar, Montrö te larda bulundu. Erdoğan’ın “Libya’da melinde gemi trafiğine açık olmaya muharip güç olarak farklı ekipleri devam edecek” açıklaması yaptı. miz olacak” ifadelerine ve bu ekiple Pençe3 Harekâtı’nda şehit olan er rin Suriyeliler olduğu yönündeki iddi Berkay Işık’ın cenaze törenine “Ale alara ilişkin konuşan Çelik, “Libya’da vi olması nedeniyle devletin zirvesi meşru hükümet dediğimiz Serrac hü ve Genelkurmay’ın katılmadığı” id kümeti ve bunlara bağlı güçler var. diasına da yanıt veren Çelik, “Çirkin Pek çok kabileden oluşan bir coğraf bir yalan haber. Şehadet mertebesi ya. Orada Serrac hükümetine des ne erişmiş kardeşlerimizi etnik ya tek vermek isteyen pek çok unsur bu da mezhepsel aidiyetle tanımlamak lunmaktadır. TSK, eğitici unsur ola şehitlik makamına saygısızlıktır” di rak orada bulunacaktır” dedi. İran ye konuştu. l ANKARA IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN Fethi Sekin’in 3. ölüm yıldönümünde tören düzenlendi Şehit polis anıldı İzmir’de, terör örgütü PKK’nin 5 Ocak 2017’de adliyeye yönelik bombalı saldırısına kahramanca karşı koyan ve büyük bir faciayı önleyen şehit polis memuru Fethi Sekin ile saldırıda hayatını kaybeden adliye personeli Musa Can saldırının 3’üncü yıldönümünde dün düzenlenen törenle anıldı. Bayraklı’daki İzmir Adliyesi’nde gerçekleşen törene şehitler Sekin ve Can’ın yakınları, Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Köksal Toptan, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, milletvekilleri, belediye başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, adliye çalışanları ve avukatlar katıldı. Törende konuşan Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, “Bu adliye bizim namusumuzdur. 3 yıl önce adliyeyi havaya uçurmak istediler. Yargımız, terörle mücadelede polislerimizin, askerlerimizin yanında hukuka uygun şekilde teröristlere hak ettiği cezayı vermiştir. Namusumuz olan adliyeye ve yargı teşkilatına bu teröristler bir ders vermek istemişlerdir. ‘Öyle bir ders verelim ki bundan sonra burada millet adına görev yapanlar korksun ve bir daha bizimle ilgili karar veremesin’ demişlerdir. Ama bir şeyi unutmuşlardı. Kahraman polis Fethi Sekin, kahramanca görevini yaparak, ölümün üzerine yürüyerek namusumuzu savunmuştur” dedi. ‘İkinci Hasan Tahsin’ İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Erkut Güre ise konuşmasında, “Fethi Sekin saldırıyı bertaraf etmek için tereddüt duymadan AĞAR LİBYA’YA BAĞLADI! PKK’li teröristlerce şehit edilen polis memuru Fethi Sekin, ölümünün 3. yılında AKP’li Bağcılar Belediyesi’nin düzenlediği ve eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın da konuk olduğu bir programla anıldı. Programda konuşan Ağar, Sekin’in şehit edilmesi ile Libya meselesi arasında bağ kurarak, “Ankara’nın, Diyarbakır’ın savunması Musul’dan, Basra’dan, Halep’ten başlar. ‘Trablus’ta ne işiniz var?’ derseniz, o zaman burada havuzda yüzersiniz. Türkiye’nin tarihten gelen sorumlulukları var. Bunları akılla, tarihten gelen tecrübeyle yönettiğiniz vakit Türkiye, dünyada gerçek manada yerini alacaktır. Ne sayesinde? Fethi Sekin ve onun gibi bedel ödeyenler sayesinde” dedi. l İç Politika canını ortaya koymuştur. Gözünü kırpmadan yürümüştür. Sekin, İzmir’in ikinci Hasan Tahsin’idir” diye konuştu. Konuşmaların ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Fethi Sekin anıtına ve Sekin’in şehit olduğu yere karanfil bırakıldı, Sekin ve Can için hazırlanan belgesel izlendi. Törene katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, sosyal medya hesabından bir mesaj yayımlayarak “Onlarca insanı canı pahasına koruyan kahraman polis Fethi Sekin’i ve Musa Can’ı rahmetle anıyorum. İzmir ve ülkemiz bu kahramanlığı unutmayacak!” dedi. l İZMİR / Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle