15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 7 Aralık 2016 4 DgöeknodnetrmesiüEgzrbeödorgroimzniğzdeleaiuyn‘iDrho’dıentruiuky2ğoza0unkc0taiı?uvçb’ıahdiknreel.apddNmioimiyalaisezrıiınnı haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: İLKNUR FİLİZ anmada konuştu, dava açıldı CHP lideri Kılıçdaroğlu, Adana mitinginde eleştirilen sözleri için, ‘Biz hiçbir gazetecinin tutuklanmasını istemiyoruz. Siyasette çifte standart olmaz’ dedi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 200 bin dolarını bozdurduğu ile ilgili açıklama üzerine “Sayın Cumhurbaşkanı’nın 200 bin doları bozdurduğuna ilişkin dekontun açıklanması beni çok mutlu etti. Ama bu dekontu hepimizin görme ihtiyacı var. Dekontu niye gizliyoruz ki? Dekont şeref madalyasıdır. Ben 200 bin doları şu tarihte bozdurdum diyecek değil mi? Ama gizliyorsunuz” dedi. Adana mitinginde tutuklu gazeteciler arasında Ahmet ve Mehmet Altan ile Nazlı Ilıcak’ın da isimlerini okuması üzerine CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal ve parti içinden gelen tepkilerle ilgili ise “Adana’da hapisteki bir grup gazetecinin ismini andığım için, belli çevrelerden tepki geliyor. Hiçbir gazeteci hapiste olmasın” yanıtını verdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’a giderek CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun babası Fehmi Tanrıkulu’nun merkez Bağlar ilçesi Toptancılar Sitesi içerisinde bulunan Liceliler Yas Evi’ndeki taziyesine katıldı. Tanrıkulu ve partililer tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu, aileye başsağlığı dileklerinde bulundu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Adana mitinginde tutuklu gazeteciler arasında Ahmet ve Mehmet Altan ile Nazlı Ilıcak’ı da sayması üzerine CHP Eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal ve parti içinden gelen tepkilere yanıt verdi. ‘Çifte standart olmaz’ Kılıçdaroğlu, “Adana’da hapisteki bir grup gazetecinin ismini andığım için, belli çevrelerden tepki geliyor. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bir parti, bir insan ilkeli olmalıdır. Bizim ilkemiz nedir? Hiçbir gazeteci ha piste olmasın. Kalemi dolayısıyla yazı yazan düşüncelerini açıklayan bir insan, benim düşüncelerimi desteklediği zaman dışarı çıksın, benim düşüncelerimi desteklemediği zaman hapse girsin. Siyaset çifte standart kabul etmez. Doğru duracaksınız, ilkeli duracaksınız. Ben 146 gazetecinin tutuklanmasını is Tanrıkulu’na taziye ziyareti CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hayatını kaybeden CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun babası Fehmi Tanrıkulu’nun Diyarbakır’da düzenlenen taziyesine katıldı. Diyarbakır merkez Bağlar ilçesi Toptancılar Sitesi içerisinde bulunan Liceliler Yas Evi’ndeki taziyeye katılan CHP lideri, Tanrıkulu ve partililer tarafından karşılandı. Kılıçdaroğlu, aileye başsağlığı dileklerinde bulundu. temiyorum. Türkiye’nin uluslararası arenada demokrasi ayıbıdır 146 gazetecinin tutuklanması bu ayıptan Türkiye’nin arındırılmasını istiyorum. Benim ilkelerim, düşüncelerim var. Partimizin ilkeleri, düşünceleri var. Biz hiçbir gazetecinin tutuklanmasını hapse atılmasını istemiyoruz” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 200 bin doları bozdurduğuna ilişkin dekontun açıklanmasına yönelik sorular üzerine ise Kılıçdaroğlu, “Gördünüz mü dekontu? Görmediniz. Bende görmedim. Sayın Cumhurbaşkanı’nın 200 bin doları bozdurduğuna ilişkin dekontun açıklanması beni çok mutlu etti. Ama bu dekontu hepimizin görme ihtiyacı var. Dekontu niye gizliyoruz ki? Dekont şeref madalyasıdır. Ben 200 bin doları şu tarihte bozdurdum diyecek değil mi? Ama gizliyorsunuz. Niye gizliyorsunuz? Kafamızdaki soruları besliyor bu gizleme. Dolayısıyla gizlenmemeli dekont kamuoyuna açıklanmalı. Vatandaşa diyorsun dolar bozdur, vatandaş gidip doları bozduruyor. Sen de dolarını bozdurduğunu söylüyorsun. Dekontunu vermiyorsun, gizliyorsun. Olmaz” dedi. Tek cümlelik yanıt “FETÖ’cüler abimi kandırmış” pankartıyla yürüyen kardeşi Celal Kılıçdaroğlu hakkındaki bir gazetecinin sorusu üzerine “Ağabeyimle ilgili bir sorun yok” dedi. Danışmanlarından Fatih Gürsul’un FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alınmasına ilişkin soru üzerine ise Kılıçdaroğlu, “Danışmanımdı, iyi bir iletişimci, iyi bir hoca, bu konuda ödülleri olan bir arkadaşımız. Kendisinin her hangi bir suçu var mıdır, yok mudur o konuyu bilmiyoruz tabii. Eğer adil bir yargılanma olursa bizim açımızdan bir sorun yok herkes gidecek ifadesini verecek ne gerekiyorsa yapılacak” dedi. Kılıçdaroğlu, Kürt sorunu ile ilgili soru üzerine, şunları söyledi: “Şunu rahatlıkla söyleyebilirim var olan sorunu çözecek Türkiye’de tek parti vardır. O partinin adı da Cumhuriyet Halk Partidir. Demokrasi ve insan hakları bağlamında, özgürlükle bağlamında biz bu sorunu çözeriz.” ‘Haklı bulmak mümkün değil’ Baykal, Kılıçdaroğlu’nun Adana mitinginde tutuklu gazetecileri alkışlatmasını eleştirdi eski danışmana gözaltı ‘Bizde FETÖ’cü yetişmez’ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun danışmanlarından Doç. Dr. Fatih Gürsul, FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alındı. CHP’den yapılan açıklamada Gürsul’un KHK ile açığa alınmasının ardından CHP’ye aktif olarak danışmanlık yapmadığı belirtildi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise, “Bizim tarlada her şey yetişir ama FETÖ’cü yetişmez” diye konuştu. Doç. Dr. Fatih Gürsul, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı Mehmet Şenay Baygın’ın talimatıyla Ankara’da gözaltına alındı. ByLock programını kullandığı iddia edilen Gürsul’un evinde arama yapıldığı Fatih Gürsul öğrenildi. Gürsul’un İstanbul’a getirileceği öğrenildi. İstanbul Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Gürsul, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından çıkarılan KHK ile çalıştığı üniversitedeki öğretim üyeliği görevinden açığa alınmıştı. CHP Basın Koordinasyonu tarafından yapılan açıklamada, Gürsul’un KHK ile açığa alınmasının ardından CHP’ye aktif olarak danışmanlık yapmadığı belirtildi. CHP’li Özel ise Meclis’te yaptığı basın toplantısında Gürsul’un gözaltına alınmasına ilişkin konuştu. Bu konuda aylardır, devletin elinde bilgi varsa CHP ile paylaşması gerektiğini söylediklerini belirten Özel, bugüne kadar herhangi bir bildirimin olmadığını kaydetti. l ANKARA / Cumhuriyet Ilıcak ve Altan Yanıtı ‘Savunduğumuz basın özgürlüğü’ CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Adana mitingindeki konuşmasında Nazlı Ilıcak, Altan kardeşlere de yer vermesine ilişkin gelen eleştirilere, “Ortaya konan mesele, konuya sahip çıkışımızın kuvvetliliğini gösterecek ironik düzeydeki bir yaklaşımdır. Balyoz, Askeri Casusluk, Ergenekon gibi 15 Temmuz darbesinin köşe taşlarına manşetler atmış olan birilerini sevgimizden, övmek için isimlerini anmadığımızı herkes bilsin” yanıtını verdi. CHP’li Özel, Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, Kılıçdaroğlu’nun Adana mitinginde FETÖ’den Özgür Özel tutuklu bazı isimleri saymasına yönelik parti içinden gelen eleştirilere ilişkin, sol ve sosyal demokrat bir liderin, tutuklu gazeteciler arasında düşüncesine göre ayrım yapmasının doğru olmadığına dikkat çekti. Özel, kişileri değil, mağduriyetleri, basın özgürlüğünü, gazetecilerin tutuksuz yargılanmasını savunduklarını belirtti. CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın eleştirisinin, sosyal demokratların eleştiri ve özeleştiri kültürü sınırları içinde olduğunu söyleyen Özel, bir milletvekilinin basının önünde, genel başkanı, partinin kurumsal kimliğini küçük düşürecek tonda yaptığı eleştirilerin, parti disiplini ve CHP’nin çatısı altında birlikte siyaset yapma anlayışıyla bağdaşır tarafı olmadığını kaydetti. CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, CHP Genel Baş kanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Adana mitinginde bazı tutuklu gazetecileri alkışlatmasına iliş kin, “Ergene kon süreci nin mimarla rı konumun da olan, Er genekon da vasının ba vulla getiril miş uydurma delillerini sahiplenip bal Deniz Baykal landırarak herkesin inanmasını sağlayanların ödüllendirilmesi ni, topluma saygıdeğer bir hedef olarak gösterilerek alkışlanma sının sağlamasını haklı bulmak mümkün değil” dedi. Baykal, CNN Türk’te katıldığı programda, Kılıçdaroğlu’nun Ada na mitinginde bazı tutuklu gaze tecileri alkışlatmasına ilişkin so ruya, “Keşke olmasaydı, buna izin verilmeseydi” dedi. Baykal, Kılıçdaroğlu’nun basın özgürlü ğü, demokrasi, tutuksuz yargıla ma konusundaki duyarlılığı nede niyle bunu söylediğini anlamaya çalıştığını ifade ederken gazete cilerin tutuksuz yargılanması ko nusundaki ilkelerinin önemli ol duğunun altını çizdi. l ANKARA Dinçer, idam edilen Veysel Güney için sembolik anıtmezar yaptırdı. ‘Beni değil Veysel’in mezarını araştırın’ ABİDİN YAĞMUR 12Eylül 1980 askeri darbesinin ardından Gaziantep’te idam edilen ve cenazesi ailesine verilmeyen DevYol üyesi Veysel Güney için sembolik anıtmezar yaptıran ve mezarı başında konuşma yapan “Sizin Veysel” kitabının yazarı Ethem Dinçer hakkında “terör örgütü propagandası” suçundan dava açıldı. Dinçer, Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava kapsamında Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ifade verdi. Dinçer, “Veysel Güney 1980 darbesinden sonra ‘resmen’ idam edilen ve cenazesi ailesine teslim edilmeyen tek kişidir. Yine idam edilmesine rağmen ‘faili meçhul’ kaydıyla gömülen tek kişi Veysel Güney’dir. Güney’e göre çok daha sembolik sayılabilecek isimler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın cenazeleri bile idamlarından sonra ailelerine teslim edilmiştir. Doğrusu da budur. Cenazenin teslim edilmemesi aileyi ikinci kez cezalandırmak anlamına gelir” dedi. ‘Erdem biliyor’ Veysel Güney’in cenazesinin nerede olduğunu bilen tek kişinin, o dönemde yüzbaşı olan emekli Albay Burhan Erdem olduğunu belirten Dinçer, bilgi edinme yasası kapsamında Veysel Güney’le ilgili çok sayıda belgeye ulaştıklarını, Veysel Güney’in idamdan birkaç saat önce yazdığı son mektubunda bile Teğmen Şahin Akkaya’yı öldürmediğini anlattığını kay detti. Mahkeme kayıtlarından Veysel Güney’in adil yargılanmadığının açıkça görüldüğünü kaydeden Dinçer, “Duruşma uzamasın diye Veysel Güney, ‘Devrimci Yol’ üyesi olmaktan beraat etmiştir. Şimdi ‘propagandasını’ yaparak suç işlediğimiz iddia edilen örgüte mahkeme kararına bakarsanız Veysel Güney üye bile değildir. Bana kalırsa soruşturulması gereken şey Güney’e ‘anıtmezar’ yapılması değil, devlete zimmetlenmiş ve resmen idam edilmiş bir kişinin mezarının nasıl kaybedildiğidir. Bu vesileyle Güney’in cenazesini kaybeden Burhan Erdem hakkında mahkemenizde bir kez daha suç duyurusu yapıyorum. Erdem bulunup yargılanmalı ve Güney’in cenazesini nereye gömdürdüğünü açıklamalıdır” dedi. ‘DevYol fiilen yok’ Devrimci Yol örgütünün propagandasını yapmakla suçlanmasına tepki gösteren Dinçer, “Devrimci Yol 30 yılı aşan bir süreden beri ‘fiilen’ ortada yoktur. Olmayan bir örgütün propagandasını da yapmak mümkün değildir. Kişisel olarak daha önce de bağlantımın olmadığı Devrimci Yol tarihsel süreçte yerini almış ve bildiğim kadarıyla eylemlerine 1984’te son vermiştir. Bu nedenle böyle bir propaganda yapabilmem mümkün değildir” dedi. Ethem Dinçer, mahkemeye Veysel Güney’in idamı ve cenazesinin kaybolmasıyla ilgili çok sayıda belgenin yanı sıra ‘Sizin Veysel’ adlı kitabını da delil olarak sundu. l MERSİN ‘İNTİKAM DUYGUSUYLa yaklaşılıyor’ Demirtaş ve Zeydan’ı ziyarete izin yok HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile Hakkâri Milletvekili Abdullah Zeydan’ı tutuklu bulundukları cezaevinde ziyaret etmek isteyen HDP Milletvekilleri Meral Danış Beştaş, Burcu Çelik Özkan ve Erol Dora’ya Adalet Bakanlığı’ndan izin almadıkları gerekçesiyle izin vermedi. HDP Edirne İl binasında basın toplantısı düzenleyen Beştaş, “Tecrit bir işkencedir ve şu anda milletvekilimize ve eş genel başkanımıza açıkça, alenen işkence yapılmaktadır. Ve bu Türkiye ve dünya kamuoyu tarafından yakından izlenmektedir” dedi. Demirtaş ile Zeydan’ın birbirini duyacak mesafede olmasına karşın birlikte kalmalarına izin verilmediğini belirten Beştaş, buna güvenliğin gerekçe gösterilmesine sert tepki gösterdi. ‘Hukuk cinayeti’ Beştaş, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Grup Başkanvekili İdris Baluken ve Silivri ve Kandıra’da bulunan diğer milletvekillerinin tek kişilik odalarda tutulduğuna dikkat çekerek, “Burada hukuk asla bir gerekçe değildir. Burada partimiz HDP’ye başta eşbaşkanlarımız olmak üzere Selahattin Demirtaş bir kin ve intikam duygusuyla yaklaşılmaktadır” dedi. Gelişmeleri “hukuk cinayeti” olarak nitelendiren Beştaş, “Millet iradesi tektir, biz de aynı iradeyle seçildik, aynı parlamentonun üyeleriyiz. Adalet Bakanı’na, hükümete bu kararın tarafımızca kabul edilemez olduğunu idare mahkemesine dava açtığımızı, AHİM ve AYM önünde başvurularımızın olduğunu da hatırlatarak eşbaşkanlarımız ve milletvekili arkadaşlarımız bir gün dahi cezaevinde kalsalar hesabını vereceklerini ifade etmek istiyorum” dedi. Avukatlar Kadir Tunç, Murat Ergin ve Banu Güveren, Demirtaş’ın tecritte tutulduğunu belirterek itiraz ve şikâyette bulundu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle