Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 AĞUSTOS 2014 CUMARTESİ [email protected] 16 KÜLTÜR l Eric Clapton’ın ‘Blackie’ adlı efsanevi gitarı New York’ta sergilenecek GooGlE vE BarnEs&noBlE, aMazon’a Karşı BirlEşti 1 milyon dolarlık gitar İnternet Kültür Servisi Dünyanın gelmiş geçmiş en önemli gitarcılarından sayılan İngiliz rock müzisyeni Eric Clapton’ın “Blackie” adlı Fender Stratocaster gitarı, New York kentinin Times Meydanı’ndaki Gitar Merkezi’nde kalıcı olarak sergilenecek. “Blackie”, 10 yıl önce bir Christie’s müzayedesinde Gitar Merkezi tarafından 959 bin 540 dolara (yaklaşık 2 milyon 60 bin TL) satın alınarak dünyanın en pahalı gitarı olmuştu. Ancak geçen aralık ayında yine bir Christie’s müzayedesinde, Bob Dylan’ın 1965 Newport Folk Festivali’nde çaldığı Stratocaster gitarın 965.000 dolara (yaklaşık 2 milyon 70 bin TL) satılmasıyla Blackie bu unvanı yitirmişti. Dylan’ın efsanevi gitarının ilginç bir öyküsü de var: Dylan, gitarını özel bir uçakta unutmuş; uçağın pilotu Dylan’ın menajerini aradıysa da yanıt alamamıştı. Dylan’ın ünlü Stratocaster’i 50 yıl kadar pilotun ailesinde kalmış, geçen yıl pilotun kızı PBS kanalındaki “Tarih Hafiyeleri” programında gitarın hakikiliğini kanıtlamıştı. Clapton ise 1970’ten 1985’e kadar kullandığı “Blackie”yi 2004 yılında uyuşturucu ve alkol tedavisiyle ilgili kuruluşa bağış amacıyla satmıştı. sipariş savaşları 67. Locarno Film Festivali’nde Roman Polanski tartışmaları ‘Ahlak polisi’ne ortak tepki MEHMET BASUTÇU Roman Polanski LOCARNO Son günlerde dinmeyen yağmurun festivalin açılış günü durması herkesi rahatlatmış. Ancak festivalin havasını ağırlaştıran başka bir sıkıntı var. Açılış konuşmalarına yansıyan, ciddiye alınan, alınması gereken bir sıkıntı bu... Festivalin başkanı Marco Solari, demokratik geleneklerin İsviçre’deki tarihsel köklerin yerleşikliğinin öneminden, kişisel özgürlüklerin vazgeçilmezliğinden söz eden politik tınılı bir söylev eşliğinde, sanat yönetmenine tam destek veriyor. Solari, Carlo Chatrian’ın çalışma arkadaşlarıyla birlikte seçtiği filmler, davet ettiği konuklar beğenilsin ya da beğenilmesin, kararlarına saygı gösteril u 37 yıl önce cinsel tacizde bulunmakla suçlanan Polanski’nin Locarno’ya onur konuğu olarak çağrılması, Katolik çevrelerin sert eleştirisiyle karşılaştı. Ancak yetkililer, özgürlükçü söylevleriyle bu konuda ödün vermeyen ortak bir tavır sergilediler. Kültür Servisi Dünyanın en büyük internet üstünden arama motoru Google ile ABD’nin en büyük kitabevi zincirlerinden Barnes&Noble, “aynı gün kitap teslimi” konusunda, dünyanın en büyük internet alışveriş sitesi Amazon’a karşı birleştiler. Google ve Barnes&Noble, ABD’de Batı Los Angeles, San Francisco ve Manhattan’da, sipariş edilen kitapların Google Shopping Express üzerinden aynı gün gönderimi konusunda işbirliği yapacaklar. İnternet üzerinden kitap siparişi verenlerin kitapları, Google Shopping Express aracılığıyla yerel Barnes&Noble mağazaları tarafından aynı gün teslim edilebilecek. Şimdi internet üzerinden kitap sipariş etmek isteyenlerin en azından ABD’nin söz konusu bölgelerinde aynı gün kitap teslimi için iki seçeneği var: Amazon ve Google. Google ile Barnes&Noble’ın bu alanda Amazon’la rekabet edip edemeyeceği merak ediliyor. mesi, bağımsızlığına ve seçme özgürlüğüne dil uzatılmaması gerektiğini vurguluyor... Polemiğin konusu, Roman Polanski’nin Locarno’ya onur konuğu olarak davet edilmesi. Aslında, hem sinefil, hem de insani nedenlerle yapılan bir davet bu. ‘Pedofil yönetmen istemiyoruz’ Polanski’nin sanatçı kimliği, geçen yıl Cannes’da alkışlanan filmi “Kürklü Venüs”ün gösterimi ardından vereceği bir sinema dersiyle onurlandırılacak; aynı zamanda da 2009 Zürih Festivali’ne ödül almaya geldiğinde, 37 yıl önce açılan, 18 yaşından küçük kıza cinsel taciz suçlaması kapsamında ABD adaletinin zamanaşımına uğramayan uluslararası iade istemi nedeniyle tutuklanarak bir yıl boyunca İsviçre’de ev hapsi yaşamak zorunda kalan, sonunda dosyanın hukuki yetersizliği nedeniyle serbest bırakılan Polanski’den, sıcak bir misafir perverlik eşliğinde bir anlamda özür dilenmiş olacaktı... Kendilerine hem ahlak polisi, hem de yargıç görevi biçiveren kimi koyu Katolik çevrelerden gelen “Pedofil bir yönetmeni siz nasıl konuk edersiniz!” türü tepkiler, ciddiyetle kınanması gereken tehlikeli bir eğilime işaret ediyordu. Federal ve yerel düzeyde tüm yetkililer, özgürlükçü söylevleriyle, bu konuda taviz vermeyen ortak bir tavır sergilediler. Neyse ki İsviçre’de kadınların kahkaha atmalarına karşı çıkan kimse yok! Tersine, temelde dinsel değerlerden beslenen Polanski karşıtı tepkiler, salt ahlaki bir yaklaşım yerine, kadın hakları ve cinsel taciz karşıtlığı temeline oturtularak sunuluyor. Polemiklere karşı yükselen özgürlükçü tepkilerin yanı sıra köktenci Katolik çevrelerin böyle bir makyaja başvurmaları bile İsviçre demokrasisinin göreceli sağlamlığına işaret etmekte... BaĞıMsızlıK rEFEranDUMU iÇin ÜnlÜlErDEn ÇaĞrı ‘İskoçya ayrılmasın’ Kültür Servisi Aralarında Mick Jagger, Sting, David Gilmour, Stephen Hawking ve Judi Dench gibi ünlü isimlerin de yer aldığı 200’den fazla sanatçı ve yazar, gelecek ay yapılacak bağımsızlık referandumunda İskoçya’nın Birleşik Krallık’tan ayrılmaması için çağrıda bulunan bir açık mektuba imza attı. Açık mektuba imza atanlar arasında Oscar, Grammy ve Nobel ödülü kazanmış kişiler, Olimpiyat Oyunları’nda altın madalya almış sporcular ve profesörler ile romancılar da yer alıyor. Referandumda “Hayır” oyu kullanılması için çağrıda bulunanların çok büyük bir bölümünün oy kullanamayacağı, yalnızca İskoçya’da yaşayanların oy kullanabileceği belirtiliyor. “Bizi birleştiren şeyler ayıran şeylerden çok daha fazla; birlikte kalalım” denilen açık mektupta Patrick Stewart, Helena BonhamCarter ve Michael Douglas gibi Hollywood yıldızlarının imzaları da bulunuyor. Tepkiler dinsel temelli Kültür Servisi Galeri 5’te açılacak “Tiyatrografi” sergisinde, Murat Ertel’in gözünden grafik sanatçısı Mengü Ertel’in yaşamından kesitler ve yapıtları yer alacak. Mengü Ertel’in sanata yaklaşımını, diğer sanatçılarla ve farklı sanat dallarıyla kurduğu ilişkileri, emeğini ve farklı alanlardaki yeteneklerinin konu edildiği sergi, 12 Ağustos17 Ekim tarihleri arasında Ümraniye’deki Anel İş Merkezi’nde bulunan ve Anel Grup tarafından desteklenen Galeri 5’te gerçekleştirilecek. Didem Çapa küratörlüğünde hazırlanan sergi, sanatçının oğlu Murat Ertel’in çoğu zaman birebir tecrübeleri ve ona miras kalan hikâyelerinden hazırlandı. Yaşamı ve yapıtlarıyla Mengü Ertel Yıldızlı Geceler’de ‘Buğulu Ses’ Kültür Servisi Nijerya kökenli Amerikalı sanatçı Iyeoka, bu akşam Turkcell Yıldızlı Geceler kapsamında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda sahnede olacak. “Buğulu Ses” lakablı Iyeoka, ilk solo albümünü 2004 yılında, Phanai Records’tan “Black and Blues” adıyla çıkardı. 2008 yılında ikinci albümü “Hum the Bass Line”ı yayımlayan sanatçı, 2009 yılında sesini ve şarkı yaklaşımını değiştirmeye karar verip daha geleneksel şarkı formları oluşturmak için yapımcı David DÜnYaCa ÜnlÜ MÜzisYEn DaniEl BarEnBoiM Franz ile çalışmaya başladı. Sanatçı Kasım 2010’da, Underground Sun sanatçı geliştirme şirketi aracılığıyla, dokuz şarkı ve iki şiir içeren yeni albümü, “Say Yes”i yayımladı. Albümün yayımlanmasından önce “Yellow Brick Road Song” şarkısı, Amerika’da HBO dizisi “How to Make It in America”nın bir bölümünde yer aldı. Iyeoka Ocak 2011’de R&B şarkısı kategorisinde “This Time Around” ile “Bağımsız Müzik Ödülleri”nde aday gösterildi. Konser saat 21.00’de başlayacak. İsrailli piyanist Filistinli oldu Kültür Servisi Dünyaca ünlü piyanist ve orkestra şefi Daniel Barenboim, İsrail vatandaşlığının yanı sıra Filistin vatandaşlığını da benimsedi. İsrail politikalarına uzun süredir sert eleştiriler yöneltmekte olan Barenboim, dünyada benzerine az rastlanan bu yeni statüsünün İsrail ve Filistin halkları arasında barış için bir model oluşturabileceğini söyledi. Barenboim, son yıllarda genç Arap ve İsrailli müzisyenler arasındaki bağları geliştirmekte olduğu Ramallah kentinde verdiği bir Beethoven piyano resitalinden sonra kendisine Filistin pasaportu önerilmesinden büyük onur duyduğunu belirtti. Ünlü müzisyen, “Kabul ettim çünkü İsrail ve Filistin halklarının kaderlerinin ayrılmaz biçimde birbirine bağlı olduğuna inanıyorum” dedi. Barenboim, Filistinli akademisyen Edward Said ile birlikte İsrail, Filistin ve komşu Arap ülkelerinden genç müzisyenlerin yer aldığı BatıDoğu Divan Orkestrası’nı kurmuştu. 2009’daki 37. İstanbul Müzik Festivali’nde Barenboim’a Yaşamboyu Başarı Ödülü verilmişti. DÖSİMM’in gelirleri makam odaları ve makam araçlarına gitti Araca var, çalışana yok SELDA GÜNEYSU Kültür Servisi Ünlü İngiliz yönetmen Terry Gilliam, yirmi yıl önce çalışmalarına başladığı “The Man Who Killed Don Quixote” uyarlamasını hayata geçiriyor. Film için gerekli finans desteğini bulan Gilliam, filmin çekimlerine Noel’den sonra başlayacağını söyledi. Terry Gilliam, Don Kişot uyarlamasının oyuncu kadrosunun ise henüz belli olmadığını belirtti. 90’lı yıllarda hazırlanan film senaryosunun birçok kez değiştiğini ve daha modern hale geldiğini söyleyen Terry Gilliam, filmde izleyeceğimiz ana karakterin geçmişte bir Don Kişot filmi çekmiş birisi olacağını açıkladı. Terry Gilliam’dan Don Kişot filmi geliyor ANKARA Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü’nün (DÖSİMM) genel bütçeden yardım almaksızın kendi kaynakları doğrultusunda oluşturduğu ödeneğin büyük bir kısmının Ömer Çelik’in bakan olmasının ardından bakanlıktaki makam odalarının yenilenmesinde ve 2 yıl önce alınan 10 adet Renault Fluence marka makam araçları yerine Volkswagen Passat marka araçları kiralamak için kullanıldığı öğrenildi. DÖSİMM aracılığıyla bakanlık tarafından kiralanan Volkswagen Passat marka makam araçlarının da müsteşar yardımcılarının kullanımına verildiği belirtilirken, DÖSİMM’de çalışan sözleşmeli ve geçici personelin iki yıldır bakanlıkla toplusözleşme imzalamak istediği ancak “ödenek yok” gerekçesiyle toplusözleşmeden sonuç alınamadığı ve çalışanların maaşlarına iki yıldır zam yapılamadığı kaydedildi. DÖSİMM, 1979 yılında kabul edilen 2252 sayılı Döner Sermaye Yasa DÖSİMM’in kendi kaynaklarından oluşturduğu ödenek, makam odalarının yenilenmesinde ve yeni araçların kiralanmasında kullanıldı. Toplusözleşme ise ‘ödenek yok’ gerekçesiyle imzalanamadı, çalışanlara 2 yıldır zam yapılmadı. sı uyarınca kurulan kamu tüzel kişiliğine sahip bir kurum. Genel bütçeden yardım almaksızın kendi kaynakları ile işletiliyor ve bakanlığın en büyük bütçeli ve en büyük istihdamına sahip. Kamuoyunda yaygın olarak bilinen geleneksel el sanatları ve kitap satış mağazaları DÖSİMM tarafından işletiliyor. Bunun dışında müze ve örenyerleri gelirlerinin tahsis edilmesi, bakanlığa bağlı tarihi mekânların kısa süreli kullandırılması, müze ve örenyerleri, kültür merkezleri, galeriler ve kütüphanelerin ticari ünitelerinin kiraya verilmesi DÖSİMM’in görevleri arasında. Kurumun amacı ise “bakanlığın ticari operasyonlarını yürütmek, kültürel varlığın korunması ve geliştirilmesi, kültür ve turizm altyapı yatırımları ile ülke tanıtımı için kay nak sağlamak” olarak tanımlanıyor. akam araçlarını beğenmediler Ancak DÖSİMM’in kaynaklarının büyük çoğunluğunun Çelik’in bakan olmasının ardından bakanlıktaki makam odalarının yenilenmesinde ve 2 yıl önce, eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın döneminde, alınan 10 adet Renault Fluence marka makam araçlarının yerine, özellikle müsteşar yardımcılarının kullanması için son model Volkswagen Passat marka makam araçlarının kiralanmasında kullanıldığı öğrenildi. Bakanlıkta 4 müsteşar yardımcısı bulunuyor ve dördünün de Passat marka makam aracı kullandığı belirtiliyor. Günay döneminde alınan Renault Fluence marka makam araçlarının da bakanlık tarafından “hizmet aracı” yapıldığı kaydedildi. DÖSİMM’de çalışan sözleşmeli ve geçici personelin iki yıldır bakanlıkla toplusözleşme imzalamak istediği ancak “ödenek yok” gerekçesiyle toplusözleşmeden sonuç alınamadığı ve çalışanların maaşlarına iki yıldır zam yapılamadığı da belirtildi. M salt EYaYınlarınDaKi Kitaplar pDF vE EpUB ForMatınDa ‘Ofsayt Ama Gol!’ Kültür Servisi SALT eyayınları bir yıl içinde 13 kitap yayımladı. Kitaplara, http:// saltonline.org/ tr/books üzerinden PDF ve EPUB formatla ‘Ofsayt Ama Gol!’ kitabından. rında ücretsiz erişilebiliyor. SALT Araştırma ve Programlar Direktörü Vasıf Kortun ve Erden Kosova’nın, tarihsel ve sosyopolitik açılardan yakın dönemde Türkiye’deki güncel sanat ortamını tartışan söyleşilerinden oluşan “Ofsayt Ama Gol!”, “Rabih Mroue”, “10”, “19701980 Yılları Arasında Türkiye’de Kültürel ve Sanatsal Ortam”, “Ocak 1976Eylül 1980 KültürSanat Sayfalarında Gündem”, “Voti Union Of The Imaginary”, “It Was A Time Of Conversation”, “O Zamanlar Konuşuyorduk”un da aralarında bulunduğu toplam 13 kitap okurların ilgisine sunuldu. DÖSİMM ne yapar?