09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 12 Temmuz 2015 İsmi Çilem... Kocasını, onu tehdit ettiği silahla öldürdü. Ellerinde kelepçe son sözleri, “Kadınlar ölmesin, biraz da erkekler ölsün” oldu nsanların isimlerinin hayatlarının seyrini belirlediğine dair bir inanış vardır; nihai yargıya varmak zor. İsmi Çilem. Belki de hikâyesini hiç bilmediğimiz annesinin çektiği çilelerin bebeğiydi. İnsan el kadar insan yavrusuna Çilem ismini beyhude vermez çünkü. İki gün önce Adana’da kocasını öldürüp de polise teslim olan 33 yaşındaki Çilem Doğan’ın polise verdiği uzunca bir ifade var elimizde. İlk dayağını evlendikten 28 gün sonra hastalandığı için yediğini anlatıyor mesela. Sokak ortasında saçından sürüklenerek tekmelenmek var anlattıkları arasında. Şimdi dokuz aylık olan kızlarını doğurmak üzereyken, hastane odasında makineye bağlıyken kocasının şiddet uyguladığından bahsediyor. Farklı defalar kocası tarafından fuhuşa zorlanmış, kocası para istiyor. Bunun kayıtları da vardır, defalarca polise şikâyette bulunmuş, kocasının uyguladığı şiddet dolayısıyla ceza aldığını söylüyor. Boşanana kadar aileler tarafından ikna edilmeye çalışıldığı gibi, boşandıktan sonra da yine çevresi tarafından “barışmaya” zorlanmış. İfadesinde belinde hep silah taşıyan kocasının onu öldürmekle tehdit ettiğini de kayda düşürmüş. Çilem’in “çilesi” böyle. Canlarına ‘tak’ ettirilen kadınlar İ haber 7 Ben Ne Deliyim ki... uhalefette kaldıkları sürece sosyalistlerin “doğruda durmaları” kolaydır. Çünkü siyaset sahnesinde olup bitenleri, aktörlerin, partilerin, hareketlerin sözlerini, eylemlerini, hem işçiler hem irili ufaklı sermaye sahipleri için “serbest” olduğu söylenen piyasacı sistem içindeki yeri açısından değerlendirir; beyanı değil, sistemle ilişkiyi esas alırlar. Zaman zaman politik alanın dışına düşseler, söylediklerinin, pratikte bir anlam taşımadığı söylense de, somut durumun analizinde pek yanılmazlar. Yani hep boşa kürek çektikleri söylenen şu bizim deli sosyalistler, siyasetin acar aktörlerinin beyanına değil, varsa gizli niyetlerine, takıyye yapıp yapmadıklarına özellikle bakarlar. HHH Bu ilkeyi akademisyen yazarlar da izleseler, bilimsel kuşkuyu siyaset “bilimine” uygulamaya çalışsalar ne iyi olurdu. Siyasette kuşkuya tüm öteki alanlardan daha fazla gereksinim var aslında. Ayrıca bu alanın etik açıdan pek temiz bir alan olmadığının, “kurtlukta düşeni yemenin kanun sayıldığı”nın kanıtları da tarihin birikmiş bilgisidir. Örneğin Makyavel’in Prens’i bu açıdan unutulmaz derslerle doludur. Floransalı siyaset bilimciyi tersten okumanın yararları saymakla bitmez. İktidara gelmenin, orada kalmanın yollarını anlatırken geleceğin siyasetçilerine, siyaset bilimcilerine çok yol göstermiş, “oportünite”nin, “mubah”ın çerçevesini pek geniş çizmiştir Makyavel. HHH Peki, prenslerin ve onların “nedimlerinin”, Türkçesi yalakalarının halini, gerçek niyetlerini Erasmus da Deliliğe Methiye’de “Ne yaparlarsa yapsınlar, sonuçta Midas’ın başını meydana vuran bir kü M ‘Sevgili gelecek...’ Kocası Hasan Karabulut’u öldürdüğü de, belinden çıkarıp yastığının altına koyduğu o silah. Çilem Doğan, “Kadınlar ölmesin, biraz da erkekler ölsün” demiş, eline ilk kez silah aldığı için kaç kez ateş ettiğini bilmiyor. Altıymış. Bu ifadenin dışında iki yanında kadın polis memurlarıyla kelepçeli götürülerken fotoğrafları var maklıklar arkasında zor koşullarda geçirecekler ama pişman değiller. 9 Ağustos 2012’de Isparta’nın Korukaya isimli köyündeki kahveye elinde kendisine düzenli olarak tecavüz eden akrabasının kafası bulunan bir çuvalla gelen Nevin Yıldırım’ın, mahkeme heyetini bunun bir ilişki olmadığna ikna etmesi gerekmişti. Aldığı müebbet cezasına itiraz şu an Yargıtay’da. Belli ki Çilem Doğan da, Nevin Yıldırım gibi, tıpkı geçen haftlarda yarÇilem gılaması süren Yasemin ÇaDoğan kal Kaymaklı gibi, mahkemede hayatının gerçekten tehlike altında olduğunu kanıtlamak zoruna kalacak. Gerçekten ölNevin dürmeseydi ölecek miydi? HaYıldırım yatta kalması, onun ölümünü bir üçüncü sayfa haberinde okumamış olmamız aleyhine Doğan’ın. Üzerindeki tişörtte “Sev sekizini hikâyeleştirmiş. Bir kısmı işleyecek. Erkeklerin fail oldukları gili geçmiş, bütün dersler için teüç santimlik üçüncü sayfa habehallerde tıkır tıkır işleyen sudan şekkürler. Sevgili gelecek, ben ha riydi, bir kısmı o kadar bile değil. tahrik sebepleri, iyi haller kadınzırım” yazıyor İngilizce. Kim bilir Hürtaş, bu kadınların ortak özel lara işlemeyecek. hangi gün bir outlet’ten aldığı tiliklerini sıralıyor girişte. Çoğu erşörtle, bir tragedya yazarı insanlı kenden, kendi rızası dışında evİşlemeyen hakaret ğın geri kalanına mesajını daha da lendirilmiş: çoğunun şiddet görBelli ki Nevin Yıldırım gibi, Çinet vermek istemiş sanki. Kendin düğü evden kaçışı aileleri tarafınlem Doğan da “Biraz da erkekden emin görünüyor Çilem Doğan, dan engellenmiş sonra. Yoksulluk ler ölsün” cümlesiyle, yüzünderahatlamış gibi. Belki de bu hali la ayrıca sınanmışlar. Şahsen gör ki dinginlikle böyle simgeleşebaktıkça birilerini kızdırıyor. dükleri fiziki ve psikolojik şiddecek. Peki, neden kendilerine şidHer insan öldürmenin tin dışında, çocuklarına, det uygulayan erkekleri öldübir hikâyesi var. Birkaçısevdiklerine yönelik tehren kadınların hikâyeleri, insannın ismini biliyoruz ama ditlerle ayrıca cenderede ların yüreğini soğutuyor? Adıuzun zamana yayılmış ler. Büyük kısmı öldürme nı doğru koymak, çözmeye yasistematik şiddetin, tecayi planlamamış. Bu tür cikınlaştırıyor. Daha dün Başbavüzün sonrasında, başnayetlerde ekmek bıçağıkan Ahmet Davutoğlu’nun eşi Saka çaresi kalmadığını hisnın en çok kullanılan cire Davutoğlu’nun “kadına şiddet” sederek bir “erkek cinanayet aracı olması boşuna demenin meseleyi büyüttüğü beyetinin” faili olan kadındeğil. Çoğunun daha evvel yanının gösterdiği gibi, politik niınar lar var böyle. “Canına Tak P polise şikâyeti var ama en yetsizlikten yılmış durumda kaÖğünç Eden Kadınlar”, İletişim azından onun görüştükledınlar. Her şeye rağmen kendileYayınları’ndan geçen yıl rinden sadece biri kocasırine akıl verilmesinden ve de işleçıkan bir kitap. Uzun yıllar adlinı zamanında mahkeme karşısımeyen adalet mekanizmasından... ye muhabirliği yapan Sibel Hürna çıkarmayı başarmış. Ve hiçbiHer kadının içinde intikamının taş, kocalarını, hayatlarındaki erri pişman değil. Sonrasında belki alınmadığını hissettiği bir şiddet keği tam da bu nedenlerle öldüren bir canlıyı öldürmüş olmanın ağır hikâyesi var çünkü, geçmişten alkadınlarla cezaevinde görüşmüş, lığıyla, ömürlerinin kalanını pardıkları dersler var. çük kulak ucu aradan görünür” diye tatlı tatlı anlatmaz mı? Öyle güzel anlatır ki, dinleseniz; “arkadaş, ben iktidara geçmek için yıllarca karanlıkta yaşama inadını sürdürmüş, Kurtuluş ve Kuruluş devrimince dışlanmış bir hayatın içinde örgütlenmeyi, ‘fikirlerini’ hücre hücre yaşatmayı başarmış tarikat erbabının, siyasetçinin lafzına mı, ruhuna mı, beyanına mı inanayım” deyip derin kuşkulara düşersiniz. Düşmez misiniz? HHH Düşmelisiniz aslında; ama siz ne iyi, ne saf insanlarsınız ki, “beyan esastır” diyor, bilimin kuşkuculuğunu bir yana bırakıyor, sonra da “Ne yapsaydık, adamlar ‘muhafazakâr demokratız’ dediler, meğer değillermiş” diye hayıflanıyorsunuz. Daha 1509’da Erasmus’un, Thomas Morus’la sohbete giderken at üstünde tasarladığı, büyük ütopyacının evinde yazdığı eserinde, her türden egemeni çırılçıplak halkın önüne nasıl çıkardığını, onların durumuyla nasıl alay ettiğini hatırlasaydınız, beyana aldanmayıp “fikri takibi” ciddiye alsaydınız, belki de bugün daha iyi durumda olacaktık. HHH Tamam, yine de iyidir, zararın neresinden dönülse kârdır. Fakat sizde “beyana inanma”nın alışkanlık haline geldiği gibi bir his var içimde. Fetvacı başı Karaman “işin aslı budur” dese de sizler Başkomutan’ın umut verecek “yeni bir beyanını” hevesle bekler gibisiniz. Etmeyin eylemeyin; beyana değil, bunca badireden sonra gizlisi saklısı kalmamış, kuvveden fiile dönüşmüş niyete, esasa bakın. Zamanıdır, yapın artık bir delilik... C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle