28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 MAYIS 2014 CUMA 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada partileri sergilemiyor. Bu yüzün yıllardır asıl sahibi, halka olayları, gerçekleri saptırarak, tahrif ederek yutturmayı sanat haline getiren iktidardır ve ne yazık ki halkın büyük bir bölümü yıllardır iktidarın makyajla güzel görünen bu yüzü altındaki gerçek yüzü göremedi bir türlü. Bakınız Soma’da kuşku yok geniş kitlelerin farkına bile varmadığı ve ama RTE’nin siyasetine uygun düşen saptırmaları, üstelik elde her şeyi kanıtlayan belgeler olmasına karşın gerçeği nasıl inkâr etmeye yeltendiği bir olay yaşandı. Hiddetini dışavurmamaya çaba gösteren Başbakan RTE’ye Soma’da gazeteciler: Bundan 20 gün önce TBMM’de Soma’daki maden ocaklarında iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel’in araştırma önergesine AKP’nin neden ret oyu kullandığını sordular. Önüne birden gelen konularda bilgi sahibiymiş gibi davranan, o konuda gayet sağlıklı bilgi sahibi insanlara özgü ciddi bir yüzle yalana başvuran Başbakan; Özgür Özel’in önergesini sanki okumuş, yakından bilgi sahibiymiş gibi yanıtladı. Başta önerge sahibini, hemen bütün CHP yöneticilerini hayretler içinde bıraktı. Zira Başbakan kemali ciddiyetle, Özgür Özel’in kürsüye madenci kaskı ile çıkıp uzun uzadıya Soma madenlerinde iş güvenliğinin ciddi biçimde denetlenmediğini kürsüde anlatmasına karşın... ... Önergede de konuşmada da Soma adının bile geçmediğini söyledi. HHH Oysa RTE’nin önergeyi karalama girişimi, yalan ve yanlış hesap Bağdat’tan değil; aynı gün aynı saatte Soma’da döndü ve RTE’nin yüzüne vuruldu. Kanal D nasıl oldu ise önerge sahibine gerçeği sordu Soma’da... Ekranlarda canlı izledik. Özgür Özel, önerge metnini çıkardı. Görüldü ki daha önergenin ilk cümlesi Soma’daki madenler ifadesiyle başlıyor ve o bölgede hemen bütün madenlerin iş güvenliği açısından ciddi bir denetimden geçmesini vurgulayarak sona eriyor. HHH Ama bu iktidarın Başbakanları gibi burnundan kıl aldırmayan bakanları da aynı safta yer tutuyor. Örneğin Enerji Bakanı faciadan kısa süre önce Soma’daki ocağı dünyada sayılı maden ocaklarından biri olarak övmüştü. Şimdi gitmiş, Soma’da o övdüğü ocakta saat başı ölenlerin sayısını açıklıyor ve... HHH ... Basın toplantısında RTE; haklı olarak öfkesi burnunda olan işçi ailelerini, halkı bir başbakana yaraşır ağırlıkta teselli edecek yerde sanki her konuda doğruyu söyleyen bir kimliği varmış gibi, maden ocaklarındaki faciaları, “Bu işin fıtratında, doğasında var” diye yenilir yutulur bir lokmaymış gibi değerlendirince toplumsal tepkiyi tetikledi... Enerji Bakanı da bir güzel yuhalandı. Hele Sağlık Bakanı’nı halkın elinden korumaları zorlukla kurtardı. Ya Başbakan?.. Nerede cesur yürekli Kasımpaşalı RTE. Barolar Birliği Başkanı karşısında aslan kesilen RTE; binlerce işçi ve yakınlarının, halkın; “İstifa, defol git, katil Başbakan” diye haykırmalarına, otomobilden fırlayıp “beni ulusal irade seçti. Bir avuç işçi, siz kim oluyorsunuz da faciayı siyasete çeviriyor, bana defol git diyebiliyorsunuz” diye diklenemedi. Kurtuluşu bir markete sığınmakta buldu. HHH O her şeyi bilen ama etrafındakilere, çevresindekilere cahil muamelesi yapan, aşağılayan bir Başbakan. Soma’daki basın toplantısında, madenlerde gerekli önlemlerin alınıp alınmadığını, denetimlerin yapılıp yapılmadığını soran bir gazeteciyi azarladı ve “Siz madenciliği bilmiyorsunuz, ben anlatayım” dedi. Soma’daki faciayı küçük göstermek için 1800’lerde, 1900’lerin ilk yarısında çeşitli ülkelerde yaşanmış olaylardaki ölü sayılarını verdi. Oysa, Almanya’da 50 yıldır, İtalya’da 30 yıldır, Fransa’da 35 yıldır ölümlü maden ocağı faciaları yaşanmıyor. HHH Madenlerde ölüm olaylarında Çin’i bile geride bıraktık. Ama Başbakan’a ne gam! O her alanda olduğu gibi maden facialarında da dünyada birinciliği başka ülkelere kaptırmayacak gibi görünüyor. Baksanıza kanıta: Çok bilir Başbakan açıklamaktan kaçındı ama yıllardır madenlerde ölüm vakaları yaşamayan Batılı ülkelerin madenlerinin fıtratında ölüm yok! Yalnız Türkiye’de var!.. SOMA “Bulduğumuzda hepsinin de iki eli dua eder durumda yukarı doğru açıktı. Sedyeye koymak için düzelttik. Tekrar dua eder hale geldi.” İkinci günkü kurtarma çalışmasına katılan bir görevli böyle anlatıyor. Adı bende saklı... Yerin yüzlerce metre altında dua ederek kurtarılmayı bekleyen bir grup işçiyi halka halinde oturmuş, elleri havada bulduklarını söylerken gözlerini siliyor. Bir başka görevli, herkesin tanıdığı ikiz kardeşlerin birbirine sarılarak bulunduğunu anlatıyor. “Herhalde kelimeişehadet getirdiler” diye ekliyor. Cenazelerin sedyeye kat kat sarılarak konulmasının sebebi de buymuş: Zehirli gaz, kanı donduruyormuş ve “düzeltmek” çok zor oluyormuş. Sabah iki yeğenini toprağa vermiş, şimdi de başka bir yakını için ocağa gelen bir işçiye sordum: “İlk gün sedyede oksijen maskesiyle çıkarılan işçilerin, aslında içeride cansız bulunduğu doğru mu?” Doğruymuş... Oğlunun televizyonda maskeyle çıkarıldığını gören bir annenin daha sonra evladını bulamadığını anlatınca “Peki neden böyle bir şey yapılmış olsun” diye sordum. İşçinin verdiği yanıt, tuhaf ve muhakemeyi HABERLER Madendeki Yangının Suyla Trajedisi zorlasa da çok düşündürücü: “Kan parasını az ödemek için... Bize vereceği para daha az olacağı için...” Kat kat, hikâye hikâye böyle bin kez ölünür mü? Burada ölünüyor işte. HHH Soma maden ocağının altı, hâlâ “işçi” bedeni dolu. Önceki akşam durdurulan kurtarma çalışması sabah hâlâ başlamamıştı. Çalışmaların Cumhurbaşkanı Gül’ün ziyareti dolayısıyla durduğu gibi “dehşet verici” bir söylenti kulaktan kulağa yayıldı. “Bu kadar da vicdansızlık olur mu” sorusuna, işçi yakınları “Olur tabii. Geceye bırakacaklar. Gündüz çıkarmaya artık cesaret edemiyorlar” diyor. Ancak asıl iki nedenin, madendeki “yangın” ile “bu yangını söndürmek için basılan su” olduğu konuşuluyor. En alttaki yangın sürüyormuş. Madenden çıkarken, nöbeti devreden kurtarma ekibi “kimyevi toz” da kullanmaya korktuklarını söylüyordu. Basılan suyun ise cenazelerin şişmesine ve bütünlüğünün bozulmasına yol açtığı ve bu durumdaki cenazelerin sedyeye nasıl aktarılacağı konuşuluyordu. HHH Dündar Sural, tozun toprağın arasında çömelmiş yeğeninin çıkarılmasını beklerken anlatıyor: “Soyunma yerleri leş gibi. O tuvaletlerde köpeği bağlasan durmaz. O yemekhanede açlıktan ölecek halde olsan iştahın kesilir. Duvarlar leş gibi. Yerler b.k dolu. Biri keşke Cumhurbaşkanı geldiğinde bunu bağırsa.” Engelli İsmail Yıldırım çıldırmış gibi bağırıyor: “On guruşluk değerimiz yok. Paran varsa değerlisin. Sattılar bizi buraya. Sattılar. Bizim altımızda cipler yok.” İlk günden beri ocağın başındaki acılı ailelerin dilinden düşmeyen bu “cip” konusu ne peki? Şirketin Genel Müdürü Ramazan Doğru, Soma’nın içinde lüks cipiyle dolaşmayı çok severmiş. AKP’li eşi Melike Doğru’nun özel şoförü varmış. Hafta sonları mangal partileri dillere destanmış. İlçede yayılan söylentiye göre, karıkoca patlamanın ardından yurtdışına “kaçmış”. Gören duyan, nerede olduklarını bilen yok. Zaten, ilk andan beri şirket de ortada yok... “Hani?” diyor taksi şoförü “Cumhurbaşkanı’nı karşılayan ekipte, genel müdürün olması gerekmez miydi?” Dönüş yolunda sohbet ettiğimiz İbrahim, karşı yönden gelen beyaz otobüsleri gösteriyor. Önlerinde “İmbat Madencilik” tabelası asılı en az yedi sekiz otobüs geçiyor. İbrahim soruyor: “Hani üç günlük yas vardı? Hepsi hikâye! Bu moralle nasıl çalışacaklar?” Sonra ben soruyorum: “Sence bu maden faaliyete devam eder mi, kapanır mı?” “Bence kapanması lazım. Kapanmazsa bil ki arkasında Başbakan var abla.” ‘Kâğıt bitti, savcıya anlatırsın’ İstanbul Haber Servisi Gezi Parkı eylemlerinde polis şiddetinden kaçanların sığındığı Dolmabahçe Bezmi Âlem Valide Sultan Camisi’nde içki içilmesi iddiası ve yaralılara tıbbi müdahale edilmesiyle ilgili 255 sanığın yargılandığı davada savunmalar alınmaya devam ediyor. Duruşmada konuşan sanık Zekeriya Öztürk, gözaltına alındığında ters kelepçe takıldığını belirterek, “Buna itiraz edince bağırdı ve hakaret etti. Araç giderken polisler araca vurarak ölüm tehditlerinde bulundular. Karakolda anlattım ancak polis ‘Kâğıt bitti. Savcıya anlatırsın’ diyerek anlattıklarımı yazmadı” dedi. İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya 17 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı. Duruşmada şimdiye dek 255 sanıktan 102’si dinlendi. Sosyal hizmet uzmanı olan sanık Zekeriya Öztürk, olay günü Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusu’ndan arkadaşı ile birlikte çıkarak Fındıkzade’ye gitmekte olduklarını belirterek, şöyle konuştu: “Yollar kapatıldığı için Talimhane tarafından İmam Adnan Sokak’a girdik. Sivil giyimli üzerinde sırt çantası, ilaç solüsyonu olan bir şahıs ben ve arkadaşımın koluna girdi. Bir grupla değildik ve ‘dağılın’ uyarısında bulunulmadı. Israr üzerine GBT işlemi yapacağını söyledi ancak kimlik göstermedi.” Eğitim koçu Görkem Yıldır Gültepe de olay günü saat 18.3019.00 sıralarında kız arkadaşıyla birlikte yemek yiyip Gümüşsuyu’na gitmekte olduklarını anlatarak, “Uyarı yapmaksızın polis gaz fişeği attı. İTÜ’nün içine girdik. 3 kalkanlı polis ‘direnmiyorum’ dememe rağmen kalkanlarıyla üstüme bastılar. ‘2 gündür uyumadık. Buraya niye geldiniz? Böyle iyi mi?’ diye bağırıyorlardı. Otobüse bindirilirken ters kelepçe taktılar” dedi. Sanık Enis Tunçay ise Süzer Plaza’da arkadaşıyla birlikte yemek yedikten sonra dışarı çıkarken gözaltına alındığını aktararak şöyle konuştu: “Şiddete maruz kaldım. Ters kelepçe taktılar. Psikolojik işkence altında kaldım. İç çamaşırımız kalacak şekilde çıplak arama yaptılar.” Sanık Cem Arslan da işe gitmek için Taksim Meydanı’nda bulunduğunu belirterek, “2 tane sivil polis beni gözaltına aldıklarını söylediler. İşe gidiyorum deyince minibüste yer olduğu için gözaltına almak zorunda olduklarını söylediler” dedi. Mahkeme duruşmayı 20 Mayıs’a erteledi. 255 sanıklı Gezi davasındaki savunmalarda polis şiddeti gözler önüne serildi n DİYARBAKIR / MARDİN (Cumhuriyet) Şırnak merkeze bağlı olan ve terör olayları nedeniyle boşaltılan Görmeç köyü yakınlarında 4. Motorize Piyade Taburu’na bağlı askeri üs bölgesinin yol inşaatında çalışan işçileri taşıyan servis aracı önceki gece bir grup PKK’li terörist tarafından durduruldu. PKK’liler çalışma sonunda evlerine giden servis aracında bulunan 9 kişiyi silah tehdidi ile yanlarına alarak ormanlık alana götürdü. Olayın duyulmasının ardından bölgeye güvenlik güçleri sevk edilerek arama tarama faaliyeti başlatıldı. Mardin’in Dargeçit ilçesinde 8 Mayıs’ta terör örgütü PKK üyeleri tarafından evinden kaçırılan Kılavuz Mahallesi muhtarı Süleyman Belge, önceki serbest bırakıldı. n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Soma’da yaşanan ve en az 283 kişinin yaşamını yitirdiği maden faciası nedeniyle bugün yapılması planlanan AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı da iptal edildi. Başbakanlık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, AKP Genel Başkanı ve Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılması öngörülen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı, maden faciası dolayısıyla iptal oldu. PKK 9 işçiyi kaçırdı AKP il başkanları toplanmadı Bürokratlar şantiyeye ANTALYA (DHA) AKP’li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, 7 üst düzey belediye bürokratını araştırmacı olarak Antalya’nın en uzak ilçelerinden Gündoğmuş’a gönderdi. Bürokratlar için, il özel idaresinin ilçedeki kapanan şantiye yatakhanesi “devlet dairesi”ne çevrildi. Bilgisayarsız, taşıtsız kendilerinden araştırma yapması istenen bürokratlardan işbaşı yapan 3’ünden geliş gidiş saatlerini faksla büyükşehir belediyesine bildirmeleri istendi. AKP’nin yerel seçimlerde Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni kazanmasının ardından eski başkan CHP’li Mustafa Akaydın’ın ekibinde yer alan 11 bürokrat, Antalya’nın en uzak ilçelerinden Gündoğmuş ve Akseki’ye gönderildi. n İstanbul Haber Servisi Türk Eğitim Derneği (TED), Manisa’nın Soma ilçesinde yaşanan maden faciasında hayatını kaybedenlerin çocukları için burs kampanyası başlattı. “Soma’ya El Ver” kampanyasının düzenlenmesi için harekete geçen TED, “Soma’nın Evlatları Artık Hepimizin Evladı” sloganıyla başlatılan kampanya kapsamında, yurttaşlar yapmaya davet edildi. Bağış yapmak isteyenler, “0 312 417 42 02” telefon numarası aracılığıyla TED’e, veya “www.ted.org.tr” sayfasından ayrıntılı bilgiye ulaşabilirler. Soma için burs kampanyası ‘Üstüme bastılar’ Emniyet’te şark tayinleri İstanbul Haber Servisi İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde memurlardan başkomiserlere kadar olan şark tayinleri dün akşam saatlerinde belli oldu. Buna göre, İstanbul’da 4 bin 500 polis şarka gönderilirken, şarktan 1200 polis İstanbul’a geldi. Şarka gönderilen polisler arasında 17 Aralık Büyük Rüşvet Operasyonu’nu gerçekleştirdikten sonra tayin furyasında başka görevlere kaydırılan ve şark görevi gelmiş polislerin de bulunduğu belirtildi. Kadro istediler MemurSen, Erdoğan’a 4/B ve 4/C’liler için talebini iletti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, MemurSen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ile bir araya geldi. Görüşmede Gündoğdu’nun Erdoğan’a, 4/B ve 4/C’li personele kadro istediği belirtildi. Başbakanlık Resmi Konut’ta basına kapalı yapılan görüşme yaklaşık 1 saat sürdü. Görüşmeye ilişkin MemurSen’den yapılan yazılı açıklamada, Soma konusunda bilgi alışverişi yapıldığı kaydedildi. Gündoğdu, görüşmede, torba yasaya eklenmesi istenilen talepler de Erdoğan’a iletildi. Buna göre, 2005’ten sonra göreve başlayan personele bir derece verilmesi, 4/C’li sözleşmeli personele kadro verilmesi, KİT’ler ve kamuda çalışan üniversite mezunu işçilerin KİT’lerde 2 sayılı cetvele, diğer kamu kurumlarında çalışanların memuriyet kadrolarına geçirilmesi, öğretim elemanlarının ücretlerinin iyileştirilmesi, kadın istihdamının artırılması, öğretmen ihtiyacının tamamlanması, yardımcı hizmetler sınıfında görev yapan personelin de ek göstergeden yararlandırılması, yurtdışı teşkilatlarında 4/B statüsünde görev yapan sözleşmeli personelin kadroya alınması ve aile yardımından faydalandırılması ile KİT’lerdeki sözleşmeli personelinin yıllık izinlerinin bir sonraki yıla devredilmesi hususlarının torba kanunda yer alması talep edildi. Eczacılar Günü kutlaması iptal n İstanbul Haber Servisi 14 Mayıs Eczacılar Günü kutlaması, Soma’da yaşanan maden faciası nedeniyle iptal edildi. İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör, Eczacılar Günü’nü hem toplumsal, hem de mesleki birçok sorunla karşıladıklarını, bu nedenle bu yıl kutlamama kararı aldıklarını belirterek, “Eczanelerimiz ekonomik nedenlerle kapanmak noktasına geldi. Mesleğimizin geleceği için çözüm üreten, kapsayıcı bir yasa istiyoruz” dedi. Bahçeli, Demirel ve Sezer ile görüşecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı seçimi için önerdiği çatı aday formülü için eski Cumhurbaşkanları Süleyman Demirel ve Ahmet Necdet Sezer ile görüşecek. MHP lideri Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı seçimi için önerdiği çatı aday formülü için bazı ziyaretler yapacak. Bu kapsamda Bahçeli’nin ortak çatı adayı tespiti ile ilgili temas ve görüşmelerine bugün yapacağı ziyaretlerle başlayacağı belirtildi. MHP’den yapılan yazılı açıklamada Bahçeli’nin bugün saat 16.30’da 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i, 20 Mayıs salı günü saat 14.30’da ise 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i ziyaret edeceği ifade edildi. Açıklamada, “Partiler üstü bir gaye ile Çankaya’nın 12. değerli ismini tespite yönelik bu ziyaretler sırasında eski cumhurbaşkanlarımızın düşüncelerine müracaat edilecek ve görüş alışverişinde bulunulacaktır” denildi. MİT TIR’larının durdurulduğu operasyonla ilgili iddianame kabul edildi SAVAŞ KÜRKLÜ Savcı, ‘mizansen’ dedi lan davanın iddianamesinde, aralarında yarbay, yüzbaşı, üsteğmen, astsubay ve uzman çavuşların bulunduğu şüpheli askerler E.T. (40), H.G. (32), Ö.K. (31), G.M. (32), H. K. (30), B.K. (30), H.Ö. (30), H.İ.K. (28), A.Y. (40), M.Ö. (30), C.K. (40), H.Ü. (29), S.Y. (35) hakkında “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme, devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama” suçlarından birer kez ömür boyu ve 20’şer yıla kadar hapis cezası istendi. MİT mensuplarının isimlerinin yanı sıra devlet sırrı niteliğindeki bilgi ve belgelere yer verilmeyen iddianamenin giriş kısmında, MİT’in görevleri anlatılırken “MİT mensuplarına hizmetlerinin yerine getirilmesi sırasında bakanlıklar ile diğer n İstanbul Haber Servisi İstanbul Eyüp’teki bir kafeye caddeden geçen ve plakası henüz belirlenemeyen bir otomobildeki kişiler tarafından silahla ateş açıldı. Saldırıda, 1 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. Kafe ve çevresinde inceleme yapan polis, yaklaşık 25 boş kovan buldu. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. n MALATYA(Cumhuriyet) İnönü Üniversitesi kampusunda 50 kişilik BDP’li grup Soma’daki faciaya ilgili basın açıklaması yapmak için toplandı. Bu sırada karşı yönden gelen ülkücü grupla aralarında tartışma oldu. Basın açıklaması yapılamazken iki grup arasında çıkan kavgayı ayırmak için polis gaz kullandı. Polisin ülkücü grubu uzaklaştırmasının ardından BDP’li grup otobüslerle kent merkezine gitti. n ANKARA (AA) Süper Loto’da kazanan numaralar “14, 19, 21, 31, 48 ve 49” oldu. 6 bilen 1 kişi, 5 milyon 11 bin 369 lira kazandı. 5 bilenler 4 bin 327, 4 bilenler 98 ve 3 bilenler 7 lira yetmiş beşer kuruş ikramiye kazandı. İstanbul’da saldırı: 1 ölü ADANA Adana’da MİT TIR’larını durduran 13 asker hakkında müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. İddianamede, “Söz konusu mizansen ve operasyonun amacının Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine casusluk faaliyeti olduğu ve devletin gizli sırlarının ortaya dökülmesinin amaçlandığı açıkça anlaşılmıştır” denildi. MİT’in görevleri anlatılırken de “MİT mensuplarına hizmetlerinin yerine getirilmesi sırasında bakanlıklar ile diğer kamu kurum ve kuruşları gereken her türlü yardım ve kolaylığı göstermekle yükümlüdürler” ifadesi kullanıldı. Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi’ne açı kamu kurum ve kuruşları gereken her türlü yardım ve kolaylığı göstermekle yükümlüdürler” denildi. 48 sayfalık iddianamede, şüphelilerin yanı sıra tanık ifadelerine de yer verildi. 7 MİT mensubunun yanı sıra bir MİT mensubunun ailesine ait cep telefonun da dinlendiğinin savunulduğu iddianamede şu ifadeler yer aldı: “Suriye devletinin Türkiye aleyhine elini güçlendirmeyi ve Türkiye Cumhuriyeti devletini, hükümetini, MİT’in ve Dışişleri Bakanlığı’nı uluslararası toplumda ve Suriye’deki Esad rejimine karşı zayıf, suçlu ve çaresiz bırakmayı amaçlamış bir casusluk faaliyetidir.” İddianamede ayrıca, diğer şüpheliler ve tüm iddialar hakkındaki dosyanın ayrılarak soruşturmanın devam ettiği kaydedildi. İnönü’de Soma gerginliği 1 kişiye 5.1 milyon TL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle