19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 17 Kasım 2018 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: EMİNE BİLGET yangında nükleer endişe ABD’nin Kaliforniya eyaletinde 8 Kasım’da vaya radyoaktif unsurlar yayılmış olabileceğinden kaygı duyuluyor. 9 bin 400 it başlayan orman yangınında ölü sayısı 63’e, kayıp sayısı 631’e yükseldi. Yaşanan faiye görevlisinin kontrol altına almaya çalıştığı, eyalet tarihinin en büyük yanfelaketin ardından bölgede yıllar önce nükleer testler yapılan bir merkezden ha gınında yaklaşık 12 bin ev kül oldu. Yangının henüz yüzde 40’ı kontrol altında. AYŞE Adı sanatKulin’den 5 günde tahran ve BİR gecede olan nehirbinbir gece Havuzda İki Figür Yaşayan en pahalı sanatçı 81 yaşındaki David Hockney’in tablosu rekor fiyata satıldı: 90.3 milyon dolar 81yaşındaki İngiliz ressam tarihli tablonun Hockney’nin David Hockney’in tablosu eserleri arasında hem sanat ta ABD’de düzenlenen açık artırma rihi hem de resim piyasası açı da rekor fiyata alıcı buldu. Christie’s Müzayede Evi, Hockney’in “Sanatçının Portre sından en değerli parça olduğunu belirtmişti. “Tablo, Avrupalı ve Amerikalı bakış açılarını aynı si (Havuzda İki Figür)” adlı tablo anda yansıtıyor” değerlendirme sunun, New York’ta düzenlenen müzayedede 90.3 milyon sinde bulunan Rotter, “(İki figür) 1960’larda Kaliforniya’nın gü dolara (yaklaşık 485 neşli sahillerinde ya milyon TL) satıldığını bildirdi. Tablo için ödenen bedel, yaşa şamaya gelmiş Avrupalı bir sanatçının kendini her iki kıtada ya yan bir sanatçının şarken görmesinin bir eserine ödenen en Hockney temsili” ifadesini kul büyük rakam oldu. lanmıştı. Hockney’in Christie’s Müzayede Evi’nin tablosundan önce hayattaki bir İkinci Dünya Savaşı sonrası ve sanatçıya ait en yüksek fiyatla güncel sanattan sorumlu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Alex Rotter, eylülde tablo satılan eser, 2013 yılında 58.4 milyon dolara alıcı bulan ABD’li kavramsal sanatçı Jeff Koon’un nun açık artırmaya çıkarılacağı “Balon Köpek” heykeli olmuştu. na dair yaptığı duyuruda, 1972 l NEW YORK / AA Özgürlük Orijinali, 34 yıl önce meşalesi kopyasıyla değiştirilmişti müzelik New York’un sembollerinden Özgürlük Heykeli’nin 1984’te 100. yıl bakımı kapsamında kopyasıyla değiştirilen ve o zamandan beri kaidesinde sergilenen orijinal meşalesi müzeye taşındı. Özgürlük Heykeli’nin bulunduğu Liberty Island’da (Özgürlük Adası) yapımı devam eden Özgürlük Heykeli Müzesi’ne özel hidrolik bir araçla taşınan meşale, Mayıs 2019’dan itibaren sergilenecek. Ziyaretçilere Özgürlük Heykeli’nin büyüklüğü hakkında bilgi vermesi için yapılan ve orijinal meşaleyle birlikte kaidede tutulan heykelin yüz kopyası da aynı araçla müzeye götürüldü. Meşale, Frederic Auguste Bartholdi tarafından tasarlandı ve 1885 yılında Fransa tarafından Amerika’ya armağan edildi. 1633 kilogram ağırlığında, 4.87 metre yüksekliğinde ve 3.65 metre genişliğinde olan meşale, bakır ve kehribardan yapıldı. l AA tanıkAümreatzmoinşti Akıllı hoparlör sandalyesinde Amazon tarafından üretilen “akıllı hoparlör” Amazon Echo, ABD’de 27 Ocak 2017’de işlenen cinayetle ilgili devam eden davada, tanık olarak dinlenebilir. Christine Sullivan isimli bir kadın, Farmington’da erkek arkadaşının evinde öldürüldü. Shortmag’da yer alan habere göre Sullivan cinayetinin dos yasında savcı, olay sırasında Amazon Echo’nun da ortamda bulunduğunu ve bir ta nık olabileceğini belirtti. Mahkeme, Amazon’a olayın yaşandığı 2729 Ocak tarihinde herhangi bir ses kaydı alınıp alınmadığının so rulmasına karar verdi. S? putnik News’daki habere göre davanın bir sonraki duruşması Mayıs 2019’da. l Cumhuriyet Zimbabve’de otobüs faciası! Zimbabve’de yolcu otobü açıkladı. Görgü tanıkları, yolcusünde meydana gelen pat lardan birinin gaz ya da benzin lamada 42 kişi hayatını kaybet taşıdığını ve otobüsün bir anda ti, 20 kişi yaralandı. Polis, ülke alev aldığını aktardı. Geçen hafnin Matabeleland South bölge ta da Zimbabve’de iki otobüsün sinde bir yolcu otobüsünün için çarpışması sonucu 50 kişi ölde patlama meydana geldiğini müş, 80 kişi yaralanmıştı. Ayşe Kulin Gülistan Sarayı’nda Shahzadeh ile... Saray Bahçesi’nde emziren kadın heykeli... AYŞE KULİN Yıllar önce Goethe için bir araştırma yapmam gerekmişti. İnternette bu büyük edebiyatçının altmış yaşından sonra Hafız’dan etkilenip bir Divan yazdığını ve Farsça öğrenme çabasına girdiğini okuyunca şaşırmıştım. Hemen internetten Hafız’ı indirdim ve gözlerimden yaşlarla şiirini okurken Goethe’nin ondan niye bu kadar etkilenmiş olduğunu anladım. Goethe’yi mest eden Hafız’ın ülkesini o gün bu gündür görmek istiyordum. Nasip 2018 yılının Kasım ayınaymış! Kısa fakat dopdolu Tahran gezisini, Shahzadeh İgual’ın rehberliğinde yaptığım için ayrıca çok şanslıydım. Shahzadeh İgual kimdir derseniz, Şah Rıza Pehlevi döneminde, henüz çocukken annesi ve kardeşleriyle İzmir’e yerleşmek zorunda kalan ve halen Türk eşiyle birlikte İstanbul’da yaşayan, eserlerini Türkçe yazan İranlı bir gurbet kuşu, Shahzadeh! On iki yaşından itibaren ömrü Türkiye’de geçmiş ama babası ve kalbi İran’da, ana vatanında kalmış! Sanatçılarla dostluk köprüsü Türkçe yazdığı iki kitabının ilki olan “Tahran’ın Kırmızı Sirenleri” adlı romanında çocukken tanıştığı gurbet, sıla hasreti ve babasız büyüdüğü günlerin buruk hikâyesi var. “Rolls Royce’u Taramışlar Baba” adını taşıyan ikinci kitabında ise şimdiki zamandan geri dönüşlerle, büyük dayısının İran’ı terk etmeden önce Halkın Mücahitleri tarafından vurulduğu geceyi anlatıyor. Türkiye’de çoğumuzun kulakları, doğduğu topraklardan kâh katliamlardan kaçan, kâh mübadelelerle gurbete savrulan yakınlarımızın öyküleriyle doludur. Darbelerin, siyasi polislerin zulmüne aşinalığımız da cabası...İşte sadece bu nedenle dahi, Shahzadeh’in anlattıkları bize çok yakın geliyor, yüreğimize dokunuyor. Shahzadeh yazarlığını sürdürürken bir yandan da kapı komşusu iki ülkenin sanatçılarının birbirlerini yeterince tanımadıklarını düşünüp şair arkadaşı Said Fekri ile birlikte, Türk ve İranlı sanatçıları buluşturacak bir dostluk köprüsü kurmaya soyunmuş. Edebiyatçılarla başlamışlar, önümüzdeki günlerde müzisyenlerle, ressamlar ve tiyatrocularla devam edecekler. İşte ben de, uzun nefesli olmasını dilediğim bu köprünün ilk taşlarını döşemek üzere, Shehzadeh ve Said Fekri’nin rehberliğinde Tahran’da beş gün geçirdim. Onat Kutlar’a selam... Önce İran’ın kadın yazarlarından Nahit Tabatabaie’in evine ve önemli şairlerinden Seyyed Ali Salehi’nin Şiir Atölyesi’ne konuk oldum, sonra genç yaşta vefat etmiş İran’ın ünlü film yönetmeni ve yazarı Foruğ Feruhzad’ın mezarını ziyaret edip taşını saygı ve sevgiye okşayarak müşterek dostumuz sevgili Onat Kutlar’a onunla selam yolladım. Saadabat Sarayı’nın yeşil ve beyaz köşklerine, Gülistan Sarayı’nın aynalı odalarıyla taç giyme salonuna hayran kaldım ama dünya nüfusunun yarısı açlık ve hastalıktan kırılırken bu ihtişamın, sahiplerine hiç iyi gelmediğini “Saray Bahçesi’nde gördüğüm çocuğunu emziren kadın heykeli oldu. Başımdan örtüm kayacak olursa halim nice olur korkusuyla gittiğim ülkede o heykel, İran’da sanata duyulan saygının işareti gibiydi..” İran’ın kadın yazarlarından Nahit Tabatabaie’in evine konuk oluyoruz. İran’ın ünlü film yönetmeni ve yazarı Foruğ Feruhzad’ın mezarı başında.... düşünmeden edemedim. Yüz yıldan beri en ufak eşyası dahi de ğiştirilmeden ilk dekoruyla muhafaza edilen Loghanteh Cafe’de, Türk yazarı olduğumu öğrenince bana bir sürpriz yaptılar. 1934 yılında Şah Rıza Pehlevi’nin Atatürk’ün davetiyle Türkiye’yi ziyareti sırasında, ülkemizde geçirdiği her günün ayrıntılı haberlerini fotoğraflarıyla birlikte yayımlamış gazeteyi arşivden çıkarıp önüme koydular. Farsça bilmediğim için yazılanları okuyamadım ama misafirini özgür ve muzaffer ülkesinde gezdiren Ata’mın fotoğraflarında gözlerindeki gururu gördüm. Ne duvarlar, ne teller... Beş gün içinde bir ülkeyi tanımak olası değil fakat havasını sezmek mümkün. İşte o sezgi, çok olumlu oldu bende. Her iki tarafı ulu ağaçlarla dolu, geniş caddeleri ve adım başı yemyeşil parklarıyla ferah ve bakımlı bu şehirde, yolumun üzerinde rast geldiğim kilise ve sinagogların etrafları ne duvarlarla örülüydü, ne tellerle çevriliydi. Kapılarında eli silahlı korumalar da beklemiyordu. Bu rahatlık Tah ran halkının, Gazze’de olagelen haksızlıklar ve acı olaylarda İran Musevilerinin hiç bir alakasının olmadığını bilecek olgunlukta ve zekâda olduğuna işaret ediyordu, bence. Bir başka izlenimim Saray Bahçesi’nde gördüğüm çocuğunu emziren kadın heykeli oldu. Başımdan örtüm kayacak olursa halim nice olur korkusuyla gittiğim ülkede o heykel, İran’da sanata duyulan saygının işareti gibiydi. Ayrıca çinileri muhteşemdi, yemekleri özellikle de pilav çeşitleri nefisti, konukseverliği bizden geri kalmıyordu ve aşina olduğum müziği kulağıma çok hoş geliyordu, Eve vardığımda bu ülkeye beş günün yetmediğini düşünüyordum ki, Shahzadeh ile Sait Fekri, üç gün sonra, bir iadei sanat ziyaretiyle, bana İran’ı “Bir Gecede Bin Bir Gece” ile getiriverdiler. Firdevsi’den Hayyam’a...  Dada Salon Art Galeri’de İranlı sanatçılar tarafından sunulan gösteriye bir müzik ve şiir dinletisi demek eksik kalır çünkü sahnenin üzerinde İranlı müzisyen ve besteci Abolfazl Şafie ve grubu HOOM’un yanı sıra, İranlı ressam Alireza Ghoojari de vardı ve gösteri devam ettiği sürece sahneye yerleştirilen kocaman tuvaline boyalarını, müzik ve şiirin ritmiyle kâh dokundurarak kâh çarparak muhteşem bir yapıt yarattı. Benim favorim ise, Shahzadeh’nin, Firdevsi’den başlayıp Hafız’la devam edip Hayyam’la sonlandırdığı, Farsça sunup Türkçe özetlediği şiir şöleniydi.  Beş günlük Tahran ziyaretinden ve İstanbul’daki ‘Bir Gecede Bin Bir Gece’den çıkardığım sonuç şu oldu; ülkelerin siyasetleri ne olursa olsun, halkları birleştiren tertemiz bir su yolu var; adı sanat olan bu nehir coşkuyla akarken biz tüm sanatçılar bu suda birlikte yüzmeliyiz çünkü sanatın tek bir dili var. Shahzadeh ve Sait’in çabasıyla iki kadim komşunun sanatçılarına aralanan kapılar dilerim ardına kadar açılır ve hiç kapanmaz. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle