29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 MAYIS 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA Madende maliyet Hiçbir işin ölümle düştü kaderinde ölüm yok Üniversitelerin Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümlerinin öğretim üyeleri  Soma’da yaşanan işçi katliamıyla ilgili ortak bir açıklama yaptı. Açıklamada “Güvencesiz, sendikasız çalıştırma biçimlerinde ve alt işveren uygulamalarındaki hızlı artış, işçi ölümlerinin artmasının önemli nedenleri arasındadır” denildi. Akademisyenler, Soma’da yaşanan işçi katliamı ile ilgili ortak açıklamada “Unutulmamalıdır ki, uygun güvenlik önlemleri alındığı takdirde iş kazası ve meslek hastalıkları önlenebilecektir. Yapılan hiçbir işin kaderinde ölüm olmadığı gibi, çalışırken yaşamını kaybetme riski ile karşı karşıya bırakılan insanların yaşama hakları ellerinden alınmaktadır” görüşünü savundu. Aralarında Prof. Dr. Mesut Gülmez, Prof. Dr. Kuvvet Lordoğlu, Prof. Dr. Ahmet Makal, Prof. Dr. Sedat Murat, Prof. Dr. Ahmet Selamoğlu, Prof. Dr. Abdurrahman Ayhan ve Doç. Dr. Aziz Çelik gibi isimlerin bulunduğu ve Ankara, İstanbul, Uludağ, Kocaeli, Anadolu, Dokuz Eylül, Marmara, Muğla, Namık Kemal, Adnan Menderes üniversitesi öğretim üyelerinin de aralarında yer aldığı çok sayıda akademisyen, konunun yakın takipçisi olacaklarını duyurdular. OLCAY BÜYÜKTAŞ EKONOMİ [email protected] Özel üretim ile kamudaki üretim arasında 12 yıllık ortalamada 13 kata varan ölüm oranlarının bazı yıllarda 244 kata ulaştığı görülüyor 11 Zonguldak havzasındaki üretimi baz alarak bir çalışma yapan Genel Maden İş Sendikası’nın elde ettiği veriler, maliyetin nasıl indiğini oldukça yalın bir şekilde gözler önüne serdi. Sendika tarafından yapılan araştırmaya göre 100 bin ton kömür üretiminde yaşanan kazalardaki ölüm oranlarının özel ile kamu arasında 244 kata kadar çıktığı yıllar var. Zonguldak kömür havzasında ölümlü kazaları mercek altına alan Genel Maden İş Sendikası, bu havzada son günlerde çoğumuzun ilk kez duyduğu rödevanslı saha üretimi ile Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından yapılan üretimi ve ölümlü iş kazalarını inceliyor. 2013 yılı ocak ayı itibarıyla ortaya konan verilere dikkatli bakıldığında maliyetlerin nasıl düştü ğü de kendiliğinden ortaya çıkıyor. Rödevanslı saha denen özel sektörün işlettiği ruhsatlı ya da kaçak işletmelerin yaptığı üretim miktarındaki oranlara karşı ölümlerin çokluğu, uygulanması gereken kuralların, alınması gereken önlemlerin nasıl işletme sahiplerinin insafına bırakıldığının da kanıtı. Söz konusu madenlerde iş den indirdiği katliamdan üç gün sonra iyice ortaya çıktı. Ne yaşam odaları var ne de mekanize pano Madende kalanlara ilişkin umutların iyice tükendiği şu dakikalarda artık konuyla ilgili herkes çok iyi biliyor ki, maden sahibi Gürkan’ın övünerek anlattığı ne kurtarma odaları var ne u Güzel ölmek değil insanca yaşamak için indikleri yerin yedi kat altında ekmeğini kazanan madencilerin özel sektörde ölümlü iş kazasına maruz kalma oranının en düşük olduğu yıllarda bile kamuya göre en az beş kat fazla olduğu ortaya çıktı. letme maliyetini yükselten en önemli iki unsur işçi ücretleri ile işçi güvenliği ve işyeri sağlığı olarak görülüyor. Geçen yıl işletmede maliyetleri 130140 dolardan 23.8 dolara indirdiğini övenerek anlatan Soma Madencilik’in sahibi Alp Gürkan’ın da sihirli bir formül bulmadığı, maliyetleri nerelerde mekanize üretim panoları... Yılda iki kez yapıldığı ileri sürülen denetimlerin ne pahasına geçiştirildiği, eksik görülen güvenlik unsurlarının bildirilip bildirilmediği, orada örgütlü olduğu söylenen Türkiye Maden İş Sendikası’nın güvenlik konusunda bu kadar zafiyete nasıl rıza gösterdiği bile artık öne mini yitirmiş durumda. Zira, 500 kişiyi 20 gün yaşatmaya yetecek odalar değil, yalnız bir oda olduğunu onun da 20 kişiye mezar olduğunu biliyoruz. Trafonun olması gerektiği gibi güvenlikli bir yapı içinde olmadığını, hava giriş noktalarının yeterli olmadığını, mekanize üretim panosu denen cafcaflı şeylerin en azından bu madende olmadığını ne yazık ki 300’e yakın madencinin acı kaybıyla öğrendik. Gürkan tarafından çeşitli zamanlarda çeşitli medya kuruluşlarına verilen maliyet ve güvenlik demeçlerinin nasıl yanıltıcı birer reklam olduğunu ama “Kâr etmezsek bu işe girmezdik” sözünün ise ne kadar soğuk bir gerçek olduğunu öğrendiğimiz gibi... Üretim az cinayet çok Bizdeki maden u Çalışma Bakanı Faruk Çelik, 2012’de Türkiye’nin ILO’ya ait uluslararası maden sözleşmesini, ‘Çok daha kapsamlı hükümler içerdiği’ gerekçesiyle imzalamadıklarını söyledi. DUYGU GÜVENÇ düzenlemesi 4/C’liye döner hakkı sermaye ALİCAN ULUDAĞ Özel sektörün 140 bin ton kömür üretimi için 10 işçi yaşamından olurken kamuda 3 milyon 200 bin ton üretimde 11 madenci yaşamını yitirdi. Genel Maden İş tarafından hazırlanan çalışmaya göre, özelkamu karşılaştırmasında 12 yıllık ortalamada 13 kata ulaşan ölüm oranı, özel sektöre ait ruhsatlı ve kaçak kömür sahalarında zaman zaman 244 kata kadar çıkıyor. Örneğin 2003 yılında ruhsatlı ve kaçak madenlerde yalnız 44 bin tonluk kömür üretimine karşılık 18 maden emekçisi yaşamını yitirirken aynı yıl TKİ’de 2.9 milyon ton kömür üretimi yapılıyor ve ölümlü kazalarda yaşamını yitiren madenci sayısı 8. Aynı şekilde özel sektör 2004’te 38 bin ton üretim yapıp bu madenlerde 17 işçi yaşamını yitirirken kamuda 2.8 milyon ton kömür üretimi yapılıyor ve yaşamını yitiren madenci sayısı 5. Kömür üretim sahalarının 2005’ten itibaren özel kurumlar tarafından işletilmesini yaygınlaştıran hükümet, yaptığı uygulama ile özel sektörde üretimin artmasını sağ çok daha ileri imiş ANKARA Danıştay 12. Dairesi, Sağlık Bakanlığı’nda 4/C kapsamında çalışan geçici personele döner sermayeden ek ödeme verilmesine karar verdi. Batman Kadın Doğum ve Ço cuk Hastalıkları Hastanesi’nde 657 sayılı Yasa’nın 4/C maddesi kapsamında geçici personel olarak görev yapan Şahin Demir, 23 Kasım 2006’dan dava tarihine kadar hak ettiği döner sermaye ek ödemesinin kendisine verilmesini istedi. Hastane yönetimi istemi reddetti. Bunun üzerine Demir, sendikası Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) aracılığıyla dava açtı. Danıştay 12. İdare Mahkemesi, 4/C’li personelin ücret dışında hiçbir parasal ve özlük hakkının bulunmadığı iddiasının kabul edilemeyeceğini, buna karşın bu tür personelin hangi haklara sahip olduğu konusunda yasal boşluk bulunduğunu belirtti. Kararda, “... geçici personelin Sağlık Bakanlığı döner sermaye ek ödemesinden yararlandırılmasına ‘statü’ bağlamında hukuki bir engel bulunmadığı” belirtilerek, durumunun yönetmeliğe uygun olması halinde bu ödemeden yararlandırılmaları gerektiği vurgulandı. larken vahşi kâr hırsıyla hareket edilen işletmelerde meydana gelen kazaların artması ve ölüm oranlarının yükselmesine de ne den oldu. 2005’ten sonra çift haneli ölümlü kazalar yalnızca özel işletmelere ait ruhsatlı ve kaçak madenlerde yaşandı. Soma’ya yardım eli Soma’da yaşanan maden faciasından sonra şirketler, bankalar ve STK’ler hayatını kaybeden madencilerin ailesine yardım elini uzattı. Bazı bankalar kredi borçlarını silerken sivil toplum kuruluşları da yardım çağrısı yaptı. Ekonomi Servisi Manisa Soma’da yaşanan facia nedeni ile iş dünyası ve üniversiteler de harekete geçti. İş Bankası, Akbank, Şekerbank, ING Bank, TEB, Aktifbank ve Bank Asya Soma faciasında yaşamını yitiren kişilerin kendilerine olan kredi borçlarının silineceğini açıkladı. Şirketlerden ve bankalardan yapılan destek açıklamaları şöyle: * İş Bankası: Kaybettiğimiz maden işçilerimizin bankamıza olan borçları silinecektir. Tüm maden işçilerimizin ve ailelerinin bankacılık hizmetlerinde ihtiyaç duyacağı her türlü kolaylık bankamızca gösterilecek. İlk aşamada, olaydan etkilenen müşterilerimizin bireysel ve ticari bütün kredilerinin ve kredi kartlarının ödemeleri de faizsiz olarak ertelendi. Bu kapsamda yapılacak havale ve EFT işlemleri ücretsiz olarak gerçekleştirilecek. * Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, “Bizim de Soma için çalışmamız olacaktır. Kâr/zar meselesi bu tür konularda kesinlikle önemli değil” dedi. * Türk Eğitim Derneği (TED) “Soma’nın Evlatları Artık Hepimizin Evladı” sloganıyla eğitim seferberliği başlattı. Bağış yapmak isteyenler, 0 312 417 42 02 No’lu telefon ya da www.ted.org.tr sayfasından bilgi edinebilirler. * Facianın ardından kazazede ailelerinin Türk Telekom ve Türkiye Odalar ve Borsalar TTNET ile ilgili tüm sabit hat Birliği Başkanı (TOBB) Rifat kullanımının 12 ay boyunca ücHisarcıklıoğlu, Soma’daki retsiz olması kararı aldı. Şirket facianın mağdurlarına ayrıca, bu ailelerin Türk Teledestek olmak için yardım kom ve TTNET’e olan borçlakampanyası başlattıklarını rını da silecek. açıkladı. 81 ilden 365 oda Vodafone ve Turkcell, ve borsanın destek vereceği bölgedeki abonelere bekampanyaya ilk bağışı 5 dava dakika ve SMS tamilyon lira ile TOBB yaptı. nımlandı. Avea, bölgedeTOBB, şirketlere destek çağrısı ki kullanıcıların hesaplarına yaptı. Kampanya için banka 100’er dakika, 500’er MB hesap numarası şöyle: internet tanımlandı. “Türkiye İş Bankası AŞ TOBB * Yapı Kredi Üst YöŞubesi 4375 45045 numaralı neticisi Faik Açıkalın: “TOBB SOMA MADEN Soma kazasında vatanFACİASI YARDIM HESABI. IBAN daşlarımızın yanında olnumarası: TR29 0006 4000 0014 mak için teknik çalışma3750 0450 45.” larımızı sürdürüyoruz. Her oda ve borsa istediği * Akbank Genel Mümiktarda katkıda bulunabilecek. dürü Hakan Binbaşgil: Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Hayatını kaybeden maKonfederasyonu Genel Başkanı dencilerimizin bankamızBendevi Palandöken de hayatını da bulunan bireysel krekaybedenlerin aileleri ve yaralı dilerini silecek, yaralı maişçiler için yardım kampanyası dencilerimizin de kredilebaşlattıklarını belirtti. rini başvurmaları halinde Öte yandan Maliye Bakanlığı, ihtiyaçları doğrultusunda Soma ve Kırkağaç ilçeleri ile yeniden yapılandıracağız. Balıkesir Savaştepe’deki elir ve * Anadolubank Gekurumlar vergisi mükellefleri nel Müdürü Gökhan Güiçin birinci üç aylık geçici vergi nay: Anadolubank olarak beyannamesinin verilme ve hayatını kaybedenlerin aiödeme süresini 23 Mayıs’a lelerin yanında olmak için kadar uzattı. tüketici kredisi ve kredi kartı borçlarını siliyoruz. TOBB kampanya başlattı ANKARA CHP’nin 20 gün önce Soma ile ilgili Araştırma Komisyonu kurulması önerisini reddeden hükümetin, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) madencilikle ilgili 176 No’lu sözleşmesini de “Bizdeki düzenlemeler daha ileri” diyerek imzalamadığı ortaya çıktı. Hükümetin maden güvenliğiyle ilgili uluslararası sözleşmeyi imzalamamasının gerekçesini Maden Mühendisleri Odası’ndan mü‘Önceliğimiz hendis Mehmet Doğan açıkladı. Doğan, 176 olacak’ “Uluslararası toplanMaden Mühendistılarda Türkiye’nin leri Odası Başkan bu sözleşmeyi imzaYardımcısı Can Dolamamak için sunduğan, Türkiye’nin imğu gerekçe ‘bizdeki zalamadığı ILO’nun düzenlemelerin daha 176 No’lu sözleşiyi olduğu’ şeklinde” mesinin imzalanması için çaba gösterdedi. Doğan’ın açıkladığı bu gerekçeyi Ça menin ilk gündemleri olacağını söyledi. lışma Bakanı Faruk Doğan, facia için Çelik’in soru önerge“işin fıtratında var” disine verdiği yanıt da yen Başbakan Taydoğruladı. yip Erdoğan’a, “BuÇelik, CHP Bar nu söylemek bizim tın Milletvekili Rıza okuduğumuz derslere ayıp etmektir; Yalçınkaya’nın Ocak tüm okuduğunuz ya2012’de, “Uluslaralan demektir. ‘Boşurası Çalışma Örgüna maden mühenditü ILO’nun 176 sasi olmuşsunuz’ deyılı Madenlerde mektir” diyerek karSağlık ve Güvenlik şı çıktı. Doğan, hüküSözleşmesi’nin imzametin, odaların yetkilanmamasının neden lerini torba yasayla elleri nelerdir” sorusulerinden almasına da na verdiği yazılı yanıt işaret ederek “Mesleki denetim hakkımıza ta Türkiye’deki düzenlemelerin daha ileri ol son verilmek isteniyor ve sonuç bu” dedi. duğunu savundu. Türkiye’de büyüme demokrasiye bağlı Ekonomi Servisi Stanford Üniversitesi Siyasal Bilimler Profesörü Francis Fukuyama, Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesinin demokrasiye bağlı olduğunu belirterek, “Türkiye’nin büyüme modelinde sorunlar var. Türkiye’de tasarruf oranı oldukça düşük. İnsan sermayesine yatırım yeterince yok” dedi. İSO 12. Sanayi Kongresi’nde konuk konuşmacı olarak konuşan ve sözlerine Soma’da ölen madenciler için başsağlığı mesajı ile başlayan Fukuyama, Türkiye’nin büyüme modelinin yabancı yatırıma dayalı olduğu için sorunlu olduğunu, insan sermayesine yeterince yatırım yapılmadığını, orta gelir statüsünden yüksek gelir statüsüne geçmek için herkese açık siyasi sistemin daha da geliştirilmesi gerektiğini ve sürdürebilir ekonomik büyümenin demokrasinin sürdürülebilirliğine bağlı olduğunu vurguladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle