Katalog

17 AĞUSTOS 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Paris’te... “Hayat içen bir yazı sayfasıydım ben” diyordu; tıpkı ölümün benim yazı sayfam olması gibi. Onun için de yazı ölümün, hem ölçüsü hem de ölçüsüzlüğüdür... Ben de kopya çekerek, Jabes’in o dizelerinden sana şunu söylemek istiyorum Sevgili Tayyar Eraslan... “Ölü gövdede kalan, ruhun külleridir.” Şimdi sen Karşıyaka Devlet Hastanesi’nde ölüme karşı direneceksin... Bunu çok iyi biliyorum... Seni günü gününe Mustafa Sezen aracılığıyla izliyorum... Biliyorum, sen hayatın, sevdanın, özgürlüğün prangasını kıran bir adamsın... Kendi ışığınla, yüreğinle, isyancı, devrimci gururunla dimdik yaşayacaksın... Unutma, şafak yüzeyi çiylerle kaplı, dünyanın tüm sorunlarının açmak üzere olduğu bir tomurcuktur... Gövde ise düşüncelerimizin, alevlenen umutlarımızın bir parçasıdır! Kim ne derse desin, istediği baskıyı uygulasın, tutsaklığın zincirlerini genç kuşaklar gün gelecek mutlaka kıracaktır. HHH Alphonse de Lamartine, bir yaz akşamında “ve büyüyecek bir ağaç” diyordu “büyüyecek akşamın yüreği üzerinde, üzerinde yürüyecek benim yüreğimin.” O anda hayatın sayfalarını karıştırıyorum ben... Prangalı hayatın, aşkın, sevdanın, özgürlüğün, barışın... Thiago de Mello’nun gözleri parlıyordu... Bir gitar çalıyordu görünmez elleri... “Bu yasaya göre yasaklanmıştır özgürlük sözcüğünü kullanmak, ağzın aldatıcı pisliğinden ve sözcüklerden kaldırılacaktır. Bu yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte diri ve saydam bir şey olacaktır özgürlük... Ateş gibi, ırmak gibi, bir buğday tanesi gibi ve insan yüreğine yerleşecektir...” Majestelerinin hukuku İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın adli yıl açılış törenine Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun davet edilmesi halinde katılmayacağını açıklaması üzerine Yargıtay’ın yeni bir karar almak için Başkanlar Kurulu’nu toplamasına sert bir şekilde tepki gösterdi. Barodan yapılan açıklamada “Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun vereceği karar, Türkiye’nin geleceğinde ‘majestelerinin hukukunun’ egemen olup olmayacağı kararıdır. Gelenek ve teamül kavramlarının hukuksal retorik olarak ifade ettiği anlamların dersine ihtiyaç olduğu son derece açık bir gerçeklik iken, bu dersi vermekten imtina eden Yargıtay, tarihiyle çelişen bir kayba uğrayacaktır” dedi. İstanbul Barosu’ndan yapılan açıklamada Türkiye’nin hukuk konuşulan bütün platformlarının AKP hükümetleri için birer eleştiri ortamları olacağını bu yüzden Başbakan’ın da “haklı” olduğu belirtildi. Açıklamada “Çünkü kendi hükmettikleri bu dönemde, Alman Yargıçların ‘asrın hırsızlığı’ olarak niteledikleri bir davada savcılar sanık olmuş, sanıklar itibar görmüştür. ‘Kumpaslar’ bu dönemde kurulmuş, insanlar suçsuz yere hapislerde yatmıştır. Yargı görevi bu dönemde cemaatlere ihale edilmiş, bir süre ‘beraber yürünen yollara’ özel yetkili mahkemelerle beraber çıkılmıştır” denildi. Erdoğan’ın Feyzioğlu’yla ilgili açıklamalarının ardından Yargıtay’ın tutumuna barodan tepki Saray planı Prangalı Bir Sevda... Sevincin taşkınlığı, insanın başkaldırışı, doğanın çiçeklenmesi nedir? Doğan bir bebeğin gözlerini açışı! Annenin yarınlara dönük umudu! Hepsini bir araya getirin, katıksız bir sevgiyi ellerinizle büyütün, çığlık atın, umudu yakalamaya çalışın... Söyleyin bana aşk nedir, prangaya vurulmuş sevda nedir, özgürlük nedir? Bizlere anlatılan o masallar, akan kanın ırmağa dönüşmesi, hayatın yazı sayfası... Bir kadının gülümseyişi, çocukların şarkıları, o güzelim kıyı kasabaları... Umut nedir, anlatın bana! Yağmurduk, rüzgârdık, ilkyazda beyaz yapraklarıyla gülümseyen bir badem ağacı... Özgürlüğe açılan bir kapı! El kadar mavileri topluyorduk çiçek ormanlarının içinde... Ağlamaktan öte... Fırtına öncesi... Denize bakan yamaçlarda kanat çırpan bir kırlangıç... İlkyaz sevinciyle coşan, sevdalı bir genç kız, delikanlı... Ağaç dalları gibi kırıldık hep! Direndik ve yeniden doğduk... Şiirdik, öykü, bitmeyen bir roman... Kimi zaman ağladık kimi zaman güldük... Cahit Külebi’nin dizelerinde Niksar’da dostlarla buluştuk... “Gözyaşlarım gözüme döküldü, anlamadı; aynı yastıkta bitirdik birbirimizi...” HHH Sevincimizi çalanlara karşı nasıl direnmiştik bilirsin sen, o kaçınılmaz sevgiyi... Şafak vakti... Aradan kaç yıl geçmiş, yitip giden sevdamız, güleç bakışımız! Gece yarısı şarkılarımız... Edmond Jabes’i dinlemiştik Erdoğan devir teslimden sonra bir süre daha Subayevleri’nde kalacak. Erdoğan, bir süre sonra AOÇ arazisi üzerinde devasa bir alan üzerinde inşa edilen yeni Başbakanlık binasını kullanmayı planlıyor. Erdoğan’ın yeri belli Gül meçhul FIRAT KOZOK ANKARA 28 Ağustos’ta Cumhurbaşkanlığı görevini Abdullah Gül’den devralmaya hazırlanan Tayyip Erdoğan’ın, devir teslimin ardından bir süre daha Subayevleri’ndeki dairesinde kalması bekleniyor. Erdoğan, yargıdan gelen durdurma kararlarına karşın “Bu binayı durduramayacaklar. Açılışını da yapacağım, içine de girip oturacağım” dediği AOÇ arazisi üzerinde yapımı süren Başbakanlık Sarayı’nın içerisindeki konut için birkaç ay daha bekleyecek. İnşaatın tamamlanmasının ardından binayı Erdoğan’ın kullanması planlanıyor. Bu süre zarfında Erdoğan tüm resepsiyonlar ve kabullerini Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirecek. Subayevleri’ndeki lojmanın bu süre zarfında yetersiz kaldığı düşünülürse, halen Gül’ün kullandığı Dışişleri Konutu, Erdoğan ailesine tahsis edilecek. Çankaya Köşkü’nde 28 Ağustos’ta gerçekleştirilecek devir teslim töreninin ardından, gözler Erdoğan ve Gül ailelerinin geceyi nerede geçireceklerine çevrildi. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre Erdoğan, törenin ardından Keçiören Subayevleri’ndeki apartman dairesine geçecek. Erdoğan’ın yalnızca o gece değil, bir süre de bu evi kullanacağı belirtiliyor. Erdoğan’ın orta vadeli hedefi AOÇ arazisi üzerinde devasa bir alan üzerinde inşa edilen yeni başbakanlık binasını kullanmak. Ancak yerleşke üzerindeki çalışmalar büyük oranda tamamlanma aşamasına gelse de rezidans bölümünün inşaatında önemli oranda eksiklikler bulunuyor. İnşaat çalışmalarının tüm hızıyla sürdüğü bölümün birkaç ay içerisinde tamamlanması hedefleniyor. l Devir teslimin ardından nerede oturacakları tartışılıyor umhurbaşkanı gibi düşünme sürecine geçmedi’ Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma ve Kültür Sanat Etkinlikleri’ne katılan Feyzioğlu, konuyla ilgili sorular üzerine “77 milyonun cumhurbaşkanı olmasını arzu ettiğimiz sayın Erdoğan, 77 milyonun hakkını yargı sürecinde savunan avukatların temsilcisine, ‘ben dinlemem’ demesi açıkçası doğru olmamıştır. Sayın Erdoğan Başbakanlıktan Cumhurbaşkanı gibi düşünme sürecine geçmedi. Ben davet üzerine konuşacağım tabii ki. Ancak Yargıtay Başkanı başkanlar kurulu, seçilmiş cumhurbaşkanının bu sözleri üzerine bunu bir baskı kabul edip baskıya boyun eğer, ‘gelmesin’ derse demokrasilerde çare tükenmez” diye konuştu. ‘C İnşaatı sürüyor Köşk sonrası için İstanbul’da damadına ait villayı da kullanma planları yapan Gül’ün 28 Ağustos’taki devir teslimin ardından geceyi nerede geçireceği netlik kazanmadı. Ancak, Köşk kaynakları Gül çiftinin törenin ardından İstanbul’a hareket edebileceklerini ifade ediyor. Gül’ün Ankara’da bir ofis kuracağı yönündeki haberlere itiraz eden kaynaklar, “Zaman içerisinde böyle bir düşüncesi olabilir ancak, şu aşamada bu yönde bir çalışma yok” diyor. İstanbul yolcusu Arınç: Yarı başkanlığa geçilmiş gibi Haber Merkezi Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Türkiye’de bugüne kadar parlamenter sistemin yarım yamalak uygulandığını savunurken, “Halkın yüzde 52’sinin oyu ile gelmiş bir Cumhurbaşkanı adeta yarı başkanlık sistemine doğrudan geçmiş gibidir” dedi. Kuzey Irak’tan yayın yapan Rudaw TV’ye konuşan Arınç, 2015 seçimlerinden sonra anayasa değişikliğine giderek başkanlık sistemine geçmeyi düşündüklerini söyledi. Bedellide yaş ve ücret belirsiz İstanbul Haber Servisi Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz bedelli askerliğe ilişkin 28 yaş ve ücretle ilgili belirlenen bir çalışma olmadığını söyledi. Bolu Abant Palace Otel’de Sancaktepe Belediyesi’nin düzenlediği toplantıya katılan Yılmaz, Erdoğan’ın görevine başlamasının ardından yapacağı ilk çalışmalardan birinin bedelli askerlik konusu olacağını belirterek, “Yeni dönemde eğer ‘ihtiyaç var’ derse tasarı Meclis’e gelir diye düşünüyorum” dedi.