Katalog

SAYFA CUMHURİYET [email protected] 18 ARALIK 2014 PERŞEMBE 16 KÜLTÜR ‘Nâzım Hikmet ne derdi...’ u Vassaf, açılış törenine öğrencilerin alınmamasını, ‘Bir üniversitede adını taşıyan bir açılış toplantısına öğrencilerin alınmamasına Nâzım Hikmet ne derdi kim bilir?’ diye eleştirdi. ASLI ULUŞAHİN Gündüz Vassaf, Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu’ndan istifa etti ciler salona alınmamıştı. Yayıncı Raşit Çavaş ise merkezin onlar için anlamını, “Nâzım üzerine sıkı çalışmaları olan Melih Güneş, Nâzım’ın Türkiye temsilcisi Gündüz Vassaf ve YKY’nin o zamanki genel yayın yönetmeni ben, Nâzım’ı yurtdışında temsil eden Nermin Mollaoğlu ve birkaç arkadaş daha, topluca böyle güzel bir rüya görmüştük” sözleriyle anlattı. Merkezde, Nâzım Hikmet’in Galina’da ve Vera’nın kızında kalan son hatıralarını getirtmek, bunları merkez içindeki bir müzede sergilemek, Nâzım’ın yayımlanmamış eserlerini keşfetmek, yeni kitaplar ortaya koymak gibi projeler ürettiklerini, bunun için Yapı Kredi Bankası’yla destek için görüştüklerini aktaran Çavaş’ın açıklaması, “Gönüllü öğrencilerle çalışmaya başlayacaktık. Boğaziçili gençler ve Nâzım. Şimdi bir Nâzım Hikmet Merkezimiz var. Gayet akademik. Gayet bürokratik. Öğrencisiz ve katılımsız. Bize yeni rüyalar görmek kaldı” sözleriyle sona erdi. Nermin Mollaoğlu da herhangi bir toplantıya davet edilmediğini, merkezin danışma kurulu üyeleri arasında ismimin bulunduğunu tesadüfen öğrendiğini aktardı. Gündüz Vassaf’in istifasını değerlendiren merkezin müdürü Murat Gülsoy ise gazetemize yaptığı açıklamada “Söylenecek çok bir şey yok. Aslında hepimizin isteği, özlemi ortak. Biz yeni projeler için heyecanlıyız ve onlar için çalışmayı sürdüreceğiz” dedi. Fotoğraf: VEDAT ARIK 15 Aralık’ta Boğaziçi Üniversitesi bünyesinde açılan Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Araştırma Merkezi’nin yönetim kurulunda yer alan Gündüz Vassaf, dün görevinden istifa etti. Vassaf, önceki gün bir açıklama yapmış, merkezin müdürü, yazar Murat Gülsoy’u kurulun önerilerini, kararlarını dikkate almamakla eleştirmişti. Gündüz Vassaf, yönetim kurulunu seçen, üniversite rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu’nun da bulunduğu genel kurula sunduğu istifa metninde, “Kurulun, yönetmelikte de belirtildiği gibi de mokratik esaslara göre çalışması gerektiğini hatırlatmak zorunluluğunda kaldığımda, merkez müdürü tarafından ‘taciz’le itham edildiğim bir yapıda kendim ve sizin de beni ilk seçtiğinizde tanımlamanızla Nâzım Hikmet adına yer almam mümkün değil” ifadelerini kullandı. Yıllar önce böyle bir merkezin kurulması için birlikte yola çıkan Melih Güneş, Raşit Çavaş, Nermin Mollaoğlu, Haluk Oral gibi isimlerin merkezden uzaklaştırıldığını ifade eden Vassaf, açılış törenine öğrencilerin alınmamasını da “Bir üniversitede adını taşıyan bir açılış toplantısına öğrencilerin alınmamasına Nâzım Hikmet ne derdi kim bilir” sözleriyle eleştirdi. Öğrenciler, törende Orhan Pamuk’un konuşma yapmasına tepki göstermiş; Pamuk video kaydıyla törene katılırken, herhangi bir protesto yaşanmaması için öğren CHP’li Aygün’den Pamuk’a eleştiri CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Boğaziçi Üniversitesi Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Araştırma Merkezi’nin açılışına protestolardan çekindiği için katılmayan yazar Orhan Pamuk’u sert sözlerle eleştirdi. Kişisel Twitter hesabından açıklama yapan Aygün, şu ifadeli kullandı: “Orhan Pamuk birkaç yıl evvel, kimi Batılı dostlarıyla, Esad’a, ‘Ya teslim ol, ya da sonun Kaddafi gibi olur’ diyen bir mektup göndermişti. Esad’ı ‘linç edilerek öldürmekle’ tehdit eden bu tatlı su yazarı acaba Esad’dan ve IŞİD’in tehdidi altındaki halklardan özür dileyecek mi? Hayatı ve eserleri zerrece bağımsızlık, ulusal onur ve ezilen halkçılık taşımayan Orhan Pamuk gibileri asla Nâzım Hikmet adına konuşamaz! Bu arada protesto korkusuyla videodan ‘konuşan’ Pamuk yine Mustafa Kemal ve Nazım eleştirisi yapmış. Ya AKP, taşeronu IŞİD, Siyasal İslam? Eğer Orhan Pamuk gibi egemen İslamcıfaşistlerin ‘sözcüsü’ bir ‘aydın’ olmak istemiyorsanız, Siyasal İslamcılık’ı hedef almak zorundasınız.” ‘Gezi’de İstanbul mizah dergisi gibiydi’ beslenmenin de sağlıklı olmadığını hatırMizah yazarı, senarist Vedat Özdelatıyor. Edebiyattan, felsefeden, insanın iç miroğlu, kasım ayında gerçekleştirilen dünyasından beslenmesi şart. “Meczup da Mizah Söyleşileri’nin ardından Akbank olsanız, dahi ya da seri katil de olsanız Sanat’ta aralık ayı boyunca Mizah Ya24 saatiniz var. Yaşadığınız her saniyeyi zarlığı Atölyesi gerçekleştiriyor. Düzenanlam olarak dolu geçirdiğinizde iyi yali olarak “Uykusuz”da yazan Özdemiroğşarsınız” diyor. lu, atölyeler için “Bir sır var da açıklaZaman geçiyor. İnsanların “Kafamı bomıyor değilim. İşin sırrından çok insanı şaltmaya ihtiyacım var, o yüzden dizilemizah okumaya, bir espri yapmaya ya ri izlemek iyi geliyor” kaçışına da bir soruda mizah yazarı olmaya iten ihtiyaç nesu var Özdemiroğlu’nun: “Kafan ne kadar dolu?” dir sorusunu araştırıyoruz” diyor. Televizyonun vasat güldürüler sunduğunu söylüyor Mizahın zekâyla ilişkisi olduğu kesin. Ama poaynı zamanda. Ancak sinemada heyecanı baki. O tansiyel zekânın yönlendirilmesi de gerekiyor. Özdemiroğlu, bu madenin işletilmesi gerektiğini özel yüzden zaten Ata Demirer ile birlikte bir film üzerine çalışıyor. “Niyazi Gül Dört Nala” filminin çelikle vurguluyor. Çünkü mizah, önemli bir damar. kimleri ocak ayında başlayacak ve baharda da gösİktidarlar değişiyor, başbakanlar değişiyor. Özdeterime girmesi planlanıyor. miroğlu, değişmeyenin mizahçının misyonu olduğunu söylüyor: anatçı halka borçludur u Şu sıralar Akbank Sanat’ta “Mazlumun silahıdır mizah. Biz 25 yıldır mizah yazarlığı yapade halk adına estetik tetikçileriz. Mizah Yazarlığı Atölyesi rak geçindiğini ve yalnızca doğElimizdeki silahlar çini mürekkegerçekleştiren Özdemiroğlu, ru bildiğini yaptığını söyleyen bi, tarama ucu, kâğıt kalem.” Gezi Direnişi’nde var olan Özdemiroğlu’na, son dönem edebiGezi Direnişi’nde de var olan zekâ sokaklara yansımıştı. Hâlâ dil zekanın sokaklara yansıdığını yatçıların, sanatçıların demeçlerini hatırlatıyoruz. “Barış Manço’dan lerde olan sloganlar gündemde. Özsöylüyor. gelsin: Dönence” diyor: “Bir sademiroğlu, “Gezi’de sanki konatçı halka borçludur geldiği nokcaman bir mizah dergisi gibiydi İstanbul” diyor. Gezi Direnişi’nin etkisinin hâlâ tayı. Külhanbeyi gibi konuşup, sonra öyle demedim demek olmaz. Alev Alatlı’yı sordular. ‘Parsürdüğünü dile getiren Özdemiroğlu, uyuttuklarıkorman gibi kadın. Park mı orman mı belli değil’ nı sandıkları gençliğin arka odadan çıkıp geldiğidedim. Nerede durduğunu ve halka sorumluluni söylüyor. Gezi’de tek adam diktasına karşı sağlam bir di ğunu bilmeli insan.” Osmanlıcanın zorunlu ders olmasına da bir eleşreniş modelinin sergilendiğini özellikle vurgutirisi var Özdemiroğlu’nun: “Bir dile karşı olunlayan Özdemiroğlu ekliyor: “Kibirli, halkı yok maz. Osmanlıca kocaman bir kültür ve çok sayan bir anlayışa karşı halk yok olmadığını önemli şairleri var. Ancak zorunlu olmasında gösterdi. Ölenleri rahmetle anıyorum; en çok büyük bir sıkıntı var” diyor ve ekliyor: üzüldüğüm bu.” “Konu mezarlıklarsa, bir katalog bastırılır ve Gezi, zekânın ve gücün farkındalık süreciydi. O yüzden zaten Özdemiroğlu, neşeli olmayan bir dire konu çözülür. Osmanlıca eğitim alıp mezarlıklara mı gideceğiz? Bu ülkede yıllarca İngilizce, Alnişin olamayacağını belirtiyor: “Hep beraber gülmanca, Fransızca okutuldu. Kürtçe okutulmadı. meyi unutursak, hep beraber ağlıyoruz.” Gündem elbette çok fazla malzeme yaratıyor. Öz Türkçe de tehlikede. Mazlumun ekmeğini yiyen bir sermaye partisinin buna kalkışmasında eldemiroğlu, Türkiye’nin fişe takılı bir ülke olduğubette bir hinlik var. Bunu görmek gerek.” nu söylüyor. Ama mizahta yalnızca gündemden Hemen her konuya mizahi açıdan bakmak Vedat Özdemiroğlu’nda iflah olmaz bir alışkanlık LALEPER AYTEK’İN ‘NON PARİS’ SERGİSİ İSTANBUL FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZİ’NDE Paris, ama Paris değil Kültür ServisiLaleper Aytek’in “Non Paris” başlıklı 14. kişisel sergisi dün İstanbul Fransız Kültür Merkezi’nde açıldı. 31 Ocak 2015’e kadar açık kalacak olan sergide fotoğrafçının Paris’te 2 yıl boyunca sürdürdüğü çekimlerden 63 siyahbeyaz fotoğraf yer alıyor. Sergiyle birlikte fotoğrafçının “Non Paris” adlı bir fotoğraf albüm kitabı da yayımlandı. Aytek, 201214 arasında Paris’e 4 kez gitti. Çekimlerini Paris’te yapmakla birlikte Paris’i çekmedi. Bu projesinde bir turist olarak geldiği bu şehir üzerinden “non” görüntüleri aracılığıyla aynadaki kendine bakmaya çalıştı. 2012’deki ikinci ziyareti birinciden oldukça farklı, şehrin ruhuna dokunduğunu, şehir üzerinden kendine de biraz daha içerden bakmaya başladığını düşündüğü bir ziyaret oldu. Fotoğrafçı, “Non Paris”le birlikte; hiç tanımadığı, dilini bilmediği bir coğrafyada; bazen kırılgan, kimi eğreti olsa da, uzun zamandır belki de ilk kez cesaretli bir iç(e) bakışın, kendine ait duymayı beklediği bir sesin ya da itiraz larının kapısını aralamaya çalıştığını belirtiyor. “Görüntüler kendi tekinsizliklerinde, zoraki buluşmalara teslim edilmediklerinde; bir fotoğrafçı için unuttuğu bir ses, hiç görmediği bir yüz ya da beklenmedik bir karşılaşma olabilir, ilk defa yürüdüğü bir sokaktaki bir görüntünün kenarındaki ufacık bir ayrıntıdan hiç tanımadığı bir duyguya dair de olabilir, kaçılmış, göz ardı edilmiş, hatta yok sayılmış ve belki yıllardır yüzleşilmemiş” diyen Aytek, sergideki görüntülerinde, Hoffmannstall’ın söylediği gibi, “hiç yazılmamış olanı okumayı”, farklı bir kayıt yapmış olmayı az da olsa becerebilmiş olmayı diliyor. S YURTTAŞ KİMDİR? “Yurttaş dini” yorumu, yurttaşlığı yapay bir din gibi gösterme çabası; yurttaşlık bilincinden rahatsızlık duyulduğunu gösteriyor. T.C. TAŞKÖPRÜ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2013/420 İLGİLİ KİŞİ: Kemal Mava 44638444300 İzmir ili, Kemalpaşa ilçesi, Akalan Mah/köy, 3 Cilt, 50 Aile sıra no, 8 sırada nüfusa kayıtlı, Osman ve Sultan oğlu, 12/01/1969 doğumlu, İLAN Davacı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından davalı Kemal Mava aleyhine Kastamonu ili, Hanönü ilçesi, Vakıfgeymene Mahallesi 101 ada, 40 parsel sayılı taşınmazın bedelinin tespiti ve tescili için dava açılmıştır. Mahkememizde açılan kamulaştırma davasına istinaden; bütün araştırmalara rağmen ilgili kişinin adresine ulaşılamamış olup dava dilekçesi tebliğ edilememiştir. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 04/12/2014 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 81137) O zaman YURTTAŞ kavramını hatırlatıyoruz; n n n n n n n n Yurttaş özgürlük, eşitlik, adalet ve dürüstlük ilkelerini benimseyendir. Yurttaş ülkesini, milletini yürekten sevendir. Yurttaş ülkesinin bütünlüğünü ve bağımsızlığını, milletinin kardeşlik içinde yaşamasını savunandır. Yurttaş ülkesinin evrensel değerlere bağlı kalarak kalkınması için çalışandır. Yurttaş yolsuzluk ve yoksulluğa karşı duran ve kula kulluk etmeyendir. Yurttaş gelecek nesillerin hakkını bugünden koruyandır. Yurttaş onurlu bir yaşam sürmeyi ve ülkesinin uluslararası saygınlığını isteyendir. Yurttaş soru soran, araştıran, kendi aklıyla karar veren, haksızlıklara karşı çıkandır. T.C. İSTANBUL ANADOLU 16. AİLE MAHKEMESİ’NDEN Sayı No: 2014/270 Davacı Nihal Filizoğlu tarafından davalı Özer Filizoğlu aleyhine açılan boşanma davasının yapılmakta olan yargılamasında davalının adresi tespit edilemediğinden dava dilekçesinin ilan yolu ile tebliğine karar verilmiştir. Davacı tarafça mahkememize verilen 04/04/2014 tevzi tarihli dilekçesinde, davalı ile 2004 yılında evlendiklerini, müşterek 2 çocuklarının olduğunu, davalının bir eş olarak üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini, yaklaşık 1 yıl önce davalının özel eşyalarını alarak evden ayrılmış olduğunu, başka bir kadınla yaşadığını, davacıya şiddet uyguladığını, hakaret ve küfürlerde bulunduğunu belirterek boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin davacıya verilmesine, müşterek çocukların her biri için aylık 500,00’er TL iştirak nafakasına, davacı için aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasına, 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Ön inceleme duruşması 27/02/2015 günü saat 10.15’te yapılmasına karar verilmiştir. HMK’nin 122 md. uyarınca işbu ilandan itibaren 2 hafta içinde talebe karşı cevap verebileceğiniz, HMK’nin 121. ve 129/2 Md. gereğince davaya ilişkin delil olarak göstereceğiniz belgeleri dilekçenize ekleyerek ibraz etmeniz ve başka yerlerden getirilecek belgelere ilişkin gerekli bilgileri vermeniz gerektiği, Belirlenen gün ve saatte duruşmaya gelmediğiniz veya gelip de davayı takip etmediğiniz takdirde yokluğunuzda duruşmaya devam olunacağı, sulh için gerekli hazırlığı yapmanız duruşmaya gelmediğiniz takdirde diğer tarafın yargılamaya devam etmek istemesi durumunda yokluğunuzda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz ve diğer tarafın muvafakatiniz olmadan iddia ve savunmasını genişletebileceği yahut değiştirebileceği ihtarıyla dava dilekçesi, duruşma gününün tebliği yerine İlan olunur. 12/12/2014 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 80981) T.C. NALLIHAN İCRA DAİRESİ’NDEN BASİT TASFİYEDE ALACAKLILARI DAVET İLANI 2013/1 İFLAS Müflisin adı soyadı ve yerleşim yerindeki adresi: Bozkaya Otomotiv Ürünleri Petrol Turizm Kuyumculuk Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti. Ticaret Sicil No: 203 Ankara İstanbul Caddesi Aşağı Cami Karşısı Nallıhan/ANKARA Yukarıda adı yazılı müflisin, iflas dairesince defteri tutulan mallarının bedellerinin tasfiye giderlerini koruyamayacağı anlaşıldığından basit tasfiye usulünün uygulanması kararlaştırılmıştır. Bu sebeple alacaklıların bu ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde * alacaklarını ve iddialarını bildirmeleri, bu müddet içinde alacaklılardan birinin giderleri peşin vermek sureti ile tasfiyenin adi şekilde yapılmasını isteyebileceği İcra ve İflas Kanunu’nun 218’inci maddesi gereğince ilan olunur. 11/12/2014 (İİK. m.218) * Bu müddet, iflas dairesince yirmi günden az ve iki aydan çok olmamak üzere tayin edilir. **: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 162’ye karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 80993) ÜZÜLMEYİN Sevmeye, düşünmeye, sormayasorgulamaya, gerçekleri aramaya ve Cumhuriyet ilkelerini savunmaya devam edeceğiz. Tüm olumsuz koşullara ve baskılara rağmen hiçbir gücün sonsuza kadar zamanı geri döndüremeyeceğine inanıyoruz. YURTTAŞLIK HAREKETİ DERNEĞİ Facebook: https://www.facebook.com/ Yurttaşlık Hareketi Derneği C M Y B