Katalog

Bir makama iki maaş ültür ve Turizm te oldukları belirtildi. “GeçiBakanlığı’nın aralaci görevlendirme” ile yapılan rında üst düzey büyeni görevlendirmelerde çalırokratların da olduğu 100’e şan bürokratların görev mayakın bakanlık bürokratına aşlarını değil bir önceki göusulsüz görevlendirme yaprevlerindenki yüksek maaCEREN tığı ve bir makama iki maaş şı aldıkları ifade edildi. ÖrneÇIPLAK ödediği iddia ediliyor. Bakanğin, bir il Kültür Turizm Mülık içinden edindiğimiz bildürü makamına iki müdür giye göre genel bütçenin binde bemaaşı ödeniyor; makamından sürüşine sahip olan Kültür ve Turizm lerek “geçici görevlendirme” alan Bakanlığı’nın az olan bütçesinin sabürokrat ile makama getirilen kinat yerine bir makama çift maaş ola şi üç ay sonra vekalet ücreti adı alrak gitmesi dikkat çekiyor. tında aynı makamın maaşını alıyor. Bakanlık içinde göreve atanan bü Dolayısıyla bir makama iki maaş rokratların belli bir süre sonra baödeniyor. 657 sayılı Devlet Memurkan tarafından atandıkları kadrolar ları Kanunu’nun “Vekalet Görevi ve üzerlerinde saklı kalmak kaydıyla Aylık Verilmesinin Şartları” başlıkbaşka görevlerde değerlendirilmeklı bölümünde 3 aydan sonra vekalet 18 KULTUR EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK Bakırköy’de 10 parka ‘sokak kütüphanesi...’ Bakırköy Belediyesi ve Uluslararası Lions Dernekleri işbirliği ile Ataköy 5. Kısım Attila İlhan Parkı’nda sokak kütüphanesi açıldı. Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu açılışta yaptığı konuşmada, “Kitap okumayı teşvik etmeyi, kitap okunmasını yaygınlaştırmayı ve farkındalık yaratmayı amaçlayan Sokak Kütüphanelerini kısa zamanda 10 parka daha koyacağız” dedi. Pazartesi 18 Mayıs 2015 Usta ressamlar Bodrum’da buluşuyor Nurol Sanat Galerisi’nde gerçekleşecek olan “Avrupalı Naif Ustalar II” resim sergisi, Bodrum’da sanatseverlerle buluşuyor. Naif sanatın ülkemizdeki temsilcilerinden, Hüseyin Yüce ve Sema Çulam’ın yanı sıra, sergide; Yunanistan’dan Rouli Boua, Almanya’dan Olaf Ulbricht, Finlandiya’dan Aimo Katajainen, İtalya’dan Alessandra Puicci ve Guido Vedovato’nun yapıtları da yer alıyor. Sergi 6 Haziran’a dek devam edecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın aralarında üst düzey bürokratların da olduğu 100’e yakın personeline usulsüz görevlendirme yaptığı ve bir makama iki maaş ödediği belirtiliyor. K Eleştirmen Akmen: Sayıştay nerede? ültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik tarafından kendisine “Kültürsüz Kültür Bakanı” dediği gerekçesiyle hakkında iki ayrı dava açılan ve toplam 60 bin lira tazminat talep olunan Sahne Sanatları Eleştirmeni ve Uluslararası Tiyatro Eleştirmenleri Birliği Eski Başkanı Üstün Akmen de Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ilgili “Kültürlü Bakan, Kültürsüz Bakan neyse ne de, bu Bakanlılıkta tuhaf işler olmakta, Bakanlık içi yapılan atamalarda hülle yapılmakta” diyor. Akmen, uzun yıllar Telif Hakları Genel Müdürü olarak görev yapan Abdurrahman Çelik’in de Bakan Çelik’in yanında “Has Danışmanlık” yapması için müşavir olarak görevlendirildiğini, Telif Hakları Genel Müdürlüğü’ne Daire Başkanı Er aylığı ödendiği bilgisi de yer alıyor. Görevinde çalışmayan bürokratların hak etmedikleri bu maaşları almasının usulsüz bir uygulama olmasının yanı sıra bir makama çift maaş ödenmesi de dikkat çekiyor. Kültür Bakanlığı’nın az olan kaynağının kültür sanat projeleri yerine bürokratlara verilmesi tepki doğuracağa benziyor. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in, bakanlık içindeki İl Kültür Turizm Müdürü gibi kadrolardaki pek çok bürokratın makamını pasifize ederek kendi yakın kişilerini göreve kaydırdığı vurgulanıyor. Hukuksuz yere görevden alınarak pasifize edilen bürokratların mahkemeye başvurduğunda kazanma şansı olduğu için bakanlık tarafından “geçici görevlendirme” formülü uygulandığı ancak bu geçici görevlendirmenin de bakanlığa pahalıya mal olduğu ortaya çıkıyor. Midilli Adası ve doğa... Yunanlı fotoğrafçı ve seyahat yazarı Tzeli Hadjidimitriou’nun Midilli Adası fotoğraf sergisi İstiklal Caddesi’nde bulunan Sismanoglio Megarodo’da 22 Mayıs’ta açılacak. Yunanistan’ın en doğu noktasında bulunan Midilli, Hadjidimitriou’nun fotoğraflarında farklı doğasıyla karşımıza çıkıyor. Sergi 7 Haziran’a kadar görülebilir. (0 212 244 93 35) K Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda genel müdürlüklerin bağlı bulunkin Yılmaz’ın vekâleten atandığını duğu dört müsteşar yardımcısıbelirterek “Heyhat! Abdurrahman nın alanlarında değişiklik Çelik, Genel Müdür yapıldı. Kültür ve Turizm olarak maaş almakta, Bakanlığı’nın resmi web siama bu görevi yaptesindeki yeni şemaya göre, mamakta” diyor. Devlet Opera ve Balesi GeAkmen: “Görevini nel Müdürlüğü, Devlet Tiyapmadan devletten yatroları Genel Müdürlüfazladan maaş ödetğü ile tüm orkestraların ve tirilmekte. İyi de SaDevlet Çoksesli Korosu’nun yıştay nerededir? Sabağlı bulunduğu Güzel Sayıştay bilgi sahibi denatlar Genel Müdürlüğü, ğil mi ki zimmet çıTÜSAK Taslağı’nı kabul etkartılıp ödenen patirmek için çaba gösteren ralar geri alınmıyor. Müsteşar Yardımcısı Nihat Kültürlü mü, kültürGül’e yeniden bağlandı. Sisüz mü hiç önemli nema Genel Müdürlüğü ve Üstün Akmen değil, Bakanım Ömer Telif Hakları Genel MüdürÇelik’in usulsüz ödemeleri lüğü ise Müsteşar Yardımcıdurdurmasını diliyorum” diyerek sı Nermin Kırım’a bağlı olarak çalışsözlerini bitirdi. malarını sürdürecek. Yeni görev dağılımı ‘Mustang’ umut dolu bir haykırış C 68. Cannes Film Festivali’nden notlar TEMA için her resim bir ‘Nefes’ TEMA Vakfı yararına düzenlenen Nazan Pamuk’un ‘Nefes’ adlı resim sergisi, 1924 Mayıs tarihleri arasında Beşiktaş Belediyesi ev sahipliğinde, Fulya Sanat Merkezi’nde resimseverlerle buluşacak. Yurt içinde ve yurt dışında birçok kişisel ve karma sergiye katılan Pamuk, sosyal sorumluluğun önemini sanatıyla vurguluyor. Fantastik ve sürrealist tarzıyla öne çıkan eserlerinde ağırlıklı olarak figür üzerinde çalışan Pamuk, zaman zaman kendisini etkileyen toplumsal olayları ve etkisinde kaldığı görüntüleri kendi kadrajında hayal edip tuvale döküyor. Bazı filmler, bazı yüreklerde daha fazla heyecan uyandırır, daha derin izler bırakır, daha gönülden alkışlanır. Deniz Gamze Ergüven’in “Mustang”ı, işte bu tür bir film. ‘Aşk ve Faşizm’ Galata Perform’un oyunu “Aşk ve Faşizm”, bugün saat 20.30’da garajistanbul’da sahnelenecek. Yeni Metin Yeni Tiyatro Projesi kapsamında bir araya gelen Gianina Carbunariu, Linda McLean, Yeşim Özsoy Gülan, Helena Tornero’nun metinlerinin birleşmesinden oluşan oyunu Yeşim Özsoy Gülan yönetiyor. ‘Tatyana’ sahnede... Biriken tiyatro topluluğunun “Tatyana” adlı oyunu, yarın saat 20.30’da Talimhane Tiyatrosu Şişli Black Out Sahnesi’nde sahnelenecek. Anton Çehov ve Aleksey Suvorin’in metinlerinden esinlenilen oyunu uyarlayan ve yöneten Melis Tezkan ve Okan Uru. Oyunda, Kanbolat Görkem Arslan, Mehmet Bilge Aslan, Yelda Meral Baskın, Fırat Çetinkaya Çelik, Meral Çetinkaya, Defne Halman rol alıyor. de ve pencerelerde yükselen demir parmaklıklar; etekleri uzayan çirkin giysiler; komşu kadınların gelip verdikleri ev işi dersleri; İlk gençliklerini yaşamaları yasaklanan ve hemen görücü usulu evlendirilen lise öğrenciannes, heyecan veren, si iki ‘büyük kız’... Mahalle sinefil belleklerde silinbaskısının, bağnazlığın, cinmez izler bırakmayı baselliği tehlike olarak gören şaran filmler geçididir aslında ataerkil geleneklerin otoriama, bazi filmler, bazı yürekter şiddetine karşı her biri lerde daha fazla heyecan uyanfarklı biçimde direnen, çıkış dırır, daha derin izler bırakırır, yolları arayan genç kızların daha gönülden alkışlanır. Deniz dizginlenemeyen yaşam güGamze Ergüven’in (1978), festicü, özgürlük arayışları... valin “Yönetmenlerin 15 Günü” Her ayrıntının genel tabloadlı bağımsız yan bölümüne seyu incelikle tamamladığı filçilen “Mustang”ı, işte bu tür bir min sonlarına doğru, telefilm. Çok farklı düzeylerde de vizyondan gelen haberlerde olsa, geçen yıl “Kış Uykusu”nu uzun uzun dinlediğimiz BüBu yıl 26 adayı olan “Altın Kamera”yı izlerken yaşadığım duygulara lent Arınç’ın, gülmemesi geErgüven’in kazanmasının sürpriz koşut bir çoşkuyu yaşayarak çık olmayacağını şimdiden ileri sürebilirim. reken örnek kadını tanımladığı tım gösterimden. o en hafif sıfatıyla ‘talihsiz’ koD. G. Ergüven (1978), N. nuşması, çağdışı sürüklenişin öngörebilirim. B.Ceylan’dan (1959) yaşıyla, Güney vehametinin altını usulca çizmekte. Bir başkaldırı öyküsü Afrika ve Fransa’da aldığı eğitimiyBaskıya, filmin adını aldığı özle, Fransa, Türkiye ve A.B.D. aragürlük simgesi at cin“Mustang”, herşeyden önce sağsında yaşayarak yoğrulan kişiliğiy lıklı bir başkaldırının öyküsü. Umut si kadar alerjik olan le ve özgün sinema diliyle farklı bir dolu bir haykırış. Her tür baskıya genç kızlar içinde en yönetmen ama, buluştukları önemkararlısı, gikarşı direnmeye çağrı. Alabildiğine li nokta, yaratıcı sinemasının has gerçekçi, bir o kadar da idealist sağ rişken küadları arasında yer alıyor (alacak) çük Lalam senaryosuyla incelikli bir topolmaları. “Kış Uykusu” festivalin le (olalumsal analiz. Son derece başarılı ilk günü “Altın Palmiye”nin güçoyuncu yönetimiyle, duygusallıktan ğanüslü adayları arasına girivermişti. Bir uzak duran duyarlı diliyle, farklı sitü bir yoilk filme verilen ve bu yıl 26 adayı nefil göndermeleri başarıyla kotaran rum sergiolan “Altın Kamera”yı Ergüven’in özgün mizanseniyle, didaktizmin tu leyen Gükazanmasının sürpriz olmayacağını zağına düşmeden tavır alan, dik duneş Nezihe şimdiden ileri sürebilirim. Bu salt Şensoy), evran, cesur bir film... bir istek değil; 1984 yılında, “Allenmeyi reddeİnebolu yakınlarında deniz kıyıtın Kamera”yı Lars von Trier ile Jim sındaki bahçeli evde, büyükanneleden diğer ablasıyla Jarmush arasından kime vereceğibirlikte ev hapsinden riyle yaşayan, en küçükleri ilkokul ni saatler boyu tartışmış yedi kişikurtulup İstanbul’a kaöğrencisi 5 yetim kızkardeş, yaz talik jürisinin üyesi olmanın deneyiçacak ve sınıf öğretmeninin tiline girdikleri gün, erkek okul arminden yola çıkan bir değerlendiryanına sığınacaktır... Bu son aykadaşlarının omuzuna çıkarak deme. Bu yıl Fransız oyuncu Sabine rıntı bile, Türkiye’nin sürüklenmek nize girip eğlendikleri için, komAzéma başkanlığındaki jürinin de, istendiği ortaçağ karanlıklarına karşuların dedikodusu üzerine, tati“Mustang”ı kısa listeye alarak son şı direnişin en önemli kalesinin laik li evlerinde hapis olarak yaşamaana kadar tartışacağını rahatlıkla eğitim olduğunu vurgulamakta... ya ‘mahkum’ edilirler. Ev çevresin David Garrett’ten Brahms klasikleri Günümüzün, önemli keman virtüözlerinden David Garrett 20 Mayıs’ta saat 21.00’de Haliç Kongre Merkezi’nde hayranlarıyla buluşacak. Garrett, Yapı Kredi’nin ana sponsorluğunda IEG Live ve Piu Müzik’in düzenlediği “Good Music In Town” konserleri kapsamında Türkiye’de ilk kez konser verecek. Kemanıyla yeniden hayat verdiği ezgilerle dinleyiciyi bambaşka bir dünyaya götüren Garrett, İstanbul sahnesinde seyircisine, Johannes Brahms’ın klasiklerinden oluşan bir keman resitali sunacak. CRR’de müzik ziyafeti İBB Cemal Reşit Rey Konser Salonu bu hafta, 50 yıllık geçmişi ile Britanya’nın en iyi oda müziği topluluğu olarak kabul edilen The Nash Ensemble’yi konuk ederken dört gün sürecek olan ve David Russel, Canizare, Sharon Isbin gibi dünyaca ünlü sanatçıların katılacağı II. Gitar Festivali’ne ev sahipliği yapacak. 2010 yılından beri dünyanın en prestijli salonlarından biri Wigmore Hall’un yerleşik oda müziği topluluğu olan The Nash Ensemble, Şef Martin Brabbins yönetiminde 20 Mayıs Çarşamba günü 20.00’de CRR’ye konuk olacak. Konserde, uluslararası birçok ödülün sahibi olan Alman Mezzo Soprano Christianne Stotjin solist olarak yer alacak. The Nash Ensemble konserde; Claude Debussy, Gabriel Fauré, Maurice Ravel ve Hector Berlioz’un eserlerini seslendirecek. C M Y B