02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 ŞUBAT 2014 CUMARTESİ 8 n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK GÜNCEL ettiğini müjdelediği Yeni Türkiye ile ilgili açıklamalarını izledikçe... ... Artık bu Türkiye’nin, sayesinde nasıl olacağını, neler içereceğini merak etmiyorsunuz herhalde. Hele AKP’li Cumhurbaşkanı’nın özel mahkemelerin gereksiz olduğunu duyumsatan açıklamalarını TV’lerden ilan etmesi yok mu? Meraklarınıza bir de şaşkınlık ekliyor olmalı. Zira 2004 yılında birkaç kez huzuruna çıktığım Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nin kaldırıldığını, eşdeğerde özel yetkili ağır ceza mahkemelerinin kurulduğunu... ... Bu mahkemelerin 2007’de Çankaya’da koltuğa oturduktan sonraki süreçte, örneğin Ergenekon ve Balyoz davalarında sahte delillere dayanarak verdikleri kararları sanki bugün öğreniyor. Son dönemlerdeki bağımsız yargının uygulamaları akla geldikçe Cumhurbaşkanı’nın yıllar sonra birden zamana ve zemine uyarak gerçekleri anımsadığını, yargı konusunda hidayete erdiğini düşünemeden edemiyor insan... HHH Başbakan ise Yeni Türkiye’de yargının nasıl çalışacağına dair öyle örnekler veriyor ki... Bir savcı, öyle rasgele birkaç tane polisi, komiseri çağırıp “Gelin bakayım şuraya baskın yapın” diyemeyecek. Savcılar, gerekeni yapabilmek için (günümüzde devletin değil adeta hükümetin valisi gibi davranan) valilerden yetki isteyecek. Eee tabii Yeni Türkiye’de savcıların çalışmalarını da yeni dünyaya örnek yasal kurallara bağlamak gerekiyor... Yeni Türkiye’nin mimarı Başbakan RTE: Öyle savcıların akıllarına estikçe, zırt pırt polise, şunu bunu al içeri diye talimatlar veremeyeceğini yasalaştırıyor böylece. Vali, bir muavinin yapacağı araştırmadan (tabii Başbakan asla söylemiyor, söylemeyecek de) savcıya yetki verip veremeyeceğini Ankara’ya sorduktan; hadi danıştıktan sonra diyelim, gönül rahatlığıyla savcının isteği doğrultusunda gerekeni yapabileceği iznini verecek! Oysa Yeni Türkiye yargısının inşa edilmesine Başbakan’ın sözünü ettiği yasalar henüz hazırlanma aşamasındayken başlanıverdi. 17 Aralık’ta başlayan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasını yürüten savcılara; dosyalardan el çektirildikten hemen sonra odalarındaki evraklar da kolilerle depoya kaldırıldı. HHH Kimi olgular tarihe karışıyor... Örnek ortada: Bundan böyle rüşvet olaylarına adları karışan dört bakan hakkında savcılığın soruşturma başlatması, fezleke hazırlayıp hükümete dayatması, hele oğlumuz Bilal’i sorguya çağırmak gibi uygulamalara girişmeleri ne hadlerine! Daha? Öyle yasalar getiriyor ki, Terörle Mücadele Yasası’nın temel 10’uncu maddesi güya kaldırılıyor ama o maddenin içeriği Türk Ceza Yasası’na yerleştiriliyor. HHH Yahu sanki bu ülkede yaşamadık. Telefonların dinlendiğini içeren öyküler günlerce, haftalarca gazetelerde yer almadı. Kocakulak, dinleyen kulak diye adlanan olaylardan hükümet dışında hemen bütün kurumlar söz etmedi sanki... Başbakan’ın evinde böcek bulundu ya... Aaa bir de baktık ki Başbakan derin uykudan uyanmış, başta telefon dinlemelerinden, evlere bürolara böcek konulduğundan yakınıyor, şikâyet ediyor. Önleyici yasa getiriyor. Sessiz kamuoyu hayretler içinde. Daha önce telefon dinlemelerine, böceklerle ilgili açıklamalara kulaklarını kapayan, önlem alınması isteklerini görmezden gelen, bu ne perhiz ne lahana turşusu Sayın Başbakan demek bile şaşkınlıktan akla getirilemeyen bu son süreçte... ... RTE, tarihsel bir itirafta bulunuyor: İnanılması zor bir bellek zafiyetiyle; Cumhurbaşkanı’nın, Meclis Başkanı’nın ve Başbakan’ın ve ailesinin dinlendiğini öylesine gönül rahatlığıyla söylüyor. Dinleme olayını, yasak yoldan ya da mahkeme kararı ile dinlenen telefon tapelerinin basına sızdırıldığı dönemi ve iddianamelerde tapelere delil olarak yer verilerek birçok kişinin canının yandığını bilmezden geliyor. Geçmişteki yaptırımlarını, hukuk dışı davranışları; örneğin telefon dinlemeleri, böcekleri, soruşturmaların ucu hükümetine, kendine ve AKP erkânına dokununca geçmişi birden unutan ve... Toplumdaki ıstırap izleri, olumsuz birikimleri üzerine, yargıdan idareye yeni sıkıntılar, bunalımlar ekleyecek Yeni Türkiye inşa eden bir Başbakan’ı var ülkemizin... İstemem, eksik olsun Yarabbi diyecek mi acaba seçmen? Beyin yıkıyorlar EMRE DÖKER İlkokul ve ortaokul öğrencilerine hurafelerle dolu kitapların dağıtımı sürüyor İZMİR Çiğli Kaymakamlığı’nın ilkokul ve ortaokul öğrencilerine yönelik “81 İl 81 Kitap Projesi” kapsamında, hurafelerle dolu kitapların dağıtımı tepkilere karşın sürüyor. Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’nün itibarsızlaştırılmaya çalışıldığı kitaplarda, açıkça Said Nursi propagandası yapılıyor, laiklik kötüleniyor. Eğitim sendikalarının “Projenin kaynağı ne?” sorusu ise yanıtsız kalmaya devam ediyor. Çiğli Kaymakamlığı’nın internet sitesinde projenin valilik, kaymakamlık, sosyal yardımlaşma fonu, sivil toplum örgütleri, okul aile birlikleri ve öğrenciler tarafından yürütüldüğü belirtilirken, kaymakamlığın okullara gönderdiği yazıda ise sadece hayırseverler tarafından desteklendiği vurgulanıyor. Kaymakamlık, EğitimSen’in “Projenin kaynağı nedir?” sorusuna ise yanıt vermemekte direniyor. EğitimSen 2 No’lu Şube Örgütlenme Sekreteri Mustafa Duran, iki yıldır süren bu projenin kaynağının ne olduğunun belli olmadığını, kaymakamlığın çelişkili açıklamalar yaptığını söyledi. Çiğli Kaymakamlığı’nın ilçede pilot olarak başlattığı projenin hemen durdurulması gerektiğini vurgulayan Duran, “Bu proje başlangıçta tüm öğretmen ve öğrencile 2. SINIFLARA DAĞITILAN KİTAPTAN l 2. sınıflara dağıtılan “Müslüman Kardeştir” kitabından: “Beyaz atlara binen melekler, İslam düşmanlarını birer birer öldürdüler. İnkârcıların kalplerine korku salacağım. Vurun boyunlarına. Doğrayın parmaklarını!” l 5. sınıflara dağıtılan “Ha Gayret Başaracaksın” kitabından: “Furkan bir gün yeni arkadaşına kedileri neden sevdiğini sordu. Çünkü oğlum, onlar mırıl mırıl Allah’a zikrediyorlar. Şerbetçi dede, Hasan’ı fark edince afiyetle böreğini yiyen zayıf bir kediyi gösterip sordu: Duyuyor musun? Neyi? dedi Hasan. Zikrini. Ne zikri? Şerbetçi dede, Hasan’ın yüzüne baktı. Ya rahim, ya rahim diyorlar kulağını yaklaştır da dinle dedi.” 6. SINIFLARA DAĞITILAN KİTAPTAN l “Muhteşem Osmanlı Kanuni Sultan Süleyman” kitabından: l “Sonuçta cariyeler köle statüsündedir. Sahipleri padişahtır. Padişah isterse onlarla karıkoca hayatı yaşayabilir. Çünkü köle, İslam hukukuna göre maldan sayılır. Mal sahibi malını dilediği gibi kullanma hakkına sahiptir. Padişahlar, hür ya da köle İslam hukukuna göre aynı anda sadece dört kadına nikâh kıyabilir, üzerine cariye de alabilirdi. Zaman cemaat zamanıdır. Bu ses hayatını milletin hayatı için feda eden İmam Bediüzzaman’dan başkası değildi... re zorunlu tutulmuş, gelen tepkiler üzerine gönüllülük esasına döndürülmüştür. Daha sonra ise okullara gönderilen yazıyla öğretmenlere zorunlu, öğrencilere ise gönüllü olduğu öne sürülmüştür. Bu projedeki kitaplar, belli bir kafa yapısında insan yetiştirme çabasıdır” dedi. Kampanyayla Çiğli Kaymakamlığı’nın açıkça suç işlediğini de anlatan Duran, her sınıfa toplam 567 kitap dağıtıldığını da bildirdi. Kitaplarda dikkat çeken ayrıntılar ise şöyle: l “Al Yazmayı Gül Eğlemek” kitabının farklı sayfalarında, şu ifadelere yer veriliyor: “En büyük maske nedir sence! Laiklik! Türk İslam medeniyetinin karşı karşıya kaldığı tehlikelerin en önemlisi bu bence! Gizli yabancı güçler tarihte, ahlakta, dinde en büyük tahribi laiklik maskesi altında yapıyor” l “Devlet ilahi irade üzerine kuruludur. Allah yolunda savaşmak demek, ancak Allah’ın koyduğu kurallar çerçevesinde savaş kararı alınabilir. Yani bu ölçüler içerisinde bir suçluyu öldürmek mümkün olabilir.” l “Atatürk’ün cumhurbaşkanı olmasından sonra başbakan olarak yönetimi ele alan İnönü, çok kurnaz bir siyasetçiydi. Kısa zamanda bütün ipleri ele almasını bildi. İsmet İnönü, Türk İslam medeniyetinin bütün kurumlarını ve kavramlarını toptan inkâr eden bir fikir sahibiydi. 1950’ye kadar sürekli hale getirdiği iktidarı döneminde, milli ve manevi değerleri yok etmek için çalıştı.” l “CHP seçimi valilerin ve polisin yardımı sayesinde kazanabilmişti. Atatürk, cumhuriyeti bir diktatörün eline bırakmak istemiyordu. Atatürk’ün ölümünden sonra Milli Şef, şimdi de Atatürk’ün bütün hatıralarını silecekti. Kendi heykellerini yaptırmış, pullardan ve paradan Atatürk’ün resimlerini kaldırmıştı.” l “Ehli sünnet geleneğinde takıyye yoktur. Biz cumhuriyet ve demokrasiyi gerçek manasıyla seviyoruz. Ancak laiklik adına milleti kuşatma altına alan gizli güçlerin takıyye yaptıkları ve dine karşı temelden düşman oldukları şüphesini taşıyoruz.” BDPHDP heyeti Öcalan ile görüşecek l DİYARBAKIR (Cumhuriyet) BDP grup başkanvekilleri Pervin Buldan ve İdris Baluken ile HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Sırrı Süreyya Önder’den oluşan BDPHDP heyeti çözüm süreci kapsamında önümüzdeki hafta İmralı’ya giderek terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşecek. Heyetin İmralı’ya hangi gün gideceği ise hafta içerisinde Adalet Bakanlığı tarafından belirlenecek. Heyet, Kandil’deki KCK yöneticilerinin Öcalan’a yazdığı 7 sayfalık mektubu Öcalan’a iletilmek üzere Adalet Bakanlığı’na vermişti. Görüşmeye kadar mektubun Öcalan’a iletileceği ve görüşmede Öcalan’ın yazdığı mektuba ilişkin görüşünü açıklayacağı belirtildi. Bu diploma töreni Türkiye’de! Yurt Haberleri Servisi Batman’da “Peygamber Sevdalıları ve Kur’an Nesli Platformu” tarafından 4 yıl eğitim verilen 144 kız öğrenciye “icazet’”adı altında diploma verildi. “Her eve bir âlim” sloganıyla başlatılan eğitimde, kızların Arapçanın yanı sıra İslami alandaki pek çok konuda ders gördüğü bildirildi. Bir düğün salonunda yapılan törene yalnızca ka dın ve çocuklar katıldı. Diploma alan kızlar sadece gözleri açık kalacak şekilde kara çarşaf giyerken, başlarına da beyaz tülbent taktı. Törene katılan tek erkek olan Doğru Haber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Göktaş “Bu Kürdistan’da hiç olmamış bir tören. Sadece dinlerini öğrenmediler, âlime de oldular. Bunun eşi benzeri yok” diye konuştu Kışlada şüpheli ölüm l TOKAT (Cumhuriyet) Reşadiye ilçesindeki jandarma komutanlığında görevli Jandarma Astsubay C.S. iddiaya göre, önceki akşam boş olduğunu düşündüğü silahını temizlemeye başladı. Ancak bu sırada tüfek ateş alınca çıkan kurşun yanında bulunan ve kısa dönem askerlik görevini yapan Emrah Erdem’in göğsüne isabet etti. Yaşamını yitiren Erdem’in tezkere almasına 3 gün kaldığı öğrenildi. l DİYARBAKIR (Cumhuriyet) PYD Eşbaşkanı Asya Abdullah, HDP’nin daveti üzerine dün Türkiye’ye geldi. Abdullah, Diyarbakır’da BDP Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eşbaşkan adayları Gültan Kışanak ile Fırat Anlı, DTK heyeti ve Rojava Koordinasyonu üyeleri tarafından karşıladı. Burada çeşitli görüşmeler yapan Abdullah, akşam saatlerinde Ankara’ya gitti. ROSA LUXEMBURG VE CLARA ZETKIN’Lİ PANKART’A ‘ÖRGÜT’ DAVASI PYD eşbaşkanı Türkiye’de Savcı, PKK’li sandı... DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü afişlerinde yer alan sosyalist hareketin önemli isimlerinden Rosa Luxemburg ve kadın hakları savunucusu Clara Zetkin’i terör örgütü PKK üyesi sandı. Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) Diyarbakır bileşenleri, geçen yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle üzerinde Luxemburg, Zetkin, 12 Mayıs 1974’te Irak’ta Baas rejimi tarafından idam edilen Kürdistan Öğrenciler Birliği (YXK) üyesi Leyla Kasım ve geçen yıl Paris’te suikast sonucu öldürülen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in fotoğraflarını yer aldığı “Rosa’lardan Sakine’lere sözünüz sözümüz, yolunuz yolumuzdur” yazılı afişler astırdı. Ancak afişler Diyarbakır 1 No’lu Hâkimliği’nin kararıyla toplatıldı ve tertip komitesi hakkında “örgüt propagandası yapmak” suçundan soruşturma başlatıldı. Avukat Ruşen Seydaoğlu, “Bu değerlendirme, yargının dünyanın temel dinamiği olan kadın mücadelesine dair hiçbir altyapısı ve eğitimi olmadığının göstergesidir. Yetkin olmayan savcıların yürüttüğü ve kadınların yargılandığı dosyalardan çıkan kararların toplum nezdinde ne denli hükümsüz olduğu bizzat savcılar tarafından bir kez daha ispatlanmış oldu. Kadın mücadele tarihinden bihaber savcılar da PKK henüz kurulmamışken ölmüş olan Clara Zetkin ve Rosa Luxsemburg’u PKK üyesi sayarak her gün onlarca kadının öldürüldüğü bu ülkede kadın sorununa ne denli uzak olduklarını göstermişlerdir. Bütün bu niteliklerden yoksun kişilerce yapılan yargılamaların sonuçlarının bu şekilde olacağını bilmek zorundayız” dedi. l DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Terör örgütü PKK’ye katılan ve 21 yıldır kendisinden haber alınamayan “Bawer” kodadlı Metin Değer’in, 1993’te kırsal kesimdeki bir çatışmada öldüğü örgüt tarafından açıklandı. Değer’in ağabeyi eski CHP Diyarbakır Milletvekili Mesut Değer, kardeşi için Sur ilçesi Saraykapı mevkisinde taziye çadırı kurarak taziyeleri kabul etmeye başladı. PKK: Değer 1993’te öldü İki ülkeden Türk uçaklarına taciz 10 çocuğa dava açıldı l ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay, Suriye’ye ait füze sistemi ile Yunanistan uçaklarının Türk uçaklarını taciz ettiğini bildirdi. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada Ege Denizi’nin uluslararası hava sahasında silahsız olarak keşif gözetleme uçuşu icra eden 1 deniz karakol uçağının Yunanistan’a ait 2 F16 uçağı tarafından, iki kez önleme ve toplam 1 dakika 19 saniye süreyle radar kilidini muhafaza etmek suretiyle taciz edildiği belirtildi. Açıklamada yine Türkiye Suriye hudut hattı boyunca icra edilen devriye görevi sırasında 1 F16 uçağının Hatay üzerindeyken, Suriye’de konuşlu SA2 füze sistemince 30 saniye radar kilidini muhafaza etmek suretiyle taciz edildiği yer aldı. l Yurt Haberleri Servisi AKP’de Kemer Belediyesi başkan adayının Yusuf Üras olarak açıklanmasının ardından istifalar devam ediyor. AKP ilçe gençlik kolları üyesi 40 kişi istifa dilekçelerini ilçe başkanlığına verdi. Adayın açıklanmasından sonra aday adayları Bedri Yalçın, Hasan Şeker ve Turan Anatürk ile 10 partili daha önce istifa etmişti. Zonguldak’ın Karaman Belde Belediye Başkanı AKP’li Mustafa Kalaycı, meclis üyeleri Cemalettin Akyol, Selahattin Akgün, Adem Üstündağ ve Mehmet Keskin ile birlikte partiden istifa ettiklerini açıkladı. HABER MÜDÜRÜ İFADEYE ÇAĞRILDI Cem TV’ye Gezi sorgusu MERT TAŞÇILAR AKP’de 44 istifa daha Aksoy’u özlemle andık ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Atatürkçü Düşünce Derneği’nin kurucusu, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi, hukukçu ve gazetemiz yazarı Muammer Aksoy, katledilişinin 24. yılında, anıldı. Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki gömütü başında düzenlenen törende konuşan ADD Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Emre Altınışık, “Eğer Aksoy’un cinayeti aydınlatılmış olsaydı katledilen diğer aydınlarımızın da cinayetleri aydınlatılacaktı” dedi. Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Hukuk Kurumu Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay da “Katledilişi tam bağımsız ve katıksız Kemalist aydınımızı halkından kopardı” ifadelerini kullandı. ANKARA İstanbul Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Müdürlüğü’nün yürüttüğü Gezi Parkı soruşturmasında CEM TV Haber Müdürü Pınar Işık Ardor ifadeye çağrıldı. Yapılan tebligatta Ardor, “Basın ve yayın yolu ile suç işlemeye alenen tahrik” suçundan ifadeye çağrıldı. 30 Ocak’ta gelen tebligatta Ardor’un haber müdürü olması nedeni ile şüpheli olarak ifade vermesi gerektiği belirtildi. Tebligatta, Ardor’un gelmemesi halinde zorla getireleceği belirtildi. Daha önce de RTÜK’ün Gezi Direnişi’nde halkı şiddete teşvik ettikleri gerekçesiyle Ulusal TV, Halk TV, CEM TV ve EM TV’ye ceza vermişti. l ADANA (Cumhuriyet) Merkez Yüreğir ilçesinde PKK yandaşlarının 17 Kasım 2013’te düzenlediği eylemde belediye otobüs şoförü 27 yaşındaki Ali Köse atılan taş sonucu, 6 yaşındaki İbrahim Taşkıran da otobüsün çarpması sonucu yaşamını yitirmişti. Cumhuriyet savcısı olayla ilgili iddianamesini tamamladı. 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen iddianameyle tutuklu 14 yaşındaki Y.D. ile 15 yaşındaki tutuksuz yargılanan D.D. hakkında “kasten öldürme” suçundan ömür boyu, “kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, terör örgütü propagandası yapma, yaralama” suçlarından da 56’şar yıla kadar hapis cezası istendi. Olaya karıştıkları ileri sürülen diğer tutuksuz yargılanan 8 çocuk hakkında da 27 ile 81 yıl arasında değişen sürelerde hapis istendi. Kafatası ve kemik bulundu l İstanbul Haber Servisi Sarıyer, Baltalimanı Mahallesi’ndeki ağaçlık alanda oynayan çocuklar, kısmen toprağa gömülü kafatası ve kemik parçalarını görerek durumu polise bildirdi. Bir çocuğa ait olduğu tahmin edilen kafatası ve kemikler Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle