Katalog

1 ŞUBAT 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan, parti kurmaylarına ‘Vekillerin yatak odalarına bile girmişler’ dedi 5 konmuş...” 12 yıl bir iktidar! Yok yargıpolis cemaatin elindeymiş, tuzağa düşmüşler, oyun oynamışlar. Yok suçsuz yere insanları Ergenekon çuvalına ‘550 vekil dinlendi’ EMİNE KAPLAN Diren Ey Kalbim... Şu dönekler var ya, şaklabanlar, ikiyüzlüler, çıkarları için rüzgârgülü olanlar, kalemini satanlar... Sen de kullanırsın onları, tarikatlar da iktidarlar da! Baktılar işler kötüye gidiyor; cemaat köşeye sıkışmış; polisyargı, dinlemeler, inlemeler var; “Aradan sıyrılmanın tam zamanıdır” diyerek keskin dönüş yaptılar. Pensilvanya’da Fethullah Gülen’le görüşmek için sıraya girenler; polisle, savcıyla sabah akşam görüşenler; bakıyorum, kutucuklar, kasalar ortaya çıkınca sağdan sola, soldan sağa, ortada hem sağa hem sola paralel yatışla “Vallahi çok pişmanım, Silivri davalarında dolmuşa geldik kuzum, özür dilerim” demeye başladılar. Her dönemde böyleleri olmuştur medyanın içinde... Bunun gibisini hiç görmemiştim! Mafya bozuntusu kerata! Aslında zavallının teki her biri! Kâğıt gibi kullanılır atılır, cebine beş on kuruş konulur, tetikçilik yaptırılır... Daniskasını yapıyor zaten! Her köşe başında varlar... Sahtekâr, düzenbaz, cambaz! Aptes almadan namaz da kılıyor, ipte yürümesini de beceriyor. Hele hele tetikçiliğine lafım yok! Kaptana bir şey olsa önce denize atlayacak olan kendisi. Her terazide tartılır böylesi... Hem pazarda hem manavda! HHH Hukuk devleti düzeninin çiğnenmesi, temel hak ve özgürlükler onu hiç ilgilendirmez! Hukuk ihlalleri katlanarak büyürken, iktidarcemaat ortaklığı bozulmuşken soluğu nerede alacağını biliyor. Dev bir dalgaya benzeyen rüşvet ve yolsuzluk! Sivil darbe hukuku, toplumu kuşatmış! TSK’nin için boşaltılmış! Adları Özgür, Taylan olan teğmenler yıllarca zindanda yatmış, aydınlar tutsak alınmış... Bunları görmeyen gözler şimdi ortaya çıkmış bas bas bağırıyor: “Paralel devlet var ya paralel devlet!” Anlatmaya başlıyor ardından: “Başbakanımızın, Cumhurbaşkanımızın eşlerini dinlemiş, odalarına böcek ANKARA İran dönüşü gazetecilere “Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve ailemize varıncaya kadar herkesi dinlemişler” diyen Başbakan Tayyip Erdoğan, parti kurmaylarına da “550 milletvekilini dinlemişler, yatak odalarına bile girmişler” değerlendirmesini yaptı. Fethullah Gülen’in son çıkan telefon kaydında 78 milletvekilinin istifa edeceği belirtilirken; AKP yöneticileri, partiden istifa etmeleri için milletvekillerine şantaj yapıldığını ileri sürüyor. Siyasette yeni bir telefon dinleme furyası yaşanıyor. Kimlerin kaydettiği ve yasal olup olmadığı bilinmeyen telefon kayıtları art arda internet sitelerine servis ediliyor. 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından cemaatle hükümet arasındaki kavganın büyümesiyle önce Fethullah Gülen’in “ananas” ifadesinin geçtiği telefon kaydı yayımlandı. Bunun ardından Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın yolsuzluk soruşturmasında adı geçen bir işadamıyla villa üzerine yaptığı konuşma servis edildi. Önceki gün Gülen ile bir kişi arasında geçen konuşma çıktı. Konuşmada Gülen’e AKP’den 78 milletvekilinin istifa edeceği bilgisi verilirken, operasyonla ilgili değerlendirmeler yapılıyor. Erdoğan’ın dinlemelerle ilgili yaptığı son açıklama dikkat çekti. Erdoğan, İran dönüşü gazetecilere yaptığı açıklamada,“Cumhurbaşkanı’na, Meclis Başkanı’na, bana, ailelerimize, çocuklarımıza varıncaya kadar herkesi dinlemişler. Direkt dinlemesi şart değil zaten, mesela birini dinliyor, ben de telefonla onunla konuşuyorum, oradan takılıyor. ‘Böcek’ itirafları gelmeye başladı. Arkadaşlar böcekle ilgili çalışıyor lar. Bazı şeyler yeni dökülmeye başladı. Herkes ürküyor, korkuyordu. Artık bilgiler gelmeye başladı. Kimler neler çekmiş neler, itiraflar gelmeye başladı” dedi. Başbakan Erdoğan, parti kurmaylarıyla yaptığı toplantılarda da benzer değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan’ın dinlemelerle ilgili olarak “Herkesi dinlemişler, 550 milletvekilini dinlemişler. Yatak odalarına bile girmişler” dediği öğrenildi. AKP yöneticileri, partideki bazı istifaları dinleme bağlantılı şantaja bağlıyor. Parti yöneticileri, milletvekillerinin istifa etmesi için şantaj yapıldığını belirterek “Sadece milletvekillerine değil operasyonları yapması, gözaltıları gerçekleştirmesi için hâkim ve savcılara da baskı ve şantaj yapıyorlar” görüşünü dile getiriyor. Şantaj iddiası Erdoğan ‘mağdurum’ diyor ama... Rakiplerinin Manidar hutbe Erdoğan’ın cuma namazını kıldığı Aksa Camisi’nde okunan hutbede “Kardeşlikte terk, sorumsuzluk, duyarsızlık yoktur. Hiç kimse ‘hakikat avucumda’ dememeli, ‘hakikat benim’ diye iddia etmemelidir. Müslümanlar olarak, yıkıcı değil yapıcı; ayrıştırıcı değil, birleştirici olmalıyız. Fitneyi değil, ıslahı esas almalıyız” ifadelerine yer verildi. (Fotoğraf: AA) kayıtlarını kullanmıştı ERDEM GÜL ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, “Cumhurbaşkanı’ndan Meclis Başkanı’na, benim, ailelerimize, çocuklarımıza varıncaya kadar herkesi dinlemişler” diyerek yeni bir mağduriyetten söz ettiği ve buna karşı yasal düzenleme yapacaklarını açıkladığı yasadışı dinleme ve izlemeleri, yakın dönemde siyasi rakiplerine ve büyük davaların sanıklarına karşı kullanması dikkat çekiyor. BDP’lilerin yasadışı telefon tapelerini miting meydanlarında okuyan, Ergenekon dinlemeleri için “teknik takip” diyen Erdoğan, eski CHP lideri Deniz Baykal ve MHP’lilerin kasetleri çıktığında da, “Yanlarındaki eşleri değil ki”, “Bunlar özel değil genel” ifadelerini kullanmıştı. Erdoğan’ın yasadışı dinleme ve izlemeler konusundaki tavrı, 17 Aralık öncesi ve 17 Aralık sonrası denilebilecek, yüzde yüz farklılık gösterecek nitelikler taşıyor. Erdoğan özellikle 2007’den sonraki döneminde başta Ergenekon, KCK ve Balyoz dava süreçlerinde ortaya çıkan yasadışı dinleme ve izlemeleri savunan açıklamalar yaptı. Erdoğan’ın, dinleme ve izleme olaylarıyla ilgili tavrını gösteren açıklamaları şöyle: BDP tapelerini mitingde okudu: Erdoğan, 2011 seçimlerine Oslo görüşmelerinin olumsuz sonuçlanması nedeniyle BDP ile çatışarak girdi. O sırada BDP Elazığ il yöneticisi ile BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak’ın yasadışı kaydedilen telefon konuşması internette yayımlandı. Erdoğan Elazığ mitinginde bu ses kayıtlarını gündeme getirerek “BDP’nin Elazığ il başkanıyla, BDP Eşbaşkanı arasındaki telefon konuşması internete düştü mü? Düştü. BDP’nin Elazığ İl Başkanı ‘AK Parti Elazığ’da bir kez daha 50 yapmasın’ diyor. ‘Eğer CHP 1 milletvekili çıkaracaksa, oyumuzu CHP’ye verelim, MHP çıkaracaksa, oyumuzu MHP’ye verelim’ diyor. Bu nasıl bir işbirliği? Bu nasıl bir muhabbet Sayın Bahçeli? Bu nasıl bir tezgâh?” diye konuştu. Teknik takip: Erdoğan, İran dönüşü açıklamasında telefon tapelerinde dinlemeye takılanların kayıtlarından yakınarak “Direkt dinlemesi şart değil zaten. Mesela kalkıyor Deniz’i dinliyor, ben de telefonla Deniz’le konuşuyorum. Oradan takılıyor veya Okan ile görüşüyorsa oradan giriyor. Yolu çok” dedi. Oysa Erdoğan, Ergenekon ve Balyoz’da gündemi sarsan yasadışı dinleme tapelerine “teknik takip” nitelemesini yaparak “Ortaya bakın bir sürü şeyler çıktı. Biliyorsunuz teknik takibe takılmalar vs. birtakım gazetelerde yayımlandı, internet sitelerinde yayımlandı. Bunlar bizi rahatsız eden konular. Ve kimlerle ne bağlantısı kuruyor bakın bunlar ortaya çıkıyor. Bunlar ortaya çıktıkça kim bilir geçmişte neler oldu neler?” diye savunmuştu. Baykal eline, diline, beline hâkim olsun: Erdoğan, 17 Aralık sonrası süreçte Deniz Baykal kasedini de “Paralel yapının komplosu” sözleriyle gündeme getirerek “Bu komplonun benzerleri Baykal’a, Demirel’e, Erbakan’a da yapıldı. En sert cevabı vermezsek bu komploların benzerleri yapılmaya devam edilecektir” dedi. Erdoğan, kasedin yayımlanıp genel başkanlıktan ayrılması sürecinde ise Baykal’ı “aile değerlerine zarar vermek” ve “ahlaki olmayan davranışlarda” bulunmakla suçlamıştı. Erdoğan, Baykal kasedi için, “Bak Hacı Bektaşı Veli diyor ki; eline, beline, diline, hâkim ol diyor. Hanım kardeşlerimden özür diliyorum, ama bundan önceki beline hâkim olmadı, gitti. Bu özel değil, genel” demişti. Erdoğan Baykal için ayrıca “Bir kasetle duman oldun gittin. Söylemeyecektim, konuşmayacaktım, en sonunda konuşturttu” ifadesini kullanmıştı. Kasetteki eşiniz değil: Erdoğan, Baykal ve MHP’lilerin kasetleri için ise yine seçim meydanlarında konuşmuş ve “Yanlarındaki eşleri değil ki bu özel hayat olsun... Başkası olunca bu ne oluyor, genel oluyor... Bu nasıl milliyetçilik...” demişti. Başbakanlık’taki ‘böcek’e casusluk soruşturması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın çalışma ofisinde iki yıl önce bulunan dinleme cihazlarına ilişkin soruşturma yürüten Ankara Memur Suçları Soruşturma Bürosu Başsavcı Vekilliği, “casusluk şüphesi” bulduğu olayın “devletin güvenliğine karşı suçlar” kapsamına girdiği gerekçesiyle dosyada görevsizlik kararı verdi. Soruşturma dosyası, Terörle Mücadele Yasası’nın 10. maddesiyle görevli başsavcı vekilliğine gönderildi. Erdoğan’ın resmi konutuna ve Keçiören’deki evine ameliyat geçirdiği 2011 Kasım ayında yerleştirildiği düşünülen “böcek”lere yönelik soruşturmada dikkat çekici bir gelişme yaşandı. Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun hazırladığı rapor, memur suçları soruşturma bürosudan sorumlu başsavcı vekili Zeki Bayrak’a geçen hafta gönderildi. Raporu inceleyen baş savcı vekili Bayrak, olayın casusluk olabileceği, devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar da terör savcılığınca soruşturulduğu gerekçesiyle dosyada görevsizlik kararı verdi. Soruşturma dosyası TMY’nin 10. maddesiyle görevli Ankara Başsavcı Vekilliği’ne gönderildi. Başsavcı vekili Murat Esen, üç savcı görevlendirdi. Savcılığın araştırması sürüyor. Erdoğan, ilk değerlendirmesini “Haydi hayırlı olsun” sözleriyle yaptı. Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in de dinlendiğine ilişkin açklaması üzerine harekete geçti. Başsavcılığın, Cumhurbaşkanı ve Meclis Başkanı’nın dinlendiği iddialarını araştırmak üzere resen soruşturma başlattığı öğrenildi. Yeni soruşturma doldurmuşlar! Bir yıl önceye kadar temel hak ve özgürlüklerden, Ergenekon davasında “suçluyla suçsuzun” bir çuvala doldurulduğunu söyleyenleri siz “terörist” diye yaftalamadınız mı? HHH Mafya bozuntusu, tetikçi kalemleri gazetecilik yaşamımda çok gördüm... Şimdi yeniyetmeleri var! Bunlar bir süre sonra kaybolup gideceklerdir. İster paralel yargı, ister yandaş, ister cemaatçi yargı olsun, demokrasisi gelişmemiş toplumlarda bu tür çalkantılar olur. Kuklalaşmış bir medya, köle gibi kullanılan ve kendi çıkarlarından başka hiçbir şey düşünmeyen sözde gazeteciler. Bunlar her zaman ezilenin değil ezenin yanında olmuşlardır... Dün yazdıklarını bugün unutup günah çıkartırlar... Haindirler! Beyinsizdirler! Vicdansızdırlar! Onları gördükçe aklıma Özkan Mert’in “Diren Ey Kalbim” şiirinin dizeleri gelir: “Diren Ey kalbim Diren Hayâsızlığa Namussuzluğa Diren Kötüye Çirkine, yanlışa Diren Yenilme.” Hukukta insanlık tarihi, demokrasi ve özgürlükler, halkın direnciyle gerçekleşir. Korkmadan! Yılmadan! Genç ve sevdalı bir yürekle boyun eğmeden... HHH Sen 12 yıldır iktidar olacaksın... Cemaatle ortaklık kuracaksın... Şafak operasyonları yapılırken; gazeteciler, bilim insanları, askerler tutuklanırken “darbecilerle hesaplaşılıyor” diyeceksin. Balbay, Tuncay, Soner, Nedim, Merdan, Hilmioğlu, İlker Başbuğ tutuklanırken kına yakacaksın... Haberin var mı, Merdan Yanardağ Muğla Cezaevi’nde... Bak KCK’liler içeride, Kürt meslektaşlarımız içeride... Sen ise şaklabanlığı sürdür, gazeteci kılığındaki şaklaban! Bakalım nereye kadar! ‘Satış koordinatörü Yıldırım mı?’ l CHP’li Oran’dan ‘Sabahatv’ için soru önergesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Başbakan Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan ile bazı bakanlar ve işadamlarına ait son telefon görüşmesi kayıtlarını bir soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı. Oran, Erdoğan’a “Sabahatv satış koordinatörünüz Binali Yıldırım mıdır? Takip için Bilal Erdoğan’ı görevlendirdiniz mi” diye sordu. Umut Oran, önergesinde “21 Temmuz 2013 tarihinde Cengiz Koloğlu ile evinizde yaptığınız görüşmede Sabah ve atv ile ilgili olarak ‘sıkıntıdayız, hallolacak bu iş’ demek suretiyle bu basın organlarının alınması yönünde sözlü talimat verdiniz mi? 21 Ağustos 2013’te talimatınız doğrultusunda Binali Yıldırım, İbrahim Çeçen ve Mehmet Cengiz’e Turkuaz Grubu’nun Cengiz, Kolin, Limak tarafından satın alınması için bir talimat vermiş midir? Kurulan para havuzunun koordinatörü Yıldırım mıdır” sorularına yanıt istedi. Oran, şu soruları da yöneltti: “3 Eylül 2012’de Ankara Ahlatlıbel’deki tesislerde, Yıldırım ile Mehmet Cengiz, Nihat Özdemir, Hayrettin Özaltın, Adnan Çebi arasında gerçekleşen buluşmada, sizin talimatınızla Yıldırım bu şahıslardan belli oranlarda para ödemelerini talep etmiş midir? Yıldırım ‘kendilerinden istenen ödeme oranlarının çok önemsenmemesi gerektiğini, demiryolu ihalesini (İstanbulAnkara hızlı trende tünel ihalesi) alarak zararlarını kapatacakları’ yönünde garanti vermiş midir? Turkuaz grubunun alınması için talimatlarınız uyarınca, 424.4 milyon liralık vergi borcu uzlaşma sonucunda sıfırlanan Cengiz İnşaat’ın sahibi Mehmet Cengiz, Nihat Özdemir, İbra ‘Lüzumsuz işler’miş! İZMİR (DHA) AKP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım seçim çalışması için gittiği Menderes’te, ortaya çıkan telefon görüşmesi kayıtlarında Sabahatv’nin satışına aracılık ettiği iddialarına ilişkin bir soru üzerine “Öyle adresi belli olmayan şeylere inanmayın. Lüzumsuz işlerle uğraşmıyoruz” dedi. Yıldırım’ın yanına yaklaşan bir kadın, özel hastanelerde tedavi katılım paylarının yüksekliğinden şikâyet etti ve “Götürenler götürüyor. Götürenler az götürsün” dedi. Yıldırım’ın yanıtı ise, “Sağlıkta çok alternatif var artık” oldu. ‘Hırsızı gördünüz kovalayın artık’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay, AKP’nin süresinin dolduğunu, sosyal demokrat anlayışın iktidara geleceğini söyledi. Balbay dün Karşıyaka’da yurttaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. Karşıyaka Çarşısı girişinde CHP’lilerin “Hoş Geldin Özgürlüğün Kalemi” pankartıyla karşılanan Balbay, çarşı boyunca yürüyerek halkla selamlaştı. CHP Karşıyaka İlçe Örgütü’nün önünde halka seslenen Balbay’ın konuşması sık sık sloganlarla kesildi. Karşıyakalılar daha sonra hep bir ağızdan, “Hırsız var!” diye bağırdı. Bunun üzerine Balbay, “Hırsızı gördünüz, kovalayın artık” sözleriyle de yoğun alkış aldı. Balbay, daha sonra Kırmızı Kedi Yayınevi’nde kitaplarını imzaladı. him Çeçen ve Celal Koloğlu’ndan 100’er milyon, Adnan Çebi’den 30 milyon, Hayrettin ve Nuri Özaltın’dan 20 milyon, toplam 450 milyon ABD Doları talep edilmiş midir? Bu meblağı duyunca Koloğlu’nun kriz geçirdiği, Cengiz’in kendisine 3 tansiyon hapı verdiği, bu yaşananların tarafınıza iletilmesine rağmen istenilen parada herhangi bir indirime gidilmemesi yönünde bir talimatınız bulunmakta mıdır?” Başbakan Erdoğan’a “Sizin adınıza bu işi takip etmesi için oğlunuz Bilal Erdoğan’ı görevlendirdiniz mi, bu projenin kod adı ‘Mekke Projesi’ midir, o tarihlerde sizin takip ettiğiniz Mekke’de gerçekleşecek, 15 işadamının katıldığı hangi proje vardır” diye sorarken, işadamlarının bu parayı kolayca ödeyebilmeleri için kendilerine Ziraat Bankası ile Halkbank’tan kredi açılması yönünde talimat verilip verilmediğini sordu. BDP LİDERİ BAŞBAKAN ERDOĞAN’I HEDEF ALDI ‘Biletini keseceğiz’ HAKKÂRİ (DHA) BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 30 Mart yerel seçimlerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın biletini keseceğini, ilk genel seçimde de yolcu edeceklerini iddia ederek, “İnşallah 30 Mart akşamı hem burada, hem de bütün Kürdistan’da büyük bir zafer kutlayacağız. Onun yerine de halk iktidarını inşa edeceğiz” dedi. Demirtaş, kalabalık ve uzun bir araç konvoyu ile kent merkezine 20 kilometre uzaklıkta bulunan Çiftlik mevkiinde karşılandı. Araç konvoyu ile kent merkezine geçen Demirtaş, belediye balkonunda halka hitap etti. İmralı ile bir diyolag başlamışsa burada Hakkâri halkının büyük emeği olduğunu belirten Demirtaş, bugün kısmi de olsa barış süreci yürüyorsa da bu halkın eseri olduğunu ifade etti. Mevcut Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu’na da yaptığı çalışmalarından dolayı teşekkür eden Demirtaş,şunları söyledi: “Bir yandan bizi suçlayacak, BDP sorunları çözmedi diyecek, Hakkâri’nin parasını Ankara’da kasalara hazineye alacaksınız, o paraları çelik kasalara, ayakkabı kutularına dolduracaksınız. Bu saltanat düzenenin artık son verme zamanıdır. 30 Mart bunun ilk adımıdır. AKP’nin biletini cebine koyacağı zamanıdır.” rda buROMA (AA) İtalya’da temasla , dün Gül h ulla Abd ı kan lunan Cumhurbaş a bir araİtalya Başbakanı Enrico Letta’yl Letta’yı ya geldi. Cumhurbaşkanı Gül, , görüşme konakladığı otelde kabul ederken a ziyareİtaly basına kapalı gerçekleşti. Gül, sorularını ti dönüşünde ise gazetecilerin endiği dinl de yanıtladı.Gül, kendisinin uda bir kon “Bu rine üze soru bir eki yönünd i. ded m” oru miy iste şey söylemek Gül: Konuşmak istemiyorum Kalyoncu’nun düğününe katıldı İstanbul Haber Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan Ankara’daki Seçim Üst Kurulu toplantısının ardından dün akşam İstanbul’a geldi. Erdoğan, Sabah gazetesi ile atv’yi satın alan ve üçüncü havalimanı projesinin konsorsiyum ortaklarından Kalyon İnşaat’ın patronu Orhan Cemal Kalyoncu’nun oğlunun Grand Cevahir Otel’deki düğününe katıldı. Erdoğan, Mehmet Kalyoncu ile Gökçe Kasapoğlu’na şahitlik yaptı. İşadamı Kalyoncu’nun ismi son dönemde gerçekleştirilen soruşturmalarda geçiyordu. ‘Böcek’ operasyonu Yurt Haberleri Servisi Antalya Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü ekiplerince, Kepez ilçesinde bir işyerine yönelik yapılan operasyonda 139 adet, içerisine gizli kamera yerleştirilmiş eşya ile sinyal bozucu jeneratörler, dinleme cihazları ve araç takip cihazları ele geçirildi. Kaçak eşyaların piyasa değerinin 23 bin TL olduğu belirlendi. (Fotoğraf: DHA)