02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 MART 2014 SALI 12 yapmıştı? AKP iktidarında bu göreve atanmış olan ve “başbakana bağlı” komutan Silivri’de hücredeydi. Buna karşılık “başbakana bağlı” göreve paraşütle inen kişi hakkında ise yangından mal kaçırırcasın, TBMM’den “kişiye özel” yasa geçirilerek, haklıhaksız ya da sanıktanık olarak yargı önüne çıkarılması engelleniyordu. Yasa teklifini yapan AKP milletvekili Recep Özel, MİT Müsteşarı hakkında “Memleket için çalışanlar bu kadar kolay harcanmamalı” diyordu. Demek ki Genelkurmay Başkanı memleket için çalışmadığı için yıllar sonra kolayca harcanabiliyordu! Çünkü biri “komutan”, ötekisi “hükümdarların hükümdarı” idi! “Terörist” suçlamasıyla Başbuğ “tutukevi” kavramının artık “cezaevine” dönüştüğü Silivri’de üç kişilik bir odada yalnız kalıyordu. Aynı suçlamadan dolayı emekli Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon da Silivri’deydi. İki asker dönem arkadaşıydılar. Başbuğ’un isteği üzerine Tolon da onun odasına aktarıldı. Bu odaya aktarılacak üçüncü kişi merak ediliyordu! İnternet’te dolaşan bir resimde merak edilen üçüncü kişi görülüyor! 17 Aralık yolsuzlukları olayında bakan çocukları, İranlı “altın tüccarı”, bir banka genel müdürü tutuklandılar. Tayyip Efendi’nin oğlu Bilal’in paraları “sıfırlama” çabalarının ses kayıtları açıklandı. Emniyet yetkilileri, savcılar, yargıçlar görevlerinden alındılar. Bilal oğlan “savcıya” gizlice ifade verdi. “Savcı”, emniyetten 17 Aralık ile ilgili kayıtların silinmesini istedi. Yolsuzluk kahramanları 28 Şubat’ta salıverildiler. Senaryonun “yapımcısı” Tayyip Efendi, Başbuğ’un da tutuklandığı Ergenekon olayının “savcısı” olduğunu 2008’de açıklamıştı. “Senaristin” ipliği pazara çıkınca “yapımcı” Tayyip Efendi, Ergenekon “savcısı” Erdoğan’ı “burada bir katakulli olduğu açık” sözleri ile görevden alıp “avukatlığına” soyunduğu Başbuğ’u 26 ay sonra içeriden çıkardı! DIŞ HABERLER [email protected] Suriye’de anestezi yapılamadığı için yaralılar metal çubukla bayıltılarak ameliyata alınıyor u yazının ilk bölümü 17 Şubat 2012’de yayımlandığında senaryonun nasıl gelişeceği bilinmiyordu. Yazıya 7 Mart 2014’teki gelişme ile “Dördüncü Perde” eklendi! 23 Nisan 1920’de Ankara’da kurulan bağımsız Türkiye “devleti” hakkında bir senaryo gündem oluşturuyor! Senaryo: Fethullah Gülen Yapımcı: Recep Tayyip Erdoğan Yönetmen: Sam Amca TC ‘Devleti’ İçin Senaryo! B Hastalara dayakla anestezi Dış Haberler Servisi Şiddetin sürdüğü Suriye’de insani krizin boyutu her geçen gün ağırlaşırken ülkenin sağlık sistemi de çöküyor. Save The Children örgütünün hazırladığı rapora göre, Suriye’deki hastanelerin yaklaşık yüzde 60’ı ya hasarlı ya da yerle bir olmuş durumda, doktorların yarısı çatışmalar nedeniyle ülke dışına kaçtı. Tıbbi malzemelerde yaşanan eksiklikler de ölüme yol açıyor. Felaket tablosuna göre, ilaç üretiminin yüzde 70 azaldı ğı Suriye’nin birçok bölgesinde sağlık birimlerinde hastaların yaralarının sarılmasında sargı bezi olmadığı için eski giysiler kullanılıyor. Hastalara tıbbi araçgereç eksikliğinin de etkisiyle yanlış kan veriliyor; ilaç, temiz su olmadığı için sterilizasyon yapılamıyor. Anestezi yokluğu nedeniyle bazı yaralılar metal çubuklarla bayıltılarak ameliyata alınıyor. Güç kaynaklarının olmadığı hastanelerde yenidoğan servislerinde kuvözdeki kimi bebek donarak yaşamını yitiriyor. Doktorların ameliyat yapacak malzeme olmadığı için kanamalı hastaların hayatını kurtarmak umuduyla doğrudan kol ve bacaklarını kesme yoluna gittiSuriye’de çöken sağlık sisteminin başta çocuklar olmak üzere sivillere etkileri, Save The Children’ın raporuna konu oldu. Malula’da aralık ayında kaçırılan rahibeler, takas ile serbest bırakıldılar. (Fotoğraflar: AFP) Kuzey Afrika’dan sorumlu direktörü Philip Luther, “Yarmuk’taki sivillere, hiçbir söz hakları olmayan ölümcül bir oyunda piyonlar gibi davranılmaktadır” dedi. Rapora göre hükümet güçleri, Yarmuk’taki okullara, hastanelere saldırılar düzenliyor. ‘Kâfir diye 10 yaşındaki çocuğu katlettiler’ 1943’te Afyonkarahisar’da Başbuğ ailesi, doğan çocuklarına İlker adını verdi. Adındaki “er”lik hecesinin etkisiyle olsa gerek, yüksek eğitim için gittiği Harp Okulu’ndan 1962’de mezun oldu. Çeşitli görevler yaptığı TSK’nin merdivenlerinde başarıyla tırmandı. Birinci Perde: Üçüncü Perde: ği de raporda yer alan ifadelerden. Halep’te savaştan önce 2 bin 500 olan doktor sayısının şu an 36’ya düştüğü kaydediliyor. Aşı uygulamalarının sekteye uğradığına, çocuk felcinin hortladığına, bulaşıcı hastalıkların, böbrek yetmezliği vakalarının arttığına işaret ediliyor. Amerikalı Suriyeliler Tıp Birliği raporuna göre 3 yılı aşkın süredir yeterli tıbbi bakım ve ilaca ulaşamayan ve kronik hastalığı bulu Dördüncü Perde: ‘Silah olarak açlık’ nan 200 bin kişi yaşamını yitirdi. Uluslararası Af Örgütü’nün raporunda ise Suriye ordusu, Filistinlilerin yoğun bulunduğu Yarmuk mülteci kampını kuşatarak açlığı “savaş silahı” olarak kullanmakla suçlandı. Rapora göre ordu kuşatmasının sıkılaştığı geçen temmuzdan bu yana kampta 200 kişi yaşamını yitirdi. Bu kişilerden 128’i açlıktan öldü. Örgütün Ortadoğu ve Suriye’nin Dera kentinde El Kaide militanlarının “kâfir olmakla suçladığı” ve aralarında 10 yaşındaki bir çocuğun da bulunduğu on kişiyi kurşuna dizerek katlettiğini gösteren görüntüler yayımlandı. Öte yandan başkent Şam’ın Malula beldesinde geçen aralık ayında bir cihatçı grup tarafından kaçırılan 13’ü rahibe 16 kişi dün ülkedeki cezaevlerindeki 150’den fazla kadın tutuklunun serbest bırakılması karşılığında özgürlüğüne kavuştu. 16 kişinin takası için arabuluculuk yürüten Katar’ın yanı sıra Lübnan heyeti tarafından SuriyeLübnan sınırında teslim alındığı bildirildi. Silivri’ye biriki.... Komutanlarının ve Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyelerinin verdikleri seçkin siciller ile 2002’de orgeneral oldu. YAŞ’taki (üstelik AKP’li siyasacıların oluru ve cumhurbaşkanının onayı), asker üyelerinin olumlu kanaat notları ile 2008’de Genelkurmay Başkanlığı’na getirildi. Başarılarından dolayı göğsüne “TSK Üstün Cesaret ve Feragat” ve “TSK Üstün Hizmet” madalyaları takıldı. Adındaki “er”likten yola çıktıktan sonra, soyadının Orta Asya Türklerindeki anlamını yerine getirerek TSK’ye “başbuğ” oldu. 1968’de Ankara’da Fidan ailesi ise doğan çocuklarına Orta Asya Türklerinde “hükümdarların hükümdarı” anlamına gelen Hakan adını verdi. Hakan, Kara Kuvvetleri Muhabere (haberleşme) Okulu’ndan 1986’da mezun oldu. TSK’ye “astsubay” olarak katıldı. “Başçavuş” iken 2001’de kendi isteğiyle TSK’den ayrıldı. Ankara’da Avustralya Büyükelçiliği’nde “Kıdemli Siyasal Danışman!” olarak görev yaptıktan sonra gittiği ABD’deki eğitimini Ankara’da doktora ile tümledi. Çeşitli kamu görevleri arasında Başbakanlık danışmanlığı yaparken Milli Emniyet Teşkilâtı’na “Müsteşar Yardımcısı”, sonra da “Müsteşar” olarak atandı. Her ikisi de “doğrudan başbakana bağlı” görevleri yüklendiler. Biri merdivenin basamaklarını anlatmak için yabancı dillere Yunancadan giren “hiyerarşi”, Osmanlıcası ile “silsilei meratip” denilen rütbeler aşamasını başarıyla tırmanarak tepeye ulaştı… Ötekisi paraşütle tepeye indi… İki gündür gazetelerde, her ikisi de doğrudan “başbakana bağlı” bu üst düzey yöneticiler olan İlker Başbuğ ve Hakan Fidan haberlerinden geçilmiyor. Anayasa gereği “Yüce Divan’da” yargılanması gereken Genelkurmay Başkanı “terörist” suçlaması ile “Özel Yetkili Mahkemede” sorgulanıyor. Üstüne üstlük, Türk basını için utanç sayılabilecek iki başlık da dünkü gazetelerde yer aldı. Hürriyet: “Darbeyi K.K. Komutanıyken planladı.” Vatan: “TSK’ye sızmış üst düzey Ergenekoncu” Her iki gazetemiz daha sorgusu yapılmamış, cezası kesinleşmemiş, TSK’nin tepesine başarıyla tırmanmış, yıllarını terörle mücadeleye vermiş Başbuğ’un “idam fermanını” bu başlıklara taşıdılar. Bu sözlerin bir savcıya ait olduğunu anlatmak için başlıklar ne “tırnak” içine alınmıştı, ne de “ünlem işareti” ile tamamlanmıştı. Başlıklar, sanki yargıdan çıkmış son karar gibiydi. Kısaca, o “komutan” değildi. TSK’ye “sızmış bir terörist” idi! İnsanın aklına bir soru geliyor! Peki, darbeyi KKK iken planlamıştı da, AKP Hükümeti onu neden Genelkurmay Başkanı Tek adaylı seçimden ‘ezici zaferle’ çıktı Yüzde 100 Kim Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, seçimden sonra üniversiteyi ziyaret etti. (AFP) ABD’den sürpriz ve sessiz ziyaret DUYGU GÜVENÇ Dış Haberler Servisi Kuzey Kore’de önceki gün yapılan seçimlerde ülkenin lideri Kim Jong Un aday olduğu bölgede beklendiği gibi oyların yüzde 100’ünü aldı. Resmi haber ajansı KCNA babasının doğum yeri olan Paektu Dağı bölgesinde Kim’in oyların tamamını almasını, halkın genç lidere gösterdiği “mutlak destek ve derin güvenin ifadesi” diye değerlendirdi. Diğer bölgelerdeki sonuçlar ise henüz belli olmadı. Toplam 687 bölgede yapılan seçimlerde, yönetimin belirlediği tek adaya oy verilirken, seçmenlerden “Evet” ya da “Hayır” seçeneklerini işaretlemeleri istendi. Ülkede, Kim Jong Un’un babası Kim Jong İl’in 17 Aralık 2011’de kalp krizi sonucu yaşamını yitirmesi üzerine iktidara gelmesinin ardından ilk kez seçim yapıldı. Böylece Kim Jong Un, iktidardaki İşçi Partisi’nin Genel Sekreteri, Başkomutan, Ulusal Savunma Komitesi Başkanı ve Mareşal unvanlarınının yanına milletve kili sıfatını da ekledi. Seçimlere katılım oranının da yüzde 100 olduğu açıklandı. Kim’in en küçük kız kardeşi Kim Yo Jong da ilk kez resmi bir görevle kamuoyu önüne çıktı. 26 yaşında olduğu sanılan Kim Yo Jong, ağabeyiyle beraber sandık başına giderek, üst düzey parti yetkilileri ve komutanlarla birlikte oy verecekler listesinde “üst düzey yetkili” sıfatıyla yer aldı. Kim Yo Jong’un, başkanlık sekretaryasında etkinliklerden sorumlu direktör olduğu sanılıyor. Kim Yo Jong daha önce Kim Jong İl’in cenazesinde ağabeyinin yanında görülmüştü. ANKARA ABD Başkanı Barack Obama’nın iç güvenlik ve terörle mücadele danışmanı Lisa Monica’nın geçen hafta, Erdoğan ile Obama arasında “mesaj alındı” polemiği yaşandığı gün Türkiye’de olduğu ortaya çıktı. Washington’ın, “Başkan Obama’nın ağzına bazı kelimelerin konmasından hoşlanmıyoruz” diyerek rahatsızlığını Ankara’ya ilettiği öğrenildi. ABD Büyükelçiliği kaynakları, Monica’nın görüşmelerinde Fethullah Gülen’in iadesi ve AnkaraWashington arasındaki “mesaj alındı” polemiği ile ilgili değerlendirmelerin gündeme gelip gelmediği konusunda yorum yapmaktan kaçındı. Monica’nın Ankara temasları sırasında ayrıca Suriye’de büyüyen terör tehdidi de ele alındı. Monica, Türkiye’nin ardından Yemen ve Suudi Arabistan’ı da ziyaret ederek teröre karşı işbirliği için destek istedi. T.C. DENİZLİ 3. (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2012/8 SATIŞ Satılmasına karar verilen taşınma zın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 No’lu Taşınmazın Özellikleri: Denizli ili Merkez, İstiklal Mahallesi 4542 Ada, 9 Parsel sayılı taşınmaz tapuda arsa olarak kayıtlı ise de arsanın üzerinde bodrum+zemin+1 katlı betonarme karkas tarzında yapılmış bina vardır, bina projeli olup 1998 yılında alınmış yapı ruhsatı vardır, bodrum katı odunluk ve müştemilat, diğer her bir katı ayrı ayrı mesken olarak kullanılmaktadır, bodrum katı 98,19m2, zemin kat 115,98m2, 1. Katı 134,46m2 inşaat alanlıdır, her kat içinde 3 oda, bir salon, 1 mutfak, 1 banyo ve 1 tuvalet vardır, zemin katta salon ile oturma odası arasında kırma kapı olup, yatak odasının balkonu plastik doğrama ile oda içine alınmıştır. Odaların tabanı rabıta kaplamadır, vernikli ve cilalıdır, ancak 1. katın rabıtaları cilalı değildir, iç kapılar ahşap pencereler plastik doğramalıdır, duvarlar plastik badanadır, bina sobalıdır, elektrik ve suyu mevcuttur, ıslak zeminler seramik kaplamadır, bina yaklaşık 13 yıllıktır üzeri ahşap oturtma çatı ve kiremit örtülüdür bina bakımlıdır her iki kat boş olup oturulmamaktadır, bina III sınıf A grubu yapılar özelliğindedir, taşınmaz belediye hudutları içinde olup imar planı dahilindedir çevresinde 3 katlı yapılar vardır, elektrik, su, PTT, kanalizasyon gibi belediye hizmetlerinden yararlanmaktadır, ara cadde üzerindedir. Adresi: İstiklal Mah. 1274 Sk No: 77 Denizli Yüzölçümü: Arsa tapuda 215m2 alanlı olup, binanın bodrum katı 98,19m2, zemin katı 115,98m2, 1. katı 134,46 m2 inşaat alanlıdır. İmar Durumu: Ayrık nizam, 2 kat, bina yüksekliği: 6,50m, bina derinliği: imar yönetmeliğinin 28. madde, ön bahçe: 3.00m, komşu mesafe: 3.00m, arka bahçe mesafesi 3.25m. Kıymeti: 205.250,00 TL KDV Oranı: %18 1. Satış Günü: 15/09/2014 günü 10.00 10.10 arası 2. Satış Günü: 13/10/2014 günü 10.00 10.10 arası Satış Yeri: Denizli Adliyesi Zemin Kat 3 No’lu satış odası önü %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Taşınmazın satışı yapıldığında ihale bedeli hissedarlara hisseleri oranında paylaştırılarak, hisselerine düşen bedeller Denizli Vakıflar Bankası Bereketli Şubesi’ne hissedarlar adına şahıs hesabı açtırılmaktadır. 7Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/8 Satış sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.28/01/2014 (İİK md 126) * İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.* Bu örnek bu yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan örnek 64’e karşılık gelmektedir. İkinci Perde: Türkiye sus! “Avukat”, birlikte kurdukları paralel devletin “senaristi” Feto Efendi’nin Türkiye’ye verilmesini, senaryonun “yönetmeni” Sam Amca’dan istedi. Telefon görüşmesinde ABD Başkanı Barack Hussein Obama’nın “mesaj alındı” dediğini söyledi. Beyaz Saray, Vaşington’daki Türk gazetecilerine “açıklamanın doğru olmadığını (yani yalan)” yazılı olarak iletti. Feto Efendi’nin “yeşil pasaportunun” ABD’de Türk temsilciliklerinde uzatılıp uzatılmadığının yanı sıra cuma günü şu soruyu sormuştuk: “Elbette Türk ‘yeşil pasaportu’, ABD vatandaşlığına geçişin ilk aşaması olan ‘green card (yeşil kart)’ değildir. Eğer bu pasaport uzatılmadı ya da değiştirilmediyse Feto Pennsylvania’da ‘yeşil kart hamili’ olarak mı kalıyor?” Utku Çakırözer, eski Vaşington Büyükelçisi ve CHP milletvekili Faruk Loğoğlu’na dayanarak 2004 yılında Tayyip Efendi ile “Dışişleri Bakanı” olarak Vaşington’a giden Abdullah Gül’ün, ABD Yönetimi’ne Feto Efendi’ye “yeşil kart” verilmesi için mektup ilettirdiğini açıkladı. Şimdilerde ise Tayyip Efendi, “Facebook, YouTube” gibi İnternet bağlantılarının “susturulması” gerektiğini açıkladı. Yani Türkiye “faceless (yüzsüz) book” olacak! Bu kadar “faceless” kime yakışır? Hesap no: Vakıflar Bankası Bereketli Şubesi TR410001500158007301521623 IBAN Satış şartları: 1İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 15699) T.C. ANKARA 22. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2011/133 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAŞINMAZIN ÖZELLİKLERİ: Ankara ili, Çankaya ilçesi, Çamlıtepe Mahallesi, 8125 ada, 6 parselde kayıtlı, 1. kat 4 bağımsız bölüm No’lu mesken cinsi taşınmazdır. Daire antre, salon, 3 oda, mutfak, WC, banyo ve 2 adet balkondan oluşmaktadır. Arka ve yan (kuzey, doğu ve güney) cepheli olup güneş görür durumdadır. Doğalgaz kombili kat kaloriferi ile ısıtılmaktadır. Net (faydalı) alanı 93 m2’dir. Yukarıda özellikleri yazılı taşınmaz bir borç nedeniyle açık arttırma usulüyle satılacaktır. Gayrimenkulün geniş evsafı dosyamızda mevcut bilirkişi raporunda açıklanmıştır. Adresi: Çamlıtepe Mah. Şehit Coşkun Sk. Ergün Apt. 3/4 Çankaya / ANKARA Yüzölçümü: 93,00 m2 Arsa Payı: 64/672Kıymeti: 130.000,00 TL KDV Oranı: %1 1. Satış Günü: 14/04/2014 günü 10:3010:40 arası 2. Satış Günü: 13/05/2014 günü 10:3010:40 arası Satış Yeri: ANKARA ADLİYESİ 2 NO’LU MEZAT SALONU SIHHİYE/ANKARA Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüç 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin(*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/133 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.17/02/2014 hanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 15246)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle