Katalog

10 EYLÜL 2014 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Erdoğan’ın skandal sözleri RTÜK’ün AKP’li beş üyesi tarafından aklandı. Diğer üyeler karşı çıktı ‘Affedersin Ermeni’ye FIRAT KOZOK RTÜK de kalkan oldu yöneltilmiş olan yakışık almayan ithamları hatırlattığı, şikâyete konu olan sözleri ayrımcılık yapmak ve Ermenileri aşağılamak amacıyla değil, mezhep siyaseti yapmadığını vurgulamak amacıyla kullandığı düşünülmektedir.” Toplantıda yapılan tartışmaların ardından oylamada yayında RTÜK’ün yayın ilkelerinin ihlal edilmediğine karar verildi. Karar, Üst Kurul’a CHP kontenjanından seçilen üyeler Süleyman Demirkan ve Ali Öztunç ile HDP kontenjanından seçilen Ahmet Yıldırım ve MHP kontenjanından seçilen Esat Çıplak’ın karşı oylarına rağmen 5 AKP’li üyenin oylarıyla, oyçokluğuyla alındı. Günah Panayırının Haramzadeleri... Eski bir kitabın unutulmuş sayfalarında, güz yağmurlarında, akşamüstü esintilerinde uzun bir yolculuğa çıkarsın bazen... Avareliği yaşarsın, anıların içinde gezinirsin... Yaşanmış saatlerin, anıların sarmalına giderken, bir an durup düşünürsün: “Yahu ne çabuk geçiyor zaman, unutmuşum...” Zaman tüneline dönük gezilerdir hep bunlar... Bir sürü acı, hüzün! Tam bu sırada hükümet üyeleri dillendi. “İş güvenliğiyle ilgili denetimler daha da artırılacaktır... Ne iş olursa abi dönemi kapanacaktır...” Bugün konuşulan yarın unutulacaktır; daha önce olduğu gibi... Ölümlere alışkın, unutan bir toplum olduğumuz için... O koskoca gökdelenlere para cezası kesilecek, işler tıkırında yürüyecektir... Soma’da yaşamadık mı 301 madenci boğularak öldüğünde... İnsana verilen değeri, köle düzenini, başbakan danışmanının maden işçisine savurduğu tekmeyi... HHH Bu ülkede kimi şirketler koruma altında... 10 işçiyi ölüme yollayan şirket denetim dışında. Bu ülkeyi yönetenler köle düzeni istiyor, ama halkımız farkında bile değil... Aradan bir ay, bilemedin bir yıl geçecek ve biz anımsamayacağız 10 işçimizi! Zaten hep böyledir biz de... Asgari ücretle işe alınırlar ya da sigortasız çalıştırılırlar... Hayat böyle sürüp giderken anılar tazelenir, eskiler bir kitabın sayfalarında ansızın aklınıza gelir! Günlük yaşamda kimi zaman bir görüntü, esinti, renk, koku, davranış belleğin gizemli kapısını aralar... İşte o zaman Sivas, Gazi, Başbağlar, Uludere karşımıza çıkıverir... Haydi çevirmeye başlayın o eski kitabın sayfalarını... 70’lerin, 80’lerin, 90’ların, 2 binli yılların ölümlerini ANKARA Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde katıldığı bir televizyon programındaki “Benim için neler söylediler. ‘Gürcüdür’ diyen oldu. Çıktı bir tanesi affedersin çok daha çirkin şeylerle Ermeni diyen oldu” sözleri RTÜK’ten de onay aldı. Erdoğan’ı aklayan AKP’li üyeler, “Ermeni”yi yakışıksız itham olarak kabul etti. Üst Kurul, Erdoğan’ın bu sözleri “kendisine daha önce yapılan yakışık almayan ithamları hatırlatmak ve mezhep siyaseti yapmadığını vurgulamak amacıyla kullandığı” gerekçesiyle yayında ihlal olmadığına karar verdi. RTÜK’ün muhalefet kontenjanından seçilen üyeleri, Erdoğan’ın sözlerinin “toplumu bölme ve ayrıştırma amacından başka bir hedefe hizmet etmediği” gerekçesiyle konunun üst kurul gündemine alınmasını istemişti. Talep üzerine rapor hazırlayan İzleme ve Değerlendirme Dairesi, Erdoğan’ın sözlerini aklayan bir raporu Üst Kurul’a sundu. Dairenin hazıradığı raporda, şu ifadelere yer verildi: “Yayında Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın ayrımcılık yaptığı yönündeki eleştirilere cevaben, kendisine daha önce Bireysel başvurulara yetkisizlik gerekçesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda tartışma yaratan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Başbakanlık görevinin düşmesi gerektiği, Ankara Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesi ve Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın uzun tutukluluk nedeniyle hak ihlaline uğradığı yönündeki bireysel başvuruları “yetkisizlik” gerekçeleriyle geri çevirdi. Erdoğan’ın Başbakanlık ve AKP Genel Başkanlığı görevlerinin düştüğü iddiasıyla AYM’ye başvuran CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, kararın “düş kırıklığı” olduğunu söyledi. Mahkemenin, başvuruları şekil açısından değerlendirdiğini ancak, “öze girme cesaretini gösteremediğini” belirten Kart, şöyle konuştu: “Kararı incelediğimiz zaman, kendi kabulleriyle ve tespitleriyle varmış olduğu sonucun çelişkili olduğunu görüyorsunuz. Mahkeme, tüzelkişi olarak benim yaptığım başvuruyu bir dernekle aynı konuma koyuyor. Sonuç itibarıyla Yüksek Mahkeme, öze ilişkin bir yorum yapma cesareti ve sorumluluğunu gösterememiş ve tarihi bir fırsatı kaçırmıştır.” düşünün. Karatahtaya yazılmış tebeşir çizgileri artık yok olmuş, zaman tünelinde yolculuk başlamıştır. HHH Neler neler gelir aklınıza İktidarların şişirmesi olan ekonomi her şeyi altüst etmiş, yeni varsıl kesimler, bizlerin deyişiyle “para babaları” yaratılmıştır... Devlet eliyle beslenmiştir bunlar! 50 yıl önce 50 yıl sonra... Düzen aynı düzen, sömürenlere yeni sömürenler eklendi... İstanbul odaklı başladı ve Türkiye’nin her yerine yayıldı... Çok büyük bir rant ve yağma! Devletin eliyle üstelik! Acılara acılar eklendi, köleleştirme biat kültürüyle Türkiye’yi kuşattı... Kuşatmanın başkenti İstanbul... Dağlar, ovalar, kıyılar, bükler, ormanlar ranta açıldıkça açıldı... HES’ler, barajlar... O güzelim çam ağaçları, zeytinlikler, gürgenler, palamutlar... Yok oldu, yok! Gidin Bergama’nın Kozak Yaylası’na, Karadeniz’e; Ovacık’a, Erzincan İliç’e... Toroslar’a, Kaz Dağları’na... Talan, yağma, soygun tüm hızıyla sürüyor! HHH Yıllar önce İslamcı kimlikle yola çıkanlar “haram düzeni”ni yaratmış bu ülkede... Kanla beslenen bir rant, onlar için haram değil! Ayda beş bin lira maaşla çalışan bürokrat, İstanbul’un göbeğinde 24 rezidansı nasıl satın alır... Değeri 3 milyon lirayı aşan villayı... Alıyor işte! Soygun düzenini Cumhuriyet günlerdir ortaya çıkarıyor; Miyase İlknur, Aykut Küçükkaya yazıp çiziyor... Ölüm rezidanslarını irdeliyorlardı dün sabah... Ben, her sabah ve akşam, Mecidiyeköy’de dikilen o rezidansların önünden geçiyorum... 10 genç insan! Kimi üniversiteli, kimi kardeş, kimi dershane ücretini ödemek için İstanbul’a gelen liseli genç... 10 mezar üzerine kurulan gökdelenler! Kanla beslenen zenginlik balonunu şişiren, haramzadeler... Kuran’ın günah panayırında İslamcılık taslayanlar! Yeter artık yeter! ‘Bir komedinin içindeyiz, yanımızda olun’ ERK ACARER çArşı’dan halka ve farklı renklere gönül vermiş taraftar gruplarına çağrı: Darbe yapmaya teşebbüsten yargılanan dünyadaki ilk taraftar grubu çArşı, iddialara yanıt vermek için Beşiktaş’ta bir basın Cem Yakışkan açıklaması yaptı. Kartal heykeli önünde toplanan grupta, çArşı grubu avukatları “ağırlaştırılmış hakkında “ağırlaştımüebbet” istemine tepki gösterdi rılmış müebbet” hağil, komedidir. Silahşör basının pis cezası istenen isim Cem Yakışkan ile yazar Emrah tarafımıza attığı küstahça iftiraSerbes de vardı. çArşı’nın avu lara da yargı yoluyla cevap vekatları tarafından yapılan açıkla receğiz. Yandaş medyada çıkan mada, “Her zamanki, vicdan te bazı haberlere göre biz 24 bin melli duruşumuzu sergiledik” TL para alıp yürümüşüz. Önüsözlerine yer verilirken şu ifade müze altın serilse biat etmeyeler kullanıldı: “Kurulduğumuz cek bizlerin, böyle bir paraya günden beri daima haksızlığın satın alındığının söylenmesi koyanında olduk. Gezi protesto miktir. Ancak hiçbirimizi lekelarında da orantısız güç kulla lemeye yetmeyecektir! Son tahnımına ve topluma karışı uygu lilde yargının, bu hayali suçlalanan şiddete karşı çıktık. Şim maları göz önünde bulunduradi ise mevcut yasalarda, kasten rak karar vereceğini düşünüyoadam öldürme ve çocuk yaşta ruz. Bu süreçte, halkı ve tüm tamağdurlara karşı işlenen şid raftar gruplarını yanımızda oldet suçları kadar yüksek yap maya çağırıyoruz.” çArşı liderlerinden Cem Yakıştırımı olan ağırlaştırılmış müebbet istemiyle yargılanıyoruz. kan da darbe girişimi iddialarıyla Daha temelden çarpıklıklarla, ilgili olarak şunları söyledi: “Ağırdaktilo hatalarıyla dolu 38 say laştırılmış müebbet istediler. Yafalık iddianamenin, 24 sayfası salar izin verse idam da isteyenı isimlerin ve onlara ait adres bilirlerdi. İddialar, gözle görülerin oluşturması bile saçmalı lecek kadar yanlış ve hatalı. Güğı anlatmaya yeterli. Darbelere, lelim mi, ağlayalım mı karar veantidemokratik uygulamalara remedik. Kasıtlı bir tarafı var! karşı olan bizlerin, bu sıfatlarla Bizim yüzümüzdeki gülümseyan yana getirilmesi trajedi de meyi çalamayacaksınız.”