02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 KASIM 2014 PAZARTESİ 4 HABERLER Başbakan Davutoğlu’yla biraraya gelen Kurucular Kurulu üyeleri isyan etti ‘Dışlanmış hissediyoruz’ AFYONKARAHİSAR AKP’nin Afyonkarahisar kampında Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bir araya gelen Kurucular Kurulu üyeleri, “Biz hiç kimse yokken sayın Cumhurbaşkanımıza ‘muhtar bile olamaz’ denildiği dönemde yanında yer aldık. Ama şimdi kendimzi dışlanmış gibi hissediyoruz” diye sitem etti. Davutoğlu, kampta AKP’nin kurucuları ile de bir araya geldi. Kurucular Kurulu üyeleri, daha önce de kampa davet ediliyor, ancak eski genel başkan Tayyip Erdoğan ile bir araya gelmiyordu. Edinilen bilgiye göre, yaklaşık 2 saat süren toplantıda parti kurucuları, ilk kez böyle bir toplantı yapması nedeniyle Davutoğlu’na teşekkür ederken sitemde de bulundular. Bazı kurucular, “Hiç kimse yokken, sayın Cumhurbaşkanımıza ‘muhtar bile olamaz’ denildiği dönemde kurucu olduk ve onun yanında yer aldık. Ama şimdi kendimizi biraz dışlanmış gibi hissediyoruz. Ara ara böyle toplantılar yapılmalı” dedi. Davutoğlu ise, “Olur mu öyle şey, partimizin hafızası olmalı. Sizin değerinizin bilinmesi lazım, bundan sonra bu tür toplantıları yapalım” diye konuştu. l İçişleri Bakanı Ala çözüm sürecinin güncelleneceğini söyledi Akılcılıktan Kaderciliğe Geçersen!.. Türkiye’nin ilerde tarihini yazacak dürüst tarihçiler bu geriye gidişi yazacaklardır: “Türkiye, Cumhuriyeti kurarken girdiği ‘akılcılık’ yolundan ‘kadercilik’ yoluna dönmüştür. Mustafa Kemal Atatürk’ün bilerek, isteyerek seçtiği ‘akılcılık’ yolu, uygarlığa giden Aydınlanma Yolu’dur. Aydınlanma Yolu; düşünen, tartışan, tabuları olmayan, önyargılardan arınmış, dürüst insanların yoludur. Aydınlanma Yolu; bilimin rehberliğinde, sanatın ışığında yürüdüğün yoldur. Felsefesi bu olan politika, elbette ulus olarak bağımsızlığı seçti, inançlar karşısında eşitlik demek olan laikliği seçti, eğitimi akılcılık yönünde düzenledi, toplumda yasaları egemen kıldı. 1980 sonrasında emperyalist kapitalist sistemin yeni buluşu olan ‘küresel piyasa ekonomisi’ kendisine yeni hedefler buldu. Artık ulusdevlet ortadan kalkmalıydı, ülkeler din temelli, etnik köken temelli bölünmelerle kolay pazarlar olmalıydı. Uluslararası sermaye her şeyi yönetmeliydi. Sınırlar yeniden çizilmeliydi. Petrol başta olarak bütün yeraltı ve yerüstü servetleri paranın emrine verilmeliydi. Elbette bunu insanlara kabul ettirmek zordu, ama yolu bulundu. Bu işleri akıl edip karşı çıkacak kesimleri, dünyayı para kazanıp mal edinilecek yer olarak görecek, yaşamı rekabet ve üstünlük olarak kabul edecek tüketim kültürü ile donatıp şaşırtmak... Bu gidişi anlaması güç eğitimsiz, ezik, ekonomisi düşük kesimleri de kaderciliğe yönlendirmek... Böylece, toplumun görece eğitimli, akıl erdirecek kesimlerinin gözü mal ve para hırsıyla karartılmış, geri kalan kesimleri de kaderciliğin boyun eğiciliği ile teslim alınmıştır. Artık her şey olabilir, her şey yapılabilir durumdadır. HHH İşçiler maden kazalarında ölebilir. Kader böyleymiş dersiniz. İşçiler asansör çakılır, ölürler. Yazıları böyle yazılmış dersiniz. İşçiler kamyonlara doldurulup kazaya uğrar, ölebilirler. Şimdiye kadar hiç böyle olmamıştı der, geçersiniz. Akıllıları kendi çıkarına bakan fırsatçılar yapılmış, daha az akıllıları başlarına gelen her şeyi kaderlerine bağlamış bir toplumda yaptığınız her şeyi kabul ettirebilirsiniz. “Bu dünya zenginlerin dünyası” diye dövünen madenci eşi elbette gerçeği söylemektedir, ama hayatı boyunca ‘ama neden’ diye düşünmemiştir. “Fakirliğin gözü kör olsun” diyen kamyon kazasında ölen işçinin eşi doğruyu dile getirmektedir, ama “neden hep biz” sorusuna yanıt aramamaktadır. Orada öyle üzüntülü duran yetkililer, sonuçta “kader böyle istedi” diyecek, dinleyenler de duada saf tutacaklardır. Hesap sormak, sorumlu bulmak, neden araştırmak ‘akıl işidir’. Bakın hiçbir şeyin hesabını soramıyorsunuz. Deniz Feneri yolsuzluğu ne oldu? Kader. Dört bakan olayı ne oldu? Kısmet. Ölen işçiler? Sizlere ömür. Kaçak inşaatlar. Babana rahmet. HHH Ölen her işçide iktidar suçludur, vatandaş sorumludur. Çiğnenen her kuralda, iktidar suçludur, vatandaş sorumludur. Yapılan her yanlışta iktidar suçludur, vatandaş sorumludur. Bunu bilirsen bilirsin, bilmezsen katlanırsın. Kader dediğin, sadece senin yaptıklarındır... ‘Kobani’de paralelleri tespit ettik’ Çözüm süreci toplantısında milletvekillerinin sorularını yanıtlayan İçişleri Bakanı Efkan Ala, yeni oluşan koşullara göre çözüm süreci konusunda durum değerlendirmesi yapılacağını belirterek, “Çözüm sürecinde yeni bir güncelleme yapılacak. Çözüm iradesi devam edecek, ancak eylemler demokratik hak çerçevesinde kalırsa buna izin verilecek. Kamu güvenliğini tehlikeye sokacak hiçbir eyleme izin verilmeyecek” dedi. Ala, Kobani eylemlerinin yoğunlukla yaşandığı 67 Ekim oylarının arkasında paralel yapıyla bağlantılı görevi ihmal eden grupların tespit edildiğini kaydederek, “Bunlarla ilgili gerekli soruşturmalar yapılıyor. Devlet görevlisi ne yaparsa yapsın devletin çıkarlarının önüne geçemez. Bu olayların arkasında birtakım görevlilerin yaptığı boşluklar var” görüşünü dile getirdi. Öte yandan, AKP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Beşir Atalay, dün kampı izleyen gazetecilerle kahvaltıda bir araya geldi. Çözüm sürecinde bir değişim yaşanıp yaşanmadığı sorusu üzerine Atalay, “Çözüm ve diyalog süreci kendi mecrasında yürüyor. Güvenlikte eksiklik varsa hızla takviye edilecek, zaaf oluşturan yasal boşluklar varsa tasarı hazırlanacak” dedi. Bu tür süreçlerin düz bir çizgi olarak yürümediğini, zaman zaman kırılmalar olabileceğini kaydeden Atalay, “Kolay şeyler değil. Sabırla kararlılıkla yürütmek lazım. Provokasyonların da farkında olacaksınız. Nasıl tolere edeceğinizi de hesap edeceksiniz” dedi. Peşmerge geÇİşİNe VeKİLLerDeN eLeşTİrİ Kampta, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun milletvekilleri ile yaptığı toplantıda da çözüm süreci konuşuldu. Doğu ve Güneydoğulu bazı milletvekilleri, peşmergenin Türkiye üzerinden geçişini eleştirdi. Davutoğlu eleştiriler üzerine, “Biz kendi askerimizi savaştırmıyoruz, kullanmıyoruz, başkalarını kullanıyoruz. PYD ve PKK peşmergeyi istemiyordu. Biz buna rağmen geçişi sağladık. Bu politikalarımız açısından bir sıkıntı yaratmaz. Eleştirilecek bir tutum değil” dedi. Toplantıda, bazı milletvekilleri Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam’a “bakanlığın, gençlik ve kadın politikasının ne olduğunu” sordu. İslam’ın “Bakanlığa geldiğim zaman fark ettim ki, bakanlığın bir aile politikası yok” demesi dikkat çekti. Yargıtay önerisi paralel için Toplantıda, Yargıtay ve Danıştay’a ilişkin yasa teklifi ile ilgili bilgi veren Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, teklifin Yargıtay ve Danıştay’daki paralel yapının etkinliğinin kırılması ve yargı hizmetlerinin hızlandırılması amacıyla verildiğini söyledi. BAŞBAKAN DAVUTOĞLU: ‘Süreç bekamız için şart’ EMİNE KAPLAN AFYONKARAHİSAR Başbakan Ahmet Davutoğlu, kamu düzeni ile çözüm süreci arasında ikilem oluşturmak isteyenlere fırsat verilmeyeceğini belirterek, ne kamu düzeni ne de çözüm sürecinin akamete uğratılacağını söyledi. Davutoğlu, “Çözüm süreci ülkenin bekası için kaçınılmazdır” dedi. Davutoğlu, partisinin Afyon kampının kapanış konuşmasında özetle şu görüşleri dile getirdi: Bekamız için kaçınılmaz: Çözüm süreci kim sabote etmek isterse istesin kararlılıkla sürdürülecektir. Ülkemizin bekası açısından kaçınılmazdır. Demokratikleşme ve özgürlük alanlarının genişletilmesiyle desteklenmeye devam edecektir. Kararlılıkla sürdürülürken kamu düzeni konusunda herhangi bir ihmale fırsat verilmeyecektir. Kamu düzeni ile çözüm süreci arasında ikilem oluşturmak isteyenlere fırsat verilmeyecek, eylemler bahane edilerek ne kamu düzeninden taviz verilecek ne de kamu düzeni provoke edilerek çözüm süreci akamete uğratılabilir. Ortak akıl, bize bu ülkenin her bir ferdini aidiyet bağıyla balanmasının temel bir zaruret olduğunu gösteriyor. Bu bağın zayıf olduğu Suriye ve Irak’ta neler olduğunu görüyoruz. AK Parti bu aidiyetin adresidir. Tuzağın piyonları: Çevremizdeki ateş çemberinden ülkemizi azade kılmak için, ülkemize sirayet etmemesi için her türlü tedbiri alacağız. Bir sığınak ve dost bir liman olmaya da devam edeceğiz. Başka partiler şuna buna sahip çıkalım, diğerleri önemli değil diyor. Suriye’deki etnik ayrışımı Türkiye’ye de yansıtmaya çalışıyorlar. Bunların hepsi gayri insani ve gayri millidir. Türkiye hiçbir dönemde hiçbir terör ve şiddet grubunu desteklememiştir, desteklemeyecektir. Bunun kampanyasını yapanlara içerden yardım edenler de Türkiye’ye karşı kurulan tuzağın piyonlarıdır. Ankara kriterlerine devam: Türkiye, başta AB perspektifi olmak üzere dünyayla bütünleşme çabalarını sürdürecektr. Yabancı düşmanlığına karşı ‘Avrupa bütün dinlerin ve milletlerin ortak kıtasıdır’ demeye, Ankara kriterlerini uygulamaya kararlılıkla devam edecektir. Seçim ekonomisi olmayacak: Orta ve uzun gelecekte iktidarımızın alternatifi yoktur. Şu seçimi atlatalım da sonra bakalım diyemeyiz, o seçimi atlattıktan sonra da biz olacağız. Bizim iktidarlarımızdan önce popülist politikalar ekonomimize kaybettirdi, biz seçim ekonomisi uygulamadık. Yatırım çevrelerine sesleniyoruz. Biz önümüzdeki 10 yılı planlayarak adım atıyoruz, kimsenin Türkiye’nin ekonomik istikrarından şüphe etmesin. Onlara tuzak, bize vizyon yakışır: Önümüze yine engeller çıkaracaklar, tehdit ve provokasyonlara devam edecekler, yine tuzaklar kuracaklar. Onlar da bilsin ki bu tuzaklar karşısında vizyonlar üretecek, vakur şekilde siyasi yürüyüşümüzü devam ettireceğiz. Tuzak onlara vizyon bize, hakaret ve tahkir onlara edep bize, kriz çıkarmak onlara deva bulmak bize, çatışma çıkarmak onlara çözüm bulmak bize yakışır. Erdoğan, Esenler Dörtyol Meydanı’nda düzenlenen Esenler Belediyesi Toplu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin, 2023 hedefleri doğrultusunda adım adım ilerlediğini, 2023 hedeflerini 2053 ve 2071 hedeflerinin izleyeceğini kaydetti. 2023 sonrası 2053 ve 2071 Başbakanlık projelerini anlattı 81 şehirde, özellikle de İstanbul’da başbakanlığı döneminde başlayan önemli projelerin bulunduğunu söyleyen Erdoğan, “İşte üçüncü köprü, şu anda kuleler bitti. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile 4 gidiş, 4 geliş, ortasından da raylı sistem. Yeni havalimanının, lastikli tüp geçiş projesinin inşaatları da sürüyor. Kanal İstanbul sözümüzü de unutmadık, bugünlerde ihale hazırlıkları yapılıyor” dedi. (Fotoğraf: AA) Erdoğan ‘Hama ve Humus neden önemsenmiyor. Burası düşündürücü’ dedi ‘Kobani neden önemli’ Sigara içenlere kızdı Erdoğan, Esenler Belediyesi’nin toplu açılış töreninden ayrılırken kapalı bir mekanda sigara içen yurttaşları görerek tepki gösterdi. Erdoğan, “Cezası var, biliyorsunuz ama yani nerede zabıta? Göstere göstere terbiyesizlik bu..” dedi. Erdoğan, Esenler Belediye Başkanı’nı da uyararak denetim yapılmasını istedi. re niçin müsaade etmiyorsunuz?”, “Siz Özgür Suriye Ordusu’na niçin müsaade etmiyorsunuz?” sorularının kendisine yöneltildiğini belirten Erdoğan, “Dedim ki, ‘Müsaade etmediğimizi size kim söylüyor? Siz bana burada bir defa yalan bir soru üretiyorsunuz ve bana bunu soruyorsunuz. Bir defa şu anda peşmergeler, Türkiye toprakları üzerinden geldi ve Kobani’ye, yani eski adıyla Aynel Arab’a girdi. Özgür Suriye İstanbul Haber Servisi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kobani için gerekli tüm yardımları yaptıklarını belirterek, Batı ve BM’yi eleştirdi. “Kobani niye bu kadar önemli” diye soran Erdoğan, Kobani’deki 200 bin insanın Türkiye’ye geldiğine dikkat çekerek, “Türkiye’de şu anda bir milyon 600 bin sığınmacı, mülteci var. Yaptığımız harcama 4.5 milyar doları buldu. Dünyanın bize gönderdiği destek ne biliyor musunuz? 200 milyon dolar. Batı, Birleşmiş Milletler (BM) sesi çıkmıyor. Siz ne işe yarıyorsunuz? Türkiye üzerine düşeni yapıyor. Biz elimizden geleni yapıyoruz. Asıl sessiz kalan sizsiniz” şeklinde konuştu. Erdoğan, Esenler Dörtyol Meydanı’nda düzenlenen Esenler Belediyesi Toplu Açılış Töreni’ne katıldı. Fransa gezisinden yeni döndüğünü ve orada birçok konuda görüşme yaptığını hatırlatan Erdoğan, “Orada bir kuruluşta yaptığım toplantıda, verdiğim konferansta, bir hava gördüm. Neydi? Batı medyasının ne kadar asparagas haberlerle, yalan yorumlarla Türkiye’yi karaladığını gördüm” dedi. “Siz Peşmergele Ordusu geldi, girdi. Senin bunlardan bile haberin yok. Tam aksine PYD denilen bir terör örgütü bunları almıyordu. Sonunda almak zorunda kaldı. Niye? Dert başka. Bir üst akıl bunları farklı yönlendiriyor” ifadelerini kullandı. “Kobani niye bu kadar önemli?” diye soran Erdoğan, “Değerli kardeşlerim Kobani’yi bu kadar önemseyenler acaba Hama’yı niye önemsemediler? Humus’u niye önemsemediler? Deyr EzZor’u niye önemsemediler? Kobani’de neden? Burası düşündürücüdür” şeklinde konuştu. ABD’yi Kobani’ye yapılan yardımlar konusunda uyardıklarını belirten Erdoğan “Amerika yardım yapıyor. Nereye? Kobani’ye. İndirilen silahlar, terör örgütü, bir kısmı DEAŞ’ın (IŞİD) eline düşüyor, bir kısmı da PYD’nin eline... Böyle bir yanlış olabilir mi? Biz uyarımızı yaptık” diye konuştu. Perşembe günü MGK toplantısı yaptıklarını belirten Erdoğan, içerdeki ve dışardaki güvenlik meselelerini görüştüklerini, terör ve paralel devlet yapılanmasına karşı tedbir aldıklarını söyledi. HDP’NİN DİYALOG ÇAĞRISI BUGÜN ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) HDP Grup Başkanvekili ve İmralı Heyeti üyelerinden Pervin Buldan, asayiş olayları nedeniyle “çözüm sürecinin askıya alındığı” değerlendirmelerine yanıt verdi. Buldan, bugün bugün bir basın toplantısı ile hükümete bir çağrı yapabileceklerini söyledi. Hükümet tarafından asayiş olayları nedeniyle askıya alındığı belirtilen çözüm sürecini ve 1 Kasım Kobani’ye destek eylemleri için Buldan, “Diyalog yollarının açılmasına dair bir çağrı niteliğinde basın toplantısı yapmayı düşünüyoruz. Çünkü, hükümet genel olarak ‘asayiş olayları bitmeden çözüm sürecini askıya aldıklarını’ ifade etmişti. 1 Kasım’dan itibaren bu olaylar en azından şimdilik durdu, umarım bundan sonra bu tür olaylar bir daha yaşanmaz ve hiçbir can kaybı olmaz. Basın toplantısının ardından, çağrıya kulak verilirse ve görüşmeler başlarsa Öcalan ile görüşmek için Adalet Bakanlığı’na başvurumuzu yapacağız” ifadelerini kullandı. 1 Kasım’dan önceki gece İçişleri Bakanı Efkan Ala ile bir telefon görüşmesi yaptıklarını aktaran Buldan, “1 Kasım’ı birlikte yönetelim, yerellerde bizim yöneticilerimiz ile mülki amirler, valiler ya da emniyet müdürleri ortak kararlar alıp, belli güzergâhlar belirleyip o güzergâhlar yürüyüşlerin gerçekleşmesi yönünde. Birbirimize yardımcı olarak bu süreci yönetebiliriz diye talepte bulunduk. Karşılıklı bir yönetme durumu sanırım oldu” diye konuştu. Erdoğan’ın HDP’ye yönelik ‘Sabrın sınırı var’ açıklamasına CHP’li Hamzaçebi’den tepki ‘Devlete düşen sükunetle çözüm’ sı var. Biz bu süreci başlatalı 5 yıl oldu. Önce açılım süreci dedik, daha sonra milli birlik ve kardeşlik; şimdi de çözüm süreci diyoruz. HDP sokağa çıkma çağrısı yapıyor. ‘Şiddet için değil’ diyorlar. O zaman niye sokağa döküyorsun? Miting yap. Sokağa çıkın deyince, ‘maskeni tak, sopanı al, molotofkokteylini al, belli dükkânları yak.’ Bu, o demek. Güvenlik güçleri, vatandaş tedirgin. Onun için sabrın sınırı var diyorum. O sınır aşılırsa, olabilecekleri aklımın ucundan bile geçirmek istemem” ifadelerini kullanması tepki çekti. Hamzaçebi, partisinin çalışma ve değerlendirme toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında Erdoğan’ın bu sözlerini “tehdit” olarak değerlendirdi. Hamzaçebi, “Sayın Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını ben ciddiye almıyorum. Çünkü bu konuda, benzer konularda bugüne kadar ne söylediyse daima tersi olmuştur. Tehdit kokan üslup doğru değil. Devlete düşen görev sükunetle olayları değerlendirmek, çözüm üretmektir. Sözleri verip de daha sonra, ‘Sabrın da bir sınırı var’ diyerek bir tehdit üslubu kullanmayı ben doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın HDP’ye karşı sözleri muhalefetin tepkisini çekti. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “Ciddiye almıyorum. Tehdit kokan üslup doğru değil. Devlete düşen görev sükunetle olayları değerlendirmek, çözüm üretmektir” dedi. Erdoğan, Fransa ziyareti dönüşü uçakta konuştu. Erdoğan’ın, artarda gelen şehit haberleri ve HDP’nin sokağa çıkma çağrılarını değerlendirirken, “Her şeyin bir sabır nokta
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle