06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 AĞUSTOS 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 yönetenleri Cumhuriyet gazetesinin çalışanlarıdır... Tüm kararlar dört kişilik İcra Kurulu’nca oybirliğiyle alınmıştır. Cumhuriyet’in yayın çizgisi bellidir... Laik demokratik sosyal hukuk Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın çıkarı için devletin istihbarat birimlerini kullandığını söyledi ‘Muhalefetten bir ismi daha gizlice çektirmiş’ UTKU ÇAKIRÖZER ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın eski CHP lideri Deniz Baykal dışında bir başka muhalefet yetkilisinin daha gizli çekilmiş görüntülerinin medyaya servis edilmesi talimatını verdiğini ileri sürdü. Önceki gün basına yaptığı açıklamada, “Erdoğan sadece Deniz Baykal ile ilgili değil, başka biriyle ilgili de konuşuyor. Bir kaset olayı, bel altı bir durum konuşuluyor” demişti. Kılıçdaroğlu dün, “O isim de muhalefetten” dedi ancak ikinci kişinin kimliğini açıklamaktan kaçındı. Kılıçdaroğlu’nun sorularımıza yanıtları şöyle: “Bu olayların Erdoğan’ın talimatıyla yapıldığı o görüntülerde çok açık. Zaten sözleri açık. Dizüstü bilgisayarın kamerasından görüntüleri izlerken söyledikleri duyuluyor. O bilgiyi kendisine servis edenlerle konuşuyor. Hem izliyor, hem konuşuyor, talimat veriyor. Devleti soyan birinin o dönemde de ahlaklı davranmasını beklemek mümkün değil. Devletin imkânlarını, bazı istihbarat birimlerini kullanarak özel hayata girilmiş.” “Erdoğan sadece Sayın Baykal ile ilgili değil başka biri ile ilgili de konuşuyor. O kişi de muhalefetten birisi. Zaten aksi olsa, sıradan bir insanın özel hayatını Erdoğan niye araştırsın ki?” Cumhuriyet’e Düşman! Nasıl bir vicdan, nasıl insanlık bu! Adalet duygusu, sevgi, arkadaşlık, dürüstlük? Vicdanı olmayan bir insanda sevgi, dostluk, insanlık olmaz... Kasalar, kasacıklar; kutular, kutucuklar... Paralar paracıklar... Örgüt, terörist, haşhaşi, darbe, çete, casus... Afyon’daki o cephanelik patlaması, paramparça olmuş genç bedenler, ölen Mehmetçikler! Hâlâ sorumlular kim ortaya çıkarıldı mı? Sözde çıkarıldı! Ya Uludere ne oldu? Komutanlar kusursuz bulundu... Kusurlu insanlar, katır sırtında küfelerle kaçakçılık yapanlar. O cephanelik patlaması, Uludere’de kaçakçılık yapan o çocuklar, gençler... Vurun öldürün! Başınızı çevirip 90’lı yılları görmeyin, devletin içindeki örgütlü çeteyi, kan gölünü anımsamayın... Öldürün! Öldürenlere, katillere, canilere alkış tutun! Hatırlamayın Muammer Aksoy’u , Bahriye Üçok’u, Uğur Mumcu’yu, Ahmet Taner Kışlalı’yı, Hablemitoğlu’nu, Hrant’ı... Unutun Gazi’yi, unutun Sivas’ı, Başbağlar’ı... Öncesi de var, Kahramanmaraş, Çorum... Yazmadığım pek çok kanlı olay var! Gazetecinin de vicdanı olmalı, siyasetçinin, herkesin... İnsanlık budur? İdeolojiler farklı olur... Din, dil, ırk, mezhep, inanç! İnsan insandır... Hrant Dink cinayetinin arkasında kim varsa, Uğur’un, Hrant’ın arkasında da olan “derin devlet” değil midir? Bombardımanlar, cinayetler, kıyımlar... Mustafa Kemal’in kurduğu Türkiye’de yaşanıyor bunlar. Tüm bunları bugün yaşarken 30’lu yılları tartışıyorlar! Tek parti döneminde yaşananlar bugün tartışılmaz... Yaşadığımız günler, 90 yıllık Cumhuriyet, baskıcı günler konuşulur, tartışılır... Hayatta olmayanlardan mı hesap soracaksınız yoksa! Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’dan sordunuz da ne oldu? HHH Fısıltı gazetesinin haberlerine inanan, Cumhuriyet gazetesini hedef haline getirip Vakıf Yönetimi’nin tümünün oylarıyla seçilen dört kişilik “İcra Kurulu”nu dillerine dolayanlara soruyorum... Cumhuriyet Vakfı’nın ‘ABD vatandaşı torunu var’ Kılıçdaroğlu, dün İstanbul’da cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek için seçim otobüsü ile Zeytinburnu, Fatih, Gaziosmanpaşa, Kâğıthane ve Eyüp’te ziyaretler yaptı. Kılıçdaroğlu İstiklal Marşı eleştirilerine “Erdoğan kendisine güveniyorsa, televizyona çıkarlar, bakalım kim biliyormuş; cama bakarak konuşuyor” dedi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın İhsanoğlu’nun Mısır doğumlu olduğu eleştirisi üzerine de “Önemli olan bu topraklara sahip çıkmak. Böyle bakan var. Torunu var, Amerikan vatandaşı” dedi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Van’da BBP İl Başkanı’nı sahneye çıkararak destek aldığını söylediğini, oysa BBP’nin Van’da teşkilatının olmadığını belirtip “Bu kadar yalan söyleyen ikinci bir kişiye rastlamadım” dedi. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) “Ellerinde bu görüntüye sahip olanlar, ölümle tehdit edildikleri için bu görüntüleri yayımlamaktan korkuyorlar. Onlara da sesleniyorum: Devleti yönetenler ahlaksızlığı temel edinmişse, ülkesini seven herkes cesur olmak zorunda.” CHP lideri Kılıçdaroğlu gündemdeki diğer konulardaki soruları ise şöyle değerlendirdi: ‘Cesur olun, yayımlayın’ IŞİD’in 49 Türk vatandaşını rehin almasının anlamı şudur: Asıl rehine Erdoğan ve hükümetidir. Sınırda bayrağı indirdiler, sesleri çıkmadı. 49 vatandaşı rehin aldılar, sesleri çıkmadı. İnsanların göğüslerini yarıp yediler, sesleri çıkmadı. “IŞİD bir terör örgütüdür” diyemiyorlar. Bunlar IŞİD’in rehinesi değil de nedir? Yahudi cesaret madalyasını kendisi iade etmedi, onlar elinden aldılar. “Ver” dediler, vermek zorunda kaldı. Baştan biz ona “İade et” dediğimizde iade etseydi, bir anlamı olurdu. Direndi. “Vermeyeceğim” dedi. Onlar da karar aldılar. Bunun üzerine gönülsüzce vermek zorunda kaldı. (Başbakan’ın Hrant Dink suikastına ilişkin “Kişisel bir olay” sözleri konusunda) Kendisi değil miydi “Ankara’nın derin dehlizlerinde bu dava kaybolmayacak” diyen? Hepsi kayboldu. Sadece Dink olayı da değil. Uludere, Soma hepsi kayboldu. Erdoğan’ın bu sözlerinin ne manaya geldiğini en iyi Dink’in ailesi bilir. Davanın, soruşturmaların her aşamasını onlar biliyor. Ben de onların tespitine katılıyorum. Erdoğan’ın bu tavrı, birilerini korumaya yönelik bir tavırdır. ‘Asıl rehine Erdoğan’ ‘Gönülsüz geri verdi’ ‘İstihbarata çektirdi’ Erdoğan’ın ilk turda seçileceği yönündeki anketlere inanmıyorum. Ekmel Bey’in oyu sürekli artıyor. O bir gerçek. Anketlerin hangi amaçla yapıldığı, toplumu yönlendirmek için servis edildiği belli. Ben bu halkın sağduyusuna inanıyorum. Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturacak birinin geçmişinin temiz olması lazım. Dünya liderleriyle oturup konuşabilmesi lazım. Bakın dünya liderleri artık Erdoğan ile görüntü bile vermek istemiyor. Biliyorlar ki geçmişi kirli. Kirli bir insanla da yan yana görünmek de istemiyorlar. Obama telefonuna dahi çıkmıyor. Türkiye’yi bu hale getirdi. ‘Anketler maksatlı’ ‘Birilerini koruyor’ l Partiler hazırlanıyor l Sarıgül İhsanoğlu için Ankara çıkarması SERTAÇ EŞ ANKARA Cumhurbaşkanı adaylığı için Ekmeleddin İhsanoğlu ismi üzerinde uzlaşan partiler, hafta başında “Büyük Ankara Çıkarması” için hazırlık yapıyor. İhsanoğlu’nu destekleyen partilerin il başkanları bir araya gelerek 4 Ağustos’ta yapılacak etkinlikleri değerlendirdi. Partiler, İhsanoğlu’nu Ankara’da karşılama etkinliklerini gövde gösterisine dönüştürmeyi hedefliyor. İhsanoğlu’nu destekleyen partilerin il başkanları dün başkentteki seçim koordinasyon merkezinde bir araya geldi. Programa göre destek veren bütün partiler pazartesi sabah saat 10.00’da İhsanoğlu’nu Esenboğa Havaalanı’nda karşılayacak. Oluşturulacak konvoyla kent merkezine gelecek olan İhsanoğlu, tüm metropol ilçelerde ziyaretler gerçekleştirecek. İhsanoğlu ayrıca Kuğulupark’ta yurttaşlarla bir araya gelecek. Adana’da seçim çalışmalarını sürdüren İhsanoğlu kadınlarla kahkaha attı. (Fotoğraf: AA) ‘Seneye farklı geleceğim’ SAVAŞ KALKAN TOKAT İslamköy Yayla Şenliği’ne katılan eski Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, “Seneye genel seçimler bitmiş olacak, farklı şekilde buraya gelmiş olacağım. Bağımsızlığımızı, demokrasimizi, özgürlüğümüzü unutmayalım, bundan sonra oy mücadelesi bitiyor, güç mücadelesi başlıyor” dedi. Sarıgül, Reşadiye ilçesine bağlı İslamköy’de yayla şenliklerine katıldı. Burada bir konuşma yapan Sarıgül, “Anadolu’nun bağrından çıkan doğru, dürüst, mert sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun şu anda selamlarını iletiyorum. Bundan sonra ben mücadelesi bitiyor, biz mücadelesi başlıyor. Kol kola, omuz omuza olacağız” ifadelerini kullandı. l İhsanoğlu’ndan Erdoğan’a ‘çarkçı Ekmel’ yanıtı: MELTEM YILMAZ / SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA CHP ve MHP’nin cumhurbaşkanlığı seçimindeki ortak adayı olan ve 13 partinin destek verdiği Ekmeleddin İhsanoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “İstiklal Marşı’nı bilmiyor” eleştirilerine sert yanıt verdi. İhsanoğlu “Ben Mehmet Akif’in en yakın arkadaşının oğluyum. Siz daha onu öğrenmeden ben onu daha anamın sütünü emerken öğrendim” dedi. İhsanoğlu Twitter üzerinden yaptığı açıklamada da “Madem bu kadar kötü bir insandım, neden 12 yıl boyunca beni el üstünde tuttunuz?” dedi. Seçim çalışmalarını Adana’da sürdüren İhsanoğlu, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenledi. Yasadışı dinleme iddialarıyla ilgili 114 polisin gözaltına alındığı, 31 polisin tutuklandığı operasyonu değerlendiren İhsanoğlu, “Türkiye’de yargı sistemi büyük darbe aldı. Siyaset yargıya karıştı, yargı siyasete karıştı. Şimdi siyaset, kolluk kuvvetlerine karışıyor” diye konuştu. İhsanoğlu daha sonra Seyhan’da yaklaşık 600 sivil toplum kuruluşu temsilcisiyle buluştu. İhsanoğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın “Kadınlar herkesin içinde kahkaha atmayacak” sözlerine göndermede bulunarak “Sakın ha kahkaha atmayın, ceza yazarım” deyince salondaki herkes kahkaha attı. Mersin’e de geçen İhsanoğlu, MHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz’ın da aralarında olduğu bir dizi ziyarette bulundu. İhsanoğlu, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada da Erdoğan’a yüklendi. İhsanoğlu mesajında, “Beni edebiyatla imtihan edenler, şehitler ve şüheda edebiyatıyla değil; şehitlerin, şühedanın aileleriyle meşgul olsunlar. Ben milliyetçi ve muhafazakar bir demokratım. Anlamadığım nokta şu; madem bu kadar kötü bir insandım, neden 12 yıl boyunca beni el üstünde tuttunuz?” ifadelerini kullandı. Beni 12 yıl neden el üstünde tuttun devleti... Orhan Erinç ve Cüneyt Arcayürek bugün köşelerinde yazıyor. Beni ve Akın Atalay’ı hedef alıp olayı başka bir yöne çekmek isteyenlere şunu söyleyebilirim. Vakfın yetki verdiği “İcra Kurulu” şöyledir: “Akın Atalay (Başkan), İbrahim Yıldız (Genel Yayın Yönetmeni), Güray Öz (yazar), Önder Çelik...” Bu arkadaşlar karar verici ve yeniden yapılanmadan sorumludur... Onun için Cumhuriyet’e karşı belirli çevrelerin yayınları yargısız infazdır... İnfaz salt silahla olmaz, haberle, yazıyla da olur! Bizim iyi tanıdığımız medya tetikçilerinin daha önceleri Nadir Nadi, İlhan Selçuk, Uğur Mumcu, Cüneyt Arcayürek, Ali Sirmen, Mustafa Balbay hakkında nasıl bir karalama kampanyası yaptıklarını biliyoruz. Bunu belirtmek isterim. Bu numaralar, yargısız infazlar, kişiler arasında geçerli olarak kalmıyor; yaşamın neresine bakarsanız bakın benzeri oyun sürüyor. Siyaset, ekonomi, medya her yerde... CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na kendi partisi içinde kurulmak istenen tuzaklar... Kılıçdaroğlu’na o tuzağı kuranlar kim? Cumhuriyet gazetesinin yeniden yapılanmasına karşı çıkan bilindik çevreler! HHH Yaşadığımız şu süreç ve toplum! Kendi kendime soruyorum bu arada: “Zaman saatlere ve insanlara göre değişir mi?” Ben yaşamın gün gün saatlere ve insanlara göre değiştiğini düşünüyorum. Eğer bir insan, kişiliğini, döneme, çıkara göre ayarlıyorsa ona güvenilmez. Böyle bir insan kendi kendini yok ediyor demektir... Farklı kişilik olmaz bilinçli bir insanda. Bilinçsiz, düşüncesiz, çapraz ideolojilerle, yalanla, dolanla hayatın varlığına kendini inandıran çıkarcı insanlarda olur! HHH Hayatın sayfalarında dolaştım bugün... 30’lu yılları, 90’lı yılları anlatmak istedim. Ve biraz da geçmişi, yıldızlarla buluşan arkadaşlarımı, tanıdıklarımı, tanımadıklarımı, 23 yaşında girdiğim Cumhuriyet’i, ona düşman olan çevreleri... Fotoğraf: AA ‘Paralel’ operasyonuna kılıf hazır YAŞ’ta bu sene ilk kez görev süresinin 3’üncü yılında bulunan generallerin dosyaları da masaya yatırılacak. Bu durum örtülü bir cemaat operasyonuna imkân yaratacak BARKIN ŞIK ANKARA 4 6 Ağustos tarihleri arasında toplanacak Yüksek Askeri Şura’nın (YAŞ) önemli gündem başlıklarından biri de hükümetin isteği doğrultusunda “TSK içindeki paralel yapılanma” olacak. Bu sene, ilk defa 4 yıllık rütbe bekleme süresini dolduran general/amiraller ile birlikte görev süresinin 3’üncü yılında bulunan general/ amirallerin dosyası da YAŞ’a girecek. Rütbe bekleme süresinin üçüncü yılında bulunan isimlerden bazıları YAŞ’ta terfi ederken bazıları ise 4 yıllık görev süresini doldurmuş sayılarak emekliye ayrılacak. Söz konusu durum, şurada general/amirallere yapılacak olası bir operasyonun anlaşılmasını neredeyse imkânsız hale getirecek. Şuradaki bir diğer önemle izlenmesi gereken konu ise general/amirallerin atamaları. Şurada, “tenzili rütbe” anlamına gelecek atamalar yapılabileceği dile getiriliyor. Daha önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’e “40 general/amiralden oluşan bir paralel listesi” verdiği iddia edilmişti. Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması durumunda son kez YAŞ’a başkanlık edecek. Toplantıya Erdoğan’ın yanı sıra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve TSK’de görevli diğer orgeneral/oramiraller katılacak. Bu durumun tek istisnası Donanma Komutanı Koramiral Veysel Kösele olacak. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda oramiral olacak isim bulunmuyor. Şura üyeleri toplantı öncesi Anıtkabir’i ziyaret edecek. YAŞ’ta terfi sırasında bulunan albay, general ve amirallerin bir üst rütbeye yükseltilmesi, general ve amirallerin görev sürelerinin uzatılması ve emeklilik işlemleri ile personelin disiplin dosyaları görüşülecek. Bu çerçevede 50 kadar albay general/amiralliğe terfi ederken 30 civarında general ve amiral de bir üst rütbeye tırmanacak. 30 35 dolayındaki general ve amiralin rütbe bekleme süresi ise 1 yıl uzatılacak. Bu olaylar bir ilk eşliğinde gerçekleşecek. İlk defa temditli ve 4 yıllık rütbe bekleme süresini dolduran general/amirallerin yanı sıra rütbe bekleme süresinin 3’üncü yılında olan general/amirallerin dosyaları da şuraya girecek. 150 civarındaki general/amiral dosyasından yalnızca 30’u bir üst rütbeye yükselecek. 3035 kadarının ise rütbe bekleme süresi uzatılacak. Geriye kalan 90 dosyanın akıbeti “TSK’de paralel yapı operasyonu yapıldı mı” sorusunun yanıtını taşıyacak. Bu 90 dosya içinde rütbe bekleme süresinin 3. yılında olan isimlerden bazıları rütbe bekleme süresinin 4’üncü yılına devam edecek. Bazıları ise 4 yıllık rütbe bekleme süresini doldurmuş sayılarak emekliye ayrılacak. Kaynaklar şurada dikkat edilmesi gereken bir diğer konunun ise atamalar olduğunu kaydetti. Tenzili rütbe anlamındaki atamalar ile general/amirallerin istifaya zorlanabileceği belirtildi. isimsiz davetiye FIRAT KOZOK 30 Ağustos’a bu yıl ANKARA İlk turu 10 Ağustos’ta, sonuç alınamaması durumunda ikinci turu da 24 Ağustos’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından 28 Ağustos’ta Köşk’e çıkacak cumhurbaşkanı 30 Ağustos resepsiyonuna ev sahipliği yapacak. Ancak aradaki sürenin kısıtlı olması nedeniyle davetiyeler önceden hazırlandı. Hafta başında dağıtılmaya başlanacak ifadelerde geçen yılların tersine yalnızca “Türkiye Cumhurbaşkanı ve eşi” ifadesi kullanıldı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, YAŞ üyeleriyle 5 Ağustos Salı günü veda yemeği verecek. Göğebakan bugün uğurlanacak Tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren Anadolu rock müziği sanatçısı Murat Göğebakan için İstanbul’da Fatih Camisi’nde düzenlenen törene Başbakan Tayyip Erdoğan da katıldı. Göğebakan’ın cenazesi bugün Adana’da toprağa verilecek. (SİBEL BAHÇETEPE) l Erdoğan, çatı aday İhsanoğlu’na çattı KAHRAMANMARAŞ (Cumhuriyet) Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimi çalışmaları kapsamında Kahramanmaraş’ta miting düzenledi. Erdoğan, Adana’da silah taşıdığı iddiasıyla TIR’lara düzenlenen baskınla ilgili “MİT’e ait TIR’lara hukuksuzca baskın yaptılar. Nereye gidiyordu o TIR’lar? Suriye’de Türkmen kardeşlerimize yardıma gidiyordu. Bu Pensilvanya çetesi, yargı, Emniyet, TSK içindeki uzantıları yoluyla bu TIR’lara baskın düzenlediler. Şimdi de CHP, MHP, utanmadan bizi Türkmenlere yardım ‘Şimdi de çarkçı Ekmel’ etmemekle itham ediyor. Hem yardımın engellenmesine göz yumacaksın, hatta destek vereceksin hem de ‘Türkiye Türkmenlere bir şey yapmıyor’ diyeceksin. Bunlar, ikiyüzlü, ikiyüzlü” dedi. CHP’ye eleştirilerini sürdüren Erdoğan, “CHP, Hitler’e, Mussolini’ye sahip çıkmıştı. Bugün de Hitler’in izinden giden İsrail’e sahip çıkıyor. CHP, kurulduğu andan itibaren İsrail’in yanında yer aldı” diye konuştu. Erdoğan İhsanoğlu’nun İstiklal Marşı açıklamalarıyla ilgili olarak da “Ben çarkçı Kemal’i tanımıştım da şimdi bir de çarkçı Ekmel çıktı” dedi. Yanıt 90 dosyada
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle