Katalog

Pazar 25 Ekim 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN 8 İnfazı örtüyorlar Askerleri “tuzaklama var” diye uyaran rehin genci, teslim olan 2 PKK’li ile birlikte öldürdükleri iddiasıyla yargılanan jandarmaların beraati istendi aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun “Beyaz Toros” açıklamalarından sonra başlayan tartışma sürerken AKP döneminde kolluk kuvvetlerinin işlediği vahim suçlara ilişkin yargının tutumuna çarpıcı bir örnek daha geldi. Savcılığın iddiKEMAL anamesine ve taGÖKTAŞ nık anlatımlarına göre, Çaldıran İlçe Jandarma Komutanlığı’nın bir ihbar üzerine operasyon düzenlediği evde bulunan Suriye uyruklu kimliksiz şahıs ile Sipan kod adlı Sunullah Keserci kaçmaya başladı. İki PKK’li, ev sahibinin yeğeni Cerciş Atabay’ı da, yanlarında bir sivil olması halinde ateş açılmayacağı düşüncesiyle ortalarına aldı. Üç kişi bir dere yatağında sıkıştırıldı. Cerciş Atabay askerlere seslenerek, kendisinin örgüt üyeleriyle bir ilgisinin olmadığını, hatta Sunullah Keserci’nin askerlere tuzaklama yaptığını söyledi. Askerlerin megafonla yaptıkları teslim ol çağrısına uyan 2 PKK’li ile rehin pozisyonundaki Cercis Atabay ellerini başlarının üzerine koyarak teslim oldu. Jandarma 3 kişiyi 10’ar metre aralıklarla yere yatırdı ve Jandarma İl Alay Komutanı Albay Vecihi Halil İyigün’ün gelmesi beklendi. Olay yerine Jandarma Özel Harekât Timleri ile birlikte gelen İyigün, “yakalananların emniyetini” özel harekât timlerinin sağlaması emri verdi. Komandoların üzerleri, 3 kişinin teslim olduğuna ilişkin görüntü çekip çekmedikleri B Oyunun farkındaysak, ‘oy’un farkında olalım! 58 milletvekiliyle mutlu azınlık hükümeti kuran AKP, 29 Ekim’e hayran ya... İktidara geldiği ilk günden bu yana ulusal bayramların en iyi şekilde kutlanması için çırpınıyor ya... Halkın sokakta, meydanlarda bayram coşkusu yaşaması için elinden geleni yapıyor ya... Ders kitaplarında 23 Nisan’dan 29 Ekim’e kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini oluşturan her güne sayfalarca yer ayırıyorlar ya... Listeyi uzatabileceğimiz onlarca güzel gelişmenin devamında yeni bir karar aldılar; halkımızın 29 Ekim’i coşkuyla kutlaması için tatili uzattılar. Kışa girerken 4.5 günlük bir tatil demeti daha sundular. Memlekette tatiller zaten yetersiz. Aslında bu işi tersyüz edip düzleştirseler; 2 gün iş 5 gün tatil yapsalar, ne güzel olacak. Maaşı da çalışma gününe göre değil de yapılan tatile göre verseler ne güzel olur. HHH Kara mizahı bir yana bırakalım, 4.5 günlük tatili 1 Kasım seçimlerine bağlayalım. Konu günlerdir konuşuluyordu. İnsanlar, bu seçimlere katılımın çok önemli olduğunu vurgulayıp şöyle devam ediyordu: “29 Ekim’de 4 gün tatil yapacaklar. İktidar partisine oy vermeyecek kişilerin tatile gitmesini sağlayacaklar, böylece oylarını artırmış olacaklar...” Mademki çoğumuz oyunun farkındayız, o zaman oyun da farkında olalım. Ne dersiniz? Tatili seçim dönemi çerçevesinde siyasetle biraz daha fazla ilgilenme fırsatı olarak değerlendirelim. Bir kişiyi daha sağlıklı düşünmeye yönlendirelim. Ne dersiniz? Kardeşim bir oydan ne çıkar, diyenlere şu örneği verelim: 2 Direkt sokaklarda öldürdünüz Taksim’de 552. kez bir araya gelen Cumartesi Anneleri, ‘Beyaz Toroslar’la kaybedilen kayıplar için oturma eylemi yaptı. Birçok ailenin konuşma yaptığı eylemde İstanbul Avcılar’da faili meçhul cinayete kurban giden Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun, “Her hafta bize ayrı acılar yaşatıyorlar. İstedikleri kadar bizi Toroslarla tehdit etsinler boyun eğmeyeceğiz. Siz faili meçhullere gerek duymadan insanları direkt sokaklar da öldürdünüz” diye konuştu. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıklamasının şantaj ve tehdit olduğunu söyleyen CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu “İnsanları artık bu tehditlerle korkutamazsınız” dedi. ni kontrol etmek için arandı. Jandarma Özel Harekât, jandarma komando askerlerini bölgeden uzaklaştırdı. İyigün, özel harekât timlerine mevzilenme emri verdi ve ardından da 3 kişinin öldürülmesini emretti. Çatışma süsü vermek amacıyla Jandarma Binbaşı Hakan Başaklıgil, megafonla 3 kişiye “teslim ol” çağrısı yaptı ve ardından birkaç el silah sesi geldi. Bunun ardından özel harekât timleri, 3 kişiyi tarayarak öldürdü. Savcı ve olay yeri inceleme ekibi ‘Ölüm emri’ gelmeden önce de cesetlere kancalı ip takılarak çekildi, deliller ve silahların yerleri değiştirildi. Cercis Atabay’ın yanına da uzun namlulu bir silah konuldu. Olaydan sonra başlatılan soruşturmada savcılık çok sayıda askerin “gizli tanık” olarak ifadesini aldı ve İlgün ve Başaklıgil ile Jandarma Özel Harekât Bölük Komutanı Üsteğmen Yunis Çolak hakkında “öldürmeye azmettirme”, 15 özel harekâtçı jandarma hakkında da “kasten öldürme” suçlarından dava açtı. Güvenlik gerekçesiyle Ankara’ya nakledilen davada son duruşma 12 Ekim’de yapıldı. Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma savcısı Alper Türközmen, maktul avukatlarının barış mitingi nedeniyle boykot ettikleri duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Türközmen, aleyhlerinde çok sayıda gizli tanık ifadesi olan sanıkların beraatine karar verilmesini istedi. Savcı Türközmen, maktullerin “uzak atışla” öldürülmeleri ve Tanık Koruma Kanunu’ndaki “gizli tanıkların beyanlarının hükme tek başına dayanak tutulamayacağı” yönündeki hükmü görüşüne gerekçe gösterdi. l ANKARA 4 CANLI BOMBA ARANIYOR Bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır, bir at bir takım kurtarır, bir takım bir ordu kurtarır, bir ordu memleket kurtarır. Bir oy işte bu kadar kıymetlidir, diyelim. Ne dersiniz? Umut öyle bir şeydir ki, var olandan büyüktür. Umudu büyüttüğümüz zaman enerji de büyür hedef de. Tatili çevremizle birlikte umudu büyütme mücadelesine çevirelim. Umutsuzluk yalnızlıktan doğar, bakın yalnız değiliz, diyelim. Ne dersiniz? Araştırmalar ülkemizde toplumsal hafızanın en çok üç ay olduğunu ortaya koyuyor. Bunu bir aya, hatta 15 güne kadar indirenler var. Sakın siz de biraz daha indirmeye kalkmayın... Tam tersini düşünelim. 4.5 günlük tatili hafızamızı güçlendirme süreci ilan edelim. İktidara geldiklerinde ne söz vermişlerdi, şimdi ne yaptılar, anımsayalım, anımsatalım. Ne dersiniz? HHH Mademki oyunun farkındayız, oyun da farkında olalım. Bunu yapmıyorsak, yapamıyorsak, oyunun farkında olmanın ne anlamı var? Üstelik farkında olup da bir şey yapmamak, cahil olmaktan daha kötü değil mi? AKP bize bir şey demeye çalışıyor. 29 Ekim’de 4.5 gün tatil ilan ederek 1 Kasım’ı daha anlamlı hale getiriyor. Gelin 4.5 günlük bir heyecan fırtınası estirelim. Ülkemiz için, gelecek kuşaklar için, kendimiz için seçimlere kafa yoralım, emek harcayalım. Karanlığa isyan edeceğimize bir mum da biz yakalım. Ne dersiniz? Sandığa gitmeyen her seçmenin aslında AKP’ye oy verdiğinin bilincinde olalım. Bayram tatili boyunca bu bilinci çevremizle paylaşalım, yayalım. Ne dersiniz? Ağacık ve ekibine Makedon eziyeti G Gözaltına alıp organ ticaretiyle suçladılar azeteci Musa Ağagan ticaretiyle suçladı. Pocık ve belgesel ekilis, Ağacık ve Koçak’a terbindeki iki kişi, araştırcüman sağlamadığı gibi ma yapmak için gittikleri Türk yetkililerle iletişime Makedonya’da, Makedon geçmelerine de izin verpolisi tarafından ‘organ medi. 4 saat sonra bırakımafyası’ oldukları şüphelan grubun kaldığı otele, Musa Ağacık ertesi gün tekrar polis gelsiyle gözaltına alındı. Ağacık, Atatürk’ün ilk di. 500 Avro ceza ödemeaşkı Manastırlı Eleni üzerine leri gerektiğini söyleyen polis, araştırma yapmak için İnan Çebir belge imzalatmaya çalıştı. tin ve Dr. Azmi Koçak ile birlikErtesi gün mahkemede savcıte Makedonya’nın Manastır şehlar tarafından, “Suçunuzu kabul rine gitti. 20 Ekim’de kafede otu edin yoksa 1 sene yatarsınız” dirurlarken yanlarına gelen küçük ye tehdit edildiklerini anlatan bir çocukla sohbet eden Koçak’ın Ağacık, “Arkadaşlarımız vasıtafotoğrafını çeken Ağacık ve Çesıyla Üsküp konsolosuna haber tin, küçük bir çocuğun fotoğrafıverildi. 190 Avro ceza ödedik. nı çektikleri için gözaltına alınTürkiye’ye dönüşte mahkeme kadı. Polis, Koçak’ın fahri iletişim rarını göstermemize rağmen podoktorluğunu tıbbi bir doktorlis pasaportlarımıza el koydu. Az luk olarak algılayarak, grubu or kalsın uçağı kaçırıyorduk” dedi. Fotoğrafının dağıtıldığı gün ilaç mı yazdırdı? ŞİD üyesi oldukları ve sansasyonel eylem için Suriye’den giriş yaptıkları belirlenen 4 şüphelinin yakalanması için Türkiye genelindeki tüm il ve ilçe emniyet müdürlükleri harekete geçti. Anadolu Ajansı’nın haberine göre Türkiye’de uçak veya gemi kaçırmak ya da bir miting alanında eylem gerçekleştirmek üzere talimat aldıkları kaydedilen teröristlerden 3’ünün ‘Dokumacılar’ olarak bilinen ve hakkında soruşturma açılan gruba bağlı oldukları belirtildi. Ömer Deniz Dündar’ın, “Emre Kaya” adına, Savaş Yıldız’ın “Hamza Tonbak”, Muhammet Zana Alkan’ın “Murat Özalp” ve Kazakistan doğumlu Walentina Slobodjanjuk’un “Yıldız Bozkurt” adına sahte kimlik taşıdığı belirtildi. Savaş Y.’nin sahte kimliği Hamza Tonbak adıyla önceki gün sağlık hizmeti aldığı öne sürüldü. Sosyal medyada, Savaş Yıldız’ın kullandığı sahte kimlikte yer alan vatandaşlık numarası MEDULA sisteminde arama yapıldığında Hamza Tonbak adına ilaç yazıldığına dair paylaşımlar yapıldı. l İSTANBUL Cumhuriyet Köln’de Ankara katliamı protestosu Ankara katliamı Almanya’nın Köln kentinde yapılan eylemle protesto edildi. Binlerce kişinin katıldığı eylemde “Hırsız katil Erdoğan” sloganları atıldı. Birleşik Haziran Hareketi (HAZİRAN) Yürütme Kurulu üyesi Murat Nergis ve HAZİRAN Almanya Koordinasyonu’ndan Zahide Genç, yürüyüşün ardından birer konuşma yaptı. Konuşmalarda katliamda Saray’ın ve AKP’nin sorumluluğuna işaret edilerek, faşizme karşı birlikte mücadele vurgusu yapıldı. l Haber Merkezi I manın Tercübırakılması st panya serbe m ı için ka ıld ş ba lat Vice News muhabiri iki yabancı gazeteci ile birlikte gözaltına alınan tercüman Resul günlerdir bir hard diskin okunmasını bekliyor DAMLA YUR ‘IŞİD elemanı’ ihbar etti, 59 gündür tutuklu D ve isteyerek yardım etmek’ olarak gösterildi. Gizlilik kararı olan dosyaya ilişkin Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi şöyle konuştu, “Resul, Kürtçe, Türkçe ve İngilizce biliyor. Aynı zamanda Fırat Üniversitesi’nde de Uluslararası İlişkiler alanında yüksek lisans yapıyor. Polis o gün ihbar telefonu almış. IŞİD’e yardım ediyormuş bu gazeteciler ve tercüman ondan tutuklanmış. Gazetecileri serbest bırakıp, Resul’u tutukladılar. Dosyada bir tane delil yok. ‘Bir hard disk var onu okuyamadık ondan tutuyoruz’ diyorlar ama 2 ay geçti hâlâ okumaya çalışıyorlar” 59 gündür tutuklu olan Resul için change.org da “Arkadaşım işini yaptığı için tutuklandı” başlığı ile imza kampanyası başlatıldı. Yapılan çağrıya şu anda 20 bine yakın kişi imza vermiş durumda. İmza metninde Resul’ün Orta Doğu’da VICE News dışında, Associated Press ve El Cezire için de çalıştığı belirtilerek şu ifadeler kullanılıyor: “Medya kuruluşlarının yabancı ülkelerdeki ofisleri kapandıkça ve çatışma bölgelerinden haber vermek daha tehlikeli hale geldikçe, batılı haber merkezleri yerel gazetecilere daha çok bel bağlıyorlar. Resul gibi gazeteciler olmazsa, uluslararası çalışan muhabirler yabancı topraklarda yollarını bulamaz ve dünya haberlerinde yerel içerik azalır. Resul’un hapsedilmesi büyük adaletsizlik; iki Britanyalı gazeteciyi hapsetmekten daha az değil.” Arslan yeniden YARSAV Başkanı ARSAV’ın 4. Olanı Gerhard Reissner, Türğan Genel Kurulu, kiye’deki yargı sistemindün Nâzım Hikmet Kültür de ‘problem’ olduğunu beMerkezi’nde yapıldı. Selirterek, “Yazdıkları kaçime tek aday olarak girarlar dolayısıyla yargıçren Murat Arslan YARSAV Murat Arslan ların başına bir şey geliBaşkanlığı’na tekrar seçilyorsa orada yargı bağımdi. Kongre için gelen Uluslarara sızlığından söz edilemez” dedi. lALİCAN ULUDAĞ sı Yargıçlar Birliği (EAJ) Başka Y iyarbakır Hilton Otel önünde 26 Ağustos günü gazeteciler Jake Hanrahan, Philip John Pendlebury ve tercüman Muhammed İsmail Resul gözaltına alındı. Hanrahan, Pendlebury ve Resul için polis o gün “IŞİD’e yardım ediyorlar” ihbarı aldı. Amerikan VICE News kanalına çalışan gazeteciler ve tercüman 27 Ağustos günü de çıkarıldıkları Nöbetçi Diyarbakır Sulh Ceza Hâkimliği tarafından tutuklandı. Bir hafta sonra da Hanrahan ve Pendelebury serbest bırakılırken tercüman Resul parmaklıklar ardında kaldı. Resul’un tutuklanmasının gerekçesi ise ‘silahlı örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek Onlar olmasa... C M Y B