Katalog

haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ İzmir PTT’si de 28 MART 2019 PERŞEMBE 5 karalamaya katıldı Soyer’i karalayan yayınların İzmir geneline “acele” dağıtımı istendi. Dağıtıma karşı çıkmak isteyen personele de “Başın belaya girer” denilerek tehdit edildi Yerel seçimlere birkaç gün kala, Millet İttifakı’nın İzmir Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Tunç Soyer’i karalama kam panyalarına PTT de alet edildi. PTT çalışanlarına, Soyer’i karalayan yazıların yer aldığı, künyesi bile bulunmayan “Ege UĞURCAN Yerel Gündem” adlı ücÜLGER retsiz gazete “zorla” dağıttırıldı. Soyer de “Seçime beş gün kala başlatılan karalama kampanyaları, şahsıma değil, demokrasiye ve tüm İzmirli seçmenlerin iradesine yapılan bir saldırıdır” diyerek tüm yurttaşları oy kullan maya davet etti. PTT İzmir Başmüdürlüğü tarafın dan ilçe müdürlüklerine “çok acele” koduyla gönderilen yazıda, 490 bin “adressiz” gazetenin “ivedi” şekilde dağıtılması ve bu konuda hazırlanan tutanakların kendilerine gönderilmesi istendi. Yüksek Seçim Kurulu’nun “adressiz” yayınların seçim dönemlerinde kesinlikle dağıtılamayacağına ilişkin açık hükümlerine karşın Künyesi bulunmayan provokatif gazetenin dağıtımını İzmir PTT Başmüdürlüğü üstlendi. Dağıtımı reddeden personel tehdit edilirken CHP’liler, yapılanın açıkça suç olduğunu vurguladı. PTT İzmir Başmüdürlüğü, bu yayınlar için nöbette olacak personel isimlerini bile belirledi. Dağıtıma karşı çıkan personele ise sözlü olarak “başın belaya girer” tehdidinde bulunulduğu belirtildi. Ayrıca yazılı emirlerde de “Dağıtım şemasında belirtilen adreslerde ilçe ve mahallelerdeki konutlara 1’er adet, kahvehane ve berber dükkânlarına 2’şer adet olmak üze re ivedi dağıtımın sağlanması ve herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesini önemle rica ederiz” denildi. Sendikadan tepki Haber Sen İzmir Şube Başkanı Necmi Kupa, sendika genel merkezinin Türkiye’nin başka illerinde de yaşanan bu durumla ilgili gerekli şikâyetleri yapacağını belirterek “Kamu kuruluşunun böyle bir şeye dahil olmaması gerekiyor. Buna tepki gösteriyoruz. PTT dağıtıcılarına, ‘Bunları dağıtmazsan başın belaya girer’ diyorlar sözlü olarak. İşin siyasi yönü değil çalışanlara uygulanan yük ve baskı bizi ilgilendiriyor. Siyasi yönünü siyasetçilere bırakıyoruz. Dağıtıcılara vatandaşlar tepki gösteriyor. Biz kamu emekçileri olarak Cumhur İttifakı adayı Nihat Zeybekci’nin propagandacısı haline getiriliyoruz” dedi. CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan da PTT’nin açıkça suç işlediğini vurguladı. l İZMİR Adana’da da bildik oyun Provokasyon girişimi Mersin’de korsan bildiri ve gazete ABİDİN YAĞMUR Mersin’in birçok ilçesinde de eşzamanlı olarak HDP logosuyla korsan bildiri ve gazete dağıtılarak HDP’nin CHP ile ittifak yaptığı algısı yaratılmaya çalışıldı. Belediye meclis üyesi adaylarından bazıları PKK’li olmakla suçlandı ve hedef gösterildi. Kimliği belirsiz saldırganlar, CHP Mersin Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Vahap Seçer’in kentin dört bir yanındaki afiş ve pankartlarını da yırttı. Provokatörler, afişlerin üzerine sprey boyayla iftira ve hakaret içeren yazılar ve sloganlar yazdı. Korsan bildiride HDP’nin logosu ve yerel seçimler için hazırladığı “Ya Me Ye” sloganının yanı sıra “Toroslar’a CHP’ye ile giriyoruz” ifadeleri yer aldı. CHP Mersin İl Başkanı Adil Aktay, provokasyon uyarısı yaparken HDP suç duyurusunda bulunulacağını bildirdi. l MERSİN SAVAŞ KÜRKLÜ Cumhur İttifakı’nın, aday ve kendilerine yakın basın aracılığıyla Millet İttifakı belediye başkan adayları ve meclis üyeleri hakkındaki “PKK’li, YPG’li” iddiaları devam ediyor. Adana’da aynı suçlamalar CHP Yüreğir belediye meclis üyesi adayı Fevzi Ala’ya yöneltildi. Ala’nın avukatı Kemal Derin, Millet İttifakı adaylarına karşı sürdürülen çirkin iftiraların, aslında seçim kaybetme korkusu yaşayan Cumhur İttifakı aday ve yandaşlarınca asılsız ve kasıtlı olarak ortaya atıldığını belirterek, “CHP Yüreğir Belediye Meclisi üyesi adayı Fevzi Ala, kardeşi Haydar Ala’dan dolayı yasadışı terör örgütü PKK örgütüyle iltisaklı olarak gösterilmeye çalışılmaktadır. Oysa; adı geçen örgütle Fevzi Ala’nın kardeşi Haydar Ala, gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır. Şimdiler de ise AKP üyesidir. Ayrıca; Haydar Ala’nın 31 Mart seçimlerinde Muş ili Varto ilçesi Gölyayla köyü sandık kurulu üyesi olarak görünmektedir. Sandık Kurulu’na üye olarak öneren de AKP’dir. Bunun belgesi de istenirse hemen elde edilebilir” diye konuştu. l ADANA KOCAELİ’NDE KÜNYESİZ GAZETE Karakol önünde dağıtım Kocaeli’nin İzmit ilçesinde kentin birçok noktasına, ev ve işyerlerinin önüne “Hatırla” isimli künyesiz bir gazete bırakıldı. Gazetede özellikle CHP’ye yönelik yalan dolu haberler yer aldı. Gazetenin birinci sayfasında ise “Bu gazete bir grup vatansever tarafından hazırlanmıştır. Gazete daha önce farklı mecralarda yayımlanmış haberlerden oluşmaktadır” ifadelerine yer verildi. Gazetenin dağıtılması kent kamuoyunda şaşkınlık yaratırken CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay gazeteyle ilgili Kocaeli Adliyesi’ne giderek suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunun ardından konuşan Sarıbay, “İzmit’te, Darıca’da, Derince’de büyük bir organizasyon ile basılı bir eser dağıtıldı. Bu gazetenin basım dağıtım izni yok, künyesi yok, sahibi yok. Bu bir suç. İçeriğine baktığımız zaman da hakaret, iftiralarla dolu. Bu gazetenin kimin tarafından bastırıldığı belli değil ama Kocaeli’nde künyesiz gazeteyle muhalefete hakaretler yağdırıldı biz biliyoruz” dedi. Sarıbay, “Şehirde 500 kişilik organizasyon ile gazeteler dağıtılırken Kocaeli Emniyeti, Kocaeli MİT’i nerede? Kuruçeşme Karakolu önündeki otomobillerin önüne konulurken polis nerede? Bir tanesi yakalanmaz mı” diye sordu. l KOCAELİ / Cumhuriyet Hakaret ve tehdit edilirken kararsız, küskün kalamazsın! İki gün sonra önümüze sandık konacak. Çok şükür, iftira, karalama, tehdit, şantaj, öfke nöbetlerini seyrettiğimiz bir kampanya dönemi sona erecek. Ne acı değil mi, bir seçim kampanyasını daha kâbusa çevirdiler, illallah dedirttiler! Alt tarafı muhtar, ilçe, il, büyükşehir belediye başkanı seçiyoruz değil mi? Vallahi rejimi değiştirirken, parlamenter demokrasiyi lağvedecekleri referandumu yapmadan önce bu kadar gürültü koparmamışlardı. Ne belediyeymiş kardeşim! Neden bu kadar paniğe kapıldılar, neden battık batıyoruz, BEKAAA, BEKAAA diye bağırdılar? Çünkü batıyorlar! Belediyeler, rant toplayıp dağıttıkları en büyük mama kaynağı, ilişki yeri. Hele başkenti, hele İstanbul’u kaybetmeye ramak kalmak, ciğerlerini parçaladı. Ödleri koptu. Ve adaylarından çok birisinin keyfi kaçtı, kaşları bir çatıldı, bir daha açılmadı. Günde 28 ekranda boy gösteriyor, parmak sallıyor, hakaret ediyor, tehdit ediyor! Çünkü aslında hepsini kendi yönetecek, hepsinde ondan habersiz kuş uçmaz, hepsinde bütün kararları o verir! Cumhurbaşkanı unvanıyla, uçağından arabasına, polisinden valisine, devletin bütün imkânlarını kullanarak partisinin kampanyasını yaptı. Bizim paramızla bize hakaret etti, satın aldırdığı medyayı borazanı gibi kullandı, diğerleri afiş asacak yer bulamazken, okullar, hastaneler, camiler iktidarın adaylarının kampanya yeri oldu, insaf! Başkan, Reis, her şey O sadece Cumhurbaşkanı değil, aynı zamanda, İstanbul, Ankara, Antalya, Konya, orasının, burasının belediye başkanı. Ama ille de İstanbul. Oradan geldi, orayı bırakamıyor. En güvendiği ikinci adamına emanet ediyor. Ve bunları kaybedebilecek olma düşüncesi bile onu çıldırttığı için her gün üç miting yapmakla kalmıyor, her akşam da bir kanala çıkıp esip yağıyor! İşte sırf bunun için bile, bütün kırgınlıklarınızı, bütün kızgınlıklarınızı, bütün küslüklerinizi, bütün ders verme isteklerinizi bir kenara bırakın ve pazar günü sandığa gidip oyunuzu kullanın. Oylar sayılırken de gidip başında durun. Sayım bittikten sonra da tutanakların fotoğrafını çekin ve gerekli yerlere gönderin. Sadece oy vermek yetmiyor, oyuna sahip çıkmak da gerekiyor, bakın Oy ve Ötesi başkanlık seçimi için 50 bin gönüllü toplamışken bu seçimde ancak 5 bin gönüllü toplayabilmiş. Malum, düş kırıklığı. Sadece köprü, konut değil demokrasi Niye bu kadar önemli bu seçim? Çünkü her ne kadar bu bir yerel seçim olsa da ve biz sadece belediye başkanlarını seçeceksek de, aynı zamanda 16 yıldır ülkeyi yöneten ve adım adım demokrasiden uzaklaştırarak tek adam yönetimine götüren bir iktidara uyarıdır! Kendine gel, daha ileri gitme demektir. Ayrıca bir ülkede demokrasi, hukuk, adalet, özgürlük yoksa iş de yoktur, fabrika da, tarım da. Ekonomi daha kötüye gider, insanlar işsiz kalır, mutfaklarda tencere kaynamaz. Belediyeye gelince, betonu değil, yeşili seçin. Belediyenin parasını vakıflarına aktaranı değil, halkına hizmete harcayanı seçin. Şehrin meydanlarını beton çölüne çevireni değil, ağaç dikeni seçin. Çılgın projelerle parayı çarçur edeni değil, ihtiyaçları karşılayanı seçin. Sizin isteklerinizi soran, sizinle birlikte karar vereni seçin. Vicdanım rahat Ben, seçmen olarak, 24 Haziran akşamından aday belirleme biçimlerine kadar olup bitenden ötürü oy vereceğim Millet İttifakı’na kırgın ve küskündüm. Ama bütün hesaplarımı erteledim. Ayrıca bir İstanbullu ve Beyoğlulu olarak adaylarımdan memnunum. Vicdanım rahat, içim huzurlu, güvenim tam; mecburen değil, isteyerek büyükşehirde İmamoğlu’na, Beyoğlu’nda Alper Taş’a oy vereceğim. Çünkü demokrasiye inanmayana oyum yok. Benim tercihlerimi önemsemeyen, sabahtan akşama bana hakaret, tehdit edenlere hiç mi hiç yok. Benim adayımı “Hapse attırırım, görevden alırım, yerine kayyım atarım, zaten milletvekili de değil, içeri atarım, onun dosyası da hazır, öteki de terörist, görür gününü!” diyenden, korkmuyoruz! Öğrencilere AKP propagandası Ordu’da, 12. sınıf öğrencileri, özel bir okulun toplantı salonunda AKP büyükşehir belediyesi başkan adayı Hilmi Güler’in “başarı hikâyesini” dinlemek zorunda bırakıldı. Eğitim İş Ordu Şube Başkanı Hikmet Pala Güler’in toplantısına, okul yöneticileri ve milli eğitim müdürlüğü yetkililerinin de katıldığını söyledi. Pala, “Öğrenci Meclisleri etkinliği ‘kılıfıyla’ oy verme yaşına gelmiş lise öğrencilerine yönelik bu çalışma, bizim gözümüzde siyasi çalışmadır’’ dedi.l Eğitim Servisi C MY B