19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 9 Eylül 2018 6 2 ay önce tren faciasının yaşandığı Halkalı Kapıkule hattı için AB’nin 275 milyon Avro kaynak ayırdığı, ancak Türkiye’nin uygun bir proje sunamadığı ortaya çıktı haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY / MÜNEVVER OSKAY TASARIM: EMİNE BİLGET Para var CHP’li Emir, facianın ardından Bakan Turhan’a “Dördüncü Koridor projesi kapsamında AB’nin Türkiye’ye Kapıkule Halkalı tren hattının yenilenmesi için 680 milyon Avro hibe kaynak tahsis ettiği doğru mudur? Doğruysa bu hibe tarafımıza ne zaman yapılmıştır? Eğer bir proje halen yapılmamışsa yapılan hibe nereye proje yokharcanmıştır” sorularını yöneltmişti. CHP’li Murat Emir: Ortada kaynak var ama Ulaştırma Bakanlığı bu kaynağı kullanacak basireti gösterememiştir. Yani AB bize unu, şekeri, yağı vermiş ama biz yan gelip yatmışız, bir türlü helva yapmayı becerememişiz. EMİNE KAPLAN Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan’ın CHP’li Mu KOCAELİ rat Emir’in soru önergesine verdiği yanıt, 2 ay önce 25 kişinin yaşamını yitirdiği tren faciasının yaşandığı Halkalı Kapıkule de miryolu projesi için AB’nin 2008 yılında toplam 574.3 milyon Avro’luk fonun yakla şık 278 milyon Avro’sunu projeye tahsis et tiği, ancak 10 yıllık süreçte Türkiye’nin fizi bilite etüdü ve fayda maliyet açısından uy gun proje sunamadığını ortaya çıkardı. 2009’da revize edilen proje, kazanın ol duğu gün 8 Temmuz 2018’de Avrupa Komisyonu’na iletildi. Emir, “Doğru bir proje hazırlansaydı Çorlu’daki facia yaşan mayacaktı. Ne yazık ki 9 yıl boyunca ba kanlığın uygun bir proje hazırlama basireti gösterememesinin bedeli 24 canımızın kanıyla ödenmiştir” dedi. Bakan: Gerçeği yansıtmıyor Turhan, Emir’in yazılı önergesine verdi 3 köyde ği yanıtta, Avrupa Komisyonu’nun 2007 2013 bütçeleme dönemi ile birlikte Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) adı verilen mekanizma altında Türkiye’de ilk kez ulaştırma altyapı projelerine hibe nitelik şarbon karantinası li fon tahsis ettiği, bu dönem için tahsis edilen toplam hibe fon tutarının 574.3 milyon Avro olduğunu belirtti. Turhan, AB’nin Türkiye’ye Kapıkule Halkalı tren hattının yenilenmesi için 680 milyon Avro hibe kaynak tahsis ettiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Kocaeli’nin Gölcük ilçesi Lütfiye köyünde bulunan bir besi çiftliğindeki hayvanların bazılarında şarbon virüsü tespit edildi. Gölcük İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkili CHP’den şarbon tepkisi: 6 ay önce uyarmıştık ‘Uygun proje sunulamadı’ Turhan’ın verdiği bilgileri değerlendiren Emir, projenin kabul edilmemesinin nedeninin küresel kriz olmadığını, projenin askıya alınmasının tek nedeninin uygun ve verimli bir projenin hazırlanıp sunulamaması olduğunu vurguladı. Emir, şu görüşleri dile getirdi: “Ulaştırma Bakanlığı, AB’nin uyarılarını dikkate alarak projesini revize edebilseydi, kaynak aktarılabilecekti. Bakanlık verdiği yanıtta, Halkalı Kapıkule projesinin küresel kriz nedeniyle askıya alındığını iddia ediyorsa, aynı dönemde diğer hatlara neden 477.1 milyon Avro kaynak aktarılmıştır? Bakanlığın iptal gerekçesi gerçeklerle uyuşmamaktadır. 2009 yılında Avrupa Komisyonu tarafından askıya alınan projenin 9 yıl sonra kapsamlı bir revizyonla tam da elim tren kazasının gerçekleştiği tarih olan 8 Temmuz 2018’de sunulmuş olması tesadüf değilse şark kurnazlığından başka bir şey değildir.” l ANKARA leri bölgeye giderek inceleme yaptılar. Selimiye, Lütfiye ve Sofular köyleri karantina altına alındı. Hayvan giriş çıkışlarının yasaklandığı köylerde yaşayanlar ise tedirginlik yaşadı. zDeiyhairrlbeankmıre’dçaık tı Diyarbakır Valiliği, Eğil ilçesinde Çerkez Karakaş’a ait 35 küçükbaş hayvanın telef olmasıyla ilgili yapılan incelemede, şarbon dahil herhangi bir bulaşıcı hastalığa rastlanmadığını açıkladı. Açıklamada, “Elazığ Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü’nden bildirilen resmi olmayan ilk sonuçlara göre, ölü hayvanlarda şarbon dahil herhangi bir hastalığa rastlanılmamıştır. Numunelerde zehirlenme bulgularına (endosülfan ABİDİN YAĞMUR CHP Mersin İl Başkanı Adil Aktay, Mersin milletvekilleri Cengiz Gökçel, Alpay Antmen ve Ali Mahir Başarır ile düzenlediği basın toplantısında şarbon skandalını değerlendirdi. Aktay, Mersin Limanı’ndan denetimsiz şekilde yurda sokulan ithal hayvanların getirebileceği hastalıklar konusunda yetkilileri uyardıklarını, bu uyarılardan 6 ay sonra şarbon vakası görüldüğünü belirterek “Tarım Bakanı, ‘vatandaşımız güvenle et yiyebilir’ diyor. Siz önce hayvanlar hangi gemiyle geldi onu açıklayın. Hayvanlar karantinaya alındı mı alınmadı mı, onu söyleyin. Hamaseti bırakın, önce sorumluluğunuzu yerine getirin” dedi. Başarır da, “Herhalde kendi parasıyla hastalık ithal eden tek ülkeyiz” diye konuştu. l MERSİN zararlılarla mücadelede kulla nılıyor) rastlanmış olup, kesin sonuçlar için çalışmalara de vam edilmektedir” denildi. l İHA / DHA SARIYER ATAŞEHİR Cumhuriyet’i hoşgörü yüceltecektir Tüm bu yaşadığımız dramatik hikâyenin özünde, 4 yıl kadar önce eksik bir üyenin seçimi için toplanan Vakıf’ta, toplantıya katılmayan iki üyenin gönderdikleri oylardan, hapishanede olan Mustafa Balbay’ınkinin geçerli, yurtdışında olan İnan Kıraç’ın oyunun ise geçersiz sayılması, buna da zorlama gerekçeler ileri sürülmesiydi. Bu yöntemle Vakıf el değiştirmişti. Süreç içinde de Alev Coşkun, Balbay vb. vakıftan temizlenmiş ve böylece hukuki davaların yolu ateşlenmişti. İstemediğimiz bir dizi olayın içinde yoğrulduğumuz yılları yaşadık. Hoş bir şey mi? Hayır değil. Çok üzüntülü, yıpratıcı aylar, yıllar. Dün Vakıf konusunda uzman 92’lik bir delikanlı ile konuştum. “Türkiye’de vakıf kültürü yok, dedi. Bizim vakıfta da yok. Türkiye bu konuda dertli.” Düşünün, mal varlığınızı vakfa dönüştürüyorsunuz. Vakfın yaşaması için de gerekli önlemleri alıyorsunuz. Yaşam ilkelerini, vakfın nedenlerini, nasıl yönetileceğini saptıyorsunuz. Yönetime talip olanların yapması gereken, bu ilkeler doğrultusunda vakfı yönetmek ve geleceğe taşımaktır. Bu saygıdır da aynı zamanda. Sizi ilgilendirmiyorsa vakıf ilkeleri, hiç bulaşmayacaksınız. Cumhuriyet’in önce vakfı yoktu. Sonra Berin Nadi’nin mal bağışı ile ve o sırada “yaşayan efsane” İlhan Selçuk’un yoğun çabasıyla Cumhuriyet, vakfa bağlandı. Vakfın en önemli “mal varlığı” oldu. Selçuk’un mirası Gazetenin daha önce de yaşadığı savrulmaların önüne geçmek ve gazeteyi “sağlam kazığa” bağlamak için, İlhan Selçuk’un sonrakilere bıraktığı en büyük miras bence “Vakfın yönetim bileşkesi”dir. İnce bir bileşimdir. İçinde, daha sağlığında İlhan Selçuk’a “bırak git, artık yönetimden uzaklaş” diyenler de, İlhan Selçuk ile birlikte olanlar da, maddi sorunlar yaşanırsa yardımcı olsunlar düşüncesiyle katılan üyeler de.. Hepsi vardı. Ve rekabet veya savaş daha sağlığında başlamıştı. Bunlar uzun hikâye, şimdi ne girerim ne uzatırım.. Fakat her şeyin bir başlangıcı var demek isterim. Pratikte vakıf falan hikâye... Herkesin gözü Cumhuriyet tarihinin, tarihsel bir eseri gibi yaşayan Cumhuriyet gazetesinde. Etkisi var, gücü var. Ve gazetenin şöyle değil, böyle yayın yapması istekleri yoğun. Ben nesnel bir insan olmaya çalışırım. Gazetede operasyon aslında, ilk başta anlattığım olayla başladı. Sonrası zincirleme tepkimedir. Şunu savundum arkadaşlarım arasında hep, tepede beni dinlemeye hevesli kimse olmadı. Vakıf yönetiminin bileşimi korunmalı. İlkelere saygı gösterilmeli.. Mirastır bu.. Gazeteye kendi siyasal ve ideolojik doğrultuları yönünde ayar vermek yanlıştır her zaman. Kendini demokrasi, insan hakları, adalet, yargı bağımsızlığını savunarak, gelişerek ilerlemeli.. ülke birliğini savunması, tartışılmaz bile. Hoşgörülü olmak Fazla yazmayacağım. Şunu belirtmek isterim: Yönetime gelenler hoşgörülü olmalı. Mesela Murat Sabuncu’nun gazetede yayımlanan yazısını portaldan kaldırmak yanlış olmuştur. Cumhuriyet’i hoşgörü yüceltir ve yükseltir. Yoksa, dün iktidarla ve Cemaat ile birlikte operasyonları savunan ve yetmez ama evet diye yeri göğü inleterek bugün yaşadığımız büyük dönüşümde büyük payları olanların, bugün, Cumhuriyet AKP’nin eline geçti biçimindeki alçakça yalanlarını taşıyacakları malzeme olur. Onlar her zaman “haklılar cumhuriyeti”dir... Hiçbir zaman da zarar hesabı yapmazlar, çünkü öyle bir hane yoktur önlerindeki pusulada.. Murat’ın Cumhuriyet Müzesi’nden her gün inerek güç alması, yönetiminde bir denge aramasına vesile olmuş. Ne güzel! Herkes müzeye inmeli, sık sık.. Bu müzeden dolayı da sevgili Hüseyin Gürer’i anmalı... Tayfun Atay ve Çiğdem Toker’in ayrılma kararlarını yeniden gözden geçirmelerini candan arzuluyorum. Arkadaşlar burası bir gazetedir. Kilyos sahili temizlendi Sarıyer Belediyesi’nin Kilyos’ta düzenlediği, 36 kurum ve kuruluşun yer aldığı Sarıyer Çevre ve Sanat Günleri’nin açılışında Greenpeace ve İstanbul Zihinsel Engelliler İçin Eğitim ve Dayanışma Vakfı öğrencileri dün kıyı temizliği yaptı. Temizlikte onlarca çöp poşeti atık toplandı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Pet şişeler kumbaraya Plastik kirliliği, çevre için en büyük tehdit. Ataşehir Belediyesi “Yeni Bir Hayat Senin Elinde” sloganıyla doğada 1000 yıl boyunca yok olmayan plastik atıkları geri dönüşüme kazandırmak için bir proje başlattı. Ataşehir’de uygun parklara ve noktalara 25 Pet Şişe Kumbarası yerleştirildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet T.C. MURATBEY GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN Müdürlüğümüzce ekli listede belirtilen aşağıda adı/soyadı ve unvanları yazılı mükellefler adına tanzim edilen Ek Tahakkuk Kararları, Ceza Kararları, Ödeme Emirleri bilinen adreslerinde bulunamamaları nedeniyle tebliğ edilemediğinden 7201 sayılı Tebligat Kanununun 28. ve 29. Maddeleri hükmüne göre ilgililerin ilan tarihinden başlayarak 1 (bir) ay içinde Muratbey Gümrük Müdürlüğüne bizzat veya bilvekale müracaat etmele ri veyahut taahhütlü mektup veya telgraf ile açık adreslerini bildirmeleri halinde kendilerine süre ile kayıtlı tebligat yapılacağı, 1 (bir) ayın sonunda müracaatta bulunmayanlar ile açık adreslerini bildirmeyenler hakkın da işbu ilanın yayını tarihinden itibaren 1 (bir) ay sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilan olunur. SIRA NO KARAR TARİH/SAYI FİRMA UNVANI FİRMA ADRESİ TOPLAM (TL.) 1 22.02.2018/32263119 sayılı yazı. Melodi Kumaş San. ve Tic. Ltd. Şti. Taş Ocağı Cd. Ağaoğlu My Office 212 No:3 K:7 Ofis No:114 Mahmutbey, Bağcılar/İSTANBUL 12.643,00TL 2 22.02.2018/18341300CK003193 Melodi Kumaş San. ve Tic. Ltd. Şti. Taş Ocağı Cd. Ağaoğlu My Office 212 No:3 K:7 Ofis No:114 Mahmutbey, Bağcılar/İSTANBUL 1.560.099,00TL Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 860538) T.C. ERZURUM 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN SAYI: 2017/260 Esas Davacı, Maliye hazinesi tarafından hasımsız olarak Mahkememize açılan Mirasçılık Belgesi İstemi davasının yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararı uyarınca; Erzurum İli Yakutiye İlçesi Güzelyayla Mahallesi Eski 834 (yeni 118 ada 84 parsel) parsel sayılı taşınmaz maliki ölü olduğu bildirilen YAKUP KIZI GÜLLÜ’NÜN Mahkememizce yapılan araştırmalar sonucunda, mirasçısı bulunmadığından Medeni Kanun 594. maddesi gereğince Miras bırakanın mirasçısı olanların Mahkememizin son ilanının tarihinden başlayarak en geç bir yıl içinde mirasçılık sıfatlarını mahkememize bildirmeleri,aksi taktirde miras sebebiyle istihkak davası açma hakkı saklı kalmak üzere mirasın Medeni kanun 501 maddesi gereğince Devlete geçeceği hususu ilan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 850167) T.C. İSTANBUL ANADOLU 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/207 KARAR NO: 2018/224 41686907832 T.C. No’lu Ramazan Kamil TÜYLÜ’nün isminin TMK 27. Maddesi uyarınca “RAMAZAN” olarak değiştirilerek NÜFUSA TESCİLİNE, karar verilmiş olup, İlan olunur. 29/06/2018 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 860685) C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle