10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 6 OCAK 2020 PAZARTESİ [email protected] EDİTÖR: ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Bilimden uzaklaşan Türkiye! Türkiye yeni yıla bilimden biraz daha uzaklaşarak giriyor; bu karanlığa doğru gidiş, hiç zaman yitirilmeden, kesinlikle tersine çevrilmelidir. Devleti ele geçirmiş bulunan Başkan Erdoğan ve çevresi, ülkeyi bilimsel bilgiye dayalı bir yönetim anlayışından hızla uzaklaştırıyor. Hemen her konuda körü körüne yandaşlık uzmanlığa baskın çıkıyor. Pek çok konuda araştırmaya ve bilgiye dayanmayan sözler ortalığı kaplıyor; bu sözlerin de hiç sorgulanmadan benimsenmesi isteniyor. Bilimdışı bir dayatma süreci yaşanıyor. Kamuoyu bilimsel gerçeklerden hızla uzaklaştırılıyor. Toplumun, araştırmageliştirme (ArGe) yaparak bilgi üreten üç ana kesimi vardır: üniversiteler, kamu kurumları ve özel kesim. Özel kesim, adı üstünde, ArGe çalışmalarını güçlenmek amacıyla kendilerine özel yaparlar. Bu nedenle bilgi üretimleri konusunda özel kesime daha toplumsal olması gereken üniversiteler ve kamu kurumları üzerinde durulmalıdır. Üniversite dökülüyor! Üniversitenin tamamına yakınının bilimsellikten iyice uzaklaşarak yerlerde süründüğünün en son ve en somut örneği, Kanal İstanbul konusunda bu topluma yaşatılanlardır. Kanal İstanbul’un yapılması ile ilgili hazırlık çalışmaları ilk aşamada doğa bilimlerinin konusudur. Doğa bilimleri, adı üstünde, nesnelerle uğraşır. Bu nedenle de bunlara ilişkin bilimsel bulgularını gerçekleri yansıttığı varsayılır. Doğa bilimlerinin bilimsel üretimi üzerinde, sosyal bilimlere göre çok daha kolay görüş birliğine varılır. Gelin görün ki bu ülkenin, çevre, su, fay hattı gibi konularla uğraşan doğa bilimcileri, Kanal İstanbul konusunda ikiye bölündü. İlgili Çevresel Etki DeğerlendirmeÇED raporu bağlamında bunların 200’ünün Kanal İstanbul’a destek olduğu açıklandı. Diğer taraftan, sayıları belli olmamakla birlikte aynı konuda çalışan bir o kadar bilim insanı da Kanal İstanbul’a tam anlamıyla karşı çıkıyor. Bir grubun ak dediğine diğer grup kara diyor. Bu durumda toplum bilime güvenebilir mi? Toplumuna güven vermeyen bilim, bilim olur mu? Bilimsellikten uzaklaşılarak yapılmak istenen Kanal İstanbul, yalnızca kentsel, doğal ya da çevresel bir yıkım değildir. Bilimden uzaklaşma olgusu, toplum için, uzun dönemde, tek başına, Kanal İstanbul’dan çok, ama çok daha fazla zararlı ve yıkıcıdır. Kamu kurumları bilgi vermiyor! Ekonomik ve toplumsal yapı ve gelişmelerle ilgili istatistikleri ve diğer bilgileri, ilgili kamu kurumları, yasal bir zorunluluk olarak derlemek ve bunları toplumun bilgisine sunmakla yükümlüdür. Ancak süreç hiç de böyle işlemiyor. Pek çok konuda devletin kayıtlarında var olan bilgilerin halka açıklanması yoluna gidilmiyor. Örneğin ülkemize kaç milyon Suriyeli göçmen gediği ve bunlara halkın vergileriyle yılda kaç milyar lira destek verildiği, devlet kayıtlarında bulunmasına karşın, kamuoyuna açıklanmıyor. Son örneği yine Kanal İstanbul bağlamında yaşandığı gibi, pek çok konuda, kamu görevlileri, ellerindeki bilgilere erişimi yasaklıyor. Halkın vergileriyle var olan kamu kuruluşları, gerçekleri yansıtmayan bilgiler üretip halka sunulabiliyor. Bunun en göze batan örneklerinden biri Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK’tir. TÜİK, bırakalım ekonominin büyüme oranı ya da kişi başına ortalama gelir istatistiklerini bir yana, sokaktaki insanın günlük yaşamını doğrudan ilgilendiren enflasyon konusunda bile doğru bilgi üretemiyor; daha doğrusu João Fazenda, NY Times üretmiyor. 3 Ocak’ta açıklanan 2019 yıllık enflasyonun oranının yüzde 11.84 olduğuna kimse inanmıyor. Oysa fiyat, piyasa ekonomisinin olmazsa olmaz özellikteki en temel göstergesidir. Gerek üreticiler, gerekse tüketiciler fiyatlara göre davranır. Eğer bu gösterge kaybolursa üretici de, tüketici de, uygun deyimiyle, kör olur; sermaye yatırım yapamaz. Enflasyon oranının düşük gösterilmesinin gerçek amacının milyonlarca insanın yaşamını bire bir etkileyen asgari ücreti ve diğer emek gelirlerini düşük tutmak olduğu biliniyor. TÜİK, enflasyon konusundaki tutumuyla, emeğiyle geçinenlerin daha fazla sömürülmesine neden olduğunu kuşkusuz biliyor.Geçmişte çok daha güvenilir olan bu kurum, güven yitiriyor. Aynı güven sorunu TÜİK’in işgücü ve işsizlik istatistikleri için de geçerlidir. Ancak çok daha büyük bir olumsuzluk var: TÜİK verilerine dayanılarak bilimsel çalışma yapılamıyor, böylelikle bu ülkenin bilgi üretimi süreci ve geleceği de baltalanmış oluyor. Sonuçta bilimsel gerçeklerin yerini toplumsal körlük alıyor; her gün basında, her akşam TV ekranlarına yaşandığı gibi toplum kör dövüşüne sürükleniyor. Bilimsel bilginin aydınlatacağı bir Türkiye özlemiyle yeni yılınızı kutlarım. Damat... Dünyanın gündemi Süleymani suikastına, Türkiye’nin gündemi Libya tezkeresine kilitlendi. Cumhuriyet, her iki gündem maddesini tüm yönleriyle okurlarına yansıtıyor. Sıcak gündeme karşın muhabirlerimizin özel haberleri, yazarlarımızın analizleriyle ülke gündemini belirliyoruz... Yılın ilk günü 1 Ocak 2020’de “Yılın kıyağı” manşetiyle çıktık. Hazal Ocak’ın haberi, Kanal İstanbul’da arazi toplayan Katar Emiri’nin annesi Şeyha Moza ile Kuveytli Alnusef’in arazilerine imar verilmesinin önünün açıldığını belgeledi. Bir gün sonra yazarımız Mehmet Ali Güller’in yazısını “Kanal doğurdu” başlığıyla manşete taşıdık. Kamuoyu, Güller’in yazısıyla “Kanal İstanbul projesinin ÇED raporunun, Kanal Çanakkale’yi de önerdiğini” öğrendi... Geçen haftanın en çok konuşulan haberlerinden birisi yine Cumhuriyet’in gündeme getirdiği, siyasilerin FETÖ ile iltisaklı oldukları iddia edilen ancak bir türlü dokunulamayan, yargı eliyle aklanan AKP’nin damatlarıydı!.. Önemli siyasetçilerin damatları hakkında yürütülen FETÖ soruşturmalarını ve damatların bu soruşturmalardan nasıl aklandıklarını Seyhan Avşar imzasıyla “Dokunulmaz damatların sırrı” manşetiyle duyurduk. En çok tartışılan isim ise yargılandığı FETÖ davasında beraat eden Bülent Arınç’ın damadı Ekrem Yeter’di. Tıp doktoru olan Yeter, KHK ile Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nden ihraç edilmişti. FETÖ üyeliği iddiasıyla gözaltına alınıp tutuklanmış, ancak yapılan itiraz ile Ankara 2. Sulh Ceza Hâkimliği’nce tahli ye edilmişti. Yeter’in, FETÖ’nün mahrem sınıfının abiliğini yaptığı öne sürülüyordu.  Ve Ankara’da fırtına koptu...  Damatlar hakkındaki iddiaları gündeme getirdiğimiz gün Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, gazetecilerle bir araya geldiği toplantıda Damat Yeter hakkında açıklamalarda bulundu. Ekrem Yeter’in “FETÖ dosyasının dolu olduğunu” belirten Başsavcı Kocaman, “Mahkeme beraat kararı verdi. İstinafa götürdük. Bozulacağını düşünüyoruz” dedi. Başsavcının açıklamalarına Arınç’tan yanıt gecikmedi. Bir gün sonra sosyal medya hesabından bir paylaşım yapan Arınç şunları yazdı:  “Sayın Başsavcı açıklamalarınız her haliyle yanlıştır. Hukuk kurallarına ve etik kurallara aykırıdır. Siz yargıyı ve adaleti temsil ediyorsunuz. Adli konu üzerinde isim ve olay zikrederek sübjektif görüş beyan edemezsiniz...” Arınç’ın bu açıklamasının ardından bazı AKP’lilerden “başsavcıyı yedirmeyiz” tweet’leri geldi. Arınç’a asıl yanıtı ise Adalet Bakanı Abdulhamit Gül verdi. Gül, “Savcının görüşünü açıklamasının eleştirilmesi doğru değil” diyordu... Tarihe kara leke olarak geçen Sözcü davasında, yazarlarının FETÖ’cü suçlamasıyla mahkum edildiği Türkiye’nin Adalet Bakanı, öyle ya da böyle Saray’a yerleşen Arınç’a karşı başsavcısını korumak zorunda kalıyor!.. Biz tarihe not düşelim, soralım: Sayın Arınç, hazır “damadı” kurtarmışken şu yıllar önce meydan okuduğunuz Melih Gökçek’in Ankara’da FETÖ’ye “parsel parsel” dağıttığı arsaları da bi açıklasanız!.. 2019’UN EN ÇARPICI MANŞETLERI MediaCat’ın 2007 yı EmEKlİsEn haKKını Kullanabİlİr >> PROF. DR. MESUT güLMEZ 2’de CUMA 15 ŞUBAT 2019 94. YIL SAYI: 34099 KURUCUSU YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARLARI NADİR NADİ (19451991) İLHAN SELÇUK (19922010) FİYATI 2.5 TL (KDV içinde) KKTC’DE 3 TL HAFTA SONU DOLU DOLU CUMHURİYET re alanı, mütevelli heye lından bu yana sürdür Riva’yı 12’den vurduBeykoz Belediyesi’nin milyonlarca lira harcadığı mesire alanı Bilal Erdoğan’ın vakfına verildi tinde Bilal Erdoğan’ın düğü “Yı ÜSKÜdar’da Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu İlim Yayma Vakfı’na 49 yıllığına bedelsiz verilen taşınmazın ardından Beykoz Belediye si de tartışmalı bir karara imza attı. Orman Bakanlığı’ndan kiralanan mesire alanı 2043 yı yer aldığı Ok lına kadar mütevelli heyetinde Bilal Erdoğan’ın lın Manşetleri” 2019 yılı için belirlendi. Cumhuriyet’in Okçular Vakfı’nın 2 ay önce tabela astığı mesire yerinin içerisinde kır kahvesi, lokanta ve satış noktaları var. bulunduğu Okçular Vakfı’na verildi. beyKoz Belediyesi’nin CHP’li meclis üyesi Aydın Habil, protokolün kendilerine gösterilmediğini belirterek “Protokol meclisten geçmeden alana 2 ay önce tabela astılar” dedi. Habil, belediyenin mesire alanının ihalesi ve düzenlemesi için yaklaşık 18 milyon lira harcadığını söyledi. >> hAZAL OCAK 9’da Dinci dernek aşkıMEB, ‘sınav giriş belgesi’yle öğrencileri vakıflara taşıyacak SINIR TANIMIYOR ÖğrenciLeri laik eğitimden uzaklaştıran Milli Eğitim Bakanlığı, dini vakıf ve der İLK ADIM KİTAP ‘değerLer eğitimi’ kapsamında derneğin hazırladığı bir kitabın okullarda dağıtılması Beşinci liderler zirvesinin Türkiye’de yapılacağını söyleyen Erdoğan, “Çözüm umudu hiç bu kadar filizlenmemişti” dedi. SOÇİ ZİRVESİNDE FARKLI YAKLAŞIMLAR Türkiye’ye Şam’ı adres gösterdiler Suriye’de siyasi çözümü “idLib’de teröristlerin varsağlamak amacıyla Soçi’de lığına tahammül gösterebuluşan Erdoğan, Putin ve meyiz” diyen Putin ile Ru çular Vakfı’na devredildi. Cumhuriyet’ten Hazal Ocak’ın neklerle işbirliğini genişletiyor. Anadolu ve bu kitap üzerinden sınav yapılması plan Ruhani, terör gruplarına hani, Fırat’ın doğusu için 15 Şubat Gençlik Derneği’ne resmi ve özel tüm ortaokul öğrencilerine “sınav düzenleme” izni veren MEB, “sınav giriş belgesi” ile öğrenciyi derneklere taşımanın önünü açtı. landı. Kitabın denetlenip denetlenmeyeceği açıklanmadı. Sınav giriş belgeleri dernek şubelerinden alınacak. Böylece öğrenci derneğe gitmek zorunda kalacak. >> OZAN ÇEPNİ 9’da karşı mücadele mesajı verdi. Ancak İdlib ve Fırat’ın doğusuna dönük yaklaşım farklılıkları bir kez daha su yüzüne çıktı. Ankara’ya Şam’ı adres gösterdi. Ruhani’nin, Suriye’nin kuzeydoğusu için Kürtlerin zarar görmemesi vurgusu dikkat çekti. >> 7’de haberi, 2019 tarihli manşeti de listeSdLeKOZySeHArSTAaSINldA ‘YıO.ĞURT YE’ DvEDeLERya‘b5a0yğgılnüaınkduçerdsueekv’kgiilmiEş rfdootoğğarna’fıındoakİ İ İ İ MEhMET Bekir Başak 2007’de 10 yıl çalıştığı kot kumlama işi nedeniyle silikozise yakalandı. Birlikte çalıştığı 40 kişiden 8’ini aynı hastalıktan yitirdi. Dört yıl önce akciğer ameliyatı oldu. günde 23 ilaç kullanmak zorunda. Evde sürekli buhar makinesi kullanıyor. Atölyede tahliye bacasını kapatıp tozu üç kez kullandıklarını söyleyen Başak, yaşadıklarını “İşyeri hekimine gittiğimizde ‘yoğurt yiyin geçer’ diyordu” sözleriyle anlattı. >>BARIŞ ÖNAL 3’te İMAMOĞLU, KAZANACAĞINA İNANIYOR Kampanya sürecinin 50’nci gününde Cumhuriyet’e konuşan CHP’nin İstanbul adayı Ek İYİ PARTİ’DE hAREKETLİ güN Msineddeia,C“OatrmjüarinsiBniankganerlıeğkı’çnedan dkuelylalenımlaarankşebtue etatkşiılnedyiıc”idifeanilMEHMETALİBİLGİÇ74.KAYIP>>3’te rem İmamoğlu, “İlk gün tanınma sorunu yaşıyordum. ‘Tanıdıkça seveceksiniz’ demiştim. Öyle de oldu” dedi. her ilçede sıcak ilgi gördüğünü anlatan İmamoğlu, “Yavaş ve Soyer’le seçim öncesi buluşup değerlendirme yapacağız. 1 Nisan’dan itibaren kentleri biz yöneteceğiz” diye konuştu. >> İLAYDA KAYA 4’te İYİ Parti, eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’i dün Ordu’dan önce aday gösterdi, teşkilattan gelen tepkiler üzerine ise geri çekti. Partinin Kadıköy adayı tiyatro oyuncusu Emre Kınay, Kağıthane adayı İYİ Parti genel Sekreter Yardımcısı ve oyuncu Mehmet Aslan oldu. >> 5’te yüklü bir meblağ karşılığın di. Muhabirimizi ve yazıişleriKURTULUŞARI 21 MİLYAR DOLAR da kiralanan Riva’daki mesi ekibini kutluyorum...Cariaçıkgizemli Aynı kişi İddaa ileparayla kapandı Ali Koç’tan hakem hataları ve tartışılan ihaleye ilişkin eleştiri ÇALIŞMA hAKKI KAZANAN İŞÇİLER ELENDİ İşe aşa 23 kez mülakat engeli ChP milletvekili Utku Çakırözer, ETİ Maden’de çalışma hakkı kazanan ancak mülakata takılan işçileri Meclis’e taşıdı. Çakırözer, işçilerden Kurtuluş Hoş’un 23, Ferdi Çakmak’ın 18 kez mülakatta elendiğini açıkladı. İşçilerin CHP’li oldukları için elendiğini belirten Çakırözer, 2018’de 27.6 milyar dolar cari açık veren Türkiye, bu açığı 21.1 milyar dolarlık kaynağı belirsiz dövizle kapattı. Kalanı TFF’yi yönetemez “İşinin, aşının derdindeki insanları ayrımcılığa tutmak en büyük insan hakkı ihlalidir” dedi. >> 6’da Merkez Bankası’ndan karşılan dı. Cari açığın finansman kalite si ciddi derecede bozuldu. >> 11’de MüSLüMAN YAPMAZMIŞ Kardiyolog da Jet Fadıl kurbanı FadıL Akgündüz’ün 40 yıllık profesörü de kandırdığı ortaya çıktı. Kardiyolog Ali Bayram, “Müslüman kandırmaz” düşün g.Saray turu zora soktu galatasaray, UEFA Avrupa Ligi’ndeki ilk maçında Benfica’ya 21 yenildi. SarıKırmızılılar Portekiz’deki rövanş öncesi tur umutlarını azalttı. >> Spor’da Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, hakem hatalarını eleştirerek kulüplerine sistematik müdahale olduğunu ileri sürdü. Türk futbolunun adaletsiz yönetildiğini ifade eden Koç, yöneticilerin her kulübe eşit davranması gerektiğini söyledi. TarTışmaLı bahis ihalesini de değerlendiren Koç, “İddaa ve TFF’nin başında aynı kişi olamaz. Demirören YAşI KüÇüK YETENEĞİ BüYüK ÇEV Sanat’ın “genç Yetenekler” projesindeki 42 üstün yetenekli sanatçıdan biri olan 9 yaşındaki piyanist Arya Su gülenç, Crescendo Uluslararası Müzik Yarışması’nda jüriden tam puan aldı. Ödülünü almak için gittiği New York’ta sahneye çıkan Arya, büyük beğeni topladı. cesiyle Caprice Gold’dan 4 devre mülk almış. >> SEYhAN AVŞAR 3’te devam etmemelidir. Dünyanın başka yerinde mümkün TEV’DEn 57 GEnCE üsTün baŞarı bursu >> 9’da değildir” dedi. >> Spor’da C MY B Yunus Nadi Ödülleri 75. yılına girdi. 1946 yılından itibaren yapılan Yunus Nadi Ödülleri Yarışması, gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’ye olan saygı ve sevgiden kaynaklanıyor. Yalnız Cumhuriyet gazetesinin 75. YIL YUNUS NADİ zenlediği bir şiir ödülü vardı. Aynı dönemde bütün dünyada sanat, bilim ve edebiyat ödülleri ün yapmışlardı. İsveç’te Nobel, ABD’de Pulitzer, Sovyetler’de Lenin, Fransa’da Goncourt ödüllerinin sonuçları ülkemizde de il amaçlanan katkıları yaptı ve etkilerini duyurdu. Daha önce bir dalda yapılan ödüllendirmenin kapsamı 1990 yılından itibaren genişletildi ve Yunus Nadi Ödülleri adıyla sürmeye başladı. Cumhuriyet gazetesi, çağdaş uygarlığa giden değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda da büyük emeği bulunan Yunus Nadi’nin ÖDÜLLERİ giyle izleniyordu. Türkiye’de de bu alanda yolun, kültür, sanat, fikir ve bilim yolu olduğu öncülüğü Cumhuriyet gazetesi üstlendi. Bun nu kuruluşundan beri savunan bir gazete. Bu anısını her yıl tazelemek bizim için bir görev. Cumhuriyet’in Ulusal Bağımsızlık Savaşımızla ve Türkiye Cumhuriyeti ile eşzamanlı 2020 dan 75 yıl önce düzenlenen Yunus Nadi Armağan Yarışması’yla kültür ve sanat alanında bir yarışma heyecanı oluşturuldu. Daha yoldaki çabaları desteklemek ve özendirmekte Yunus Nadi Ödülleri’nin işlevi sürecek. 2020 Yunus Nadi Ödülleri Edebiyat Ana ve eşanlamlı bir kuruluş tarihçesi var. Yunus sonraki yıllarda ülkemizde de kültür ve sa Dalı’nda öykü, roman, şiir; Görsel Sanatlar Nadi, gazetemizin temel taşlarını ve misyonunu bu doğrultuda oluşturdu. Yunus Nadi’nin ölüm yıldönümünü geçmişe dönük bir acı olarak değil, geleceğe yönelik bir kültür olayına dönüştürmek amacıyla bu yarışma düzenlendi. Yarışmanın ilk düzenlendiği yıllarda Türkiye’de sanat alanında hiçbir özel ödül yoktu; tek parti dönemiydi ve yalnızca CHP’nin dü nat alanında yarışma ve ödüllerin sayısı çoğaldı. Yunus Nadi Ödülleri 75 yıl boyunca düzenli olarak gerçekleştirildi ve kültürsanat alanında Dalı’nda karikatür, fotoğraf; Bilimsel Araştırma Dalı’nda sosyal bilimler araştırması olarak sürüyor. Adaylara başarılar diliyoruz. ÖYKÜ Ödüle 1 Şubat 2019 ile 1 Şubat 2020 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazırlanmış bir “kitap dosyası” ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul, ödülü, kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Hikmet Altınkaynak, Sezer Ateş Ayvaz, Seval Şahin, M. Zaman Saçlıoğlu, Murat Yalçın. ROMAN Ödüle 1 Şubat 2019 ile 1 Şubat 2020 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazırlanmış bir “kitap dosyası” ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların, beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul ödülü, kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Adnan Binyazar, İrfan Yalçın, Konur Ertop, Asuman Kafaoğlu Büke, Zeynep Aliye. ŞİİR Ödüle 1 Şubat 2019 ile 1 Şubat 2020 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da “kitap dos yası” ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul, ödülü, kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Ataol Behramoğlu, Muzaffer İlhan Erdost, Doğan Hızlan, Turgay Fişekçi, Eray Canberk. SOSYAL BİLİMLER ARAŞTIRMASI Ödüle 1 Şubat 2019 ile 1 Şubat 2020 tarihleri arasında yayımlanmış bilimsel araştırmalarla, yayına hazırlanmış en az 25 sayfa olarak beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış bilimsel araştırmalar katılabilir. Adaylar yapıtlarını sekiz adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul ödülü kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Prof. Dr. Rona Aybay, Dr. Alev Coşkun, Prof. Dr. Emre Kongar, Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Prof. Dr. Örsan Kunter Öymen, Doç. Dr. Barış Doster, Dr. Deniz Yıldırım. KARİKATÜR Karikatürlerin boyutu 30x40 cm’yi geçmemelidir. Her türlü teknik serbesttir. Yarışmaya en fazla beş karikatürle katılabilinir. Seçici Kurul: Metin Peker, Kamil Masaracı, Muhittin Köroğlu, Zafer Temoçin, Akdağ Saydut, Murat Sayın. FOTOĞRAF Ödüle en çok dört adet siyah beyaz fotoğraf ile aday olunabilir. Gönderilecek fotoğrafların en az 18x24 cm. boyutlarında ve daha önce başka bir yarışmada ödül almamış olması gerekmektedir. Seçici Kurul: İsa Çelik, Coşkun Aral, Garbis Özatay, İbrahim Yıldız, Dr. Ersin Turan. HER DAL İÇİN GEÇERLİ GENEL KOŞULLAR Ödüller her dalda amatörprofesyonel herkese açıktır. Cumhuriyet mensupları hiçbir dalda ödüle aday olamazlar. Adaylar gerçek ad ve adresleri ile telefon numaralarını belirtmek zorundadırlar. Ancak adaylar ad ve adreslerinin saklı tutulmasını isteyebilirler. Ödül koşullarına uymayan yapıtlar, yarışma dışında tutulacaktır. Adayların, yapıtlarıyla birlikte adlarını ve soyadlarını arkasına yazacakları iki adet fotoğraflarını, açık adreslerinin de yer aldığı katılım belgesini ve yaşamöykülerini 14 Şubat 2020 Cuma günü saat 17.00’ye kadar, “Cumhuriyet Gazetesi Yunus Nadi Ödülleri” Prof. Dr. Nurettin Mazhar Öktel Sokak. No: 2 34381 Şişli / İSTANBUL adresine iadeli taahhütlü olarak postayla ulaştırmaları ya da elden teslim etmeleri gerekmek tedir. Yayımlanmış yapıtların daha önce herhangi bir ödül almamış olması koşulu geçerlidir. Zarfın ya da paketin üzerine hangi dal ile ilgili olduğunun yazılması zorunludur. Ödül dallarında konu sınırlaması yoktur. Yapıtlar hiçbir şekilde iade edilmez. Ödül alan ya da herhangi bir şekilde ön elemeden geçirilen yapıtlar, genel yayın ilkelerimiz doğrultusunda gazetemizde yayımlanabilir. Ödül sonuçları gazetemizin kuruluş yıldönümü olan 7 Mayıs 2020 Perşembe günü açıklanacaktır. KATILIM BELGESİ ADISOYADI: ADRESİ: TELEFON NUMARASI: EPOSTA ADRESİ:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle