18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 ARALIK 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET [email protected] SAYFA ‘Ayakkabı kutusu’ dediği için işten atılan İBBŞT oyuncusu Özyeşilpınar’a Erhan Yazıcıoğlu sahip çıktı KÜLTÜR 15 Doğum Kontrolü İhanet Onlar Tam yolsuzluk oylaması öncesi, Erdoğan, bir nikâh töreninde konuştu: “Bu ülkede yıllarca bir doğum kontrolü ihaneti yaptılar ve neslimizi kurutma yoluna gittiler. Neslin önemi, gücü ekonomide olduğu gibi manen de çok önemli.” Sosyal medya bir kez daha hepimizi gülmekten kırdı geçirdi. “Eyyy Prezervatif” diye başlayıp doğum kontrolünü “paralel”e, “darbe girişimine” bağlayanlar oldu... “Benim yumurtalık bacılarıma, sperm kardeşlerime yıllarca zulüm ettileeer” diyene; “Hayaldi gerçek oldu: Kondoma da karıştı” diyene ben de çok güldüm! Gelin görün ki, şu yukarıdaki “ihanet” nutkunu bir kahvede cahil adamın teki atıyor olsaydı gülüp geçmek daha kolay olurdu. Çünkü tutup da bu her yanı yanlış cümleyi, zihniyeti düzeltmeye kalkmazdı insan! Şimdi bu ifade biçimini neresinden düzeltmeye başlasam?.. Yukarıdaki söylemi “milletimizi güçlü kılmak için” benimsiyor Erdoğan. (Gündemi değiştirmek için demiyorum, bu zaten herkesin bildiği bir şey.) Güçle sayısal büyüklük arasında doğrudan bir bağ olmadığını birileri anlatmalı ona. Önemli olan nicelik değil, niteliktir. Doğum kontrolü onun sandığı gibi nesli kurutmak, kısırlaştırmak falan değildir. Doğum kontrolü, bir kadınla bir erkeğin, dilekleri zaman, diledikleri arayla, diledikleri (ve de bakabilecekleri) kadar çocuk sahibi olma hakkıdır. Bu bir insan hakkıdır. Yaşam hakkıdır. Kadının ve de çocuğun sağlık hakkıdır. Şimdilerde değil, 70’li yıllarda Birleşmiş Milletler’in kabullendiği; 80’lerde Türkiye’nin de uluslararası platformlarda taraf olduğu, evrensel haklardır bunlar! Bir milletin gücü ne cahil kitlelere dönüşen nüfus artışıyla, ne de her boş alana gökdelen dikmesiyle ölçülür. Bir milletin gücü, yaratıcılıkla, keşifleriyle, ilimde ve bilimde ilerlemeyle, eğitim seviyesinin yükselmesiyle, işsizliğin önlenmesiyle, yurttaşlar arasında gelir uçurumunun kaldırılmasıyla, kadın erkek temsiliyetinin eşitliğiyle, düşünce ve ifade özgürlüğüyle, yaşadıkları ülkedeki barışla, iç huzurla, bireylerin kendilerini her açıdan güvende hissetmeleri, yargı bağımsızlığına inanmaları ve geleceğe umutla bakabilmeleriyle ölçülür! İhanet, hainliktir. Düşmanlıktır. Kötülüktür. Bir topluluğa, ülkesine kötülük etmektir. Doğum kontrolü ihanet değildir ve olamaz. Ama doğrudur şu sıralar başımı ne yana çevirsem ihanet görmekteyim ben de! Örneğin evlerinden çıkan “35 kuruşu” yani 1 trilyon lirayı ister banka havalesiyle ya da 2 kilo altın, 1 milyon TL, 800 bin Avro, 60 bin doları bavulla taşıyarak geri alanları gördükçe “ihanet” diyorum. Dört bakan ve çocukları bir de dostları Rıza Sarraf’ın iktidardaki bir partiyi AKP’yi “ya ucu bana da ya da Başkana da varırsa” endişesiyle soktukları durumu gördükçe “ihanet” diyorum. Ve aklıma “Onlar” geliyor. Nâzım Hikmet’in dizeleriyle. “Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim, Akarsuyun, meyva çağında ağacın, serpilip gelişen hayatın düşmanı. Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına: çürüyen diş , dökülen etbir daha dönmemek üzere yıkılıp gidecekler. Ve elbette ki, sevgilim, elbet, dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya, dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla bu güzelim memlekette hürriyet. H Bursa’da havlucu Receb’e Karabük fabrikasında tesviyeci Hasan’a düşman, Fakir köylü Hatçe kadına, Irgad Süleyman’a düşman, Vatan ki bu insanların evidir, sevgilim onlar vatana düşman...” ‘Yapmış çocuk bir hata...’ ASLI ULUŞAHİN Nedim Saban’ın iddialarıyla gündeme gelen “Fareli Köyün Kavalcısı” oyununda, “ayakkabı kutusu” göndermesi nedeniyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’ndaki (İBBŞT) işinden atılan oyuncu Özgürefe Özyeşilpınar, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, olayın yakın dönemde değil, 22 Aralık 2013’te yaşandığını hatırlattı. Özyeşilpınar, iddia edilenin aksine, İBBŞT Genel Sanat Yönetmeni Erhan Yazıcıoğlu’nun kendisine destek olduğunu söyledi. Nedim Saban, Twitter üzerinden “Erhan Yazıcıoğlu’nun Fareli Köyün Kavalcısı’nda rol icabı ayakkabı kutusuna değinen oyuncuyu ti u Özgürefe Özyeşilpınar, olayın yakın zamanda değil, 22 Aralık 2013’te, Hilmi Zafer Şahin’in genel sanat yönetmenliği döneminde yaşandığını hatırlatarak, ‘Davayı kazanacağız, çünkü elle tutulur bir gerekçe yok’ dedi. Şimdiki Genel Sanat Yönetmeni Yazıcıoğlu ise ‘çocuğun bir hata yaptığını’ kabul ettiklerini belirterek ‘Ancak bunun cezası kesinlikle işten çıkartılmak olmamalıydı’ dedi. yatrodan attığını biliyor muydunuz?” açıklaması yapmıştı. Özyeşilpınar, oyun sırasında, “İçerideki keseden altınları getirin” yerine “İçerideki kutudan altınları getirin” deyince, önce oyundaki görevine son verilmiş, ardından da işten çıkarılmıştı. Özyeşilpınar, yaşananları “Sözleşmem yenilenmeyerek sezon ortasında, üstelik resmen kandırılarak, istifa etmiş gibi gösterilerek işten çıkarıldım. Babamı yeni kaybettiğim, maddi ve manevi olarak sıkıntılı olduğum bir dönemdi. Çok büyük zorluk çektim. Üstelik önce ‘tamam sorun yok hallediyoruz’ dendi. Hatta akabinde bir oyuna asistan olarak verildim. Daha sonra ise dönemin Genel Sanat Yönetmeni Hilmi Zafer Şahin bir anda karar değiştirerek işime son vermeye karar verdiklerini beyan etti” sözleriyle anlattı. 1 Mart 2014’te olayı yargıya taşıdıklarını ve dava sürecinin devam ettiğini söyleyen oyuncu, “Davayı kazana cağız çünkü ortada elle tutulacak hiçbir gerekçe yok. Bir kişinin kaprisine kurban edildim” dedi. Nedim Saban’ın iddialarını yalanlayan Özyeşilpınar, Erhan Yazıcıoğlu’nun kendisine destek olduğunu, İBBŞT’deki görevine geri dönmesi için çaba gösterdiğini ifade etti. Öte yandan, Erhan Yazıcıoğlu da bir açıklama yaparak “Özgürefe’in işten çıkartılmasını kesinlikle doğru bulmuyorum. Çocuğun bir hata yaptığını ben de kendi de kabul ediyoruz. Ancak bunun cezası kesinlikle işten çıkartılmak olmamalıydı. Biz şu anda tiyatroya gönül vermiş bu gencimizi kurumumuza kazanmak ve onu yuvasına döndürmeye çalışıyoruz” diye konuştu. Milletin gücü ‘Dostlarım en büyük servetim’ Ali Kocatepe 50. sanat yılını bugün Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde vereceği konserle kutluyor u Sahnede hem sanat hem de futbol dünyasından çok sayıda isim Kocatepe’ye eşlik edecek. “Eski kuşak da yeni kuşak da beni seviyor” diyor Kocatepe. “Bu saygı ve sevgi benim en büyük servetim.” ZUHAL AYTOLUN Türkiye Ormancılar Derneği’nin düzenlediği yarışmada birinci İbrahim Tuncay oldu Kültür Servisi Türkiye Ormancılar Derneği’nin, 90. kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında düzenlediği “Doğa Koruma” konulu karikatür yarışması sonuçlandı. 143 sanatçının 400 farklı eserle katıldığı yarışmada birinciliğe İbrahim Tuncay değer görüldü. Yarışmanın ikincisi Mehmet Kahraman, üçüncü ise A. Ali Aksan oldu. Seçici kurulda, gazetemiz çizeri Kamil Masaracı’nın yanı sıra Ercan Akyol, Cihan Demirci, Hatay Dumlupınar ile Yılmaz Sakarya yer alıyordu. ca arkamda temizlenmesi gereken bir kir bırakmadım.” Zaten o yüzden “Eski kuşak da yeni kuşak da beni seviyor. Bu saygı ve sevgi benim en büyük servetim” diyor. Kocatepe, 50. sanat yılını sevenleriyle ve sevdikleriyle kutluyor. Yani sahnede hem “yeni kuşak” hem de “eski kuşak” olacak. Ağustos ayında Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’ndaki görkemli konserin ardından, bu kez, bugün Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde hayli kalabalık 2015’E ZENGİN BİR PROGRAMLA BAŞLAYACAK Fotoğraf: VEDAT ARIK Çizgilerle doğa bilinci Ali Kocatepe, sanatta yarım asrı geride bıraktı. Aynı zamanda pek çok işle uğraşıp her birinde de başarılı işlere imza attı. Müzikte besteci, söz yazarı, yorumcu ve yapımcı olarak 50 yıldır pek çok üretim gerçekleştirdi. Kocatepe, tüm bu alanları hobi olarak değerlendiriyor. Tutkuyla sarıldığı hobilerinin mesleği olmasından memnun. Aynı zamanda radyo ve televizyonda program yapımcılığı, sunculuk ve spor spikerliği ile gazetecilikte de emek verdi. “17 yaşından beri hep girişken, kendine güvenen ve kendiyle yarışan biri oldum” diyen Kocatepe, önüne ulaşabileceği hedefler koymuş. Sonra da bu hedefleri daha ileriye taşımış: “Başarısız olduğum anlarda moralimi sağlam tuttum ve yeniden denedim. Pes etmedim, yöntem değiştirdim. Yeni yollar aradım ve buldum.” Bunca yıl özenle, tutkuyla çalışırken çevresinde de doğru insanları tuttuğunu ve onlardan beslendiğini söylüyor Kocatepe: “Kendime ve onlara karşı hep dürüst oldum. 50 yıl boyun bir konsere imza atacak. 100’den fazla müzisyen, şarkıcı, tiyatrocu, sinemacı ve futbolcunun sahnede olacağı bu büyük konserde, futbolcuların sahnede ne işi var demeyin. Yıllarca futbol spikeri olarak radyo ve televizyonlarda maçlarını anlattığı futbolculardan bir koro hazırlamış Kocatepe: “Topçular Korosu.” Rüştü Reçber, Rıza Çalımbay, Erman Toroğlu, Bülent Korkmaz, Cüneyt Tanman, Tümer Metin, Semih Yuvakuran, Lemi Çelik, Hakan Şükür, Tanju Çolak, Ali Gültiken, Saffet Sancaklı, Arif Kızılyalın’la birlikte efsane isim Halit Kıvanç da sahnede olacak. Bugüne dek 300’e yakın şarkı besteleyip söz yazan Kocatepe’nin solo seslendirmelerinin yanı sıra, birlikte seslendirmelerde, Nükhet Duru, Yaşar, Burcu Güneş, Boğaziçi Caz Korosu, Pinhani, Cemil Demirbakan, Canan Anderson, Bedük, Aysun Kocatepe ve Kardeş Türküler’in solisti Feryal Öney ona eşlik edecek. Ayrıca 25 kişilik “Kocatepe Güzz Korosu” adını verdiği ve aralarında Mert Fırat, Selen Uçer, Hakan Bilgin, Ayça Tekindor, Ruhi Sarı, Ayta Sözeri ve kızı İlkyaz Kocatepe’nin bulunduğu kalabalık bir ekiple sahne hareketlenecek. Koroya, Boğaziçi Caz Korosu’nu yönetecek Masis Aram Gözbek şeflik yapacak. Turhan Yükseler Orkestrası da sahnede olacak. İhanet nedir İş Sanat yeni yılda balo tadında Khatia Buniatishvili Kültür Servisi İş Sanat 2015’i zengin bir programla karşılıyor. Balo salonunu andıran renkli bir dekor, kostümler ve Johann Strauss Dansçıları’nın performanslarıyla süslenmiş Yeni Yıl Konseri’nde Johann Strauss Orkestrası ile soprano Kristy Swift, Strauss ve çağdaşlarının sevilen eserlerini seslendirecek. İsviçre’nin köklü senfonik topluluklarından Basel Oda Orkestrası, ödüllü Gürcü piyanist Khatia Buniatishvili ile İş Sanat sahnesinde buluşacak. İş Sanat’ın her yıl çok özel isimleri ağırladı ğı dünya müziği serisinde yılın ilk ayında İtalyan pop müziğinin divası Ornella Vanoni sahnede olacak. Modern hikâyemizin kurucularından Sait Faik’in hikâyeleri de bir kez daha edebiyat tutkunları için seslendirilecek. Parlayan Yıldızlar serisinin ikinci konuğu ise keman sanatçısı Hande Küden olacak. 15. yılında minik izleyicilerine iki yeni çocuk etkinliği hazırlayan İş Sanat, geleceğin sanatseverlerinin kalplerini yepyeni oyunu Keloğlan ve eğlendirirken bilgilendiren sürprizli oyunu Sahne Denilen Büyülü Kutu ile kazanacak. İş Sanat dünya müziği kuşağında İtalyan popunun divası Ornella Vanoni’yi de konuk edecek. n Kültür Servisi Sema Fener’in uzun yıllar üzerinde çalıştığı “İngilizceden Türkçeye Açıklamalı Sinema Televizyon Video Terimleri Sözlüğü”, Yitik Ülke Yayınları’ndan çıktı. 3 binden fazla terimi ve açıklamasını içeren bu kitap, sinema ve televizyon dünyasına kaynak kitap olma özelliği taşıyor. İki dilde yayımlanan kitap, sinema ve televizyon sektöründe çalışanların, post prodüksiyon sektörü elemanlarının ve üniversitelerin sinemaTV bölümü öğrencilerinin ve meraklılarının ilgisini çekecek bir içeriğe sahip. Sinema ve televizyon terimleri sözlüğü çıktı C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle