19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 9 Eylül 2018 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: SERPİL ÜNAY CHP Genel Başkan ‘Bbeizleadlaiycaeğleızri’dYAtaeağrrğtbdışeaımmbrleaca,nılsaidtırtıinrifdaı ik CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “AKP MHP arasında bir ittifaktan söz edilemez. MHP artık bir AKP aparatıdır. MHP elindeki bütün belediyeleri AKP’ye teslim etmeye çalışacak ama biz alacağız. Çünkü MHP tabanı AKP’nin Devlet Bahçeli desteğiyle partilerinin yok edilişe sürüklendiğini görüyor. Buna izin vermeyecek. O nedenle MHP tabanı bizim adaylarımıza oy verecektir. AKP ve Devlet Bahçeli ittifakı aslında bir ittifaktan öte bir iltihaktır. Cumhuriyet Halk Partisi açısından ise ittifak sadece halkın birlikteliğidir. Burada iki unsur var. İlki herkesin üzerinde uzlaşacağı kent politikaları, ikincisi herkesin üzerinde uzlaşacağı adaylardır” dedi. Ağbaba, PolitikYol internet si tesinin sorularını yanıtladı. İttifak tartışmaları ile ilgili soruya Ağbaba, “AKPMHP arasında bir ittifaktan söz edilemez. MHP artık bir AKP aparatıdır. Devlet Bahçeli bugün siyaseten emekli olmuş biridir. MHP elindeki bütün belediyeleri AKP’ye teslim etmeye çalışacak ama biz alacağız. Çünkü MHP tabanı AKP’nin Devlet Bahçeli desteğiyle partilerinin yok edilişe sürüklendiğini görüyor. Buna izin vermeyecek. MHP tabanı AKP’li belediyelerin nasıl kenti talan ettiğini, yozlaştırdığını görüyor. O nedenle MHP tabanı bizim adaylarımıza oy verecektir. AKP ve Devlet Bahçeli ittifakı aslında bir ittifaktan öte bir iltihaktır” karşılığını verdi. CHP açısından ise ittifakın sadece halkın birlikteliği olduğunu dile getiren Ağbaba, “Burada iki unsur var. İlki herkesin üzerinde uzlaşacağı kent politikaları, ikincisi herkesin üzerinde uzlaşacağı adaylardır” dedi. ‘Önseçim olabilir’ Ağbaba, yerel seçimlerde adayların katılımcı yöntemlerle belirlenmesi gerektiğini ifade etti. Ağbaba, “Daha katılımcı ne demek? Bu önseçim olabilir. Parti içi ve parti dışı alanlarda bütün katılımcı süreçler çalıştırılmalı. Partinin bütün karar alma mekanizmaları etkin bir biçimde bu süreçte rol almalıdır ve aday belirleme süreci şeffaf bir biçimde yürütülmelidir. Önseçim dışında odaların, STK’lerin, sendikaların, meslek örgütlerinin içinde bulunduğu, görüşlerinin etkin olduğu bir yöntemle adayların belirlenmesinin doğru olacağını düşünen lerdenim. Herkesin üzerinde uzlaşacağı, rahatlıkla oy vereceği adayları tespit etmek için katılımcılığın bütün unsurları hayata geçirilmeli” ifadelerini kullandı. Ağbaba, “CHP’nin İstanbul’u, Ankara’yı alması sadece CHP için değil Türkiye açısından da önemlidir. Dünya Türkiye’yi tek bir adamdan ibaret görmemeli. CHP bu belediyeleri alırsa Türkiye’nin itibarının artacağını düşünüyorum. Hâlâ demokrasiyi, çoğulculuğu, sekülerizmi savunan insanların olduğunun görülmesi dünyanın Türkiye’ye bakış açısının değişmesini ve güvenmesini sağlayacaktır. CHP’nin bu belediyeleri alması Türkiye’nin Ortadoğululaşmasının önünde bir engel olarak görülmelidir” diye konuştu. l ANKARA / Cumhuriyet MHP’den açıklama ‘30 şehirde ittifak’ MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, yerel seçimlerde 30 büyükşehirde ittifak yapılacağının sinyalini vererek “Önümüzdeki seçimlerde başta belirttiğim gibi 30 büyükşehirde Cumhur İttifakı’na gönül veren siyasi partilerden oluşan bir yerel yönetimler olması için elimizden geleni yapacağız” dedi. Yıldırım, önceki gün Kızılcahamam’da konuştu. Yerel seçimlere işaret eden Yıldırım, “MHP olarak başta Ankara, İstanbul ve İzmir olmak üzere Türkiye’mizde bulunan 30 büyük şehrin, seçimlerinin mevcutta seçilmiş olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin aleyhine tezahür edebilecek olan bir yapılaşmaya izin vermeyeceğiz ve bunun mücadelesini vereceğiz. Bunun manası nedir; FETÖ’ye, PKK’ye, PYD’ye, HADEP’e ve bunun yancılarına, bunların işbirlikçilerine, onlarla beraber hareket eden siyasi partilere, Türkiye’nin bekası konusunda taviz vermeyeceğiz. Önümüzdeki seçimlerde başta belirttiğim gibi 30 büyükşehirde Cumhur İttifakı’na gönül veren siyasi partilerden oluşan bir yerel yönetimler olması için elimizden geleni yapacağız. Niyetimiz budur, mücadelemiz budur. Niyet hayır akıbet hayırdır” dedi. Yıldırım’ın bu açıklamayı yaptığı programa, AKP Ankara milletvekilleri Emrullah İşler, Nevzat Ceylan ile Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici de katıldı. l ANKARA/Cumhuriyet Afyonkarahisar CHP’de toplu istifa CHP Afyonkarahisar İl Başkanı Savaş Erdoğan ve il yönetim kurulu üyeleri görevlerinden istifa etti. Genel seçimlerden sonra aday belirleme sürecinde ve yönteminde örgütlerin görüşlerinin dikkate alınmaması, seçim sürecinin genel merkez yöneticileri tarafından doğru yönetilmemesi nedeniyle örgütün yapısının bozulduğunu ileri süren İl Başkanı Erdoğan, “Olağanüstü kurultayla partimizin bir an önce yenilenmeye, yeni ve sağlıklı bir örgütlenme modeline ihtiyaç olduğu yönündeki düşüncemizle Türkiye genelinde ilk açıklamayı yaparak ‘Çoban ateşi’ yakmak istemiştik. Bunda da başarılı olduğumuza inanıyoruz. Ancak imza toplanması süreci ve sonrası yaşananlar ve genel merkezimizin takındığı tutum, partimizi yıpratmaktan öteye gitmemiştir. Genel merkezin çağrısıyla, demokrasi gereği diğer cumhurbaşkanı adaylarının bile seçime katılabilmeleri için imza veren bizler, genel merkezimiz tarafından olağanüstü kurultayı toplamamak adına 5 10 imzanın bahane edildiğini gördük. Oysa partinin içerisinde yaşanan sorunlar açık ve ortadaydı” diye konuştu. l DHA HDP’den hükümete tepki HDP, eski Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş ve eski Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’e verilen hapis cezasını Diyarbakır, Hakkâri, Mardin, Batman, Siirt, Van, Mersin, Adana, Hatay ve İzmir’de düzenlediği eylemlerle protesto etti. HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde düzenlenen açıklamaya milletvekilleri ve parti üyeleri katıldı. İl Eş Başkanı Şerif Çamçı, barış ve çözüm sürecinde oynadıkları rolden dolayı Demirtaş ve Önder’in cezalandırıldığını belirterek, “ Bu karar, hükümetin barış karşıtı, savaşta ısrar eden politikalarının açık bir göstergesidir. Aslında bir savaş ittifakı olan AKPMHP koalisyonu nikâh taze liyor. Cezalandırılan, Demirtaş ve Önder şahsında Türkiye halklarının çözüm ve barış umududur. İktidar bu kararla toplumun barış arayışını ve umudunu yıkmayı, ortadan kaldırmayı hedefliyor. Aynı zamanda Meclis’ten çıkarılan ve çözüm sürecinin aktörlerine güvence veren çözüm ve müzakere çerçeve yasasını da çiğniyor. Böylelikle asla güvenilmez bir durumda olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor” diye konuştu. Kararın hukuka ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu ifade eden Çamçı, “Bu karar bizim barışçıl siyasi irademizi daha da kamçılamıştır” dedi. l DİYARBAKIR/Cumhuriyet ‘Suç duyurusunda bulunacağız’ Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla yargılandıkları davada 4 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin, mahkeme heyeti üyeleri hakkında “yargı yetkisini ve görevini kötüye kullanmaktan” hem HSK’ye hem de Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Açıklamasını Twitter’dan yapan Demirtaş, “Hukuk mücadelemiz kesintisiz devam edecek, bu defter öyle kolay kapanmayacaktır” dedi. l Haber Merkezi ‘Terörist’ sözü ifadeDemirtaş’ın Erdoğan’a açtığı tazminat davasının gerekçesi açıklandı özgürlüğüymüş! Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 8 Temmuz 2017’de Almanya’nın Hamburg kentinde katıldığı G20 zirvesinin ardından düzenlediği basın toplantısında HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş için kullandığı “terörist” ifadesi mahkeme tarafından ifade özgürlüğü sayıldı. Demirtaş’ın Erdoğan hakkında açtığı tazminat davasında verdiği ret kararının gerekçesini açıklayan Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi, Erdoğan’ın konuşmasını “siyasilerin ifade özgürlüğü” kapsamında değerlendirerek, Demirtaş’ın bu ağır eleştiriye katlanması gerektiğini belirtti.  Mahkemenin gerekçeli kara rında şu ifadelere yer verildi: “Davalı (Erdoğan) yaptığı konuşmasında Türkiye’de gerçekleşen toplumsal bir harekete atıf yaparak bu harekette özensiz bulduğu davacıyı eleştirmektedir. Konuşmada ele alınan konunun esasen politik bir konu olduğu ve konuşmanın çerçevesinin baskın bir şekilde politik alanda kaldığı açıktır. Bu çerçevede bir siyasetçi olarak davacının, söz ve davranışlarının siyasi rakiplerinden olan davalının sıkı ve yakın denetimi altında olması tabiidir. Kaldı ki davacı hakkında söz konusu olaylara ilişkin gerçekleştirdiği beyanları sebebi ile derdest bulunan ceza kovuşturması da bulunmaktadır. Ancak bir an için davalının sırf Cumhurbaşkanı sıfatı ile hareket ederek dava konusu konuşmayı yaptığı kabul edilecek olursa davacının bu ihtimalde dahi siyasi bir kişilik olduğu gerçeği değişmediğinden dolayı kendisine yapılan bu ağır eleştiriye katlanmak durumunda olduğu yukarıda izah edilen ilkelerin kaçınılmaz bir sonucudur.” l Yurt Haberleri Selahattin Demirtaş Tunceli Valisi ile Ferhat Tunç sosyal medyada tartıştı Tunceli Valisi Tuncay Sonel’in sosyal paylaşım sitesinden belediyenin ışıklandırma yaptığı ağaçların fotoğraflarının yer aldığı paylaşımı, sanatçı Ferhat Tunç eleştirince tartışma çıktı. HDP’den Tunceli milletvekili adayı olan Ferhat Tunç, Vali Sonel’in bu paylaşımının altına, “Evet Sayın Vali Hazretleri, sa yenizde günlerdir Dersim’in bütün ağaçları ışıl ışıl yanıyor. Dalında yuva yapmış kuşun yuvası, gölgesinde soluklanan kaplumbağanın evi, sümbülün, nergisin, papatyanın, keçinin, vaşağın, güvercinin hayat bulduğu Dersim’in ağaçları cayır cayır, pardon ışıl ışıl yanıyor. Böyle plastikten yapay, doğal olma yan şeylerle gururlanmanıza gerek yok. Seyit Rıza Meydanı’nda üç yüz altmış derece etrafınızda dönüş yapın ve duman tüten eserinizi görün ve eserinizle gururlanın. Siz koca vali hazretlerine doğal olmayan şeyler yakışmıyor” yorumu yaptı. Vali Sonel ise Tunç’u provokasyon yapmakla suçladı. l DHA haber 5 Aşklar ve sevinçler... Eski günlerden kalma bir sevda, bilirim seni zamansız sevişmelere götürür. Bilirim gözlerin büyür önce, saçında çiçeğin gülümseyişi geceyi tutuşturur alevinde... Yüreğimde bir uçtan bir uca ışıktan bir demet, kuşun kanatlarında yayılır... Bir şiir sevdalarınla bütünleşir, bir şiir o gökyüzünün sonsuz mavisiyle vedalaşır... Ellerin kahreder, kirpiklerin... Bir sokak başında tek başına el sallar selamını esirgediğin bir adam... Meyhane dönüşü yalnızlığını düşünür bir kadın tek başına. Bir kadın yasak sevişmelerin dilimindedir özgürce. Delice bir tutku sarar bedenini usulca... Tek başına bir yerlerde, belki de o kıyı kasabasında masmavi gözleriyle meydan okur aşkın kaçışına... Bir kadın ansızın kaçışın, bir terk edilişinin öyküsünü yaşar kirlenmiş bir evrende. Bir adam onca düşlerin içinde kilometrelerce özgürlüğün hesabını tutar gecede... Çocuklar gün boyu kendi geleceklerinin çocuklarını eker Walt Whitman’dan dizeler okuyarak... Sevişmenin tadını bilen ve çekinmeden söyleyen bir erkek, bir kadınla buluşur aynı türküyü söyleyerek... Erkek çocuksu gülümseyişle yaklaşır kadına; kadınsa doğumdan, yaşamdan, ölümden ve ölümsüzlükten söz ederek... Rüzgârda yelkenler şişer ve yalnızlık akılda kalır sadece... Yorgo Seferis’in gözlerinde belki de Cemal Süreya buluşur... Birisi ağlamaklıdır o sessiz çam kokusu içinde: “Yunuslar, bandıralar, gürleyen toplar; bir zamanlar içine acılar salan deniz, alıp götu¨rdü nice renk renk, pırıl pırıl bir gemiyi...” Sonra yıldızlar çoğalır gökyüzünde... Ben Cemal Süreya’ya inat kalabalık caddelerde özgürlüğün şarkısına katılırım... HHH Düşlerde anımsanır sevda, yürekte büyür hüzün... Hem mutluluğun hem de acıların olduğu bir yerde İvan Bunin’le başlar şarkın... Bir çift acılı gölge İvanov’un tanrısal mezarının üstündedir... Aynı gizin iki sesli ağzı, aynı düşün titreyen iki kanadı olur... Divan kapının yanındadır, karşıda aynalı dolap vardır... Uykularımızda saz şairleri, kahramanlar yatar... Tuhaf duygular içindedir sevdanın resmi... Artık tek başınadır erkek ve kadın... Biri Özdemir Asaf’tan okur, gemiler geçerken kuşlar havalanırken... “Sana gitme demeyeceğim Gene de sen bilirsin. Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim, incinirsin.” Öteki, Lermontov’la konuşur istek ve tutkuyla titrerken... “Ve hıçkırarak, sessiz bir vücudu Sürüklerken bu dalgalar hızla, Kulenin penceresinde ak bir görüntü Belirir, bir ses duyulurdu: Bağışla” HHH Eski günlerden kalan sevda, saçındaki o çiçek nerede? Meltemini dolduran kokular, loş uçurumlar belli ki Alphonse de Lamartine’nin kıskanç zamanında kalmış... Fırtına toprağın bittiği, mavi bir aydınlığın izdüşümündedir şimdi. Gözlerinde bitmeyen sevda, şu yeryüzünün bilmediği soluk onları bilinmeyene götürmektedir... Aşklar ve sevinçler bitmiştir... Durgunluk yavaş yavaş yayılır, ışıklar kaybolur bir gecenin içinde... Bir ses işitilir, bir inilti yayılır o anda... Karanlık sesinde gece yarısının, umudun boğazında Çariçe Tamara’ya ulaşılır... Upuzun ve dar bir kulede dilberleriyle göksel bir melek el sallar hepimize... Yollar boştur, yalnızlık çağdaş uykusundadır... Kendi kargaşası içindeki evren, hiç susmayan bir yürek acılarını ceylan ürkekliğiyle kaçırır... Bir kadın ve bir erkek... Umudun aşkla buluştuğu yerde bir rüzgârın ıslığıyla selamlaşır... Tüm kıpırtılar, tüm sevdalar derin bir tasayla, isyancı bir tutkuyladır... Kütahya’da skandal harcama 7.5 milyon liralık mobilya ihalesi ŞEYMA PAŞAYİĞİT Kullandığı aracı VIP araca dönüştürerek 60 bin tutarında skandal harcamalarla gündeme gelen Kütahya Valisi’nin ardından bir skandal da Kütahya Belediye Başkanı’ndan geldi. Kütahya Belediyesi’nin 7.5 milyon liralık mobilya ihalesi imzaladığı ortaya çıktı. İhalede, ithal ve VIP eşyaların yanı sıra 2 bini aşkın koltuğun yer alması dikkat çekti. CHP Kütahya milletvekili Ali Fazıl Kasap, “Valiye haksızlık etmişler. Belediye Başkanı daha hızlı çıktı. İtibarda tasarruf olmaz dediler. İtibar tavan, yatak dahil. Tasarruf halk için. Kemer sıkmaya devam” diye konuştu. Ekonomik kriz dolayısıyla tepkilere neden olan Kütahya Valisi Ahmet Hamdi Nayir’in kullandığı aracı 60 bin liralık ihaleyle VIP araca dönüştürmesinin ardından bir skandal da Kütahya Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu’ndan geldi. Kütahya Belediye Başkanı Saraçoğlu, 7.5 milyon lira değerindeki mobilya ihalesine imza attı. İhalede tam 119 maddelik mal ve miktarları yer aldı. İhalenin maddeleri içinde tam 33 adet yönetici masası, yönetici masası asma keton (çekmeceli küçük dolap), yönetici çalışma koltuğu, sehpa, yuvarlak toplantı masası yer alırken 665 adet misafir koltuğu, 391 adet toplantı koltuğu, 360 adet kon ferans koltuğu, 844 adet çalışma koltuğunun rakamları dikkat çekti. İthal ve VIP eşyalar Özel kaleme ve 6 başkan yardımcısına ayrı ayrı ve özel yönetici masası, koltuğu ve dolabı seçildi. Eşyalar içinde ithal çalışma ve toplantı koltukları da yer buldu. VIP toplantı masası ve 15 adet VIP toplantı koltuğu olması da ayrıca dikkat çekti. İhaleyi ortaya çıkaran CHP Kütahya milletvekili Ali Fazıl Kasap, Kütahya’nın son dönemde abartılı harcamalarla gündeme geldiğini belirterek 7.5 milyon liralık mobilya ihalesini “akla ziyan” olarak nitelendirdi. Kütahya Belediye Başkanı Saraçoğlu’nun Vali’den daha hızlı çıktığını söyleyen Kasap, “Valiye haksızlık etmişler. Belediye Başkanı daha hızlı çıktı. İtibarda tasarruf olmaz dediler. İtibar tavan, yatak dahil. Tasarruf halk için. Kemer sıkmaya devam. Bir Belediye Başkanı düşünün ki 7.5 milyon lira tutarında sayısız mobilya alıyor. Buradan başta Kütahyalı vatandaşlarım olmak üzere herkesin bu gerçeği görmesini ve hükümetin ve belediyelerinin halka tasarruftan bahsederken nasıl kendilerinin şatafat içerisinde yaşam sürdüğünü görmesini istiyorum” dedi. l ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle