Katalog

11 EYLÜL 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 13 Vergi, Zamanaşımına Uğrar mı? Bir işin üzerinden belirli bir zaman geçerek onun geçersiz kalması, “zamanaşımı” olarak tanımlanır. Başlıkta gördüğünüz soru, konu vergi olunca bu tanımda size çok anlamsız gelebilir. Kanunda düzenlendiğine göre elbette vergi zamanaşımına uğrar diye düşünülebilir. Ancak uygulamada zamanaşımı nedeniyle verginin ortadan kalktığı görülmemiştir. Vergi idaresi verginin zamanaşımına uğramasını kanundaki bazı açıklıklardan yararlanarak engeller. Oysa son dönemde verilen bazı yargı kararları vergi idaresinin bu yöndeki uygulamalarının haksız ve hukuksuz olduğu yönünde. Konuyu biraz açalım! Yasalarımıza göre vergide iki türlü zamanaşımı söz konusu. Bunlardan birincisi tarh yani vergi koyma veya tahakkuk zamanaşımı olarak ifade edilir. Bu aslında verginin hesaplanıp mükellefe tebliğ edilmesi ile ilgili zamanaşımıdır. Buna göre; vergi alacağının doğduğu yılı izleyen yılın başından itibaren 5 yıl içinde hesaplanarak mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar. Örneğin, 2009 yılına ait bir verginin bu yılın sonuna kadar hesaplanarak mükellefe tebliğ edilmesi gerekir. Aksi halde 2009 yılına ait vergi zamanaşımına uğrar. Vergi incelemeleri açısından da bu süreler geçerlidir. İşte vergi incelemelerinde bu süre açmazından kurtulabilmek amacıyla, takdir komisyonları kullanılır. Takdir komisyonuna sevk zamanaşımı süresini bir yıl uzatır. Zamanaşımı süresi içinde bitirilemeyen incelemeler takdir komisyonuna sevk edilir. Vergi inceleme elemanının düzenlediği raporu takdir komisyonu done olarak kabul eder ve buna göre vergi hesaplanır. Vergi yargısı son dönemde verdiği bazı kararlarda bu yöntemle yapılan vergi tarh işleminin hukuka aykırı bulmakta. İlgililer, İstanbul 2. Vergi Mahkemesi’nin 26.06.2013 E: 2012/3305 K: 2013/1542 No’lu kararını okuyabilir. Bu kararlar vergi idaresinin zamanaşımını uzatma yöntemine engel olmak açısından son derece önemli… Bir diğer zamanaşımı ise tahsil zamanaşımı. 6183 sayılı Kanun’da düzenleniyor. Verginin kesinleştiği yılı izleyen yıl başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmesi gerektiğini, tahsil edilemezse o verginin zamanaşımına uğrayacağını belirtiyor. Aynı kanun zamanaşımı süresinin uzayacağı halleri de düzenlemiş. Bunlardan biri “ödeme” olarak sayılmış kanunda. İşte vergi idaresi, bu hükme dayanarak, mükellef adına çok düşük miktarda ödemeler yapıyor ve 5 yıllık zamanaşımının yeniden başlamasını sağlıyor. Ancak son dönemde vergi yargısı bu yönteme de itiraz ediyor ve tahsil zamanaşımının bu yöntemle uzatılamayacağını söylüyor. Danıştay 3. Dairesi’nin 25.09.2012 E: 2010/4340 K: 2012/3047 kararına bakılabilir. Vergi incelemeleri açısından büyük önem arz eden tarh zamanaşımı ile vergi borcu olan mükellefleri yakından ilgilendiren tahsil zamanaşımını uzatan bu yöntemlere vergi yargısının itiraz ettiğini görüyoruz. O halde bundan sonra vergi idaresi, rahat bir şekilde yukarıda bahsettiğimiz kanuni boşluklardan yararlanarak zamanaşımını uzatamayacak. Son söz; belki de artık verginin zamanaşımına uğradığını görebiliriz… Formül ihtiyacı Kamu devrede! TEOG TARİHLERİ BELLİ OLDU İlk ortak sınavlar kasımda Eğitim Servisi Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi kapsamında 8. sınıf öğrencilerinin katılacağı ortak sınav tarihleri belli oldu. İlk dönem sınavları kasım ayının, ikinci dönem sınavları ise nisan ayının son haftasında yapılacak. Bu sınavlarda öğrenciler, Türkçe, matematik, fen ve teknoloji, inkılap tarihi ve Atatürkçülük, yabancı dil ile din kültürü ve ahlak bilgisi sorularını yanıtlayacak. Birinci dönem sınavlarda çıkacak sorular, öğretim yılı başından, sınav tarihine kadar yapılan ders konularını, ikinci dönem sınavları ise öğretim yılı başından sınav tarihine kadar yapılan ders konularını içerecek. TEOG nakil süreci devam ediyor, okullarda halen çok sayıda boş kontenjan bulunuyor. Uğur Dershanesi rehberlik koordinatörü Nazik Kösegil, nakil dilekçesi verecek okul seçmekte zorlanan velilere şu uyarıları yaptı: “Veliler nakil başvurusu yapacakları okulların A grubu yerleştirme puanlarını esas almalı ve öğrencinin puanından yüksekte yer alan (10 puanı aşan durumlarda) okullara nakil başvurusu yapmamalıdır. Bu durumun riskli olduğu 1. hafta nakiller açıklandığında da görülmüştür. Öğrencilerden aldığımız verilere göre nakiller yakın puan aralıklarında gerçekleşmiştir. Dolayısıyla devam eden haftalarda nakil başvurularında veliler okulların eldeki sayısal veride yer alan puanlarını dikkate almadan karar vermemelidir. Ekim ayından sonra oluşan puanlara göre nakillerin devamı zorunluluktur. Her okulun, lise yılları boyunca nakiller için kullanılacak bir puan çizgisi olmalıdır. Çünkü öğrenciler arasında her okul puan ortalamasına göre değerli ve önemlidir. Lise yılları içinde yapılacak başvurularda puan çizgisini kaldırmak bu ortalamayı düşürmek anlamına gelecektir. Özellikle öğrencilerin öğrencisi olmak için yarıştıkları okulları düşündüğümüzde (Galatasaray Lisesi gibi) puan sınırı gerekliliktir.” SOSYAL GÜVENLİK İş Kazası Eğitim ve Bilinçle Önlenir inananlar az değil. Oysa görünüyor ki yasalardan ziyade buradaki temel sorunlardan biri; devletin, işverenin ve çalışanların iş güvenliğini ciddiye almaması, gerekli özeni, disiplini zamanında ve tam olarak göstermemesi. “Mevzuata aykırı uygulamalar, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinde eksiklikler, mesleki eğitimlerin aldırılmasında yaşanan sorunlar, işletmelerde risk değerlendirme ve acil durum planlarının eksikliği/yetersizliği ve en önemlisi iş güvenliği bilincinin hem işveren ve SORU CEVAP Bu yıl ne yazık ki, ardı ardına gelen üzücü iş kazaları haberleriyle sarsılıyoruz. Mersin, Kars, İzmir, Soma, Gebze, Ankara, Bursa derken İstanbul’daki 10 işçi kardeşimizi yitirdiğimiz asansör faciası acımızı daha da artırdı. Şimdi herkesin aklı, “Bu iş kazaları neden önlenemiyor, yasalar yetersiz mi?” sorusuna yanıt arıyor. 6331 sayılı yasayla birlikte ülkemizde iş kazalarının azalacağı öngörülmüştü. Kanun ve buna bağlı yönetmeliklerde hatalar ve yanlışlar olmakla birlikte geneli itibarıyla mevzuatın yeterli olduğuna Ciddiyetsizlik hem de çalışanlarda tam olarak yerleşmemesi” kazalara neden oluyor. İş kazalarının önlenebilmesi ancak iş güvenliği eğitimlerinin verilmesi ve iş güvenliği bilincinin yerleşmesiyle mümkün olabilir. Eğer bu dramlara gerçekten son vermek istiyorsak; “işyerlerinin risk değerlendirmesi yaptırmaları, acil durum planlarını hazırlatmaları, çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitimi ile mesleki eğitim vermeleri, kişisel koruyucuların sağlanması ve kullandırılması, çalışan temsilcilerinin atanması ve kapsamda olan işyerlerinde etkin bir iş sağlığı güvenliği kurulunun kurulması, periyodik bakımların ve ortam ölçümlerinin yapılması”ndan başka çaremiz yok. Nafaka Alana Babadan Maaş Bağlanır mı? Boşandığı eşinden nafaka alan işsiz bir yakınımın SSK emeklisi babası vefat etti. Yetim aylığı alma hakkı var mı? Fatma Beyaz Kocasından nafaka alan kadına gerekli şartlar sağlandığında yetim aylığı bağlanır. SGK tarafından yetim kız çocuklarına ölüm aylığı bağlanabilmesi için medeni kanuna göre evli olmaması, bir işyerinde çalışmaması veya kendi çalışmasından dolayı aylık/gelir almaması şartları vardır. Sorularınız için [email protected] adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular eposta ile tek tek cevaplanacaktır. 10 puanı aşmasın 10 İşçiyi Katleden Asansör öğrendiğimde Yaradan’dan yakınlarının bu acılara dayanabilmelerine yardımını Dile kolay, dayanılması diledim. Bunun yeterli çok zor 10 yurttaşımızı katleden asansör cinayetiyle olamayacağını da düşünerek hükümetin bu konuya yürekler yandı. ciddiyetle eğilip acilen Mecidiyeköy’deki Ali sorumluların cezalandırılması Sami Yen Stadyumu’nun eşliğinde mağdurların da yıkımından sonra boş haklarının sağlanmasında kalan alanı gökdelenler etkin olmasını, Soma’da yükseltmek amacıyla gösterdikleri ihmale mülk edinen Torunlar GYO’nun yapımı sürdürülen benzetmemelerini binasında 10 işçi yurttaşımız hatırlatmayı vatandaşlık görevi bildim. Özellikle katledilircesine yaşamını de ilgili bakanlığın kendi yitirdi. 32’nci kattan hızla zemine çakılan asansörde başlarına gelmiş bir olay inşaatın ağır metal duygusallığıyla katliam malzemesini de taşıyan niteliğindeki bu kazada işçilerin üstüne o maddeler kaybedilenlerin yakınlarının de düşünce hepsi birden yaralarının sarılmasına o anda canlarını vermişler. özen göstermesini ummak Geçen nisan ayında bir genç isteyerek onlara zor olan işçinin de aynı yapıda iş sabırları diledim. kazasıyla canını yitirmesine HHH karşın isyan halindeki işçiler, Gerçekte bugünkü bu olayın şirket sahiplerince yazımda öncelikle 9 önemsenmeyip tedbir Eylül 1922’de büyük alınmadığını gazetecilerin taarruzun Başkomutanı mikrofonlarına haykırarak M. K. Atatürk’ün düşmanı anlatıyorlardı. İzmir’den denize döktüğü Bunca yürek yakan büyük zafere değindikten kaza hakkında ertesi gün sonra CHP’nin 18. Dedeman Otel’deki basın Olağanüstü Kurultayı’nı toplantısında Torunlar tüm yönleriyle ele almaktı. Grubu’nun Yönetim Kurulu Ama asansör cinayetinin acı Başkanı Aziz Torun, veren etkisinden kendimi işçileri gereken dikkati alamadım. göstermemekle suçlamakla Az da olsa kurultaya yetinmemiş, “Bu tip da değinmeden kazalar sektörel vakalardır” geçemeyeceğim. Aklım diyebilmiş. Böylece erdiği günden beri Kuvayi kapitalist zihniyetin canlı Milliye’den gelen, Kurtuluş’ta bir örneğini içi sızlamadan iki şehit vermiş, Mustafa yansıtabilmiş. Bir de ihmalin Kemal Atatürk tutkusu söz konusu olmadığını ve ilkeleriyle CHP’ye, kanıtlamak için de TMMOB devrimlerine bağlı ailemin de Makine Mühendisler etkisiyle aralıksız hep aynı Odası’nın Mayıs 2014’teki yerdeyim. Öğretmenlikten muayene raporuna atıfla emekli olduktan sonra da savunmada bulunmuş. Buna partinin İstanbul Kadın karşı TMMOB, asansörle Kolları Başkanlığı ve Parti ilgili raporlarının 30 Ağustos Meclisi üyeliğiyle yüz 2014’e kadar geçerli ağartacak onur verici olduğunu, kontrollerin gün görevlerinde bulunmuş geçirmeden yapılması olmanın getirdiği duygularla gereğini belirtmiştir. Kazayı da hep takipçisiyimdir. yansıtan yazılı medyadan Genel Başkan Sayın bu inşaat şirketlerinin Kılıçdaroğlu’nun alelacele ilginç bir yöntemini de tepkileri perdelemek öğrendim. Bunlar yapılarının amacıyla önceki tüm işlemlerini ayrı ayrı kurultaylardaki gibi emek ve şirketlerle anlaşarak onlara deneyimleri yadsınamayacak veriyor, kendileri inşaat kişilerle program sahasındaki bürolarından oluşturmadan kurultay işleri izliyorlarmış. İşte kararı vermesinin vitrinsel bu rezidans binasındaki olduğu izlenimini uyandırdı. asansör de ayrı bir şirkete Tüm yadsınacak durumlara havale edilmiş. Eksiklikleriyle karşın kurultayın her sık sık arızalar yaşandığı zamanki gibi demokrasiyi halde demek ki Torunlar’ın yansıtması tesellimiz oldu. umursamazlığının nedeni Bu konuya ve öğrencim buymuş diyorum. olduğunu kendisinden Bu affedilemez olayda öğrendiğim Yalova canlarını yitirenlerin milletvekili Muharrem tanımlarını belirten satırları İnce’ye de ilk fırsatta okurken yakınlarının genişçe yer vereceğim. Tüm dayanılması güç durumlarını CHP’lilerden tek istemim, da izler gibiydim. Öyle ki; her şeyi geride bırakıp Tunceli Ünversitesi’nde 2015 Haziranı’ndaki genel öğrenci olan 19 yaşındaki seçimde vargücümüzle yavrumuzun okul giderlerini çalışıp AKP iktidarından sağlamak için kazadan beş memleketi kurtaymayı ön gün önce işe başladığını görev bilmemizdir. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] Perihan ERGUN Ermenistan sevindi Atina, soykırım inkârını yasakladı Dış Haberler Servisi Yunanistan parlamentosu “soykırımları inkârı yasaklayan” bir yasayı kabul etti. Parlamentonun yıllar süren tartışmaların ardından önceki gün kabul ettiği yasa, “soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçları inkâr eden ya da yüceltenleri” cezalandırmayı öngörüyor. Ermenistan Dışişleri Bakanı Edward Nalbantyan, yasadan ötürü Yunanistan’ı kutlayarak “Yasanın kabulü soykırımların ve insanlığa karşı işlenen diğer suçların önlenmesi yönünde önemli bir adım” diye konuştu. ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaracı@gmail.com BULMACA SEDAT YAŞAYAN HARBİ SEMİH POROY SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Asya’nın 1 güneyinde ya 2 şayan, kafeste beslendiği za 3 man insan se 4 sini taklit ye 5 teneğiyle tanı6 nan bir kuş. 2/ Sahip... “Sale 7 potu” da deni 8 len otsu bir bit 9 ki. 3/ Bir tür salon, dansı... Gü 1 2 3 4 5 6 7 8 9 zel, hoş, latif. 4/ Ki 1 K A R A G Ö L T raya verilerek gelir 2 A B A R A A S İ getiren mülk... Bağış 3 A R A L I K lama. 5/ Gemi kirala 4 R A A R A B İ S R E ma. 6/ Çıplak vücut T A resmi... Bir tür deniz 5 G A R İ P A S N E S taşımacılığı. 7/ Halo 6 Ö 7 L A L T E R M E jenler grubundan gaz S I R A M İ L halinde yalın cisim... 8 Bir savaş uçağı tipi. 9 T İ K E S E L E 8/ Hatay ilinde bir ırmak... Çekilerek balık avlamaya yarayan, daire şeklinde el ağı. 9/ Kumaş ve giysilerde bulunan yapım hatası... Bir tür yabanmersini. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Yurdumuzda da yaşayan ötücü bir kuş... Şöhret. 2/ Bir peygamber... Gösteriş, ilgi çekecek durum. 3/ Cilacılıkta kullanılan, bir tür reçine... Doku teli. 4/ Sürülü toprağı ufalamak için kullanılan tarım aracı. 5/ Yabancı... Avın üzerine atılıp getirmesi için köpeğe verilen emir. 6/ Çekici, sürükleyici... Bir nota. 7/ Verme, ödeme... “akşamlar bir gibi biterdi” (Attilâ İlhan). 8/ Yeniçeri aylıklarına yapılan zam... İtici neden, güdü. 9/ Amiral Nelson komutasındaki İngiliz donanmasının Fransız ve İspanyol donanmasına karşı 1805’te kazandığı deniz savaşı.